Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
elif, meyve, tuhaf, şafak

Tuhaf Meyve - Elif Şafak

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tuhaf Meyve - Elif Şafak



Elif Şafak Sözleri - Elif Şafak Yazıları - Kadınların Duygusallıkları - Tuhaf Meyve Yazısı - vicdanla ilgili yazı

Mark Twain bir seferinde, “İnsan, yüzü kızaran tek canlıdır” demişti Ve eklemişti ardından: “Yani kızarmak durumunda kalan” Diyebilirsiniz ki, vicdan ve bilinç sahibi olduğumuz için böyle bu, hayvanların aksine Doğru, ama kısmen Aynı zamanda kendi cinslerimizi ezmeye, incitmeye, sömürmeye, kullanmaya, dışlamaya, damgalamaya açık olduğumuzdan böyle bu, gene hayvanların aksine Bu yazıyı yazarken eski bir şarkı dinliyorum Unutulmaz diva Billie Holiday’den İsmi, “Strange Fruit” “Tuhaf Meyve” diye çevirmek de mümkün, anlamla biraz oynayıp “Acı Meyve” yapmak da Bugüne dek yapılmış şarkılar, yazılmış şiirler, anlatılmış efsaneler arasında özel bir yeri var Tuhaf Meyve’nin Dinleyenlere geçen duygusal bir elektrik akımı Şayet parçanın hikâyesini bilir ve gözlerinizi kapayarak, mümkünse tek başınıza bir odada dinlerseniz, şayet kendinizi bütünüyle verirseniz müziğin akışına ve acısına, tüyleriniz diken diken olur birkaç saniye içinde; her nota bir şey söker yüreğinizden, kireç tutmuş önyargıları oynatır yerinden Irkçılık ve yas, ayrımcılık ve hüzün, trajedi ve umut, insanın insana ettiği zulüm hiç bu kadar güzel anlatılmadı


SİYAH AĞIT

Sene 1930 Yer Indiana Amerika’da ırkçılığın ve nefret söyleminin ayyuka çıktığı dönemler İki siyah genç, sırf derilerinin renginden ötürü, durup dururken yol ortasında bir grup beyaz erkek tarafından kovalanırlar “Siyahları istemiyoruz” diye bağırır arkadaki güruh: “Defolun topraklarımızdan” İki siyah delikanlı panik içinde koşmaya başlar, ama kovalayanlar onlardan daha hızlı çıkar Onlarca insan savunmasız ve silahsız iki kişiye tekme tokat girişir, çullanırlar Gençleri ölesiye döver, ardından linç eder, sonra da cansız bedenlerini bir ağacın dallarından sallandırırlar Bölgedeki öteki siyahlara da ibret olsun diye İki delikanlının bedeni ağacın dallarında sallanır, karayelde titreşen yapraklar gibi Olay yerine gelen muhabirler fotoğraf çeker, gazetelerine yazı geçerler Polis faillerin peşine düşer ya da düşer gibi yapar Birkaç kişi mimlenir, gerisi geçiştirilir Derken unutulur hadise Daha doğrusu, her zaman olduğu gibi, canı yanan, yüreği dağlananlar unutmaz da, berikiler unutuverir Seneler sonra bir gün Amerikalı şair Abel Meeropol bir kitabı karıştırırken o gün orada çekilen siyah beyaz bir fotoğraf bulur Gözlerini ayıramaz fotoğraftan Ağaçtaki gençlerden koparamaz bakışlarını Aynı gün eve gidince bir şiir kaleme alır: “Güneyde ağaçlar tuhaf bir meyve verir / Yapraklarında kan, köklerinde kan / Güneyin rüzgârlarında sallanır siyah bedenler / Tuhaf meyveler gibi


Bu arada New York’ta caz kulüplerinde ünlenmekte ve yükselmektedir Billie Holiday Sesi, tarzı, duruşu, şarkı söylerken seyircisine geçirdiği enerji Her şeyiyle biriciktir Irkçılığın normal addedildiği bir dönemde o müziğiyle önyargıları kırmakta, tabuları zorlamaktadır Okumayı sever Şiir, hikâye, roman Bir gün bir şiir çıkar karşısına Yürekten etkilenir Besteler ve söylemeye başlar Her gece, caz kulübünde konserin son parçasıdır artık Tuhaf Meyve Garsonlar servis yapmayı bırakır, seyirciler soluklarını tutar, tüm kulübe derin bir sessizlik hâkim olur, ışıklar karartılır Sadece Billie Holiday’in üzerinde minicik bir ışık hüzmesi durur Ve bu şekilde, o koyu karanlık ve kesif sessizlikte başlar şarkısını söylemeye 1930 senesinde linç edilen iki siyah delikanlıya yaktığı ağıttır Plak şirketleri ve kulüp patronları hoşlanmazlar bu durumdan Politik sözler sarf etmesini istemezler şarkıcının Sadece insanları eğlendirsin, hoşça vakit geçirmelerini sağlasın yeter, diye düşünürler Aşktan ve ayrılıktan bahsetsin ama girmesin politik meselelere Billie Holiday inat eder, dinlemez kimseyi Sonunda baktı ki olmuyor, kendi imkânlarıyla stüdyoda okur bu şarkıyı Okur ve ölümsüz kılar


VİCDANLARIMIZIN DALLARI

Sanatın işi, sanatçının hem nimeti hem de laneti görülmeyeni görmek, konuşulmayanı konuşmaktır Nerede bir linç kültürü varsa, nerede bir nefret söylemi, nerede ırkçılık, cinsiyetçilik, ayrımcılık ve ötekileştirme vuku buluyorsa, bunu şiire dökmek, romana aktarmak, şarkıya çevirmek, tuvale ya da karikatürlere dönüştürmek durumundadır sanatçı Tuhaf Meyveler sallanıyor vicdanlarımızın dallarında Acılarını konuşamayan, geçmişine ve bugününe eleştirel bir şefkatle bakamayan bir ülke hiçbir zaman büyüyemez

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.