![]() |
İnsan + Hedef + Gayret = Zafer |
![]() |
![]() |
#1 |
GöKKuŞaĞı
![]() |
![]() İnsan + Hedef + Gayret = ZaferSultan İkinci Mehmed henüz yedi yaşlarında iken hocası Molla Ak Şemsüddin(Ak Şemsettin Hazretleri) kulağına eğildi ve başarının en önemli kuralını fısıldadı: “Hedefini tespit etmelisin ![]() Önce hedef belirlendi: “Kostantiniyye mutlaka fethedilecektir ![]() Ak Şemsüddin hedef tespitinden sonrasını da söyledi: “Dağ ne kadar yüksek olursa olsun, yol onun üzerinden geçer ![]() ![]() “Hocam, ya şartlar elverişli olmazsa?” diye sordu ![]() “Şartlara teslim olmazsan şartlar değişir, sana teslim olurlar ![]() ![]() Ve günü gelince, çocuk yaşına bakmadan Bizans’ın fethini düşünmeye başladı ![]() Çandarlı Halil Paşa, gencecik padişahın niyetini duyar duymaz telaşlandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir gün hışımla genç padişahın huzuruna girdi ve selamı bile unutup sordu: "Sen ümmet-i Muhammed’i hisar önünde telef etmek mi istersün?" Genç Hünkâr, baba yadigârı Sadrazamının öfkelenmesinin sebebini az çok tahmin etmişti ![]() Mehmet Han: “Hangi sebepten ümmet telef olubdur koca vezirum?” Sadrazam: “Bizans’ı feth itmeğe and virmişsün ![]() Mehmet Han: “Beli, and virdük ![]() “Elbette!” diye cevap verdi Sadrazam, konuşurken uzunca sakalı titriyordu: “Elbette ki mahzuru var, olmayacak duadır ki, akl-ı selim olmayacak duaya hiç bir vakit amin dimez ![]() Sultan İkinci Mehmed gülümsedi: “Hangi duayı kabul edeceğini ancak Hak Tealâ bilür ![]() ![]() Kalktı, Sadrazamına doğru birkaç küçük adım attı ![]() “Her daim dimez misin ki, kul kısmı gaza yolunda elinden geleni yapmakla mükelleftur ![]() ![]() ![]() “Nereden belli ki?” “Doğru, henüz belli değil ![]() ![]() ![]() Koca Sadrazamın aklı bu işe bir türlü yatmıyordu ![]() ![]() “Baban alamadı, ondan öncekiler de alamamıştı, sen nasıl alacaksın?” dedi hafiften alaycı ![]() Genç hükümdar hışımla pencereye döndü ![]() ![]() ![]() ![]() Yüreğine ince bir sızı girdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fakat şartlara teslim olmayacaktı ![]() “Bak a vezirim” diye söze başladı, öfkesini tereddüdüne sarıp yutkunarak; “ben ne babama benzerim, ne babamdan öncekilere ![]() ![]() ![]() İhtiyar Sadrazam, tezini savunma kararlılığı içinde tek geri adım atmadı: “O zaman bil ki, bunun mes’uliyeti tamamiyle sana aittur, çünkü akıbeti hayır görmüyorum ![]() ![]() Padişah ilk defa öftkelendi: “Hırs değil iman! ![]() ![]() ![]() “Elinde olanla yetinsene ![]() “Elimdekiyle yetinirsem elimde olan da gider Çandarlı, ne belledin ![]() ![]() ![]() Çandarlı çıkmak için toparlanırken: “Ben söylemiş olayım, Hak Tealâ ve kulu nezdinde mes’uliyetten kurtulayım da, sen yine ne ki istersen yap, padişah sensin ![]() “Şükrolsun biz padişah-ı cihanız ve Kostantiniyye’yi feth edeceğiz ![]() “İmkânsız” diye dudak büzdü Çandarlı Halil Paşa ![]() “Neden koca vezir?” “Çünkü surlar çok muhkemdir, muhkem surları yıkacak cesamette (büyüklükte) topumuz yoktur ![]() Genç hükümdarın karşısına yine şartlar ve sebepler çıkmıştı ![]() ![]() “Surları yıkacak toplar günün birinde yapılacak mı?” “Evet” dedi Sadrazam, “günün birinde herhal yapılır ![]() Genç hükümdar kükredi: “İşte bu gün o gündür vezirim! Topları kullanarak surları tar ü mar edecek Padişah da karşında duruyor ![]() Ne demişti Ak Hoca: “Şartlara teslim olmazsan şartlar değişir, sana teslim olurlar ![]() ![]() Şartlar değişti, Bizans teslim oldu, çünkü rahmet inmişti ![]() Bizans İmparatoru Konstantin Dragazes’in hizmetinde Macar asıllı bir top dökümcüsü (mühendis diyebiliriz) vardı: Urban Usta ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Bunlar” dedi Bizans’ı koruyan surların plânıdır, tarafımdan en zayıf noktalar tespit edilmiş ve işaretlenmiştir ![]() Ardından başka bir deri heybe açtı ![]() “Bunlar da işaretlenmiş yerleri yıkacak kuvvette gülleler atabilen topların plânlarıdır ![]() ![]() ![]() Rahmet tecelli etmişti: Geriye şükür ve gayret kalıyordu ![]() Müverrih Tursun Bey, kendi adını taşıyan tarihinde der ki: "Çün erkân-ı devlet vü mülâzımân-ı hazret kal'anun kapularun açdılar, Sultan Mehemmed-i Gazî, Hazret-i Muhammed-i Arabî aleyhi efdalü's-salavât, Burâka binüp seyr-i cennet ider gibi, ulema ve umerâsı ile kal‘ayı teşrif buyurdu ![]() ![]() ![]() Öncelikle belirtmeliyim ki, Sultan İkinci Mehmed’in doğduğu dünyada, bir fatihin yetişmesi için gerekli maddi-manevi tüm şartlar hazırdı ![]() ![]() ![]() ![]() * * * Fatih Sultan Mehmed Han, iki tarafında hocaları, hocalarının yanında vezirleri, beyleri, komutanları, arkasında peygamber müjdesine mazhar bir cennet ordusu ile 549 sene önce Roma’nın yüreğine girdi ![]() ![]() Hemen sonra hıristiyan halka hitaben bir “Amannâme-hak ve özgürlükler belgesi” yayınladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sadece kendi çağını değil, bugün “demokratik” geçinen bazı ülkelerdeki insan hakları uygulamalarını bile çok çok aşan meşhur “Amannâme”siyle, Fatih’in, hıristiyan halka verdiği hak ve özgürlükleri beş ana maddede özetleyebiliriz: 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() 5 ![]() ![]() Gerisine siz karar verin ![]() ![]() ![]() Kaynak:Biz Osmanlıyız-Yavuz Bahadıroğlu
__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar ![]() Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar NFK ![]() GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
|
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : İnsan + Hedef + Gayret = Zafer |
![]() |
![]() |
#2 |
Atlıkarınca
|
![]() Cevap : İnsan + Hedef + Gayret = Zaferbakıyorum da ne insan ne hedef ne de gayret kalmış ülkemizde ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|