Dante Alighieri Ve Pargalı İbrahim

Dante Alighieri Ve Pargalı İbrahim Yazısı - İclal Aydın Yazıları - İclal Aydın Köşe Yazıları - Pargalı İbrahim - Pargalı İbrahim Yazıları

Kendi gözyaşlarınız kristal buz parçacıklarına dönüşse Ve cezanız o buz parçalarının kalbinize saplanması olsa


***

Son günlerin popüler dizisi Muhteşem Yüzyıl’da gösterdiği performansla bizim evin tüm halkının kalbini çalan Okan Yalabık’ın canlandırdığı Pargalı İbrahim iki bölüm önce bir kitap okuyordu Birkaç saniye gözümüze çarpan kitap “La Divina Commedia” idi (Dante’nin önce Commedia olarak İtalyanca yazdığı çok daha sonra başına “İlahi” kelimesi eklenerek dinsel içeriğinin vurgulandığı Cennet-Araf-Cehennem anlatısı)


Dizi sırasında önce Pargalı kitabın kapağını hızlıca kapadı ve oldukça sert bir tonla içeri girene ne istediğini sordu Kitap kapağı dikkatimi çekti Biliyorsunuz Pargalı İbrahim, kökeni İtalyan olan bir devşirme aslında (Devşirme: Osmanlı İmparatorluğu’nun ele geçirdiği Hristiyan topraklardan küçük bir çocukken ailesinden alınıp üstün bir asker ve yönetici olarak yetiştirilen ve sonradan Müslüman olan saray mensubu ya da yeniçeri,


Türkçe’ye İlahi Komedya adı ile çevrilmiş bu kitabın birkaç saniye de olsa o dizide yer alıyor olması eğer ben bu Meral Okay’ı tanıyorsam tesadüf olamaz diye düşündüm


Babamın kütüphanesindeki kitapların çoğuna hayranlık duyardım çocukken Ama İlahi Komedya kırmızı ciltli sırtıyla belki de adındaki tezat nedeniyle çok ilgimi çekerdi Ama okumayı bir türlü beceremezdim İlahi Komedya İlahi Komedya


Peki senarist Meral Okay, Pargalı’ya bu kitabı neden okutturuyordu? Bugüne dek hiçbir telefonumu, sorumu, mesajımı yanıtsız bırakmamış, nezaketin hassas terazisi sevgili Meral Okay gece yarısı attığım “Bu saattte rahatsız ediyorum ancak Pargalı’ya İlahi Komedya okutmanın nedenini ileride görecek miyiz? Senaryodaki yeri ne olacak? Var mı bir anlamı?” diye bir telefon mesajı attım ve Meral her zamanki gibi hemen geri döndü


“Böyle bir dikkate ne diyebilirim, evet elbette tesadüf değil” dedi


Ve düşündüğüm gibi Arada kalanların Araftakilerin Dönenlerin, dönmek zorunda kalanların bildiği Olduğunla, olmak zorunda kaldığın bir yer vardır O yere aşina olanların fırtınasına da tanıdık olduğu bir uçurum kıyısı yani


“Bak sana ne göndereceğim dedi Meral ve senaryodan Pargalı’ya ait birinci bölümden bir “iç ses” gönderdi


Şöyle ki:


“Ben İbrahim


Dönmek nasıl bir şeydir? İnsan nereye döner, döndüğü yer neresidir?


Geriye dönmek var mıdır Mümkün müdür???


Yoksa kader sadece ileriyi mi gösterir


Geldiğin, döndüğün yer orada mıdır bekler mi?


Baksan görür müsün, kalbin dönerken pusulan mıdır?


Geçtiğin yerleri unutmadan aynı yerlerden geçerek yine evin yolunu bulabilir misin?


Yoksa döndüm, değiştim, geldim


Dediğin her yerde ve dilde ve de dinde hâlâ dönme misindir?


Dönmek kabiliyet değil zaruret midir ibrahim”


***

Bu satırları yazdığım dakikada Meral aradı ve 13 bölümde izleyeceğimiz çok önemli bir sahneyi okudu telefonda O okurken ben ağladım İzlerken ne oluruz bilemem


Ama Pargalı’nın okuduğu o kitaba dikkat


Ve Pargalı’ya da


Tanımaktan hakiki bir onur duyduğum Meral Okay O kalemin hep yazsın, yazsın, yazsın



İclal Aydın