Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Nesil Bilinçlendirme Kampı - Gizli Tehlikeler & Tehditler > Nesil Bilinçlendirme Kampı > Bye Bye Türkçe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
büyük, dilde, sorun

Dilde Dört Büyük Sorun

Eski 10-15-2007   #1
Ergenekon
Varsayılan

Dilde Dört Büyük Sorun



Dilde 4 Büyük Sorun

ProfDr Reha Oğuz Türkkan

Türkçe’nin, bugün bence 4 büyük sorunu var:
Birincisi, Türkçeye dolmaya başlayan yabancı (çoğu İngilizce) kelime ve deyişler;
İkincisi, işyerlerinin Türkçe olmayan tabelâları;
Üçüncüsü, yabancı dille eğitim veren okullar;
Dördüncüsü de yabancı dil öğretiminin ne kadar erken veya geç yaşta başlatılması meselesi
İNGİLİZCE’NİN (AMERİKANCA’NIN) İSTİLÂSI
Türklerin İslâmiyeti kabulüyle birlikte Farsça ve Arapça kelimeler ve deyimler dilimize dolmuştu Selçuklularda bu o dereceye varmıştı ki resmî dil neredeyse Farsça olacaktı Nihayet Karamanlı Mehmet Bey bir fermanla bunu sınırlamak zorunda kalmıştı Daha sonra Osmanlıyla Arapça “entellerimizin” diline ve kalemine egemen olmuş, Divan edebiyatı zor anlaşılır hâle gelmiştir
Tanzimatla beraber Fransızca’nın istilâsına uğradık Ardından İngilizce geldi “Brifing”den tutun da, “Consensus”a kadar
Türkçüler, ardından Atatürk, Türkçe’yi temizleme işine giriştiler Zaman zaman aşırılığa kaçıldı, “vatan” gibi, “istiklâl” gibi, “meselâ” gibi artık Türkçeleşmiş sözler bile atıldı Bu “arı - Türkçe” uydurukça 1970’lerde iyice azmıştı O tarihlerde, hatırlıyorum, Tercüman’da Ahmet Kabaklı’yla birlikte aylar süren bir mücadele başlatmıştık İşte o sırada Türkçe yeni bir saldırıya uğradı: İngilizce Yalnız kelimeler değil, “Bay bay, kendine iyi bak”(*) (Take care of yourself), “ne yaptığını sanıyorsun?” (what do you think you’re doing?)(**), “bilirsin, bilirsin” (You know, you know)(***) gibi Amerikan ağız pelesenkleri de moda oldu
Bunlara dur demenin zamanı geldi de geçiyor bile
İşlenen en büyük suç da şu: Yeni bir kelime meselâ “çelişki” sözü kullanılmaya başlayınca, eski kelime toptan siliniyor, unutuluyor Meselâ “tezat” Halbuki kâh biri kâh öteki kullanılsa dilimiz, İngilizcede olduğu gibi hem zenginleşir, hem de bir iki kuşak öncesinin kültür eserleri lûgata, sözlüğe bakılmadan yeni nesillerce de anlaşılır
VİTRİNLERDE, TABELÂLARDA “WOLKER-TALKER”LER
Yalnız o mu?
Turistlerin pek uğrak yeri olmayan semtlerde bile “Just do it”, “Nice to meet you” gibi cümleli tabelâlar dolu! Hem de altında üstünde tek Türkçe bulunmayan, ikinci katta ve vitrinsiz olunca da ne sattığı belli o lmayan iş yerleri
1973’te, Türk mizahını anlatan “Rions Ensemble” “Birlikte Gülelim) adlı 18 dakikalık bir belgesel çekmiştim Cannes’da MIP (TV filmleri) fuarında gösterildi Bir karikatür koymuştum: İki Anadolulu yeni ayak bastıkları İstanbul’da çarşıda yürüyüp de ilânlarda tek Türkçe görmeyince, birbirlerine “otobüsten bizi yanlışlıkla başka memlekette indirdiler galiba” diyorlar Filmi seyreden bir Fransız gazeteci şaşmış, “Fransa’da olsa İngilizce tabelâlara karşı kıyamet kopar!” demişti Gerçi orada da “Franglez” denen dil yozlaşması artık başladı ama, tepkiler şiddetli
Fen ve Meslek Derslerini Yabancı Dille Okutan Okullarımız
Bu konu, milliyetçi basında sık sık tartışıldı Onun için soruna ben de işaret edip geçeceğim Sakıncalarını da kısaca hatırlatayım:
• Bu bilim ve iş dallarının Türkçeyle gelişmemesinin ilerde zararını göreceğiz;
• Yabancı dille bu konuları öğrenen öğrenciler ÖSS vesair sınavların Türkçe sorularını anlayıp cevap vermekte zorlanıyor, zararlı çıkıyorlar;
• Böyle bir sistem, ancak eskiden sömürge olmuş ülkelerde vardır
Doğru yol, “Yabancı dille eğitim” değil, “yabancı dili iyi öğretebilmektir
YABANCI DİL ÖĞRETİMİ HANGİ YAŞTA BAŞLAMALI?
Ben ve ağabeyim Fransızcayı ilkokulda (Saint-Joseph’de) öğrendik Başladığımda ben henüz 5 yaşındaydım Rahmetli babam sonraları “bunlar Türklüklerini, dinlerini karıştırırlar” diye kaygılanıp bizi alıp ortaokulu Kabataş’ta okuttu ( o zamanlar Kabataş Lisesi’nin orta okulu da vardı)
Dil konusunda babamın endişesi, Yahudi, Rum ve Ermeni sınıf arkadaşlarımız çok olduğu için, Türkçe telâffuzumuz bozulur diyeydi O tehlike gerçekten vardı Fakat Fransızca’yı o kadar küçük yaşta öğrenmemizin Türkçe konuşma ve yazmada bir zararını görmedik Ağabeyim sonraları mükemmel bir Türkçe’yle tercümeler yaptı, ben de işte Türkçe yazar, konferansçı ve hoca oldum
Acaba biz istisna mıydık? Sanmıyorum, çünkü o devreden hatırlayabildiğim Türk arkadaşlarımın hiçbirisinde bir Türkçe bozukluğu görmedim Bunun sebebini de çok daha sonra, deneysel psikolog (experimental psychologist) olduğumda Amerika’da yapılan araştırmalardan öğrendim: kişinin ana dili bilgisiyle yabancı dil bilgisi beyinde apayrı iki bölgede depolanıyor Hayatta bunun bir hayli feci iki örneğine şahit oldum: Birinci olay, bir zamanların Türkçü arkadaşımız merhum Şair Salâhattin Ertürk’le ilgili Mükemmel İngilizcesi vardı Hacettepe Üniversitesi’nde felsefe profesörüyken bir beyin kanaması sonucu İngilizcesi sanki karatahtanın tebeşir yazısı silinir gibi siliniverdi, kayboldu; ama Türkçesine bir şey olmadı!
Diğer misal bir yakınımla oldu: Connecticut’ta bir gün araba sürerken, yanında eşi ve benim eşim varken birden bir beyin kanaması geçirmiş Arabayı zorla durdurmuşlar Bir şeyler söylüyormuş ama sade İngilizce Türkçe’yi bir müddet konuşamamış, neyse ki iyileşince düzelmiş Demek ki onda beyin kanaması Türkçe bölümünde, Salâhattin’inki de İngilizce kısmında olmuş Bu iki örnek de gösteriyor ki yabancı dille ana dil gerçekte beyinde ayrı yerlerde oturuyorlar Erken yaşta öğrenilen yabancı dil onun için çocuğun ana dilini bozamıyor
1960’larda Amerikan eğitimcileri de yabancı dil eğitimini 11-12 yaşlarda başlatırlardı, biz ise bunun yanlış olduğunu iddia eder dururduk
Bir gün Texas’ta Pearsal’a davet edildim Gezi programımda bir ilkokul da vardı Müdürü bir sınıfı gösterdi, “Burada yabancı dil okutuyoruz” dedi Şaşırdım, “aferin size, Amerika’da ilkokuldan yabancı dil öğreten tek okul sizsiziniz galiba Hangi yabancı dil?” diye sordum
“İngilizce” demez mi!
“Amerika’da yabancı dil İngilizce olur mu?” dedim Güldü “Bunlar Meksika kökenli çocuklar İngilizce bilmiyorlar İngilizce onlar için yabancı dil” dedi
“Bu yaşta anadillerini etkiliyor mu?” diye gene sordum
“Böyle bir şey hiç duymadım” dedi
Texas’tan sonra Amerikalılar da ilkokuldan itibaren yabancı dil (onların tercihi İspanyolca, Fransızca) öğretimine başladılar
•••
Özetle, Türkçemizi canla başla koruyalım, fakat en azından bir yabancı dili de ne yapıp yapıp iyi öğretelim

(*) “Güle güle” veya “hoşçakal” yerine
(**) “Aman ne yapıyorsun?” yerine
(***) “İşte işte” yerine
NE DİYORLAR?
CUMHURİYET SAVCISINI GÖREVE DAVET EDİYORUM
Dil bir millet için hem din hem tarih hem kimlik hem vatan hem bütünüyle düşünce hayatı ve aynı zamanda gelecek demektir Yaşadığımız şaşkın kültür değişmeleri sebebiyle, yaşayan bir kültür unsuru olarak Türkçe’nin hayatî değeri daha da artmışken ve biz yabancı dille eğitim konusunda mücadele yolları ararken, o gafletten kurtulmanın çıkış yolu peşindeyken, Talim Terbiye Kurulu’nun aldığı 32 numaralı karar her şeyin üzerine tüy dikmiştir
Artık bu karara gaflet demeğe gayret-i milliyem mânidir Öğretilecek yabancı dilin ülkesine ait kültürel materyal kullanılarak işitme ve dokunma duyusu haricinde melekesi olmayan körpe Türk çocuklarına yabancıların jest ve mimiklerini dahi ezberletmeyi hedefleyen bu karar, Türklüğü topyekûn imhâ kararıdır
Bu karar çılgınca bile değil, düpedüz vatanın ve milletin geleceğine ihanettir Cumhuriyet Başsavcısı’nı görevini yapmaya davet ediyorum
Dr Sait BAŞER
Sakarya Üniversitesi
Öğretim Görevlisi
NE DİYORLAR?
ÖNCE EĞİTİMDE UYGULANAN PROGRAMIN SORGULANMASI LÂZIM
Olaya olumsuz bakmamak gerekir Ama önce eğitimde uygulanan programın sorgulanması lâzım Mevcudu iyi yapabiliyor muyuz? Önce bunu araştırmalıyız Orta, lise ve üniversite düzeyinde yabancı dil eğitimi için harcanan zaman az değil Harcanan zamana göre elde edilen netice araştırılmalı Bunlar yapılmadan radikal bir çözümün ardından gitmek, sanki o basamaklarda bütün meseleler hâlloldu da yeni bir adıma ihtiyaç duyuluyor görüntüsünü veriyor Oysa 4 ve 5 sınıflardan başlayarak orta, lise ve hattâ üniversite düzeyinde iyi sonuçlar alınabilmesi için yapılacak daha çok iş var O basamaklardaki çıkmazları çözdükten sonra okul öncesindeki yabancı dil eğitimi üzerinde tartışılabilir Uygulamadaki eğitim yeterli değil, bu yeni uygulamanın da yetersiz olacağına işarettir
Yabancı dili iyi öğretebilmek için önce Türk dili eğitiminin sağlam temele oturtulması gerekir Yenilik yapma ruhunu dejenere ediyoruz Reformun canlılığını, özgünlüğünü, toplumu motive eden özelliğini zedeliyoruz Mevcut eğitim programlarının yeniden gözden geçirilip iyileştirilme yolları araştırılmadan yeni adımların atılması fayda getirmeyecektir
Doç Dr İrfan ERDOĞAN
İstanbul Üniversitesi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.