Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Fizik / Kimya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dokular

Dokular

Eski 04-26-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Dokular



DOKULAR
Şekil, yapı ve görevleri benzer hücrelerin biraraya gelerek oluşturdukları hücre grubuna doku denir Dokular, histolojinin ilgi alanına girer
Canlılarda dokular, bitkisel ve hayvansal olmak üzere iki bölümde incelenir
91 HAYVANSAL DOKULAR
- Epitel doku
- Bağ doku
- Yağ dokusu
- Kıkırdak doku
- Kemik doku
- Kan doku
- Kas dokusu
- Sinir dokusu
olmak üzere sekiz grupta incelenir
911 Epitel Doku
Vücudun hem dış yüzeyini hem de iç organlarını örten dokudur Örneğin, sindirim sistemi, soluk borusu, akciğerler, kalp gibi iç organlar ve cilt gibi dış yüzey, epitel doku tarafından örtülür Epitel doku hücreleri arasında boşluk yoktur
Epitel doku işlevlerine göre üçe ayrılır
A) Örtü Epiteli
Örtü epiteli, hücre sırasına göre tek ve çok tabakalı epitel olarak ikiye ayrılır
a) Tek Tabakalı Epitel Doku
- Yassı Epitel : Yandan bakıldığı zaman yassı görülür Hücrelerin eni boyundan uzundur Akciğer alveollerinde, kan damarlarının iç yüzeyinde böbrekte Bowman Kapsülü'nde bulunur
- Kübik Epitel : Hücrelerin eni boyu aynı büyüklükte ve hücre küp görünümündedir Omurgalı böbreklerinde ve tiroid bezinde bulunur
- Silindirik Epitel : Hücrelerin boyu eninden büyüktür Omurgalıların solunum yolları, ince bağırsak ve mide gibi organlarında bulunur Silindirik epitel hücrelerin üç değişik şekli vardır
Şekil: 91 Silindirik Epitel Hücreleri
Salgı üretiminden goblet hücresi, yabancı maddelerin vücut dışına atılmasından silli silindirik hücre, emilim yüzeyini artırmaktan ise mikroviluslu hücreler sorumludur
b) Çok Tabakalı Epitel Doku
Hücreler çok sayıda tabaka oluşturacak şekilde sıralanmışlardır Omurgalıların derisinde çok tabakalı epitel doku bulunur Bu dokunun tabanındaki hücreler silindirik, ortadaki hücreler kübik, üst kısımdakiler ise yassıdır Yüzeydeki yassı hücreler genellikle ölüdür Bu ölü tabaka (keratin) vücudu dış etkilerden (ısı, ışık ve basınç ve sürtünme) korur Çok tabakalı epitelde sinir ve kan damarı bulunmaz Dokunun madde alışverişi difüzyonla olur
B) Salgı (Bez) Epiteli
Epitel doku hücrelerinden bazıları salgı yapma yeteneğine sahiptir
Salgı epiteli, tek hücreli ve çok hücreli olmak üzere ikiye ayrılır
a) Tek Hücreli Bezler
Silindirik epitel hücresidir Bu hücreye özel olarak, goblet hücresi denir (Şekil 91) Goblet hücrelerine solunum ve sindirim sistemine ait salgı bezlerinde rastlanır
b) Çok Hücreli Bezler
Çok sayıda salgı hücresinin birleşerek oluşturduğu bezlerdir Salgısını bıraktığı yere göre iki değişik bez vardır
- Ekzokrin (Kanallı) Bez : Salgısını bir kanal aracılığı ile vücut dışına ya da vücut boşluğuna bırakan bezlerdir Tükürük, ter ve gözyaşı bezi bu beze örnektir
Ekzokrin bezin salgısı genellikle enzim özelliğindedir
- Endokrin (Kanalsız) Bez : Salgılarını kana veren bezlerdir Salgılarına hormon denir Hipofiz, böbrek üstü ve tiroid bezleri endokrin bezlere örnektir
Şekil: 92 Tiroid Bezi Hücreleri
C) Duyu Epiteli
Dışarıdan gelen uyarıları alacak şekilde farklılaşmış epitel hücreleridir Burundaki koku epiteli ve dildeki tat epiteli birer duyu epitelidir
Şekil: 93 Tat ve Koku Epiteli
912 Bağ Doku
Çeşitli doku ve organları birbirine bağlayan dokulara bağ doku denir
Bağ dokusunda hücreler az, hücreler arası madde fazladır Hücreler arası maddede üç değişik lif vardır Bunlar ağsı, kollagen ve elastik liflerdir
Bağ dokusunda üç değişik hücre vardır Bağ dokusunun esas hücrelerine fibroblast adı verilir Fibroblastlar lifleri üretir Diğer hücreler mast hücreleri ile makrofaj hücreleridir Mast hücreleri karaciğerde bulunur ve kanın damar içinde pıhtılaşmasını engeller Makrofaj hücreleri ise yalancı ayaklar ile vücuda giren yabancı bakterileri fagosite eder
913 Yağ Doku
Dokuyu oluşturan hücreler sitoplazmalarında yağ damlaları biriktirir Yağ hücrelerinin arasında ağsı ve kollagen lifler bulunur
Şekil: 94 Yağ Dokusu Hücreleri
Yağ doku; organları ezilmekten korur, besin depolar ve balina gibi memelileri soğuğa karşı izole eder
914 Kıkırdak Doku
Bu doku, kıkırdak hücreleri (kondrosit) ile hücrelerin arasını dolduran madde (kondrin) den oluşur Kıkırdak dokuda kan damarı bulunmaz Besin alışverişi difüzyonla olur Kıkırdak dokuda üç değişik lif vardır
A) Hiyalin Kıkırdak
Omurgalı embriyolarında, köpek balığında, soluk borusunda, burunda, kaburga uçlarında bulunur Kemik uçlarında bulunan kıkırdak, kemiğin boyca uzamasını sağlar
B) Elastik Kıkırdak
Hücreler arasında esnek lifler vardır Dış kulak yolu, kulak kepçesi ve östaki borusunda bulunur
C) Lifli Kıkırdak
Çok miktarda kollagen lif içerir Hücreler lifler yardımı ile birbirinden ayrılmıştır Hücreler arası madde ve kıkırdak hücreleri azdır Uzun kemiklerin uç kısmında bulunur ve kemiğin boyca büyümesini sağlar
915 Kemik Doku
Kemik dokusu, canlı kemik hücreleri (osteosit) ile bu hücrelerin salgıladığı ara madde (osein) den oluşur Osein kollagen bağ doku liflerini oluşturur Liflerin arasında kalsiyum fosfat, magnezyum fosfat, kalsiyum karbonat ve kalsiyum florür gibi inorganik maddeler vardır Bu maddeler dokuya sertlik kazandırır
Kemik dokusu yapılarına göre, sıkı veya süngerimsidir
Sıkı kemik dokuda, dokuyu boydan boya geçen, içinde kan damarları ve sinirlerin bulunduğu Havers Kanalı vardır Bu kanal sayesinde kemik doku besin ve O2 ihtiyacını karşılar Havers Kanalları'nı birbirine bağlayan enine kanallar da Volkman Kanalları adını alır
Sıkı kemik dokunun ortasında sarı kemik iliği bulunur Burada akyuvarlar (lökositler) üretilir
Sıkı kemik dokunun üzerinde periost denilen zar vardır Periost, kemiğin enine büyümesini ve onarılması üzerine etkilidir Süngerimsi kemik doku uzun kemiklerin uçlarında, kısa ve yassı kemiklerin ortalarında bulunur Süngerimsi kemik dokuda kırmızı kemik iliği bulunur Burada alyuvarlar (eritrositler) üretilir
916 Kan Dokusu
Kemik dokusu, kan hücreleri (eritrosit, lökosit, trombosit) ve hücreler arası madde (plazma) den oluşur
Plazmada, protein, karbonhidrat, yağ, hormon, antikor, enzim, O2, CO2, üre, ürikasit, vitaminler ve mineraller bulunur Plazmanın %90-92 si sudur
Plazmada bulunan proteinler; osmotik basıncı, kan akışkanlığını, pH'ı düzenler ve bağışıklık üzerinde görev yapar
Antikorlar koruyucu proteinlerdir ve antijen adı verilen yabancı maddelere karşı üretilirler
Serum, kanın pıhtılaşmasından sonra kalan sarı sıvıdır Serumda pıhtılaştırıcı protein (fibrinojen) bulunmaz
A) Pasif bağışıklık
Bazı hastalıklara karşı hazır serum vererek hastalıkla savaş gerçekleştirilir Buna pasif bağışıklık denir
Belirli bir hastalığa karşı serum hazırlamak için, hastalığı oluşturan mikroplar, bir hayvana, örneğin; ata enjekte edilir (aşılanır) Hayvanın kanında, mikropların oluşturduğu antijenlere karşı özel antikorlar üretilir Böyle bir işlemden geçen atın kanı pıhtılaştırıldıktan sonra serum elde edilir Hazır antikorlar hastaya verildiği için, bu bir pasif bağışıklık sağlama yöntemidir
B) Aktif bağışıklık (Aşı)
Bazı hastalıklara karşı (verem, kızamık, tetanoz vs) aşı ile aktif bağışıklık yöntemi ile savaşılır Aşı, hastalanmadan önce uygulanır
Belirli mikroplar etkisiz hale getirilerek bireye enjekte edilir Birey, bu mikropların oluşturduğu antijenlere karşı antikor üreterek bunları depolar Hastalık mikrobuyla yeniden karşılaşıldığında hazır antikorlar kullanıldığı için hastalık hafif seyreder Burada, bireyin bizzat kendisi ilgili antikorları ürettiği için aktif bağışıklık söz konusudur
C) Doğal Bağışıklık
İnsanlar bazı hastalıklara karşı doğuştan bağışıklık kazanabilir Buna doğal bağışıklık denir Örneğin, tavşanlarda öldürücü olan bir tür virüs insanı etkilemez Çünkü, insanlar bu virüsün antijenlerine karşı plazmada antikor içerirler
Kan dokusunda, alyuvar (eritrosit), akyuvar (lökosit) ve kan pulcukları (trombosit) olmak üzere üç çeşit hücre vardır
D) Alyuvarlar (Eritrositler)
Kırmızı kemik iliğinde üretilirler Ergin alyuvarlarda çekirdek yoktur Hareketlerini kanın akışı ile sağlarlar 1mm3 te 4-5,5 milyon kadar alyuvar vardır Bu sayı deniz seviyesinden yükseklerde yaşayanlarda fazladır Alyuvarların içinde O2 tutmakla görevli olan 250 milyon tane hemoglobin molekülü ve karbonik anhidraz enzimi bulunur Bu enzim CO2 ve H2O'yu birleştirerek H2CO3'ü meydana getirir Alyuvarların ömrü 120 gündür Ömrünü tamamlayan alyuvarlar karaciğer ve dalakta parçalanır Bu iki organda saniyede 3 milyon alyuvar parçalanır Parçalanan alyuvarların yerine yenileri üretilir
E) Akyuvarlar (Lökositler)
Amipsi hareket ederler 1 mm3 kanda 6-9 bin kadardır Yeni doğmuş bireylerde ve hasta bireylerde 20 bine kadar çıkabilmektedir Hemoglobin bulundurmadıkları için renksizdirler
Akyuvarlar bakterileri fagosite ederek ortadan kaldırır ve bireyi hastalıklardan korur Akyuvar hücreleri vücuda zarar veren maddelere karşı antikor üretir Akyuvarların ömürleri 2-4 gündür İltihaplı durumlarda ve lösemide sayıları artış gösterir
Akyuvarlar sitoplazmalarında taneciklerin olup olmamasına göre granüllü ve granülsüz diye iki tipe ayrılır
Granüllü akyuvarlar; kırmızı kemik iliğinde yapılır Çekirdekleri boğumludur (Şekil 95)
Granülsüz akyuvarlar; lenf düğümleri, dalak ve timüs gibi lenfatik organlarda üretilir Lenfosit ve monosit olmak üzere iki tip granülsüz akyuvar vardır (Şekil 95)
Şekil: 95 Akyuvar Çeşitleri ve Kan Pulcukları
F) Kan Pulcukları (Trombositler)
Plazmada bulunan küçük parçacıklardır Kemik iliğinde bulunan ve megakaryosit adını alan dev hücrelerin parçalanması ile meydana gelen yapılardır 1 mm3 kanda 150-400 bin trombosit vardır Ömürleri birkaç gündür Kanın pıhtılaşmasında önemli rolleri vardır (Şekil 95)
Şekil: 96 Kanın Pıhtılaşması
Bu reaksiyonlar damarlarda olabilecek zedelenmelerle başlar Kanın damar içinde pıhtılaşması mast hücrelerinden salınan heparin hormonu ile engellenir
917 Kas Dokusu
Hareketleri sağlayan ve kolaylaştıran dokulardır Kasılma, aktin ve miyozin denilen kas proteinleri yardımı ile gerçekleştirilir
Kas dokusu iğ biçimindeki hücrelerden meydana gelmiştir Diğer dokulardan farklı olarak hücreler arası maddesi yoktur Kas hücrelerinin zarına sarkolemma sitoplazmasına da sarkoplazma denir Kas dokusu düz kas, çizgili kas ve kalp kası olmak üzere üçe ayrılır
A) Düz Kas
Hücreleri ince uzun ve iğ şeklindedir Bu hücrelerin ortasında hücre şekline uygun özellikte yassı ve uzun bir çekirdek vardır
Düz kas hücreleri birleşerek, beyaz kas demetlerini, bu demetlerde bağ doku ile sarılarak düz kasları oluşturur
Düz kaslar sindirim sistemine ait organlarda (mide, bağırsak), kan damarlarında, uterusta ve soluk borusunda bulunur
Düz kaslar isteğimiz dışında yavaş ve düzenli kasılıp gevşer
B) Çizgili Kas
Plazma zarları kaybolduğundan lifler mikroskop altında çok çekirdekli görülür
Çizgili kas demetleri
Mikroskop altında incelendiğinde açık ve koyu bölgeler çizgili bir bantlaşma göstdiği için bu kasa çizgili kas denir Kasılmayı sağlayan telcikler aktin ve miyozin adı verilen proteinlerden meydana gelir Çizgili kaslar iskelete bağlanarak bireyin hareketini sağlar Kasılmaları isteğimiz dahilindendir Hızlı kasılır, çabuk yorulur
C) Kalp Kası
Mikroskobik görüntüsü çizgili olmasına rağmen isteğimiz dışında kasılma gösterir Kalp kası dokusunu oluşturan lifler dallanma gösterir Kalp kası, gebeliğin 4 haftasında kasılmaya başlar
918 Sinir Dokusu
Sinir sisteminde detaylı olarak anlatılacaktır
92 BİTKİSEL DOKULAR
Bitkisel dokular, büyüme (sürgen) dokular ve değişmez dokular olmak üzere iki bölümde incelenir
921 Sürgen (Meristem) Doku
Sürgen doku, bitkilerde uzamayı ve kalınlaşmayı sağlar Hücreleri küçük ince çeperli, bol sitoplazmalı ve büyük çekirdeklidir Sürgen doku hücrelerinde koful bulunmaz Bu doku hücreleri sürekli bölünme özelliğindedir Meristem doku, birincil meristem ve ikincil meristem olmak üzere ikiye ayrılır Birincil meristem bitkinin kök ve gövde ucunda bulunur Bu meristem; kökte kaliptra, gövdede ise koruyucu yapraklarla korunur
Değişmez doku hücrelerinin sonradan bölünme özelliği kazanarak meydana getirdiği dokuya ikincil meristem denir İkincil meristem (kambiyum) gövde kalınlaşmasını sağlar
922 Değişmez Dokular
Meristem dokuların gelişmesi ve farklılaşmasından oluşur Değişmez doku hücreleri bölünme özelliğini kaybetmiştir Bu dokuya ait hücreler büyük, az sitoplazmalı, çok kofullu hücre duvarında odun (lignin) ve mantar özü (suberin) bulundurur
Değişmez dokular yapı ve görevlerine göre
- Parankima (Temel Doku)
- Koruyucu Doku
- İletim Dokusu
- Destek Doku
- Salgı Dokusu
olmak üzere beşe ayrılır
A) Parankima (Temel Doku)
Bitkilerdeki diğer doku ve organların arasını doldurur Yaptıkları işe göre; özümleme parankiması (Yeşil bitkilerde yaprakta bulunup, fotosentez yapar), havalandırma parankiması (oksijen depolar), iletim parankiması (su ve organik maddelerin iletiminde görev alır) ve depo parankiması (besin ve su depolar) olmak üzere dört kısma ayrılır
B) Koruyucu Doku
Kök, gövde, yaprak ve meyvaların üzerini örter ve hayvanlardaki epitel dokuya karşılık gelir Epidermis ve dermis olmak üzere ikiye ayrılır
Epidermis : Genç bitkilerin ve yaprakların üzerini örten dokudur Tek sıralı hücrelerden oluşur Epidermis, ürettiği kütin (kütiküla) denilen mumsu salgısı ile yaprakların fazla su kaybetmesini önler Çeşitli tüycükler bu dokudan farklılaşır Yapraklardaki epidermis dokusunda stoma (gözenek) hücreleri denilen özel hücreler vardır Stomaların görevi terleme ve gaz alış verişi yapmaktır
Periderm : Çok yıllık bitkilerde kök ve gövdenin üzerini örter Mantar hücrelerinin çeperlerinde su geçirmeyen süberin maddesi vardır Mantar hücreleri içeren periderm bölgelere kovucuk (lentisel) denir Lentiselin açılıp kapanabilme özelliği yoktur Lentisel gaz alışverişini sağlar
C) İletim Dokusu
Yüksek yapılı bitkilerde, su mineral ve besin taşıyan dokulardır Ksilem (odun) ve floem (soymuk) olmak üzere iki çeşittir
Ksilem (Odun Borusu) : Hücreleri cansızdır Görevleri su ve mineral taşımaktır
Floem (Soymuk) : Hücreleri canlıdır Görevi organik madde iletimi yapmaktır
Bu konu taşıma sisteminde daha detaylı incelenecektir
D) Destek Doku
Bitkilere desteklik eden dokulardır İki kısımda incelenirler
a) Pek Doku (Kollenkima) : Hücre çeperleri kalın, canlı hücreleri vardır Bazı otsu bitkilerde, genç bitki gövdelerinde ve meyva saplarında bulunur
b) Sert Doku (Sklerankima) : Çekirdeksiz ve kalın çeperli hücrelerden oluşur Keten ve kenevir gibi bitkilere lifsi yapı verir Bu bitkiler dokuma sanayiinde kullanılır
E) Salgı Doku
Hücreleri canlı, bol sitoplazmalı ve büyük çekirdeklidir Hücre içine veya dışına salgıları vardır Salgıları hücre dışına çıkıyorsa özel ceplerde depolanır Başlıca bitkisel salgılar reçine, tanen ve yakıcı salgılardır
923 Çift Çenekli Bitkilerle Tek Çenekli Bitkilerin Karşılaştırılması
Dikatilodon (Çift Çenekli)
Tohum : 2 çenek
Çiçek : 5 taç yaprak
Yaprak : Dallanmış, damarlı
Kök : Büyük ilk kök ve dallanmış yan kökler
Kambiyum : Var (Çok yıllıklarda)
İletim Demetleri : Düzenli
Monokotiladon (Tek çenekli)
Tohum : 1 çenek
Çiçek : 3 taç yaprak
Yaprak : Paralel Damarlı
Kök : Saçak kök
Kambiyum : Yok
İletim Demetleri : Dağınık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.