Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
busenin, göz, yaşları

Buse'nin Göz Yaşları 35

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Buse'nin Göz Yaşları 35



Buse'nin Göz Yaşları 35 Öyküsü - Derin Duygular - Ayhan Sarıkaya - Duygu Seli - Yaşam Hikayeleri - Öykü

Buse,nin tek tesellisi olmuştu,mini marketi çalıştıran Hüsne'den aldığı kalın defterYazdıklarını tekrar tekrar okuyor;yazarken ve okurken göz yaşlarını engel olamıyordu bir türlüSon zamanlarda duygusallığı hat safhaya çıkmıştıBu genç yaşına rağmen üzerine gelen olayların acımasızlığı karşısında,kendisinin savunmasız duruma düştüğünü hissediyor ve tek silah olarak gördüğü elindeki kalemiyle defterinin beyaz sahifeleri üzerinde; düşüncelerini, her yazdığı mısrada ve her cümlede kendisini savunduğu düşüncesiyle, ruhunun derinliklerinde; huzuru ve dinginliği bir nebze olsun aramaya çalışıyordu


Defterini,sevip okşadıSanki kendisine bir evlat sıcaklığı veriyorduKarnının şişkinliğinde ellerini,büyük bir sevecenlikle gezdirdiBelleğindeki ifadeler,kaleminin ucundan defterinin beyazlığına sabırsızca dökülüyor ve yağ gibi kayarak sayısız cümleler yumağı oluşturuyordu:


"Oğlum,yavrum, gelişini dört gözle bekliyorumFarkındayım her şeyin;tekmelerin,karnımın çeperlerini öyle sabırsızlıkla vuruyor ki ve ben çok mutlu oluyorum bu halindenNe kadar hareketli bir çocuk olacağın her halinden belliKaranlık ortamdan aydınlığa çıkmak için ne kadar da aceleci hallerin varŞimdiden sana ninniler söylemeye başladımSen,karnımı tekmeledikçe sana bazen şarkılar mırıldanıyorum,bazen de şiirler mırıldanıyorumO zaman beni anladığına inanıyor ve beni can kulağı ile dinlediğine inanıyorumSana hep hüzünlü şiirler okuduğum için beni bağışla oğlumİnşallah dünyaya geldiğin zaman senin için daha farklı bir anne olacağımSana çektirdiğim çileleri kesinlikle hissettirmeyecek hep mutlu görünmeye çalışacağımİçim kan ağlasa da sana göz yaşımın zerresini bile göstermemeye özen göstereceğimBenim çektiklerim yüzünden senin de karamsar olup "bu dünyaya niye getirdin anneciğim" dedirtmeyeceğim Her anne dediğinde,melekler gibi gökyüzünde uçmanı istiyorum oğlum Sen bakma benim kaderimin kötü olduğunaBazen böyle şeyler olurSen bakma benim göz yaşlarımaŞu anda bile bunları yazarken,göz yaşlarımı tutamıyorumSanki bir söylediğim, biraz sonraki söyleceğime ters düşüyor gibi değil miElimde değil, elimde değil oğlumBana kızacaksın ama şu anda aklıma gelen şiirin üç kıtasını kulaklarına mırıldanayım istersenŞiirimin başlığına "Ağlar" koydumBakalım beğenecek misin:

AĞLAR


Şu dünyada muradını almayan

Tabibe yaramı sar diye ağlar

Sağlığında sevdiğini sarmayan

Mezarda kolları yar diye ağlar

Mor koyun da kuzum diye meleşir

Aşıklar,dertlinin derdini paylaşır

Mecnun, Leyla diye durmaz ağlar

Yazan yüreğime kor diye ağlar


Gurbet ellerine kurmuş obası

Aşkını savurur gönül yabası

Buse'yi de yakmış zalim babası

Doktorlara halim zor diye ağlar


Bebeğim, sana hep oğlum duygusuyla "oğlum" diye hitap ediyorumEğer kız olarak da gelirsen saygım sonsuzBeni,ayrım yapıyorsun diye hiçbir zaman suçlama tamam mıFakat oğlum diye hitap etmenin de sebepleri var yavrucuğumSana onları da birazdan açıklayacağımYalnız sana biraz önce mırıldandığım şiirimi biraz açıklayayım da içinde soru işaretlerin kalmasın


Bak yavrum,

Şu dünyada muradını almayan

Tabibe yaramı sar diye ağlar


Şiirin birinci kıtasındaki şu iki mısra var yaİşte bu mısralarda anneciğinin duygularının ne kadar hassas ve içli olduğunu gösteriyorYani kısaca benim mutsuzluğumu anlayabilirsin bu dizelerleDiyeceksin:


-Ana, niye muradını almadın ? diye


Evet oğlum alamadım, açıkça itiraf edecek olursam Şu anda seni rahmime gönderen baban olacak o adam bile benim arzuladığım kişi değildi Senin ilk ve tek sevgilimden olmanı isterdim Ama olmadı be yavrucuğumKader ağlarını,bana öyle acımasızca ördü kiSenin,sevgilimden olmasını istediğim kişiye sahip olamadığım gibi işin ilginç tarafı da başıma gelmeyen de kalmadıŞu anda sana söyleyeceğim ama boğazım öyle düğümlendi ki; arap saçına dönen öykünün içeriğini anlatmakta zorlanıyorumBana müsaade edersen bir sigara yakayım,biraz efkar dağıtayım da kaldığım yerden anlatmaya devam edeceğim


Buse, karnındaki bebeği ile öyle bir empati kurmuştu ki adeta kendinden geçmişti Başka bir şey düşünemiyor, onunla konuştukça kendinden geçiyor, göz yaşlarının yanaklarından aşağıya doğru süzülüp gitmesine engel olamıyordu Doğrusu göz yaşlarının aktığından bile haberi yoktu Her şey doğaçlama devam ediyordu


Konsülün çekmecesini çekip sigarasını çıkardı Sigarayla tanışalı yeni olmasına rağmen kendisini onun aldatıcı çekiciliğine bırakmış adeta teslim bayrağını çekmişti Mini marketçi Hüsne'nin:


"Yak kız bir tane Bak ben de içiyomBir taneden bir şey olmaz" teklifine sessiz kalmış ve direnememişti


Sigarasını tüttürürken, ikinci teselli olarak da gördüğü radyosunun düğmesini sola hafifçe çevirdiRadyoyu açar açmaz da Zeki Müren'in güzel bir şarkısı,odaya yayıldı:

Şimdi uzaklardasın

Gönül hicranla doldu

Hiç ayrılamam derken

Kavuşmak hayal oldu


Bir taraftan sigarasını tüttürüyor,diğer taraftan da Zeki Müren'e eşlik ediyordu:


Şimdi uzaklardasın

Gönül hicranla doldu


Şarkıyı mırıldanırken sevgilisi Tugay aklına geldi Şarkının son iki mısrası tam da kendi aşkının durumunu yansıtıyordu


Hiç ayrılamam derken

Kavuşmak hayal oldu


Ayrılamayacağız diye Amasya'daki papatya pastanesinde ettikleri yemin anını gözlerinin önüne getirdi Hala o an, ilk günkü gibi canlılığını koruyordu


Şimdi ise "kavuşmak hayal olmuştu"Tekrar defterinin başında yazmaya devam edip karnındaki bebekle kaldığı yerden dertleşmeyi sürdürdü:


Sevgili yavrum,gülüm,çiçeğim,her şeyim,bir tanem!Şu anda öyle efkar bulutları üzerimi sardı ki sorma gitsinSana kaldığım yerden yarın akşam yine devam edeceğimZaten seninle kavuşmamıza sayılı günler kaldıO anı sabırsızlıkla bekliyorumKarnıma vurduğun tekmelerden belli ne kadar sevimli bir çocuk olacağın


Radyo,Zeki Müren'den ikinci şarkıyı söylemeye başladığı anda Buse'nin odasının kapısı aceleyle hızlı hızlı vurulduKonsüldeki aynada kendisine bakıp,saçlarının dağınıklılığını toparladıktan sonra merakla kapının tokmağını çevirince karşısında,marketçi Hüsne ile köyün muhtarın telaşlı bakışlarıyla karşılaştı


Muhtar:


-Buse kızım,gelinim ikinci doğumunu yapacakBebek,çıktı çıkacakŞehre de ulaştırmakta geç kalırızHüsne hanımın dediğine göre siz hemşireymişsinizGelmeniz mümkün mü?


-Hemen geliyorumÜstüme şalımı alayım da




Ayhan Sarıkaya

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.