Trekking |
11-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
TrekkingTrekking Özü, dağ, bayır, orman demeden; doğal hayatın zorluklarına da göğüs gererek belirli noktalara yürümek (bazen de tırmanmak) olan Trekking, Türkiye'de özellikle son 5 yılda büyük gelişim gösterdi Bütün haftanın sıkıntısını, stresini sağlıklı bir yürüyüşle doğanın içinde eritmek isteyen işadamı-sanatçı, yaşlı- genç herkes, hafta sonlarında eşofmanlarını giyip kendini dağlara, tepelere vurmaya başladı İş temposunun artmasıyla birlikte, bu sporu yapanların sayısı da arttı Sadece İstanbul'da 25 tane Trekking firması açıldı Türkiye, Trekking yapmak için oldukça iyi fırsatlara sahip Şehirlerin çarpık yapılanmasından hâlâ etkilenmeyen, doğal dokusunu koruyabilen yerler var Ancak bunun yanında, bilinçsiz olarak Trekkinge çıkıp çevreye büyük zararlar verenler de var Bu nedenle Ballı kayalar başta olmak üzere pek çok alan kullanılamaz durumda Trekkingin bir de maddi getirisi var tabii Bu spor sayesinde Türkiye geçen yıl her yıl yaklaşık 1 milyon dolar döviz girdisi sağladı Türkiye'ye tatil amaçlı gelen turistlerin yanı sıra sadece Trekking amaçlı gelen turistler bile var Bu gelişmeler dikkate alındığında, Trekkingin Türkiye'deki geleceğinin en azından bir süre daha parlak olduğu görülüyor Trekking için hangi bölgeler tercih edilmeli? Genelde hafta sonları yapılan trekking faaliyetlerinin ağırlıkla yapıldığı yerler İstanbul'a yakın ve doğallığını çok fazla yitirmemiş yeşil bölgeler İstanbullu trekkingçilerin en gözde bölgesi Yalova ve çevresi Bolu Dağı, Gebze Ballıkayalar, Karadeniz treking için uygun Trekking Alanlarının Sorunları: En büyük problem doğaya bilinçsiz çıkanların çevreyi kirletmesi Bu yüzden Ballı kayalar başta olmak üzere birçok trekking bölgesi hızla kullanılamaz hale geliyor Treking Pahalı bir spor mu? Trekking firmaları hafta sonu faaliyetleri için 5 ile 10 milyon arasında bir ücret talep ediyor Ulaşım, konaklama ve yiyecek bu fiyata dahil Günübirlik faaliyetlerin dışında bir gün kalmalı organizasyonlar için çadır ihtiyacını firmalar karşılıyor Okul kulüplerinin Treking faaliyetleri ? Ticari firmalar dışında üniversite dağcılık kulüpleri sene başındaki faaliyetlerinin bir kısmını Trekking'e ayırıyor Mimar Sinan, Yıldız, Boğaziçi, Galatasaray, İTÜ dağcılık kulüplerinin trekking faaliyetleri bulunmakta ve bu kulüplerin bazıları dışarıdan üye kabul ediyor Trekking zor bir spor mu? Trekking parkurları değişik zorlukta Eğimin, yüksekliğin ve iklimin farklılığı parkurların zorluk derecelerini belirliyor Yazın her sağlıklı insanın yürüyebileceği rotalar kışın en deneyimli sporcuların geçmekte güçlük çekeceği yerler haline gelebiliyor Treking İçin Elverişli mevsimler Genellikle bahar ayları trekking'e başlamak isteyenler için ideal mevsimler İlk faaliyette kuru ve daha az problemli parkurların seçilmesi önemli bir ayrıntı Trekking'i, sportif amaç dışında fotoğraf ve kamera çekimleriyle sanatsal bir yapıya da büründürmek mümkün |
Trekking |
11-04-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
TrekkingTrekking Parkurları Türkiyede trekkinge uygun birçok bölge bulunuyor Genel olarak baktığımızda trekking turları üç ana güzergahta toplanıyor: Toroslar, Kaçkarlar ve Kapadokya Fakat bu üç ana güzergah dışında Ege, Akdeniz ve Marmarada da birçok yere günübirlik trekking turları düzenleniyor Özellikle Marmara çevresinde haftasonu düzenlenen trekking turlarından birine katılmak, sizi kentin kalabalık ve gürültüsünden uzaklaştıracak; doğada yapacağınız birkaç saatlik yürüyüşler yeni bir haftaya daha dinç başlamanızı sağlayacaktır Trekking parkurlarını bölgesel olarak kısaca tanıtacak olursak, en yakından, Marmara'dan başlayalım MARMARA BÖLGESİ VE ÇEVRESİ Marmara bölgesi ve çevresinde günübirlik trekking turlarına uygun sayısız parkur vardır Trekking turları düzenleyen acenteler, neredeyse her yeni gün bir parkur daha keşfedip tur seçenekleri arasına katarlar Eğer doğa yürüyüşlerinden zevk alıyorsanız kendi arkadaş grubunuzu oluşturarak bu bölgeleri kendi başınıza keşfedebileceğiniz gibi, düzenlenen turlardan birini seçebilir ve yeni dostluklar kurabilirsiniz Marmara bölgesi civarındaki trekking parkurlarını genel olarak üç ayrı bölgede toplayabiliriz Bunlar Adapazarı-İzmit, Yalova-İznik ve Trakya bölgeleridir Adapazarı civarında Sülüklügöl, Maden Deresi, Kazankaya, Sapanca-Şahinkaya ve Çiğdem Yaylası ilgi gören parkurlardandır Sülüklügöl İstanbul'a yaklaşık 3,5 saatlik uzaklıkta ve toplam yürüyüş süresi 5 saati bulan zorlu bir parkurdur Daha çok tecrübelilere önerilir Maden Deresi ise İstanbul'a en uzak parkurlardan biridir ve Adapazarı'nın Karasu ilçesinde bulunur Oldukça zorlu bir parkurdur Dere içi yürüyüşleri vardır Çiğdem Yaylası İstanbul'dan 4-4,5 saat uzaklıkta ve bölgedeki diğer parkurlara oranla nispeten kolay olan, yaklaşık 5 saat uzunlukta bir parkurdur İstanbul'a doğru yaklaşacak olursak, İzmit civarında meşhur birçok parkurdan sözedebiliriz Bunların arasında Aytepe, Menekşe Yaylası, Serindere, Kandıra ve İnönü Yaylası, Ballıkayalar Kanyonu sayılabilir Ballıdere Kanyonu, Gebze Tavşanlı köyü yakınlarındadır; bu bölge 1995 yılında Tabiat Parkı ilan edilmiştir Aytepe, Menekşe Yaylası, İnönü Yaylası ve Serindere, Yuvacık civarında olan parkurlardır Yuvacık İstanbul'dan yaklaşık 2 saat uzaklıktadır TEM otoyolundan İzmit'e doğru yol alırken Bursa girişinden saptığınızda birkaç kilometre sonra kime sorsanız size bu yaylaları tarif edebilir Bu bölge doğa yürüyüşleri için her mevsim farklı seçenekler sunar Yazın Serindere veya Sıcakdere kollarında yürünebileceği gibi, orman içi parkurlarda bir süre devam ettikten sonra da derelere girilebilir Bölge parkurları yaklaşık 4-45 saat uzunluktadır Yalova ve İznik civarına geldiğimizde yürüyüş parkurları olarak Erikli Yaylası, Sudüşen, İznik Gölü ve Sansarak Kanyonu'ndan sözedebiliriz İstanbul'dan Yalova'ya feribotla geçtiğinizde, Çınarcık'tan sonra Erikli Yaylası parkuruna ulaşabilirsiniz Sudüşen ise Gemlik yakınlarında, İstanbul'dan gemi dahil 35 saat uzaklıktadır Sudüşen parkuru oldukça zorlu bri parkurdur Eğer yazın geliyorsanız yanınıza mayo almanızı tavsiye ederiz Gelmişken Yalova Termal Tesisleri'ni ziyaret edebilirsiniz Sansarak Kanyonu İstanbul'dan araba vapuru geçişi dahil 4 saat uzaklıktadır Eskihisar-Topçular vapur hattını kullanabilirsiniz Bu parkur, oldukça zorludur ve daha önce trekking yapanlara önerilir Burası için de yanınıza mayonuzu almanızı öneririz Parkur üzerinde doğal havuzlara rastlayacaksınız Tekirdağ civarında ilk akla gelen parkurlar Uçmakdere ve Kıyıköy'dür Kıyıköy İstanbul'dan 25 saat uzaklıkta, Kırklareli sınırlarındadır Oldukça hafif ve kolay bir parkurdur Yazın yapacağınız yürüyüşlerinizi denize girerek sonlandırabilirsiniz Uçmakdere ise Tekirdağ'da Ganos dağı eteklerinde bir köydür Muhteşem bir Marmara denizi manzarası eşliğinde zevkli bir yürüyüş yapabilirsiniz Eğer Mayıs-Haziran ayları arasında burada olursanız, kiraz mevsimine denk gelir, enfes kirazlardan bol bol tadabilirsiniz Ayrıca bölgede Rumlardan kalma 100 yıllık tarihi evler, kiliseler ve şaraphaneler bulunmaktadır Uçmakdere, hem kültürel hem de doğa yürüyüşlerinden hoşlananlar için ideal bir parkur Marmara bölgesi civarında daha birçok parkur vardır Dediğimiz gibi, her geçen gün yeni bir keşifle yeni bir seçenek eklenmektedir bunlara TOROSLAR Toros Dağları, Rodos Adasından Suriye sınırına kadar uzanan bir dağ zinciridir En yüksek noktası Aladağlar bölgesi olan Toroslar'da bahar aylarında yapacağınız bir trekking turunda yörük obalarına rastlayabilirsiniz Çünkü havaların ısınmasıyla yörede bulunan yörükler yaylalara göçmeye başlarlar Yörükler son derece misafirperver olurlar Bir yörük obasına rastladığınızda grubunuzla birlikte bir süre burada konaklarsanız, sizi büyüleyecek geleneklere tanık olabilirsiniz KAÇKARLAR Karadenizin güneydoğusunda yer alan Kaçkar Dağları, yeşilin yüzlerce hatta belki binlerce tonuyla, yöre halkının farklı yaşam tarzıyla, iklimiyle sizi büyüleyeceğine emin olduğumuz bir bölgedir Kaçkarların güney eteklerinden kuzey eteklerine uzanan gezi boyunca, yöre halkının yaylalara çıkmak için geçtiği yolları izlersiniz Daha sonra yaylalar gelir Yükseldikçe inanılmaz manzaralar sizi büyüler Ve en sonunda zirveye ulaşırsınız: sonra Kaçkar Dağı! Bu bölgede, trekking parkurları olarak Çamlıhemşin, İkizdere, Uzungöl, Fırtına Vadisi ve Borçka'yı sayabiliriz Fırtına Havzası Türkiyenin en fazla yağış alan bölgesidir Tropikal bölgelerle kıyaslanabilecek yoğunluk ve çeşitlilikteki bitki örtüsünü bu iklim şartlarına borçlu olan Fırtına Havzası, yukarı bölümlerde,Ayder ve Çat havzası olmak üzere ayrılır Bu havzaların daha üst kesimlerinde ise Kaçkar dağlarını oluşturan Ayder, Aşağı ve Yukarı Kavran, Palavit, Aşağı ve Yukarı Ceymakcur, Hazindak, Pokut, Tirovit, Balakçur yaylaları bulunur Çamlıhemşin sınırları içindeki Ayder ve İkizdere yaylalarında her yıl yaz aylarında birtakım yöresel şenlikler yapılmaktadır Yaz aylarında bir trekking turuna katılacak olursanız Çamlıhemşin yaylalarında Ağustos ayında yapılan Vartevor şenliğini kaçırmamalısınız Yöre halkının yöresel kıyafetleriyle katıldıkları, tulum ve kemençe eşliğindeki bu şenlik görülmeye değer! |
Trekking |
11-04-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
TrekkingTREKKİNG Treking doğa sporlarının en hafif kollarından biridir Uzun ve yorucu yürüyüş anlamına gelir Hiking ise günübirlik doğa gezisi anlamına gelir Dilimize İngilizce'den geçen "trekking" sözcüğü İngilizce'de "doğal engellerle dolu bir arazi parçasını herhangi bir ulaşım aracı kullanmaksızın yürüyerek aşmak" anlamına geliyor Asıl anlamı ise" Güney Afrika'da kağnı ya da yaya olarak göç" demek Kimler Trekking Yapabilir Her yaştan insan trekking ve hiking yapabilir Ülkemizde trekking ve hikinge uygun birçok bölge bulunuyor Seyahat acenteleri Akdeniz, Ege ve Marmara bölgesi başta olmak üzere birçok küçük yöre, dağ köyü, yaylalara turlar düzenliyor Trekking ve hikingde yürüyüş süresi parkurun zorluk derecesine göre değişiklik gösterir Orta dereceli bir parkur yaklaşık olarak 5-6 saat sürer Kalabalık ve gürültülü şehir hayatından bir an olsun uzaklaşmak, doğayla başbaşa bir gün geçirmek ve doğadaki güzellikleri grup arkadaşlarıyla paylaşmak isteyenlerin uğraştıkları bir spor aktivitesidir Amaç şehirde özlenen doğal yaşama bir gün olsun ayak uydurabilmektir Tabii bunu yaparken belli bir oranda yorgunluğu göze almalısınız Ön Bilgi Bu aktivite için yürüyüşünüzü kolaylaştırması ve tatsız sürprizlerle karşılaşmanıza engel olması için bir yürüyüş ayakkabısı ve orta boy bir sırt çantası dışında teknik bir malzemeye ihtiyacınız yoktur Ayrıca grup rehberlerinin parkurun zorluk derecesine göre verecekleri küçük ipuçları dışında teknik bir bilgiye sahip olmanıza da gerek yoktur Fakat son zamanlarda bu tür organizasyonlar yapan acenteler macerayı sevenleri de göz önünde bulundurarak teknik malzeme ve bilgi gerektiren zorlu parkurları da programlarına dahil ettiler İstemediğiniz bir durumla karşılaşmamak için acentenizden mutlaka parkurla ilgili ayrıntılı bilgili isteyiniz Nasıl Katılabilirim ? Trekking aktiviteleri düzenleyen birçok acente bulunmaktadır Trekking turları günübirlik olduğu gibi, daha uzun süreli de olabilmektedir Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya, Karadeniz'e düzenlenen turların süreleri kimi zaman bir haftayı bulmaktadır Acentelerin bünyelerindeki rehberler sizin tüm danışmanlık ihtiyaçlarınızı karşılayacaklardır Günübirlik parkurların İstanbul'a yaklaşık olarak 1,5-2 saat uzaklıkta olmaları bu tür turların tercih edilme oranını arttırmaktadır Yolculuğa genellikle sabah çok erken çıkılır Günübirlik gezilerde, gezi bir günün içine sığdırılacağından amaç güne erken başlayarak zamanı olabildiğince iyi kullanmaktır Yolculuk sırasında rehberlerden programla ilgili bilgi almalısınız Unutulmaması gereken en önemli nokta turu satın almadan önce parkurun zorluk derecesiyle ilgili bilgi almaktır Çünkü ilk defa böyle bir tura katılıyorsanız nispeten kolay ve sizi çok zorlamayacak bir parkurla başlamalısınız Zamanla tecrübe kazandıkça parkurların zorluk derecesini arttırabilirsiniz Nerelerde Trekking Yapılabilir ? Türkiyede trekkinge uygun birçok bölge bulunuyor Genel olarak baktığımızda trekking turları üç ana güzergahta toplanıyor: Toroslar, Kaçkarlar ve Kapadokya Fakat bu üç ana güzergah dışında Ege, Akdeniz ve Marmarada da birçok yere günübirlik trekking turları düzenleniyor Özellikle Marmara çevresinde haftasonu düzenlenen trekking turlarından birine katılmak, sizi kentin kalabalık ve gürültüsünden uzaklaştıracak; doğada yapacağınız birkaç saatlik yürüyüşler yeni bir haftaya daha dinç başlamanızı sağlayacaktır İşte unutmamanız gereken birkaç şey Yürüyüş ayakkabılarınızı ve çantanızı unutmayın Çantanıza su, yağmurluk, yedek çorap ve giyisi koyun Untmayın ki doğayla başbaşasınız yağan yağmur ya da bir dere geçişi sizi tahmininizden çok daha fazla ıslatabilir Ayrıca çantanızda, size dağıtılan ve mola yerlerinde yiyeceğiniz yiyeceklerinizi taşıyacaksınız Üzerinize rahat şeyler giyin Rahat edemeyeceğiniz kıyafetlerle uzun süre yürümek sizi sıkabilir Fakat bunu yaparken hava şartlarını da göz önünde bulundurun Kışın yanınıza kazak, yazın mutlaka şapka alın Katılacağınız geziyi piknikle karıştırmayın Uzun süre yürüyeceksiniz Bu yürüyüş daha önceden planlanmış bir yürüyüştür Yani rehberler gideceğiniz noktaya ulaşan en kısa yolu değil sizin daha fazla doğa güzelliği göreceğiniz ve bu geziden daha fazla zevk almanızı sağlayacak yolları tercih ederler Gruptan kopmayın Bu konuda rehberlerin talimatlarına uymaya özen gösterin Kimsenin sizi göremeyeceği şekilde farklı yollara sapmayın Eğer gruptan kısa süreli ayrılacaksanız ( Örn: Su içmek ya da çiçek toplamak vb şeyler için) mutlaka gruptan bir kişiye bu durumu bildirin Yanınıza fotoğraf makinesi almak ve böyle değişik ve güzel bir günde fotoğraf çekmek isteyebilirsiniz Fakat makinenizin yağmur sonucu ya da bir dere geçişi sırasında zarar görebileceğini unutmayın Dere içinden ya da kaya üzerinde yürürken çok dikkatli olun Dere içindeki taşlar yosun tuttuklarından kaygan olur Yavaş ve emin adımlarla yürüyün Böyle durumlarda ayağınızdaki yürüyüş ayakkabısının önemi daha da artıyor Rahat ederim düşüncesiyle altı düz spor ayakkabılardan kaçının Altı girintili çıkıntılı ve kaymayan yürüyüş ayakkabılarını tercih edin Yanınıza kullanmayacağınız malzeme almayın Aşırı yükten kaçının Yürüyüş uzun olduğundan aşırı yük sizi normalden daha fazla yoracaktır Kullanmayacağınıza inandığınız malzemeleri yürüyüşe başlamadan önce arabada bırakın Dönüş saatinde rötar olabilir Bunun en önemli nedenlerinde biri aynı parkuru ayrı grupların farklı sürelerde yürümeleri Dönüş saati konusunda esnek ve hoşgörülü olmayı unutmayın Giyisiler Ayakkabı : Bileği sıkıca kavrayan, bilek kısmı burkulmalara karşı takviyeli esnek bir bot tercih edilmeli Trekking için özel tasarlanmış ayakkabılar en uygunu Bu ayakkabılar biraz pahalı gelebilir ama buna değdiğini göreceksiniz Kösele, topuklu bazı parkurlarda spor ayakkabılar yürüyüş sırasında çok fazla rahatsızlık verebilir Yeni aldığınız ayakkabılarla hemen yürüyüşe çıkmayın Bir kaç gün giyerseniz hem ayakkabı ayağınıza alışır, hem de çıkacak problemleri daha rahat halledebilirsiniz Alt Giysiler : Hareketlerinizi engellemeyecek şekilde esnek ve bol olmalı Belden iple bağlanabilen eşofman altları ve keten pantolonlar ideal Şortda giyebilirsiniz ama bazı parkurlarda bulunan dikenler rahatsız edebilir Kot ve kumaş pantolonlar kesinlikle uygun değil Üst Giysiler : Mümkün olduğunca pamuklulardan seçilmeli ve inceden kalına doğru giyilmeli Yürüyüşler sırasında vücut ısısı yükseliyor, verilen küçük molalarda da üşüyebilirsiniz Bunları göz önüne alarak rahatça giyip çıkarabileceğiniz giysiler seçmelisiniz Mevsim ne olursa yanınıza yağmurluk almayı unutmayın Çanta : Yedek giysiler, yağmurluk, kumanya ve diğer malzemelerinizi koymak için mutlaka bit sırt çantanız olmalı Yürürken ellerinizin boş olması büyük rahatlık sağlar Çantanız, sırtınıza tam oturmalı, askıları takviyeli olmalı ve belden bağlanabilmeli Böylece çanta ve içindekilerin ağırlığı tek bir noktayı etkilemez Günübirlik bir yürüyüş için 30 litrelik bir çanta genel olarak ideal Yedek Giysiler : Günlük kıyafetlerden seçebileceğiniz yedek giysiler ve ayakkabıya her zaman ihtiyaç duymayabilirsiniz Fakat yanınızda bulunmaları daha rahat hareket etmenizi sağlar Diğer Malzemeler : Matara, güneş gözlüğü, çakı, fener, havlu, şapka, fotoğraf makinesi ve video kamerası kullanacaksanız yedek pil ve film Öğle yemeği : 2 adet sandöviç, çukulata, meyvadan oluşmuş kumanya paketi Trekking Öncesinde ve Sırasında Yapılması Gerekenler Gidilecek bölge yada parkur hakkında bilgi edinin Hava koşullarına hazırlıklı olun veya uygun zamanı seçin İlkbahar ve sonbahar gibi mevsimlerde ani hava koşullarına hazırlıklı olun Parkurun yerleşim birimlerine uzaklığını öğrenin Keşif amaçlı gidiyorsanız öncelikle siz ve yanınızdaki yürüyüşçüler deneyimli olmalı Aktivitelerin özelliğine göre önceden bir liste hazırlayın Trekking'e özellikle yalnız gidiyorsanız kentte nereye gittiğinizi bildirin Yürüyüş öncesi sağlık konusunda engelleyici problemleriniz olmadığından emin olmalısınız Özel ilâç kullanıyorsanız yanınıza alın ve yanınızdakilere ya da rehbere bilgi verin Yürüyüş öncesi eksik malzeme kontrolü yapın Tekrar döneceğiniz noktada yada araçta yedek giysi bulundurun Yürüyüşlere çok hızlı bir tempo ve zorlayıcı parkurlarla başlamayın Yürüyüşçüler arasında yarış ve rekâbetin ciddi sorunlara yol açabileceğini unutmayın Partnerinizle yada grupla ortak kararlar alabilecek uyumu gösterin Molalarda doymak için değil kaybedilen enerjiyi geri almak için yemek yiyin, uygun gıdalarla beslenin Ağır ve mideyi zorlayıcı değil sindirimi kolay pratik besinleri tercih edin Mevsim kış bile olsa çok kalın giysilerle yürüyüş yapmayın, molalarda polar kazak gibi giysileri çıkarıp ısı kaybını önleyin Yanınızda yedek çorap, ayakkabı ve çamaşır bulundurun Yerleşim yerleriyle ilişkisinden emin olmadıkça doğadaki su kaynaklarından yararlanmayın gerekirse yanınızda pratik pompalar bulundurun ve kullanın Dere yatağı sularından çok pınar-göze-çeşme gibi su kaynaklarını tercih edin Mevsim ne olursa olsun sıvı alımına özen gösterin, bol sıvı tüketin Hitrolit ve vitamin ihtiyacınızı karşılamak için meyve suyu ve isostar için Su ve diğer içecekleri pet şişe yerine daha sağlam olan hafif mataralarla taşıyın Birlikte yürüdüğünüz partnerden-gruptan ve parkurdan ayrılmayın Rehberle yürüyorsanız öncelikle rehberin program ve önerilerine uyun Tuvalet ihtiyacı ve fotoğraf çekimi için uzaklaşmanız gerektiğinde önceden rehberlere haber verin Yürüyüş temposunu yürüyüş süresine, parkur özelliklerine ve diğer yürüyüşçülerin performansına göre ayarlayın Çok sık orman ve cangıl yapısındaki parkurlarda yürürken yürüyüşçüler arasındaki mesafenin yaklaşık 2 m olmasına dikkat edin yoksa öndeki yürüyüşçülerin bıraktığı dallar dorun yaratabilirÖndeki yürüyüşçünün bu konuda dikkatli olması gerekir Çok ıslak ve kaygan parkurlarda özellikle dik yamaçlarda ip emniyeti olmadan yürümemeli yada daha basit bir parkur seçmelisiniz Mola sayısını ve süresine seçerken grubun ortak performansını göz önünde bulundurun, mola süresini dikkatli kullanın ve güvenli yerlerde mola verin Aşırı yağışlı dönemlerde su yataklarında yürüyüş yapmayın Yürüyüş sırasında geçeceğiniz tarla ve bahçe gibi köy arazilerine zarar vermeyin Çöplerinizi biriktirin ve geri getirin |
Trekking |
11-04-2012 | #4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
TrekkingTrekking Parkurları Trekking her mevsimde yapılabilir; ancak hava ve ortam şartlarına, uzunluğuna ve zorluk derecesine göre gerekli hazırlıklar yapılmalıdır Trekking parkurları birkaç saat sürebileceği gibi birkaç hafta hatta ay da sürebilir En az 2 – 4 saat yürümeyi göze almak gerekir Her parkurun yürüyüş süresi grubun hızına göre değişebilir Her parkurun özelliği farklıdır Kimisi kolay bir gezi havasında geçerken kimisi daha zorlayıcı olabilir Bu nedenle gitmeden önce acentenizden detaylı bilgi alınBazı parkurlarda ekstra ekipmana (çakı, el feneri vb) ihtiyaç duyulabilir Eğer turu organize eden firma bunları temin etmiyorsa, kendi sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın Doğa yürüyüşü etkinliklerini kesinlikle tek başınıza yapmayınız,doğa, cevre,ilk yardım ve parkur bilgisi olan birisinin liderliğinde en az üç kişiden az olmamak koşulu ile ekip halinde yapınız Gerektiği kadar bilgi ve deneyim sahibi olmadan deneyimli ve tecrübeli ekipler ile etkinliklere katılınız |
Trekking |
11-04-2012 | #5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
TrekkingPopüler Trekking Parkurları Su Düşen Şelalesi - Yalova : Yalovanın Üvezpınar köyünde bulunan şelaleye yapılan yürüyüş oldukça kolay Bir orman yolunda 2-3 saatlik bir yürüyüşle şelaleye varılıyorŞelale yaklaşık 10 metre yüksekliğinde ve Samanlı Dağlarını eteklerinde bulunuyor Erikli Şelalesi - Yalova - Çınarcık : Çınarcıkın Teşvikiye köyünden başlayan parkurda dik yokuşlar ve iki şelale var Orman içindeki yol da keyif verici Antrenmanlı olmayanlar için yorucu bir parkur Erikli yaylasından sonra zaman varsa Delmece yaylasına da yürünebilir Orta zorluktaki parkurlarda yürüyüş süresi 3-5 saat arasında değişirİlkbahar ve sonbahar ayları bu parkur için ideal Ballıkayalar -İzmit - Gebze : Kocaeli - Gebze'de koruma altında muhteşem bir kanyonKayaya alışkın olamayanlar için zorlu bir parkur Neredeyse tamamen kayalar üzerinde yürünüyor Bazen yan geçişler de yapılıyorYürüyüşün yarısı kanyon üstünde yarısı kanyon içinde geçiyor Hava yağmurlu olmadığı sürece kanyon içinde yürümek sorun değil Arada ufak kaya tırmanışları var ama yapamayanlar için alternatif patikalar mevcut Biri vadinin ortasında, biri de sonuna doğru iki küçük şelale de yürüyüşe büyük bir keyif katıyor Vadinin girişindeki kaya duvarları ise kaya tırmanıcıların eğitim bölgesi Orta zorluktaki parkurlarda yürüyüş süresi 3-5 saat Kanyon girişindeki göl kenarında , Ballıkayalar milli parkının tesisi bulunmaktadır Bu tesisten yiyecek , içme suyu , WC gibi ihtiyaçları karşılamak mümkündür Kerpe - İzmit - Kandıra : Küçük bir balıkçı köyü olan Kerpe, büyüleyici doğasıyla mutlaka görülmesi gereken bir yer Dalgaların oyduğu kayalıklarda yapılan yürüyüş sırasında, mağara ve benzeri çeşitli oluşumlar da görülüyor Bölgedeki ormanlık alanda yürüyüş yapmak için uygun Karadeniz dalgalarından nasibini almamış deniz, yaz mevsiminde yürüyüşün ardından keyiflere keyif katıyor Yürüyüş süresi: 25 saat Yürüyüş mesafesi: 8 km Tepe Manayır - İzmit - Gebze :Tepe, Manayır Köyünde Göksu Deresi boyunca yürünen, bodur ağaçlar ve çalılıklarla kaplı, hafif engebeli bir bölge Zaman zaman dere geçişleri yapılıyor Islanmak kaçınılmaz olduğu için yürüyüşe bunu göze alarak katılın Uzun süren dere içi geçişe rağmen kolay aşılabilen bir parkur Özellikle yazın derenin berrak suyunda yüzebilirsiniz Yürüyüş süresi: 4 saat Yürüyüş mesafesi: 18 km Aytepe - İzmit – Maşukiye : Yüksekliğin yaklaşık 1000 metreyi bulduğu Aytepe parkurunda toprak yolda yürüyüş yapılıyor Beşkayalar Tabiat Alanı ile Soğukdere, Sıcakdere ve Kirazdere'nin yüksek kaya duvarları ve kanyonları kimi zaman parkura dahil oluyor Bölgenin asıl adı Ayıtepe İsmi çevredeki ormanlarda yaşayan ayılardan geliyor Kış ve sonbahar ayları Aytepeyi keşfetmek için en uygun zamanlar Yürüyüş süresi: 4 saat Yürüyüş mesafesi: 15 km Maşukiye Keltepe - İzmit : Çam, kayın, ıhlamur ağaçları ve rengârenk çiçeklerle çevrilmiş yoldan Kuzu Yaylasına gelindiğinde, temiz havanın, panoramik manzaranın ve vahşi doğanın birbiriyle kaynaştığı görülür Deniz manzaralarına sahip birkaç dağdan biri olup, ayrı bir güzellik taşıyan Keltepe, yaz ve kış faydalanılabilecek bir özelliğe sahiptir Keltepe Ormanları ve Kuzu Yaylası, günübirlik turizme hizmet vermekte düzenleme çalışmaları halen sürdürülmektedir Ulaşım Maşukiye'den ya da Suadiye'den yapılabilir Kartepe - İzmit: Marmara Bölgesi'nin Uludağ'dan sonra en yüksek noktası olan Kartepe, 1602 metre yüksekliğe sahip Kış aylarında kayak merkezi olarak da kullanılıyor İstanbul'a yakınlığıyla ilgi çeken Kartepe, engin bitki çeşidi, sık ormanlık alanlarıyla, bahar ve yaz aylarında keyifli yürüyüş rotaları sunuyor 10 kilometrelik yürüyüş alanı var Yuvacık - İzmit : Kocaelinin Yuvacık köyü civarında birçok yürüyüş parkuru bulunuyor Bu parkurların bir kısmı orman içlerinde tepelerden geçerken, bir kısmı da dere içlerinde Dere içinden geçen parkurlarda ıslanmayı göze almanız gerekiyor Aytepe, Menekşe Yaylası, Serindere, Bıçkıdere en önemli parkurların başında geliyor bölge parkurları yaklaşık 4-45 saat uzunluktadır Erfelek Şelaleleri - Sinop : Sinopun Erfelek İlçesinin 15 kilometre güneyindeki Şamı köyü sınırları içindeki Şamı şelaleleri 30 civarındaki irili ufaklı şelaleden oluşuyor Dört yıl önce keşfedilen bu bölge önemli bir trekking parkuru İlkbahar ve sonbaharda doğanın tüm renklerini görebilirsiniz Durusu - Terkos Gölü - Çatalca - İstanbul : Terkos gölü civarında iki önemli parkur var Biri Ormanlı köyünden başlıyor Köyden Karadenize giden yolu takip edin Sahile varmadan ormana giden sağdaki yolun başında aracınızı bırakın ve ormana giden yola girin Dikkatli bakarsanız taşlaşmış bir ağaç bile bulmanız olası Bu parkur için orman müdürlüğünden önceden izin almak gerekiyor Balaban köyü ise Terkos gölünün kenarına kadar uzanan birçok patika ile kaplı Özellikle bu mevsimde tüm dağa yavaş yavaş rengarenk çiçeklerle kaplanmak üzere Nasıl Gidilir ? İstanbul'dan E5 otoyolu veya Tem otoyolu ile, Çatalca istikametinden veya Hadımköy sapağından çıkarak Durusu'ya ulaşabilirsiniz İstanbul'a uzaklığı yaklaşık 1,5 saattir Belgrad Ormanı - Sarıyer - İstanbul : İstanbul'un en temiz havaya sahip alanlarından Belgrad Ormanları, şehirden fazla uzaklaşmak istemeyen yürüyüş meraklılarının sık sık tercih ettiği bir bölge 5300 hektarlık bir yüzölçümüne sahip olan ormanda, çok uzun yürüyüş parkurları bulunuyor Asfalt yol ile ulaşımı da çok kolay olan Belgrad Ormanları'nda İstanbul'un su ihtiyacını karşılamak için kurulmuş altı bent bulunuyor Özellikle bahar ve yaz aylarında piknikçilerin akınına uğrayan Belgrad Ormanları'nın tek dezavantajı hafta sonları çok kalabalık olması Rumelifener Demirciköy - Sarıyer - İstanbul : Bir yanınız orman, bir yanınız Karadeniz Keyifli ve kolay bir yürüyüş rotası Rumeli Fenerindeki kaleden itibaren yürümeye başlayabilirsiniz Deniz sürekli sağınızda kalsın Ana yola dik gelen yollara girmeyin Sürekli sağa giden yolları tercih edin İki saat sonra Demirciköye bağlı güzel bir plaja geleceksiniz Dönüş yine aynı parkurdan İnceğiz Köyü - Çatalca - İstanbul : Çatalcaya dört kilometre uzaklıkta olan köyün en ilgi çekici özelliği, hemen dışındaki kayalıklarda oyulmuş mağaralar Birkaç katlı olan mağaralar antik dönemde konut ve tapınak olarak kullanılmış Mağaraların altından geçen yolu yürüyüp tam bir daire yaparak aynı yere varabilirsiniz Parkur çok kolay Uçmakdere - Şarköy - Tekirdağ : İstanbul'a sadece 200 km uzaklıkta ve Tekirdağ'ı 34 km geçince Marmara sahilinde yer alıyor İnsan eli değmemiş doğal güzellikleriyle Marmara Bölgesi'nin ender kıyılarından olan Uçmakdere, kışın ulaşım zorluğu nedeniyle bozulmamış Bu sayede harika doğa görsel lezzetler sunuyor Otantikliğini büyük ölçüde korumuş olan köyden tepelere doğru giden patikalarda keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz Abant Gölü - Bolu : Parkur: 1200 metre yükseklikteki Abant Gölünün çevresini ve civar yaylaları kapsar Her mevsimde gidilebilir En çok kış aylarında, etrafın karla kaplandığı ve gölün buz tuttuğu dönemlerde tercih ediliyor Yaylalara düzenlenen yürüyüşlere katılmak istemeyenler çevredeki çam, köknar ve kayın ormanlarının güzelliğini keşfedebiliyor Abant, temiz dağ havasını solumak ve midenize balık ziyafeti çekmek için birebir Yürüyüş süresi: Yaklaşık 3 saat Yürüyüş mesafesi: 10 km civarında Sünnetgöl - Bolu - Göynük : Sünnetgöl 820 metre yükseklikte, 22 metre derinliğinde bir heyelan gölü Karaçam ormanlarının çevrelediği parkurda yürüyüş mesafesi kısa Gölde yaşayan balıklar henüz çoğalma döneminde olduğundan av yasağı var Sünnetgöl, mevsim sınırı olmadan gidilebilecek bir bölge Göl kışın donuyor ancak ilkbaharda karların erimesiyle su seviyesi tekrar yükseliyor İşte o zaman manzara, çevredeki ağaçların bir kısmının gölün içinde kalmasıyla gizemli ve biraz ürkütücü (özellikle gün batımında) bir hal alıyor Yürüyüş süresi: 2 saat Yürüyüş mesafesi: 4 km Gölcük Gölü - Bolu : Aladağların eteklerinde bulunan ve köknar ağaçlarıyla çevrili olan Gölcük Gölü, her mevsim gidilebilecek bir bölge Milli Park alanı içinde bulunan bölgede, isterseniz göl çevresinde isterseniz tepelere doğru yürüyüş yapabilirsiniz 950 metre yükseklikteki göl aslında suni bir gölet Yürüyüş süresi: 3 saat Yürüyüş mesafesi: 10 km Yedigöller - Bolu : Bolu Yedigöller genellikle sonbahar görüntüleriyle meşhurdur Doğanın canlanmaya başladığı bugünler ise en keyifli yürüyüş zamanıdır Göllerin etrafında tepelere doğru giden patikalarda keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz Kıbrıscık Yaylaları - Bolu : Bolunun Kıbrısçık ilçesinin orman içindeki yaylaları her mevsim farklı manzaralarıyla görülmeye değer Bölgedeki en çok bilinen yaylalar Kurtini ve Hattağız Bu yaylalarda orman içindeki çeşitli parkurlarda birkaç saatten 10 saate kadar süren yürüyüşler yapabilirsiniz Poyrazlar Gölü - Adapazarı :Poyrazlar Gölü, Milli Park kapsamında yer alıyor Göçmen kuşların göç yolu üzerinde bulunan göl, henüz kirlenmemiş berrak suyuyla pek çok su kuşunu kendisine çekiyor İsteyenler gölün etrafını keşfe çıkarken, isteyenler de göl çevresini turlayabiliyor Yürüyüş süresi: 2 saat Yürüyüş mesafesi: 8 km Çiğdem Yaylası - Adapazarı : Adapazarı'nın Hendek ilçesi Karadere beldesinde Keremali Dağı da deniyor Çiğdem Yaylası ve çevresinde yürüyüş yapılıyor 1550 metre yükseklikte bulunan parkur ormanlık ve hafif engebeli Ahşap yayla evleri ve yaz boyu süren yayla yaşantısıyla Doğu karadenizdeymişsiniz hissi yaratıyor Yürüyüş süresi: 35 ile 5 saat arasında Yürüyüş mesafesi: 13 km İnönü Yaylası - Adapazarı - Pamukova :İnönü Yaylası geniş meralar ve köknar ormanlarıyla kaplı Yayla, Doğu Karadenizden göç etmiş insanlar tarafından kullanılıyor Bu nedenle Karadenize özgü bir mimarinin izlerini görmek mümkün Rahatlıkla yürüyebileceğiniz kolay bir parkur Yürüyüş süresi: 4 saat Yürüyüş mesafesi: 12 km İlimbey - Adapazarı : Balıkesir yolu üzerinde İlimbey parkurunda orman içinde yürüyüş yapılıyor İsterseniz civar yaylalara da gidebilirsiniz İlimbey size Doğu Karadenizde olduğunuz hissini verecek Yürüyüş süresi: 35 saat Yürüyüş mesafesi: 12 km Delmece Yaylası - Gemlik : Samanlı Yarımadasında, Gemlik'in Selimiye Köyü ile Yalova'nın Teşvikiye Köyü arasında 800 metre yükseklikteki Delmece Yaylası, kolayca bitirebileceğiniz rahat bir parkur Bölgede pek çok Gürcü köyü bulunuyor Gürcü folkloru bu bölgede tüm canlılığıyla devam ediyor Yürüyüş süresi: 3 saat Yürüyüş mesafesi: 10 km Kıyıköy - Kırklareli :Trakyada bir balıkçı köyü olan Kıyıköy, yüksek bir tepe üzerine kurulu Bölgede yerleşim antik çağlarda başlamış Bu nedenle civarda Bizans sur kalıntıları, manastır ve eski eser kalıntılarına rastlayabilirsiniz Kıyıköy kıyılarında, Karadenizin hırçın dalgalarının şekillendirdiği koylar, mağaralar ve ilginç biçimli anıt kayalar görülebilir Özellikle ilkbaharda ve yazın görülmeye değer Yürüyüş süresi: 3 saat Yürüyüş mesafesi: 7 km İğneada / Edirne – Kırklareli : 20 km uzunluğundaki kumsalı, koruma altındaki 7 gölü ve zengin doğasıyla İğneada, gerçek bir doğa harikası Orman içinde yürüyüş yapabilir ya da kumsalı ve gölleri keşfedebilirsiniz Yürüyüş süresi: 15 saat Yürüyüş mesafesi: 3 km Sülüklügöl : Sakaryanın Akyazı ilçesi sınırları içinde kalan bu göl bir heyelan sonucu oluşmuş Gölün en ilginç özelliği heyelan sonrasında su içinde kalan ağaçlar Sülüklügöl yolu üzerindeki Alabalık çiftliği yürüyüşün başlangıç noktası Yolu takip ederek göl kenarına kadar rahat bir yürüyüş yapabilirsiniz Eğer zamanınız varsa kamp kurup göl civarında günübirlik farklı yürüyüş rotalarını deneyebilirsiniz Yenice Ormanları : Karabükün Yenice ilçesindeki ormanlar bir çok endemik türü ve ağacı barındırır İlkbahar ve sonbaharda bitkilerin aldığı farklı renkler farklı güzellikler sunar Orman içindeki yaylalarda kamp kurarak günübirlik yürüyüşler yapabilirsiniz Uludağ : Yüksekliği 2550 metre olan Uludağda oteller bölgesinin ilerisindeki ormanın içinde kamp kurarak veya otellerde kalarak zirveye, buzul göllerine günübirlik yürüyüşler yapabilirsiniz Nallıhan : Ankaranın Beypazarı ve Nallıhan ilçeleri arasında kalan ideal bir trekking alanı Davutoğlan köprüsünün tam karşısındaki Kıztepeye uzanan yamaçlarda yürüyebilirsiniz Doğanın yamaçlar üzerindeki renk oyunlarının en güzel gözlendiği yerlerden biri burası Soğuksu Milli Parkı : Ankaranın Kızılcahamam ilçesine bağlı bu milli park, çeşitli yürüyüş rotaları içeriyor En ilginç rotası ise 10 milyon yıl önce taşlaşmış ağaçların bulunduğu parkur Milli parkın dışında kalan Çamlıdere bölgesinde tepelerin eteklerinde yapacağınız bu yürüyüşlerle onları görebilirsiniz İncehisar : Afyonun İscehisar ilçesi sınırları içinde kalan peribacaları pek bilinmez Minik bir Kapadokya olan bu bölge Friglere de ev sahipliği yapmış Gökçeada : Dünyanın dördüncü en sulak adası olan Gökçeada sadece sahillerinin güzelliği veya eski Rum köyleriyle bilinir Oysa Gökçeadada kalacağınız her gün için ayrı bir yürüyüş rotası yapabilirsiniz Gireceğiniz bir patika sizi bazen bir kaleye, bazen yıkılmaya yüz tutmuş eski bir mahalleye, bazen de 30 metreden dökülen bir şelaleye götürebilir Kestanbol : Çanakkalenin geyikli ilçesine bağlı Kestanbolun trekking rotaları, antik yerleşimleri de kapsıyor Çığır dağının zirvesindeki Neandrea antik kentinden Kestanbola yürürken birçok antik yerleşim izleri de gözlenebiliyor Bu parkurlar üzerinde bulunan bin yıllık antik granit ocaklarından çıkarılmış granit sütunlar da oldukça ilginç Kaynaklar : Bucanın şirin bir köyü olan Kaynaklar, son yılların çok rağbet gösterilen trekking rotalarından biri Köy, haftasonları kaya tırmanıcılarını ve İzmirden dingin bir haftasonu yaşamaya gelen yüzlerce doğaseveri ağırlıyor Çiçekbaba Dağı : Denizlinin Beyağaç ilçesi sınırları içindeki Çiçekbaba dağında kamp kurarak yürüyüşler yapabilirsiniz Bu dağ yaşları 1200e kadar çıkan anıt karaçam ormanlarını da barındırıyor bünyesinde Bu dağı yürüyerek birkaç günde aşıp Köyceğize inebilirsiniz Narman Kanyonu : Erzurumun Narman ilçesi 12 kilometrekarelik muhteşem bir oluşumu barındırıyor Gökyüzüne sihirli bir merdiven gibi yükselen kırmızı peribacalarının dünyada çok az benzeri var Vadi içinde yürümeye başladınız mı, akşam olduğunu fark edemeyeceksiniz bile Nemrut Kalderası : Tatvanda bulunan Nemrut volkanına araçla gidilebiliyor Kraterin içinde yapacağınız bir trekking ilginç görüntülerle karşılaşmanıza neden olacak Simsiyah volkan camlarından çok olmamak şartıyla bir küçük örnek alabilirsiniz Ihlara Vadisi - Aksaray : Aksaray'a 40 kilometre uzaklıktaki Ihlara Vadisi, Hasandağı volkanından püskürtülen lavların akarsu aşındırması sonucunda oluşan kanyon şekilli bir vadi 14 kilometre uzunluğundaki vadide kayalara oyulmuş barınaklar, mezarlar ve kiliseler var Kamplı Yürüyüşler Kaçkar Dağları : Yüzlerce buzul gölü, buzul vadileri, buzulları, yüksek zirveleri, bitki örtüsü ve yaylalarıyla tam bir yürüyüş cenneti Doğu Karadeniz dağlarının bu en görkemli bölgesinde 50ye yakın günübirlik yürüyüş rotası ve 10 adet kamplı geçiş rotası bulunuyor Sisler arasında bile yolunuzu bulmanıza yardımcı olan Düş patikaları ise bu dağların en önemli özelliği Aladağlar : Niğde-Kayseri-Adana üçgeni arasında yeralan Aladağlar, yüksek ve zorlu zirveleriyle tanınıyor Ancak bu zorlu zirveler bile geçit verebiliyorlar Bu zirvelerin arasındaki aşıtlardan geçerek kamplı geçişler yapabilir veya vadi sistemleri içinde kamp kurarak günübirlik yürüyüşler gerçekleştirebilirsiniz Beydağları : Akdenize paralel uzanan bu dağlarda yapılacak kamplı geçişler diğerlerinden biraz farklı Bu dağlarda yapacağınız aktivitelerde bir zamanlar bölgenin hakimi olmuş uygarlıkların izlerini de takip edebilirsiniz Selge Antik Kenti, Termessos, Sagalasos, Kapıkaya gibi antik kentler bunlardan bazıları Macahel : Gürcistan sınırında dağların arasında kalarak dış etkilerden korunmuş bir vadide yer alan küçük köylerden oluşmuş bir masal dünyası Macahele Borçka Karagölden başlayan ve Karçal dağlarının eteklerinden geçen birkaç günlük kamplı yürüyüşle ulaşılabilir Ayrıca Macahelde Tema tarafından yapılmış konaklama evinde kalarak günübirlik yürüyüşler de yapabilirsiniz Likya Yolu : Dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından biri olarak gösterilen Likya Yolu, Fethiye'den Antalya'ya kadar uzanıyor Doğal ve tarihi güzellikleri bir arada keşfedebileceğiniz bu rota, yerli ve yabancı binlerce doğa tutkununu buluşturuyor Yörük Göçü : Bahar aylarında Toroslar'da bir trekking turuna katıldığınız takdirde, Yörük obalarına rastlayabilirsiniz Havaların ısınmasıyla Yörükler, yaylalara göçmeye başlarlar Son derece misafirperver olan Yörükler, trekkingcileri sıcak yaklaşımları ve gelenekleriyle ağırlıyor |
|