Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ipotek, rehin, tutu

Tutu (İpotek Rehin)

Eski 06-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tutu (İpotek Rehin)




Tutu, ipotek veya rehin olarak da bilinir, bir alacağa karşı güvence oluşturan mal anlamına gelen iktisadi terim
Bir taşınmaz rehni çeşidi olarak ipotek, “ halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacağı” güvence altına alan (MKm881/1) ve borcun ödenmemesi halinde, hak sahibine, alacağın teminatını teşkil eden taşınmazı yasal yollarla sattırarak satış değerinden alacağını elde etme yetkisi veren sınırlı bir ayni haktır
Kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ipotek için, yukarıdaki tanımdan da anlaşılacağı üzere; mutlaka doğmuş, mevcut ve belirli bir alacağın varlığı zorunlu olmayıp, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya muhtemel, şarta bağlı, şartsız, belirli ve belirsiz, doğmuş ve doğacak alacaklar için de ipotek kurulabilir
Taşınmaz mal satışlarında, tutu yöntemi kullanılarak yapılan satışlara Tutulu satış, İpotekli satış ya da Mortgageli satış denir

İpotek Çeşitleri

İpotek, öncelikle bir eşya hukuku konusudur Eşya hukuku konusu olarak MK 881-897 maddelerde düzenlenmektedir Bu itibarla kural olarak ipotek, taşınmaz malların rehni için kullanılan bir kavramdır Ancak, bazı özel yasalar, bazı varlıkların rehnini ipotek olarak kabul ederek bazı düzenlemeler içermektedir Sözgelimi; Türk Ticaret Kanunu 875 ve devamı maddelerinde gemi ipoteğini Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 69 maddesi ve devamı maddeleri “hava aracı ipoteği”ni düzenlemektedir
Taşınmaz ipoteklerini, ipotek konusu taşınmazın sayısına (bir veya birden çok olması gibi), alacağın kapsamına (ana para, üst sınır), süresine (süreli, süresiz), kuruluş sebebine göre (kanuni, akdi), kuruluş şekline göre (tescilli, tescilsiz), para cinsine (YTL), yabancı para ve sair özelliklerine göre farklı şekillerde bir ayırıma tabi tutmak mümkündür
İpotek çeşitlerine ilişkin incelemelerde esas alınan asıl ayırım; daha çok ipotek konusu alacağın kapsamına ve MK851/1 maddesine göre ipotek kurulması aşamasında alacak miktarının belirli olup olmamasına göre yapılan ayırımdır

Anapara İpoteği

İpoteğin sadece belirli bir borç için alındığı ipotek çeşidi olup,”anapara ipoteği”, “ana sermaye ipoteği”, “re’s-ül mal ipoteği”, ”karz ipoteği”, “kesin ipotek”,” sabit ipotek” gibi kavramlar ile ifade edilmektedir
Ana para ipoteği, ancak alacağın ve alacak miktarının önceden belirli olduğu durumlarda ( MKm851/1) diğer bir anlatımla, ancak doğmuş, mevcut ve belirli bir alacak için kurulabilir Bu nedenle, anapara ipotekleri daha çok karz, ödünç şeklide verilen alacaklar ile bankaların ve özel finans kurumlarının bir kereye mahsus olmak üzere kullandırdıkları krediler için kurulmaktadır
İpoteğin, sadece doğmuş ve mevcut bir borç için kurulmasının ilk sonucu, ipoteğin alacaklının diğer alacaklarının güvencesini oluşturmaması ve bu nedenle alacaklının borçludan başka bir alacağının olması halinde kurulan ipotekten yararlanamamasıdır Bu bakımdan tapu kayıtlarında ipotek yer almış olsa dahi ipotekle güvence altına alınan borç ödenmiş ve diğer bir şekilde sona ermiş ise alacaklı artık bu ipotekten yararlanamayacaktır
Anapara ipoteğinin diğer bir özelliği; ipotek resmi senedinde doğmuş,mevcut ve belirli bir borç ikrarı sözkonusu olduğu için alacaklıya ipoteğin paraya çevrilmesi aşamasında doğrudan doğruya ilamla takip gibi icra emri gönderilmesini talep hakkını vermiş olmasıdır (İcra ve İflas Kanunu m149)
Anapara ipoteğinin en önemli ayırıcı özellik ve sonucu; güvence altına alınan alacağın kapsamına ilişkindir Zira, anapara ipoteği, ipotek resmi senedinde yazılı asıl alacağa ilave olarak,MK875 maddede ipotek kapsamına dahil olduğu kabul edilen takip giderleri ve sözleşme (akdi) ve temerrüt faizlerini de güvence altına almaktadır Anapara ipoteği YTL veya yabancı para üzerinden kurulabilir
Üst Sınır İpoteği

“Üst sınır ipoteği”, “azami meblağ ipoteği”, “teminat ipoteği” kavramalar ile de ifade edilen bu ipotek çeşidi, MK851 maddenin 2 cümlesinde belirtildiği üzere,” alacağın miktarının belli olmaması halinde” tesis edilen ipotek çeşididir Diğer bir ifade ile “belirli bir alacak için” kurulabilen ana para ipoteğinden farklıdır
Gerçek alacak miktarının önceden kesin olarak belli olmadığı durumlarda diğer bir ifade ile doğmamış ancak doğacak veya doğması muhtemel alacakların ipotek ile güvence altına alınmak istenilmesi hallerinde ancak üst sınır ipoteği kurulabilir
Doğmuş ve gerçek bir alacak miktarı değil doğmuş ve doğacak tüm alacakları kapsayacak şekilde bir üst sınır belirlenmesi suretiyle kurulabilen üst sınır ipoteği, daha çok banka veya özel finans kurumlarının başta gayrıinakdi krediler olmak üzere kullandıracakları veya sürekli olarak krediler ve finansmanlar, yine cari hesap sözleşmesi şeklinde çalışan borç-alacak ilişkileri, bayilik ilişkileri gibi sebeplerden doğacak alacakların güvencesi olarak kurulmaktadır
Üst sınır ipoteğinin en önemli özelliği, sadece belirli tek bir alacak için değil, doğmuş ve doğacak tüm alacaklar için kurulabilmesidir Ancak ipotek resim senedinde hangi alacakların güvence altına alındığı hususunun açıkça yer alması gerekmektedir
Anapara ipoteğinin önemli bir özelliği olan, alacaklıya ipoteğin paraya çevrilmesi aşamasında doğrudan doğruya ilamla takip gibi icra emri gönderilmesini talep hakkı, üst sınır ipotekleri için geçerli değildir Bu sonuç, üst sınır ipoteğinin niteliğinden kaynaklanmaktadır Zira, üst sınır ipoteğinde anapara ipoteğinde olduğu gibi ikrar edilmiş bir borç bulunmamaktadır İcra ve İflas Kanunu’nun 150/1 maddesi, “borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredileri ve gayri nakdi kredileri teminen alınan ipotekler’ ile ilgili olarak özel bir düzenleme kabul ederek kredi kullandıranlara belirli şartların gerçekleşmesi kaydı ile üst sınır ipoteklerinde icra emri gönderme hakkını vermektedir
Üst sınır ipoteğini, anapara ipoteğinden ayıran en önemli fark, üst sınır ipoteğinde güvence altına alınan alacağın üst sınırının (azami miktarının) belirlenmiş olması, takip giderleri ve faizlerin ancak bu miktar içinde kalması kaydı ile ipoteğin güvencesinden yararlanabilmiş olmasıdır Halbuki yukarıda anapara ipoteği için yapılan açıklamalarda belirtildiği üzere, anapara ipoteklerinde asıl alacağa ilave olarak, takip giderleri ve sözleşme faizleri de güvence kapsamındadır
Kaynak = vikipedi


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.