![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#16 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüOklu besmele: Sin harfi çekilerek yazılmış olan besmele, Okra: Ciltte kullanılan derilerde kurt yeniklerinden meydana gelen izlere denilir ![]() Orhan Gürel: Suluboya sanatçımızdır ![]() Osman Özçay: Hat sanatçımızdır ![]() ![]() Oyma: Bk ![]() Ördek başı: Tezhipte kullanılan zümrüdî yeşil renge verilen ad ![]() Örgü: Bk ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#17 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüPafta: Bk ![]() ![]() Palı: Mücellitlerin kullandıkları derilerin traşından çıkan parçalara verilen ad ![]() Pâhını almak: Traş edilen derilerin kalan pürtüklerini temizlemek, deriyi bir defa daha inceltmek ![]() Papirüs: Nil kıyılarının bataklık kesimlerinde yetişen «Cyperus papyrus» adlı bitkiden yapılan bir tür yazı kâğıdı ![]() Parazvana: Bk ![]() ![]() Parça su: Bk ![]() ![]() Parçalı şemse: Eski kitap ciltlerinin kapları üzerine yapılan bir şemse çeşidi ![]() ![]() Pars beneği: Bk ![]() ![]() Parşömen: Mısır'dan papirüs alamayan Bergamalıların koyun, keçi ve özellikle dana derisinden yaptıkları bir tür yazı kâğıdı ![]() Pâyende: Bk ![]() ![]() Penag: Bk ![]() ![]() Penç: Tezhipte, açılmış küçük gülleri andıran, beşli, ufacık süsleme motiflerine verilen ad ![]() Pençberg: Beş dilimli yaprak ![]() ![]() ![]() ![]() Pençhâne nokta: Bir yuvarlak nokta beş dilime ayrılmışsa verilen ad ![]() Perdaht yolu: Yazma kitapların başlıklarıyla levhaların kenarındaki süslere verilen ad ![]() Pergament: Bk ![]() ![]() Pervaz: Yazı levhalarının kenarlarına yapıştırılan kâğıtlara verilen ad ![]() ![]() ![]() Pesend: Altın süslemenin zermühre sürülüp parlatılmasıyla elde edilen parlak yaldızlı işlere verilen ad ![]() Pesterek: Bk ![]() ![]() Peşence: Bk ![]() ![]() Peşm: Bk ![]() ![]() Pirinç âharı: Bk ![]() ![]() Prazvana: Kalemtraşın bıçağıyla sapı arasında bulunan ve çoğu zaman pirinçten yapılan bir çeşit madenî bilezik ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#18 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüRabıta: Bk ![]() ![]() Rahle: Üzerine mushaf, kitap konulmak ve yanına oturarak okumak için kullanılan, iki yandaki ayakları oymalı, kenar pervazları ve üzeri düz tahtadan küçük masanın adıdır ![]() ![]() ![]() Rak: Ciltte kullanılan ceylan derisi; ince tıraşlanmış deri ![]() Rakam: Yazı yazma ![]() Rakamehu: Bk ![]() ![]() Râkım: Yazan, çizen ![]() Râkım Efendi: Bk ![]() ![]() Ramad: Müzehhipler altın döverken tirşenin kenarlarından dışarı taşan parçalara verilen addır ![]() ![]() ![]() Realist çiçek demeti: Lake ciltlerin süsleme motiflerindendir ![]() ![]() Reddade: Bk ![]() ![]() Remzî motifler: işaret ve sembol biçimli motifler, Ressam: Eski yazma ve levhalara çizgi ile boyasız resim yapan sanatçı ![]() Reyhanî: Bir yazı tarzı ![]() ![]() ![]() ![]() Reyhanî Besmele: Reyhanî hattıyla yazılan besmele ![]() ![]() Rıh: Mürekkeple yazılan yazıyı kurutmakta kullanılan tozun adıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rıhdan: Kurutma tozu rıh'ın konduğu kabın adıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Rik'a: Türklerin ortaya çıkardığı bir yazı tarzıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Rika': Üzerine yazı yazılan kâğıt ve deri parçaları ![]() Risale: Küçük kitap; risale, mecmua yerine de kullanılmıştır ![]() ![]() Rokoko: Mübalâğalı süsleme üslûbu ![]() ![]() ![]() ![]() Rozet: Bk ![]() ![]() Rubu': Büyük boy kâğıdın dörde bölünmesiyle meydana getirilen eski yazma kitaplara verilen ad ![]() Rugan: Sütten veya ot tohumlarından çıkarılan yağlar ![]() Ruganî: Ciltlerle, kubur gibi sanat eserleri üzerine yapılan nakış ve resimlerin parlak görünmesi için üstlerine sürülen maddenin adıdır ![]() «64 dirhem ardıç sakızı, 240 dirhem şarap ruhu, 16 dirhem damla sakızı, 32 dirhem Venedik terementisi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ruk'a: Yazılmış kâğıt, mektup Yazı yazılacak kâğıt, deri parçasına ruk'a denilir ![]() ![]() Rûmî: Süsleme terimi ![]() ![]() ![]() Türk süslemesinin klâsik üslûbudur ![]() ![]() Rûmî şemse: Kitap ciltlerinin üzerine yapılan ve güneşe benzediği için şemse adı verilen süs motiflerinden birinin adıdır ![]() ![]() Rûmî tahrir: Kitap ciltlerinin üzerine süs olarak çekilen siyah çizgilerin adıdır ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#19 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüSaadet Gözde: Suluboya sanatçımızdır ![]() z resim/ suluboy a/sanatçılar Sadberg: Yüz yaprak; birçok yaprağın oluşturduğu çiçek şeklinde süsleme motifi ![]() ![]() Safiha: Düz, yassı yüz; madenî levha ![]() ![]() ![]() Sahaf: Eski devrin kitapçıları ![]() ![]() ![]() Sahaf kitabı: Eskiden satışı az olup, okuyucuları tarafından saklanan kitaplara verilen ad ![]() Sahtiyan: Cilt yapımında kullanılan keçi derisi ![]() ![]() Sak: Tezhipte çiçek motiflerinin saplarına verilen ad ![]() ![]() Sakal: Mücellit ve tezhipçilerin altın varaklan tutmak ve yapıştırmak için kullandıkları seyrek tüylü, genişçe fırça ![]() ![]() Salbek: Eski ciltlerde şemsenin iki ucundaki uzantı süslemeye verilen isimdir ![]() ![]() ![]() ![]() Samur fırça: Müzehhipler için en makbul olan fırça ![]() ![]() ![]() Sancak Kur'an'ı: Ceviz kabuğunun içine yerleştirilerek gemilerin sancak direğine sancakla çekilen Kur'an ![]() ![]() ![]() Sancak mushafı: Sancak başlarına takılan küçük mushaf ![]() Sap: Tezhipte çiçek sapına benzetilerek yapılan şekiller ![]() Saplama şiraze: Bk ![]() ![]() Sarılma rûmî: Bk ![]() ![]() Sarma dal: Tezhipte çiçek ve yapraklı dalların kıvrılarak birbirine sarılmasından meydana gelen süsleme motifine verilen ad ![]() Satarehu: Bk ![]() ![]() Satırlamak: (mıstarlamak) ![]() ![]() Savaş Çevik: Hat sanatçımızdır ![]() ![]() Sayfa kenarı:1- Bir kitap sayfasının, yazılı bölümleri çevresinde kalan boşluğu; 2- Bu boş kısma yazılan not, derkenar ![]() Saykal: Cilâcı, cila âleti ![]() Saykal-kâr: Yaldızcı ![]() Saykal-zen: Yaldızcı ![]() Saykallı: Yüzeyi parlatılmış kâğıt ![]() Saykallı âbadî: Uçuk krem veya beyaz parlak kâğıt ![]() Saz kalem: Kamıştan yapılan yazı kaleminin adı ![]() Saz yolu: Uzun dallar üzerine yapılan süslere denilir ![]() ![]() ![]() ![]() Sebeb-i te'lif: Yazılış sebebi ![]() Seberg: Üç dilimli yapraklar ![]() ![]() Secâvend: Kur'an-ı Kerim'i mânaya uygun olarak doğru okumak için konulan işaret ![]() ![]() ![]() Secâvend kalemi: Bk ![]() ![]() Secde gülü: Kur'an-ı Kerim'de secde edilecek âyetlerin hizasına, sayfa kenarlarına yapılan yuvarlak, içi boş süsleme ![]() ![]() Sedefkâri yazı: Bazı levhalarda görülen, sedef kakma suretiyle yazılan yazı ![]() Selçuklu eğrileri: Bk ![]() ![]() Selçuklu münhanîleri: XI - XV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Genel olarak rûmîlerin ve kuş kanatlarının iç bünyelerinde bulunan ayrıntılardan oluşup, kendine özgü bir renklendirme tekniğine sahiptir ![]() ![]() ![]() Semerkandî kâğıt: Vaktiyle Semerkant'ta yapılan esmer; kaba fakat sağlam bir kâğıt ![]() ![]() ![]() Ser sûre: Mushaf'ların sûre başlıklarına verilen ad ![]() ![]() ![]() Sere: Bk ![]() ![]() Serlevha: Başlık, yazma kitabın tezhiplenen başlık bölümü ![]() ![]() ![]() ![]() Serpme: Benek benek serpiştirilmiş olan çiçek, yaprak ve benzeri süslemelere verilen ad ![]() Serpme altın: Serpme suretiyle yapılan ufak ufak aralıklı noktalardan ibaret yaldız süslemenin adı ![]() ![]() ![]() Sertâb: Klâsik ciltlerde mıkleple alt kapak arasındaki parça ![]() ![]() ![]() Sevad: Siyahlık, yazı karalama ![]() Sevvedehu: Bk ![]() ![]() Seyyid Mehmet Şevkî Efendi: (1829-1887) Dayısı hattat Hulusî Efendiden sülüs ve nesihi meşk etmiş ve asla üstadını bırakmamıştır ![]() Sığır dili: Uzunlamasına açılan kitap ve mecmualara verilen ad ![]() ![]() Sırça: Bk ![]() ![]() Sırmakeş: Gümüşü haddeden geçirerek sırma çeken sanatkâr ![]() Sırt: Ciltte alt ve üst kapağı bağlayan kısım ![]() ![]() ![]() ![]() Sıvama altın: Kat kat sürülen altın ![]() ![]() Sıvama şemse: Zemini altınla kaplanmış olan kitap kaplarının üzerindeki şemse ![]() Sıvama yaldız: Her tarafı yekpare ve som olarak yaldızlanmış süsleme ![]() Silkme: Bir yazı ve motifi aynen bir kâğıda çıkardıktan ve iğne ile dikine olarak deldikten sonra, o kâğıdı asıl yüzey üzerine koyup üstünden içi kömür tozu ile dolu kese geçirerek iz bırakma usûlüne verilen ad ![]() Silkme kalıbı: Silkme işinin yapılması için hazırlanan, iğne ile delinmiş süslemenin bulunduğu kopya ![]() ![]() Silkme kesesi: Silkme yapmak için kullanılan kömür tozunun konulduğu gözenekli torba ![]() Silkme tozu: Silkme işinde kullanılan, söğüt kömürünün tozu ![]() Sima' kaydı: Yazma eserlerde kitabı kopya eden kişinin yazdıklarını müellife okuduğuna ve müellifin de bunu dinlediğine dair, yazmaya konulan kayıt ![]() Simdûzî: Deri üzerine gümüş işlemeli cild ![]() Simin kalem: Gümüş kalem ![]() ![]() ![]() Siyah mûrekkeb: Eskiden neft, çıra isi, keçi kılı isi veya beziryağı isinden yapılan mûrekkeb ![]() Siyakat: Bir yazı çeşididir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Siyakat noktasız ve nadiren de noktalı olarak iki şekilde yazılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Soğuk damga: Eski cildlerde, süsleme şeklini verecek kalıbın deri üzerine yaldızsız olarak basılması yoluyla elde edilen bezemeye verilen ad ![]() Soğuk iplik: Meşin şemse cildlerin üzerine soğuk iplik demiri ile çekilen çizgiye verilen addır ![]() ![]() Soğuk iplik demiri: Meşin şemse cildlerin üstüne çekilen çizgiyi yapmakta kullanılan âlettir ![]() ![]() Soğuk şemse: Şemse kalıbı, yaldız kullanılmadan, doğrudan doğruya cildin üzerine basılacak olursa buna soğuk şemse denilir ![]() ![]() ![]() ![]() Som altın: Kaplama olmayan, yekpare olan altın hakkında kullanılan bir terimdir ![]() ![]() Somaki ebrusu: Somaki damarları gibi desenli olan ebrulara verilen ad ![]() Stilize: Karakteri kaybolmadan basitleştirilerek tezyînî ve şematik hâle sokulmuş biçim ya da motif ![]() ![]() Su çizgisi: Eski kâğıtların dokusunda bulunan, aydınlığa tutulunca görülebilen çizgi ![]() ![]() Su damgası: Bk ![]() ![]() Su işareti: Bk ![]() ![]() Su yolu: Bk ![]() ![]() Suhuf: Sayfalar ![]() ![]() Âdem'e (10), Şit'e (50), Idris'e (30), İbrahim'e (10) yollanmıştır ![]() Sultani kâğıt: Eskiden ipekten yapılan iyi cins kâğıt ![]() ![]() ![]() Supara: Eskiden mektep çocuklarının okudukları kitaplara denirdi ![]() ![]() ![]() Sûre gülü: Genellikle sûrelerin başladığı sayfa kenarına konan, içi boş, b az an da sûrenin adı yazılı yuvarlak süsleme ![]() ![]() ![]() Sülüs: Eski yazı çeşitlerinden ' biri ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sünbülî: Bir yazı çeşidi ![]() Sürh: Kırmızı mürekkeb ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sürme altın: Bir kat sürülen altın ![]() ![]() ![]() Sütun: Kitap veya yazmalarda sayfanın yukarıdan aşağıya doğru bölünmüş olduğu kısımlardan her biri, kolon ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#20 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüŞakk-ı kalem: Eski kamış kalemlerin ucunu dikine olarak çatlatma ![]() ![]() Şebih: İnsan resmi ![]() ![]() ![]() Şebih yazmak: insan resmi yapmak ![]() ![]() ![]() ![]() Şecâb: Mecma adı verilen geniş karınlı kare şeklinde madenî hokkaların kapaklarına verilen ad ![]() Şecerî: Bk ![]() ![]() Şedde: Eski yazıda üstüne konduğu harfi çift okutturan işaret ![]() Şeffaf kâğıt: Bir resim üzerine konunca alttaki resmi görmek mümkün olan kâğıtlara denilir ![]() Şemse: (Şems : Arapça'da güneş) ![]() ![]() ![]() ![]() Şemseler Anadolu Selçuklu ve XV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şemselerde genellikle rûmî ve hataî motifler, geometrik biçimler kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() Şemseli kap: Kabında şemse bulunan kitap cildlerine denir ![]() ![]() Şerh: Bir kitabın ibaresini kelime kelime açıp izah ederek yazılan kitap ![]() Şeş kalem: 1- Eski yazıda kullanılan altı yazı türü ![]() ![]() ![]() Şeşhane nokta: Kur'an-ı Kerini'd ![]() ![]() Şikâf: Boya ile yaldızın birlikte kullanılması suretiyle yapılan süsleme ![]() ![]() ![]() Şikeste: Eski yazı çeşitlerinden birinin adıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Şiraze: Klâsik ciltte kitabın yapraklarını düzgün tutan bağ ve örgü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çeşitleri; sıçandişi, sağ sol yolu, tek baklava, çift baklava, geçmeli, alafranga ![]() ![]() ![]() Şirmaga: Sapı balık derisi kaplanmış bıçak şeklinde kalemtraş ![]() Şukka: Arapça «parça» demektir ve kâğıt parçası anlamında kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() Şükûfe: Mushaflarla yazma kitapların basma çiçek şeklinde yapılan süsleme ![]() ![]() ![]() Şükûfe üslûbu: Tabiî ve üslûplanmış şekildeki çiçeklerle yapılan süsleme tarzı ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#21 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüTabaka: înce yaprak hâlindeki kâğıda verilen ad ![]() Tahrif-i kalem: (Kalem değiştirme) ![]() ![]() ![]() Tahrîr: Sayfanın yazı kenarlarını çevirmek üzere dört tarafına çekilen çizgi; cedvellerin kenarına çekilen değişik renkli çizgiler; boya veya altınla işlenen süsleme şekillerinin çevrelerine daha koyu renkte ve çoğunlukla mürekkeble geçirilen çizgiler ![]() Tahrir çekmek: Satırlar arasına yapılan yaldızların etrafina ve yazı çevresine mürekkeb ve fırça ile çizgi çekmek ![]() Tahrirli halkâr: Yazma kitapların sayfa kenarlarına altınla yapılan çiçek ve şekillerin, etrafına tahrir çekilmiş olanlarına verilen ad ![]() Ta'kihe: Bk ![]() ![]() Talik: Yatık çizgileri uzun, dik çizgileri kasa bir yazıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Talik'in üç çeşidi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Talik kâğıdı: Talik yazı yazmak için hazırlanan kâğıtlara verilen ad ![]() ![]() ![]() Ta'likat: Bir kitabın içindekileri tashih veya açıklama maksadıyla sayfa kenarlarına yazılan yazılar ![]() ![]() ![]() ![]() Talip Mert: Hat sanatçımızdır ![]() ![]() Taraklı ebru: Ebru için boya hazırlanırken sudaki boyalara tarakla şekil verilmek suretiyle elde edilen ebru ![]() ![]() Tarama ebru: Gelgit ebrusu da denilir ![]() ![]() Tarif: Yazı öğrenenlere, hocaları tarafından meşk etmeleri için verilen örnek ![]() Tarrâh: Süslemeci, desen çizen sanatkâr ![]() ![]() Tashih kalemtraşı: Ufak boyda, küçük söğüt yaprağı biçiminde kalemtraş ![]() ![]() Taslamak: Cildlerin ve kitap mahfazalarının hazırlanması anlamında kullanılan bir terim ![]() Tasvir: Resim, Bk ![]() ![]() Tavlama: Kâğıdın sertliğini gidermek için yapılan işleme denir ![]() ![]() Tavşan ayağı: Tezhibde altının tozlarını toplama ve süpürme işinde kullanılan fırçanın adıdır ![]() ![]() Teber: Ucu sivri demir ![]() ![]() Tebyiz: Bk ![]() ![]() Tefe: 0n tane altın varağa deste, on destesine tefe (veya defe) denir, Tek aharlı: Üzerine bir defa ahar sürülen kâğıtlara verilen ad ![]() Tek dikiş: Cildçilik terimi ![]() ![]() Tek göbek: Yalnızca ortasına şemse yapılmış cildlere verilen ad ![]() Tek kuzu: Bk ![]() ![]() Tek nüsha: Bilinen yalnızca bir tane nüshası olan eser ![]() Tek pervaz: Kenarlarına yalnız bir renkte kâğıt yapıştırılmış olan levhalara verilen ad ![]() Tekali: Eski kâğıt çeşitlerinden birinin adıdır ![]() ![]() ![]() Teker: Cildçilikte, kapların üzerine yekşah yapmak için kullanılan âletin adı ![]() ![]() ![]() ![]() Telatin: Bir çeşit sağlam ve yumuşak sahtiyan olup, kendine özgü hoş bir kokusu vardır ![]() Telhis:1- Bir kitap veya fikrin özetini veren kitap ya da yazı ![]() 2- Sadrazamların günlük olaylar özeti ![]() Temellük kaydı: Yazma eserin ait bulunduğu kişiyi veya kitaplığı bildiren yazı, kayıt ![]() ![]() Temme: Eski yazıyla yazılan kitapların bittiğini belirtmek üzere son sayfaya konulan işaret ![]() ![]() Temmet: Yazma eserin bittiğini gösteren işaret ![]() ![]() Tenazur: Tersine denk durumlu olan süsleme şekilleri, simetri ![]() Tenekâr: Mukavva yapılırken, kabı kurttan korumak için kolaya katılan bir madde ![]() Tev-emân: ikizler ![]() ![]() Tevkî: 2-3 mm kalınlığında ve kelimelerin arası birleştirilerek yazılan yazı ![]() ![]() ![]() ![]() Tevkiî: Bk ![]() ![]() Tezhip: Yazma kitaplarla murakkalarda, boya ve altın tozu ile yapılan her türlü süsleme işine tezhip denir ![]() ![]() ![]() ![]() Tezhibci: Tezhib yapan, müzehhib ![]() Tezyinat: Süsleme, bezeme ![]() Tığ: Tezhibde desenin bitiminde kullanılan bir yardımcı süsleme motifidir ![]() ![]() ![]() ![]() Tılâ: Eskiden hattatların aharladıkları kâğıdın üstüne, kağıdı kayganlaştırmak için sürdükleri madde ![]() Tırnak mühre: Şemse kapları parlatmak için kullanılan, açılmış kurşun kalemi şeklindeki mühreye verilen ad ![]() ![]() Tirşe: Parşömen, üzerine yazı yazılacak şekle konulmuş hayvan derisine verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Elde edilen tirşe (parşömen) ince ve beyazdır ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca altın inceltmekte kullanılan deriye de tirşe denilir ![]() Tiyn-i hikmet: Hattatlar tarafından tebeşire verilen addır ![]() ![]() ![]() Torba: Ciltçilik terimi ![]() ![]() ![]() Toz varak: Tezhib ve cilttee kullanılan, altın tozundan yapılma varaklara verilen ad ![]() ![]() Tuğ: Bk ![]() ![]() Tuğra: Padişahların nişan ve yazılı alâmeti, bir nevi imzasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Tuğra-nüvis: Bk ![]() ![]() Tuğraî: Berat, ferman gibi evraka tuğra çekme işini yapanlara verilen unvan ![]() ![]() Turna gagası: Bk ![]() ![]() Türk rokokosu: XVIII ![]() ![]() Tüy kalem: Kaz, ördek ve benzeri hayvanların tüy telekleri, saplarından tıpkı kalem gibi sivriltilerek yazı ve nakışta kullanılmıştır ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#22 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüUhra: Minyatürde desen çizerken kullanılan kiremit rengi boyanın adı ![]() ![]() ![]() Ulama: Yazma kitaplarda yazı ve sayfa kenarına su olarak yapılan birbirine bağlı kanca şeklinde süsleme ![]() Übeyde Özgür: Tezhip sanatçımızdır ![]() ![]() Üç beyaz nokta: Tezhip terimi ![]() ![]() Üç iplik rûmî: Tezhib terimi ![]() ![]() ![]() Ümmü'l-hat: Bk ![]() ![]() Ünsî: Kamış kalemin iki parçadan meydana gelen kesik kısmının yazandan yana olan tarafına verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() Tuğrakeş Hakkı Altunbezer'in tanıdığı büyük hattatlar hakkında verdiği bilgilere göre; «Şeşkalemde maharet sahibi olan Rakım Efendi'nin, Eğrikapılı Rasim Efendi'nin, Kazasker Mustafa İzzet Efendi'nin, Şefik Bey'in, Sami Efendi'nin kalemlerinin ünsîsi ve vahşîsi müsavi surette idi» ![]() Üstadân-ı Seb'a: «Yedi üstad» anlamına gelen bir terimdir ![]() ![]() Şeyh Hamdullah, oğlu Mustafa Dede, damadı ve öğrencisi Şükrullah, öğrencileri ve halazadeleri Celâl oğlu Muhyiddin ve kardeşi Cemalüddin ile Ahmed Karahisarî ve Amasyalı Abdullah Çelebi; Hamdullah tarzı bir okul geliştirmişler ve Osmanlılardaki Üstadân-ı Seb'a'yı teşkil etmişlerdir ![]() Üstten ayırma şemse: Zemin deri renginde bırakılarak, yalnız kabartma şekillerin, altınlanması suretiyle yapılan şemse ![]() Üstübeç: İsfidaç da denilir ![]() ![]() Üstün: Eski yazıda harfleri a, e sesiyle okutmak için harfin altına konulan küçük yatay çizgi ![]() Üstünlü esreli: Halk arasında harekeli yazıya verilen addır ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#23 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüVahap Demirbaş: Suluboya sanatçımızdır ![]() Vahap Taşkınsoy: Suluboya sanatçımızdır ![]() Vahşî: Kamış kalemin ortası kesik ucunun yazıdan yana olan kısmına verilen ad ![]() ![]() ![]() Vakfe: Durak, durulacak yer; nokta ![]() ![]() ![]() Vakfe gülü: Ayetlerin sözbaşlarına veya sonlarına konan ve nokta görevi yapan tezhibli çiçeklere verilen addır ![]() Vakıf gülü: Bk ![]() Vakıf kitap: Herhangi bir kütüphane, cami ve benzeri bir kuruma vakıf olarak verilen kitap ![]() ![]() Vakıf kitaplık: Toplumun yararlanması için sonsuz olarak bağışlanmış bulunan kitaplık ![]() ![]() Varak: 1- Yaprak, tabaka ![]() ![]() ![]() Varak altın: Bk ![]() ![]() Varakçı: Varak altın hazırlayan ustalar ![]() Varakçılık: Altın eziciliği ![]() Vâsıtî: Kamış kalemlerin iyi cinsinden birine verilen ad ![]() ![]() Vasla: İlk tuğraların bir kısmında padişah ve babasının isim ve unvanları ile tuğrayı tamamlayan işaretlerden başka bazı şekiller daha bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vassal: Bozulmuş ve dağılmış elyazması kitapları tamir eden ve kâğıtları yenileyerek sayfaları birbirine birleştiren (vasi eden) sanatkâr ![]() Sayfaları yapışan eski yazılı bir kitabın sayfalarını ayıran sanatkâra da vassal denir ![]() Vassale: 1- Kâğıtları bozulup yırtılmış yazma eserlerde bu kısımlara kâğıt eklenerek yapılan tamir biçimi ![]() ![]() 2- Yazma kitaplarda kırılmış cedvellerin (cedvel kesiğinin) tamirine de bu ad verilir ![]() ![]() 3- Metnin yazıldığı kâğıt ile yazı dışında kalan bölümü meydana getiren kâğıdın ayrı cinslerden olması durumu ![]() Vazolu çiçek motifi: Daha çok lake kitap cildlerinde görülen realist çiçek motiflerinin bir türüdür ![]() Veziri: Yazma eserlerin dört köşe ve kare biçimlilerine verilen ad ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#24 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüYakup Cem: Yağlıboya oryantal resim ve minyatür sanatçımızdır ![]() ![]() Yakut tarzı: Meşhur hattat Yakut-ı Muta'sımi’nin yazdığı biçimdeki yazılara denir ![]() ![]() ![]() Yaldız: Bk ![]() ![]() Yan kâğıdı: Ciltçilik terimi ![]() ![]() ![]() ![]() Yapıştırma şemse: Altın yapıştırıldıktan sonra üzerine kalıp basılmak suretiyle yapılan şemselere verilen ad ![]() Yaprak: 1- Varak (b ![]() ![]() ![]() Yaprak demeti: Yalnız yapraklardan meydana gelen süsleme motifi ![]() Yaprak nokta: Düzgün yapraklardan oluşan nokta ![]() Yastık: 1- Yaprak altının bıçakla üzerinde kesildiği âletin adı ![]() ![]() ![]() ![]() Yavru kalemtraş: Bk ![]() ![]() Yazı çekmecesi: Eskiden yazı takımlarıyla, kâğıt, kalem ve diğer malzemenin konulduğu kapaklı küçük sandıklara verilen ad ![]() ![]() ![]() Yazı hududu: Levha ve murakkalarda yazının etrafına çekilen çizgilerin bütününe verilen ad ![]() ![]() Yazı kalemi: Bk ![]() ![]() Yazı-resim: Eskiden bazı hattatların, yazılarını resim biçiminde düzenlemeleri sonucunda ortaya çıkan istif yazısı ![]() ![]() Yazı takımı: Yazı yazmakta kullanılan âletlerin tümü ![]() ![]() Yazılı cilt: İç kapak ve mikleb içi bordürlerinde âyet veya beyitler yazılmış olan cilt ![]() Yazma: Basılmamış, yazılarak çoğaltılmış ![]() Yazma cilt: Üzerleri sıvama varak altın yahut ezme altın sürülmek suretiyle kaplanmış olan deriden ciltlere verilen ad ![]() Yazma şemse: Kabartmalı olmayan şemse ![]() Yekpare su: Bk ![]() ![]() Yekpare şemse: Kitap cildlerinde kabın tamamını kaplayan meşinin üzerine yapılan şemse ![]() Yekşah: 1- Demirden âlet ![]() ![]() ![]() ![]() Yelen: Kamış kalemin açılması sırasında çıkan tozların temizlenmesinde kullanılan tüyün adıdır ![]() ![]() Yeşil altın: Altının gümüşle karışmasından meydana gelir ![]() ![]() Yılankavi: Yılan gibi, S şeklinde kıvrılmış süslemelere verilen ad ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#25 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüZahriye: 1- Mektup veya kâğıdın arka tarafına yazılan yazı; arkasındaki şerh ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih, devri kitaplarında zahriye çift sayfa halindedir ![]() ![]() ![]() Zamk-ı Arabi: Ezme yaldız, varak altın ve mürekkep yapımında kullanılan kimyevî madde, Arap zamkı ![]() Zarf: Bir şeyi kavrayan, çevreleyen ![]() ![]() Zemin doldurma: Bir tezhibin şekli belli olup, altınları sürülerek tahriri bitince, araları uygun renklerle boyanırsa buna zemin doldurma denir ![]() Zencirek: Yazma kitapların sayfa kenarlarına ve levha yazılarının etrafına, iki çizgi arasında altın yaldızla yapılan zincirleme halkalar şeklindeki süsleme suya verilen ad ![]() Zercedvel: Yazma eserlerde sayfa kenarlarına altınla çekilen çizgilere verilen ad ![]() Zerduva cild: Kadife kaplı cild ![]() Zerdûz: 1- Altınla iş yapan ![]() ![]() Zerdûz Cild: Kitabın kabını teşkil eden mukavvanın göbek ve kenarı kesilir; buraya yerleştirilen kadife; altınla işlenerek zerdûz cild yapılırdı ![]() ![]() Zerdûzan: Altın işleyenler ![]() Zerdûzî: Deri üzerine altın işlemeli cild ![]() Zerefşan: Altın serpmek, püskürtmek; püskürtme altınla yapılan süsleme çeşidi ![]() ![]() ![]() ![]() Zerender-zer: Süsleme terimi ![]() ![]() Zerender-zer nokta: Altın zemin üzerine tekrar altınla, düzgün şekillerle yapılan nokta ![]() Zerendûd: Altın yaldızlı ![]() ![]() ![]() Zerkâr: Altın işleme; sırma ile işlenmiş ![]() Zermühre: Altın parlatmak için, akik, Süleymanî taşı, yeşim veya ağaçtan yapılan, ucu sivri ya da toparlak ve bir çubuğa bağlı âletin adı ![]() ![]() ![]() Zernişan: îrili ufaklı altın noktalarla süslenmiş kâğıtlara verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zernüvis: Altın yaldızla yazı yazan hattat veya müzehhib ![]() Zerrin kalem: Altından yapılmış kalem ![]() ![]() ![]() Zerşikâf: Boyalı halkâr ![]() ![]() ![]() ![]() Zervarak: Eski kâğıtlar aharlanıp mührelendikten başka bir de üzerlerine altın serpme yapılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zevane: Bk ![]() ![]() Zeyl: Doğu yazmalarında, bir konunun birbirini izleyen yazarlarca belirli zaman çerçevesi içinde sürdürülmesiyle meydana gelen eser ![]() Zırnık: Sarı mürekkep ![]() Zilbahar cild: Üzerine ezme altınla, fırça kullanılarak geometrik çizgiler çizilmiş, kesişen hatlar arasına yaldız ve noktalar konulmuş deri cildlere verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zincirli şemse: Bk ![]() ![]() Zîr-i meşk: (Zîr: Alt, aşağı) Eskiden yazı yazmak için kâğıdın altına konan altlığa verilen ad ![]() Zülfe: Sülüs yazısında eliflerin ucundaki çengellere verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() Zülüf: Bk ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#26 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüA AÇIK KOMPOZİSYON (Open Composition) : Resim düzlemi üzerinde betimlenen gerçekliğin, gerçekte resmin sınırları dışında da sürüp giden doğal gerçekliğin bir parçası olduğu izlenimini verecek şekilde kompoze edilmesi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() AKADEMİZM (Academicism) : Akademizm sözcüğü, bir sanat dalında her türden yeni atılımı yadsıyasak, değişmez olduğu varsayılan onaylanmış, standartlaşmış ilke ve kurallara uygun olarak çalışmak anlamında kullanılır ![]() ![]() ALLEGORİ (Allegory) : Bir öykü, bir düşünce ya da kavramın figüratif bir simge halinde betimlenişi ![]() ALTIN ORAN (Golden Section) : "Altın Bölüm" ya da "Altın Kesit" de denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() AMORF ( fr ![]() ![]() ![]() AMULET (İngilizce) : Kötülükleri uzaklaştırdığına, uğur getirdiğine, hastalıkları iyileştirdiğine ve özel güçlere sahip olduğuna inanılan , doğal ya da insan eliyle yapılmış nesne; bir tür nazarlık ya da muska ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ANKOSTİK RESİM (Encaustic Painting) : Eriyik halde balmumu BAĞLAYICI ile PİGMENTLERİN karışımından elde edilmiş BOYA' larla yapılan RESİM türü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ANONİM (Anonymous) : 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ATMOSFER (Atmosphere) : Sanat yapıtının izleyici üzerinde bıraktığı etki, nedeni olduğu ruh hali ![]() ATÖLYE : Tarihsel Gelişim: Tarih öncesi çağlarda ( PREHİSTORYA) zanaatçıların nasıl örgütlendiklerine ilşkin kesin bulgular olamamkla birlikte EL SANATLARI kapsamındaki ürünlerin önceleri aile işliklerinde üretildiği, ama daha zor işlenen metalin ( MADEN SANATI) kullanılmaya başlanmasıyla birlikte aile dışı bir örgütlemeye gidildiği varsayılabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() GEÇ ANTİK VE ERKEN HRİSTİYAN dönemiyle BİZANS döneminde sanatsal değerde üretim yapan atölyeler saray çevresinde toplanmaya başlamış ve giderek daha bürokratik bir örgüt niteliğine bürünmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 13 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ortadoğu' da da atölyeler çoğu kez saraya bağlı çalışırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() B BAKIŞ AÇISI ( Viewpoint, Vantage Point) : Sanatçının bir konuyu resmetmek için baktığı varsayılan nokta ![]() BİÇİM (Shape) : Bir nesnenin görme ya da dokunma duyuları ile algılanmasını sağlayan kendine özgü gerçekliği ![]() BİÇİM BOZMA (Distortion) : Özellikle GÜZEL SANATLAR'da, fotoğrafta (FOTOĞRAFÇILIK) ve dansta verilerini doğadan alan ve belirli normların ya da normal (olağan) biçimlerin bulunduğu kabul edilen görüntülerde biçimi abartarak sunma, " normal" in göstergelerini tümüyle yok etmeden değiştirme ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() BİYOMORFİK BİÇİM (Biomorphic Form) : SOYUT SANAT'ta geometrik biçimlerden çok bitki ya da hayvan biçimlerini anımsatan eğrisel dış çizgilerle oluşturulmuş biçimler ![]() ![]() BİRLİK (Unity) : Resimde tüm öğelerin koordinasyonu ile asıl temanın, amacın vurgulanacağı bir birlik yaratılması ![]() BOYUT (Dimension) : 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() C CHIAROSCURO (Chiaroscuro) : Yağlıboya resminde keskin karşıtlıklar yaratacak biçimde düzenlenmiş ışık-gölge dağılımı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ÇEŞİTLİLİK (Variety) : Resimdeki ana temanın birliğinin çerçevesi içerisinde canlı ve zengin bir çeşitliliğin de elde edilebilmesi resmin albenisini arttıran önemli bir unsurdur ![]() ÇİZGİ (Line) : Nokta olarak başlarlar ve her yönde "düz, kıvrımlı, kırık, kalın/ince, koyu/açık" olabilirler ![]() ÇİZGİSEL (Linear) : 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ÇİZGİSEL KOMPOZİSYON (Linear Composition) : Hareket eden bir noktanın yüzeyde bıraktığı iz olarak tanımlanabilecek olan çizginin, kompozisyonda üstlendiği, formu ortaya çıkaran, hareketi ifade etme, dokuyu verme, dengeyi sağlama gibi rollerin başat olduğu türdeki kompozisyonlar "çizgisel kompozisyonlar" olarak tanımlanır ![]() Sanatın ilk adımlarının, Lascaux mağarasında olduğu gibi, çizgiyle atıldığı ve çizginin özellikle perspektif kurallarının henüz yeterince bilinmediği Rönesans öncesinde önemli olduğu bilinir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() D DEĞER (Value) : Bir nesnenin maddi ya da parasal karşılığı, değişim ortamı ya da benzeri bir standarda göre tahmin edilebilen miktar; ayrıca, nesnenin gerçek ya da olması gereken kıymetine, YARARLIK'ına ya da önemine göre göreceli statüsü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DEKALKOMANİ : 1930' larda Oscar Dominguez' in (1906-5Cool GERÇEKÜSTÜCÜLÜK akımının OTOMATİZM kavramından yola çıkarak oluşturduğu teknik ![]() ![]() ![]() DEKOLAJ : Duvarlara üst üste yapıştırılmış afiş ya da benzerlerinden koparılan parçalarla yapılmış bir tür KOLAJ ![]() ![]() ![]() DENGE (Balance) : Dengenin sanatta nasıl kullanıldığı "tahtaravalli"yi modeli ile kolayca anlayabilirsiniz ![]() ![]() DERECELENDİRME (Gradation) : Tonlarla, taramalarla vb ![]() ![]() DERİNLİK (Depth) : Resimde oluşturulan planlar ile elde edilen derinlik duygusu veya yanılsaması ![]() DETRAMP : Kuru sıva üzerine zamklı boya ile yapılan duvar resmi ![]() DEVİNİM (Movement) : Resim sanatında resim düzlemi üzerinde yer alan betilerin yoğunlaşıp seyrelmesinden ve pozlarından kaynaklanan durağan dengenin bilinçli biçimde bozulması etkisi ![]() DIŞ SINIR (Contour) : Bir biçim (shape)in veya hacim (form)in dış çizgisi veya en dış kenarı ('siluet'i) ![]() DİMETRİ (Dimetry) : Aksonometrik perspektifin bir türü ![]() ![]() ![]() DOKU (Texture) : Bir sanat yapıtının yüzeyinin görünümü ve/veya hissedilmesi, ki düz ve/veya parlaktan kaba ve/veya mata kadar çeşitlenebilir ![]() DÜZLEM (Plane) : MEKAN'ın iki boyutlu, düşey ya da yatay bir uzantısı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() E EKLEKTİSİZM (Eclecticism) : Farklı sanatsal dizgelerden alınan öğelerin yeni bir dizge içinde yeniden kullanılması eylemi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() EKORŞE (Ekorche) : İnsan ya da hayvan figürünü, kas yapısını göstermek amacıyla derisi yüzülmüş olarak betimleyen anatomik çizim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() EKSENSEL (Aksial) : Bir eksen doğrultusunda ya da bir eksene göre oluşturulmuş kompozisyonları nitelemek için kullanılır ![]() ![]() ETNOGRAFYA (Ethnography) : Toplumların kültürlerini inceleyen bilim dalı ![]() ![]() EX LIBRIS (Ex libris) : Bir kitabın başlık sayfasında yer alan ve sahibinin kim olduğunu gösteren özel simge ya da damga ![]() F FİGÜRATİF SANAT (Figürative Art) : Resim ve heykel sanatlarında, yalnızca gerçek varlık ve nesnelere gönderme yapan betileri kullanan sanat anlayışı ![]() ![]() FROTAJ : OTOMATİZM doğrultusunda çalışan Gerçeküstücü sanatçıların uyguladığı "sürtme" tekniği ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#27 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüG GEÇİŞ : Yan yana gelen BİÇİM'lerin farklı nitelikleri arasında uyum ve algı sürekliliğini sağlayan geçiş ya da uyarlama için kullanılan terim; özellikle klasik KOMPOZİSYON'larda bütünlüğü bozmamak için önemlidir ![]() GÖLGE-IŞIK IŞIK DÜZENİ ya da DAĞILIMI (Light and Shade Effect) : Yalnızca batı resim sanatına özgü bir kavram olan "gölge-ışık düzeni", sanatsal gerçekliğin yeniden üretilmesi için gerekli olan bir yanılsama tekniğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() H HACİM (FORM) : Heykel gibi, mekanda yer işgal eden bir kütleye veya hacime dairdir ![]() ![]() HAREKET (MOVEMENT, DYNAMISM) : Enerjisi veya gücü var gibi görünen , resimlerin devinim halinde olduğu izlenimi veren yanları ![]() ![]() HAVA PERSPEKTİFİ : "Atmosferik Perspektif" olarak da bilinir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir terim olarak ilk kez LEONARDO da VİNCİ tarafından kullanılmakla birlikte hava perspektifi Antik Çağ'dan beri bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I İDEALİZM (Idealism) : İdealizm en basit deyişle standartlaşmış biçim anlamına gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İdeal sanatın kurucuları Yunanlı sanatçılardır ![]() ![]() İKONOGRAFİ (Iconography) : (1) Dinsel içerikli sanat yapıtlarında dinsel olay ya da kişi ile ilgili tipleşmiş hatta bir ölçüde standartlaşmış biçim düzenlerini veya kalıplarını inceleyen bilimsel disiplin ![]() ![]() IŞIK - GÖLGE (Chiarascuro) : Tek renkli resimlerde ton farklılıklarıyla elde edilen aydınlık ve karanlık alanları tanımlar ![]() ![]() ![]() Çizgisel bir kompozisyonda ışık genel anlamda kullanılırken, Leonardo sonrasında ve özellikle de Barok dönemde genellikle kompozisyonun bir köşesinden geldiği düşünülen diagonal ışık kullanımı söz konusudur ve kompozisyonun ışıklı kısmı belirginlik kazanır ![]() ![]() ![]() İZOKEFALİ : Bir KOMPOZİSYON'da tüm figürlerin boy ve önem farkı gözetilmeksizin başları aynı hizzaya gelecek biçimde yerleştirilmesi ![]() ![]() J JANR-TÜR RESMİ (Genre): 17 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() K KADRAJ : Her türlü resimsel düzenin çerçeve sınırlarının belirlenmesi işlemi ![]() ![]() KAPALI KOMPOZİSYON (Closed Composition) : Resim sanatında bir yüzey üzerinde betimlenen tüm "gerçeklik"in kompozisyonun sınırları içinde bulunması durumu ![]() ![]() ![]() ![]() Kapalı kompozisyonun en belirgin örnekleriyle Rönesans sanatında karşılaşılır ![]() ![]() ![]() ![]() KARŞITLIK (Contrast) : Resmin diğer tüm unsurları arasındaki karşıtlıklar resmin anlatım olanaklarının en önemli unsurlarından birisidir ![]() KARŞI SANAT : Dadacılar'ca öne sürülen bir terim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KISALTIM (Rakursi) : Resim sanatında tek bir figürün ya da nesnenin, derinlik duygusu verecek şekilde betimlenmesi anlamına gelen terim, derinlik dugusunu yanılsama yoluyla yaratması açısından bir perspektif türü olarak kabul edilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KITSCH : Özellikle 20 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() KOLAJ (Collage) : Dadacılarca yaratılmış bir resim tekniği ![]() ![]() ![]() ![]() KOMPOZİSYON (Composition) : Bir sanat yapıtında öğelerin düzenlenmesi - bir ölçüde iskelete benzetilebilir - vazgeçilemez ancak görünmez olan alt yapı ![]() ![]() ![]() KONSTRÜKSİYON (Costruction) : (1) Bir yapıda taşıyıcı nitelikte olan ya da olmayan bütün imalatlar ![]() ![]() ![]() ![]() KONTRAPOSTO ya da KONTRAPOST (Contrapposto) : Resim ve heykelde insan betisi resmedilir ya da heykeli yapılırken kullanılan klasik duruş (poz) biçimlerinden biri ![]() ![]() ![]() KONTUR (Contour): Dış çizgi ![]() ![]() KROKİ (Sketch) : Resim sanatında yalnızca çizgi ile yapılan ve ana hatları gösteren, ayrıntılara inmeyen taslak ![]() ![]() ![]() ![]() KROMATİK (Cromatic) : Sanat yapıtında "renkli" anlamında niteleyici olarak kullanılır ![]() M MEKAN (Space, Espas) : Uzayın sınırlanmış parçası ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayrıca, mekan bir mimari ürünün dördüncü boyutudur ![]() ![]() ![]() ![]() MODELAJ - MODELASYON : Kil ya da balmumu gibi yoğrulabilen malzemelerle üç boyutlu plastik biçim oluşturma anlamına gelir ![]() ![]() ![]() MODLE ETME (Modelling) : Resimde gölgeleri, gölgelemeyi ve ışıklı noktaları kullanarak biçimlerin gerçek oldukları ve hacme sahip oldukları yanılsamasını sağlama tekniği ![]() MONOKROMİ (Monochromy) : Bütün görsel sanatlar ve mimarlıkta tek renklilik ![]() ![]() ![]() MOTİF (Pattern) : Bir yapıtta yinelenen çizgi ve renklerin her birine verilen ad ![]() MULAJ (Moulage, Impression) : (1) Heykel yapımı için alçı ya da metal eriyiğini kalıba dökme işlemi ![]() ![]() ![]() MSURHMK (kıs ![]() N NAİF RESİM (Naive Painting) : Herhangi bir mesleki eğitim görmemiş ressamlarca üretilen ve çocuksu bir betimleme anlayışını yansıtan resim sanatı ürünleri ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() NONFİGÜRATİF SANAT (Non-Figuritive Art) : Resim ve heykelde, gerçek varlık ve nesnelere gönderme yapan betileri kullanmayan sanat anlayışı ![]() ![]() ![]() "Non-figüratif sanat" sözcükleri günümüzde artık sanat yazını alanında pek kullanılmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() NÜ (Nude) : Resim ve heykel sanatında çıplak kadın betisi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O OEUVRE (Oeuvre) : Fransızca kökenli bu sözcük, bir sanatçının yaşamı boyunca ürettiği tüm yapıtları ifade eder ![]() ![]() ORAN (Proportion) : Resimde oranlar ile çok farklı yanılsamalar sağlanabilir ![]() ÖNE ÇIKARMA (Emphasis) : Resmin içindeki bir veya bir kaç öğenin vurgulanması ![]() ÖZGÜN BASKI (Print) : Çeşitli basım teknikleriyle çoğaltılmış resimsel sanat yapıtı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() P PANORAMA (Panorama) : (1) Bir doğal ya da kentsel manzarayı ufka kadar uzanan ve çok geniş bir bakış açısıyla betimleyen resim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() PENTÜR (Painting) : Yağlıboya tablo anlamında kullanılır ![]() ![]() PERSPEKTİF (Perspective) : Üç boyutlu gerçeklikleri iki boyutlu resim düzlemi üzerinde betimleyerek, üçüncü boyut yanılsaması yaratma işine yarayan bir resim ve çizim tekniği ![]() ![]() ![]() ![]() PİGMENT : Her türlü boyanın renk verici ana maddesi ![]() PİTORESK (Picturesque) : Estetik etkiyi matematiksel düzen bağıntılarıyla değil de, doğadaki gibi bir rastlantısallıkla elde etmeye çalışan her tür sanatsal tutumu niteler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() PLAN (Plan) : Bir nesnenin ya da yapıtın yatay bir düzlem üzerindeki izdüşümü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() POLİKROMİ (Polychromy) : Görsel sanatlar ve mimarlıkta çok renklilik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() POLİPTİK (Polyptich) : (1) Avrupa sanatında üçten fazla sayıda birbirine bitişik resim levhasını içeren dinsel içerikli sanat yapıtlarına verilen genel ad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() POŞAT (Pochade) : Türkçe'de çok seyrek kullanılan sözcük Fransızca "Pochade" den kaynaklanır ![]() ![]() PRİMİTİF (Primitive) : 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() PRİMİTİVİZM (Primitivism) : 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü |
![]() |
![]() |
#28 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat SözlüğüQ QUADRATURA (Quadratura) : Bir yapıda tavan ya da duvar üzerine resmedilerek, içinde yeraldığı mekanın devam ettiği yanılsamasını yaratan resim ![]() ![]() ![]() R READY-MADE (İngilizce) : Bir sanat yapıtı olarak benzerleri arasından seçilip değerlendirilmiş, üzerinde bir değişiklik yapılmaksızın kullanılmış ya da üzerindeki değişiklik sadece üretimi sırasındaki rastlantılara bağlı olarak ortaya çıkmış endüstri ürünü obje ![]() ![]() ![]() ![]() RENK (Color) : Üç temel renk vardır : kırmızı, mavi ve sarı ![]() ![]() ![]() RENK (Hue) : Renk tonu, renk ![]() ![]() RESİM DÜZLEMİ (Picture Plane) : Resim sanatında üç boyutlu nesne ve varlıkların iki boyutlu olarak üzerinde betimlendiği düzlem ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() RESİMSİ (Painterly) : İlk kez ünlü İsviçreli sanat tarihçisi Wöfflin tarafından ortaya atılan ve resim sanatı tarihinde görülen iki karşıt anlayıştan birini anlatmak için kullanılan bir terim ![]() ![]() ![]() ![]() RETROSPEKTİF (Retrospective) : Retrospektif, "geriye bakış" anlamına gelir ![]() ![]() RİTM (Rhythm) : Gözle görülebilir devamlı biçimlerin tekrarı ile elde edilen akıcılık veya devamlılık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() RÖPRODÜKSİYON (Reproduction) : Bir sanat ürününün, özellikle resmin çoğaltılması ![]() ![]() ![]() ![]() S SALON (Salon; Room) : Fransız Krallık Resim ve Heykel Akademisi üyelerinin sergilerine verilen ad ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() SFUMATO TEKNİĞİ : Resim ya da çizimde, renk ve tonlar arasında yumuşak geçişleri sağlayan gölgeleme yöntemi ![]() ![]() ![]() ![]() SHADE (İngilizce) : Bir rengi daha koyu yapmak için siyah eklenir ise, ortaya çıkan renge "shade" denir ![]() SICAK (Warm) : Bazı renkler bize sıcak şeyleri anımsatırlar, kırmızılar gibi ![]() ![]() SİNKRETİZM (Syncrethism) : (1) Aynı sanat yapıtı üzerinde farklı anlayış, üslup ya da akımların sentezleşmemiş nitelikte bir bütün olarak yer almaları durumu ![]() ![]() SİMETRİ, ASİMETRİ (Symmetry, Asymmetry) : Simetri, parçaların orta eksenin iki yanında, biçimlerin, motiflerin ve renklerin eşdeş olacakları biçimde düzenlenmeleri sonucunda har iki yarımın birbirinin yansıması olmasıdır ![]() ![]() SOĞUK (Cool) : Bazı renkler bize soğuk olan şeyleri anımsatırlar; buz grileri veya teskin edici maviler gibi ![]() ![]() ŞASİ : Tuvalin üzerine gerildiği ahşap çerçeve ![]() ŞÖVALE RESMİ (Easel Painting) : Şövale üzerinde yapılan ve taşınabilir boyuttaki küçük yağlıboya resim ![]() ![]() ![]() ![]() T TEMPERA (İngilizce) : Boyar maddenin tutkallı suyla, genellikle de yumurta akıyla karıştırılmasıyla elde edilen bir boya türü ve bu boya kullanılarak yapılmış resim ![]() ![]() ![]() TERRACOTTA (İngilizce) : Her tür pişmiş topraktan yapılmış kullanım eşyasının genel adı ![]() ![]() TERS PERSPEKTİF (False Perspective) : Resim sanatında kaçış noktasının, betilerin ardında ve ufuk çizgisi üzerinde değil, betilerle seyirci arasında yer aldığı perspektif türü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TINT (İngilizce) : Bir renge onu daha açık yapmak için beyaz eklendiğinde ortaya çıkan renk bir "tint"tir ![]() TİPOLOJİ (Typology) : Bir sanat dalında ya da onun belirli bir alanındaki tüm yapıtların ya da yapıtı oluşturan tek tek ögelerin incelenerek, tiplerin belirlenip gerçek örneklerin bunlara göre sınıflanması işlemi ![]() ![]() TON (Tone) : Boyalı bir cismin planlarının aydınlık ve karanlık dereceleri ![]() ![]() TOPLUMSAL ÇERÇEVE, KAPSAM, BAĞLAM (Context) : Bir yapıtın içinde gerçekleştirildiği sosyal veya tarihsel ortam ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TOPOGRAFİK SANAT (Topgraphical Art) : Doğada büyük boyutlu topografik değişiklikler yaparak yapıtlar oluşturmaya yönelen sanat dalı ![]() ![]() ![]() TOPRAK BOYA (Earth Colour) : Renkli taş ya da toprağın öğütülmesiyle elde edilen doğal boya ![]() ![]() ![]() TORSO (İngilizce) : Kollar, bacaklar ve baş dışında kalan insan gövdesinin heykeli ![]() TRİPTİK (Triptich) : Birbirine menteşeli üç ahşap levhadan oluşan Avupa resim sanatı ürünü ![]() ![]() TROMPE-L' OEIL : Bir düzlem üzerinde sanat içeriği olan resimsel bir etki amaçlamaksızın, gerçeklik izlenimi vermeye çalışan her tür çizim, boyama vs ![]() ![]() ![]() TUŞ (Touche) : Yağlıboya resimde fırça darbesiyle yüzey üzerinde oluşan boya lekesi ![]() ![]() ![]() ![]() U URNA (İngilizce) : Antik Roma'da taş, pişmiş toprak ya da tunçtan yapılan vazoya benzer kapaklı veya kapaksız kap ![]() ![]() ![]() ![]() UYGULAMA SÜRECİ/ İCRA (Process) : Yapıtın gerçekleştirilmesinin özellikleri, ayrıntıları, verileri ![]() UYUM (Harmony) : Bütünü meydana getiren ilgili öğelerin/parçaların kendi aralarındaki iletişimi ![]() ![]() ![]() ![]() V VALÖR (Valeur, Değer) : Bir tonun göreceli şiddeti veya bir tona ait kuvvet ![]() ![]() ![]() VEDUTA : İtalyanca'da "görünüm" anlamına gelen sözcük, büyük ölçüde gerçeğe dayanılarak yapılan ayrıntılı kent resimleri, çizimleri ve oymabaskıları için kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Y YANILSAMA (Illusion) : Resim sanatına özgü bir terim olan yanılsama, resimsel yapıtta yeralan betilerin gerçek dünyadaki nesne ve gerçeklikler olarak tanınabilmesi anlamına gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Z ZEMİN : Resim sanatında genel olarak PANO, TUVAL ya da benzeri bir zemin anlamında kullanılsa da teknik açıdan zeminin BOYA'ya hazırlanmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|