Başka Dünyada Şarki Söylemek |
07-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Başka Dünyada Şarki SöylemekBen henüz çok küçükken eve bir telefon almıştıkTelefonun bağlı olduğu cilalı çerçeveyi ve parlak ahizeyi asla unutamam Saatlerce onun karşısına geçer ve seyrederdim Hatta o derece ki, telefon numaramız olan 105'i bir an bile aklımdan çıkaramıyordum, telefonla konuşacak yaşta değildim, zaten boyum da telefonun bulunduğu yere yetişemezdi Fakat annem konuştuğu zaman, onun karşısına geçip hayranlıkla ona bakardım Bir keresinde beni kucağına alıp ahizenin yanına kaldırdı ve beni babamla konuşturdu Bu, bence unutulması çok güç bir olaydı Sevinçten ve mutluluktan uçuyordum Zamanla, bu telefonun içinde canlı bir yaratık bulunduğunu, "Lütfen Danışma" olduğunu ve bu Bayanın ne sorulursa hemen cevap verdiğini öğrendim Annem ona defalarca başkalarının telefon numaralarını sormuştu; bir iki kere de saatimiz durunca gene ondan sorup doğru saati öğrenmişti Telefondaki bu cinle konuşma fırsatını ilk olarak annemin yakın komşumuzu görmeye gittiği ve benim de evde yalnız bulunduğum bir gün elde ettim Bahçede oynarken, kaza ile elimdeki çekici parmağıma indirmiştim, sancıdan kıvranırken, ansızın aklıma "Bayan Danışma" geldi Koşa koşa içeri girdim ve ufacık iskemlenin üzerine çıkarak telefonun alıcısını kaldırdım Alıcıdan acayip gürültüler geliyordu Ağlar gibi bir sesle: - "Danışma lütfen" dedim Karşımda gayet tatlı bir Bayan vardı Ben tekrar ağlayarak: - "Parmağımı acıttım Ne yapacağımı söyleyebilir misiniz?" diye sorunca, makinenin içindeki bayan bana: - "Annen evde yok mu?" dedi - "Hayır, evde hiç kimse yok" - "Parmağın kanıyor mu?" - "Hayır, çekiçle vurdum, şimdi acıdan kıvranıyorum" - "Buz dolabını açabilir misin?" - "Evet", diye cevap verince, Bayan Danışma sözlerine şöyle devam etti: - "Peki, dolabı aç ve buzluktan ufak bir parça buz çıkararak acıyan yerin üzerine bastır Dikkat et, yerleri kirletip buzları dökmeyesin Biraz sonra sancın dinecek Artık ağlama ve bir daha sefere daha dikkatli davran" O günden sonra da en ufak bir bilgi için Bayan Danışmayı rahatsız ediyordum O ise, en ufak bir hoşnutsuzluk göstermeksizin hemen bana yardım ediyordu Coğrafya derslerinde, aritmetik problemlerinde hatta ve hatta parkta bulduğum sincabın beslenmesi için bana yardımcı olmuştu Bir gün çok sevdiğim kanaryamız Peter kafesinde ölü bulundu Ağlayarak hemen telefona sarıldım ve Bayan Danışmaya büyük acımı bildirdim O da, diğerleri gibi, basit sözlerle beni yatıştırmaya çalışıyordu Halbuki ben ondan daha fazla anlayış bekliyordum Peter gibi güzel öten bir kuşun ölümünün olmayacak bir şey olduğunu ona anlatmak istiyordum Sonsuz acımı anlayan ve onu paylaşmaya çalışan Bayan Danışma bana şu öğütte bulundu: - "Beni dinle Paul, haklısın böyle güzel öten bir kuş ölmemeliydi, fakat unutma ki, çok daha güzel bir dünyaya gidiyor ve orada da ötmesine devam edecek Onun için artık üzülmen yersiz" Başka bir gün de, telefondaki cinden bir kelimenin anlamını soracaktım Tam alıcıyı kaldırıp, Bayan Danışmayı istemiştim ki, yavaşça odaya giren kız kardeşim, beni korkutmak için ansızın bağırdı Birden yerimden sıçradım Sıçramamla birlikte duvara çakılı telefon alıcısı da benimle yere düştü Telefondan teller fırladı Bayan Danışma'nın sesi hiç duyulmuyordu Yarım saat sonra kapımız çalındı ve telefon tamircisi olduğunu söyleyen bir adam gelerek telefonumuzu hemen tamir etti Bizdeki bu bozukluğu kendisine yine Bayan Danışma'nın bildirdiğini de sözlerine ekledi Dokuz yaşıma bastığım yıl, evimizi değiştirdik Evle birlikte, o eski telefon alıcısını da değiştirip, daha modern bir alıcı satın aldık Bu alıcıyı hiç sevmemiş ve Bayan Danışma'nın ancak o eski alıcıda bulunduğuna nedense inanmıştım Yıllar geçip de delikanlılık çağına girince, bazen eski günleri düşünür ve telefondaki o bayanın saatlerce ufak bir çocukla uğraşmasını ve onun saçma isteklerini ve sorularını eksiksiz yerine getirmesini takdir ederdim Yıllar geçmiş, ben büyümüş ve kolej öğrenimini tamamlamıştım Bir gün iş için uçakla seyahat ederken, küçüklüğümün geçtiği bu kasabaya yakın bir merkezde uçak değiştirmek zorunda kaldım Alanda beklerken, kız kardeşime telefon edip konuştuk Sonra nasıl oldu bilmem, birden aklıma çocukluk yıllarımın Bayan Danışmanı geldi Hemen alıcıyı kaldırıp, aynı kasabanın Danışmasını istedim Hayret, karşıma çıkan, daha doğrusu alıcının içinden gelen o tatlı ve yumuşak sesi hemen tanımıştım Birden hiç düşünmeden: - "Benim çok güzel bir kanaryam vardı Öldü Ne yapayım, bu acıya nasıl dayanayım?" diye sordum Öbür taraftaki ses bir iki saniye sustuktan sonra: - "Herhalde parmağın iyileşmiştir artık" dedi Gülerek: - "Demek hâlâ siz burada çalışıyorsunuz Yıllar öncesine gidecek olursak, o çocukluk yıllarımda sizin bana neler verdiğinizi, bende ne gibi anlaşılması güç duygular uyandırdığınızı bir bilseniz" Dedim - "Aynı durum benim için de oldu Siz de akıllı ve tatlı bir çocuk olmak sıfatıyle bana çok şeyler veriyordunuz Benim kendi çocuğum olmadığı için, sizinle konuşmak, sizin o çocuksu ve saf acılarınız paylaşmak, size bazı alanlarda yardımcı olabilmek de benim için sonsuz bir zevkti" - "Yeniden buralara gelecek olursam sizi arıyabilir miyim?" diye sordum O ise gülerek: - "Tabi, Bayan Sally'i istiyorum dersen, hemen beni bağlarlar," dedi Bayan Sally! -Nedense bu isim bana acayip geliyordu Bayan Danışma'nın bir ikinci ismi daha olamazdı O, Bayan Danışma ve hep de öyle kalacaktı Bu olaydan üç ay sonra, yine o bölgeye işim düşmüştü Hemen en yakın telefon kulübesine koşarak, Danışma'yı istedim ve oradan da bayan Sally ile görüşmek istediğimi söyledim Bu seferki Bayan Danışma daha genç birine benziyordu Biraz çekingen bir eda ile: - "Siz bayan Sally'nin arkadaşı mısınız?" diye sordu - "Evet, çok yakın arkadaşı idim," deyince, üzgün bir sesle: - "Maalesef, Bayan Sally beş hafta önce öldü Uzun süreden beri hastaydı Bir dakika, acaba isminiz Paul mu? Tamam size son bir haber bıraktı; eğer bir gün onu telefonla arayacak olursanız, size, "Başka bir Dünya daha vardır ve orada da şarkı söylenebilir" dememizi istedi Teşekkür ederek telefonu kaparken, Sally'nin ne demek istediğini çok iyi anlamıştım Yanağımdan aşağı süzülen gözyaşlarını silerken, Bayan Danışma'nın ruhuna Tanrı'dan rahmet diledim |
Başka Dünyada Şarki Söylemek |
07-11-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Başka Dünyada Şarki SöylemekHayat bir şarkı sözü olsaydı şimdi tam su mısrada olurduk dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç şarkının tam burasında ayrıldın aramızdan şimdi dilim varmasada şarkının sendensonra bana en anlamlı gelen bölümündeyim yani gönül hiçranla doldu dışarıda mevsim değişiyor soğuk ve karnlık geçen kışın ardından bahar gözlerini açıyor simdi daha neşeli şarkılar söylemek istiyor gönül koşmak istiyor dışarıda tüm olanlara rağmen koşmak istiyor özgürce koştukca sana uzanıyor ellerim tam seni yakaladım derken yine meçhul bir şarkı duyuyor kulaklarım ellerim bomboş yüreğimde bir sızı ateşe atılmışbir demir gibi kor hala şimdi sana veda ederken yine söylüyorum keşke bir şakı sözü olsaydı hayat ozaman sana gitme demiyeceğim ama gitme lavinya hoşcakal dostum şimdilik hoşcakal hayat bizi bir şarkı sözünde buluşturuncaya kadar |
|