Yenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı |
10-19-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yenidoğan Bebeklerde Cilt BakımıYenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı Deri birçok rolü ve fonksiyonu olan yaşamsal bir organdır Toksin ve infeksiyonlara karşı bariyer, ısı dengesi, su ve elektrolit dengesi, yağ deposu, yalıtım ve dokunma duyusunu sağlar Bu fonksiyonlar doğumdan itibaren bazı değişikliklerle sağlanır Değişikliklerin en yoğun olduğu dönem doğumdan sonraki ilk iki yıldır Aköz fakat steril atmosferden patojenlerden zengin kuru ortama geçiş yenidoğan derisinde dramatik bir değişim oluşturur Epidermal bariyerin bütünlüğü su kaybı ve mikroorganizma direnci için önemlidir Temel deri bakımının amacı travmatik yaralanmaları azaltmak, olgunlaşmamış bariyer fonksiyonunu korumak, deri bütünlüğünü sağlamaktır VERNİKS KAZEOZA Verniks kazeoza anne karnındaki dönemde fetusu koruma görevinin yanısıra antioksidan, yara iyileşmesini kolaylaştırma, su geçirmezlik özellikleri de olan fizyolojik bariyerdir Doğumda deri verniks kazeoza ile kaplıdır Bu beyazımsı yağlı tabaka tüm vücudu örtebilir veya sadece kıvrım bölgelerinde var olabilir Doğumu izleyen saatlerde kurur ve dökülür Rengi anne karnındaki dönemdeki problemleri yansıtabilir Verniks kazeozanın kaldırılması: Genellikle doğumdan hemen sonra bebek yıkanmadan önce temiz bir havlu ile silinir ISI DENGESİ Zamanında doğan bebeklerde ilk üç gün içinde ısı dengesinin sağlanmasına yönelik işlemler başlar · Terleme ilk olarak alında başlar ve daha sonra gövde ve ekstremitelerde ortaya çıkar Preterm bebeklerde yaşamın ilk günlerinde ısıya karşı terleme görülmez · Deri vücudun ısısını kontrol etmede yardımcı olur Çok küçük çocuklarda, aşırı sıcak ya da soğukla başa çıkmada ısı kontrolü daha zordur · Üşümemesi için ne kadar giydireceğinize gelince; yetişkinlere göre bir kat fazla giysi giydirilmesi, uykusu sırasında üzerinin örtülmesi yeterlidir · Çok küçük bebeklerde el ve ayaklar soğukta mavi benekli bir görünüm alabilir Bu önemli bir sorun değildir Ancak, soğukta el ve ayakları örtmek bu durumu önleyecektir · Giyimli olduğu halde elleri soğuksa üşüyor olabilir, kolayca terliyorsa fazla giydirilmiş olabilir Koltuk altından derece ile ölçülen vücut ısısı 36-365°C ise üşümüyor demektir · Bebeğinize kundak yapmayınız Kundak doğumda normal olan bebeğin kalçasında çıkıklığa yol açabilir Bunun yerine bebeğinize onlar için yapılmış zıbın, tulum, pijama şeklinde giysileri giydiriniz Bazen bebeklerin kaburga kemiklerinin batmaması için göğüs çevresine sıkı sıkıya bir sargı yaparlar Bunu da yapmayınız, bu sargılar bebeğinizin nefes alıp vermesini güçleştirir Bebeğiniz için çarşıdan aldığınız giysileri paketini ilk siz açsanız bile yıkamadan giydirmeyiniz Pamuklu, yumuşak dikişli, rahat ve kolay yıkanıp ütülenebilen, tüylü olmayan kumaşlardan yapılan bebek giysilerini ve battaniyelerini tercih ediniz Bebeğinizin giysi ve battaniyelerini, havlu ve nevresimlerini sabun veya sabun tozu ile yıkayınız ve ütüleyiniz Çamaşır makinesinin son durulama işleminde suya herhangi bir kimyasal madde ilave etmek gerekmez BANYO Mikrobiyal kolonizasyon doğumda yok ya da düşüktür Birkaç gün içinde aerobik flora eklenir Koagülaz (-) stafilokoklar (S epidermidis) en sık görülendir Saureus gibi patojenik mikroorganizma görülmesi kontaminasyon ile olur Antiseptik banyolar (heksa klorofen, klorheksidin yada povidin iyot) Saureus sayısını azaltsa da toksik etkileri nedeni ile önerilmez Yenidoğanın yıkanması atıkların uzaklaştırılması, görünümünün düzeltilmesi ve mikrobiyal kolonizasyonun azaltılması amaçlarını taşır Ancak işlem 5 dakikadan uzun sürmemelidir Önemli olan banyo suyunun sıcaklığını iyi ayarlayarak özellikle ilk banyolarında onun korkmasına neden olmamaktır Çok az miktarda nötral pH’lı, kokusuz, boyasız solid ya da likid sabun kullanılabilir Antibakteriyel ya da parfümlü sabunlar gereksizdir ve kullanmaktan kaçınılması gerekir Prematürelerde steril su daha güvenlidir ve su ısısı 37 0C’yi geçmemelidir Köpüklü banyo ürünleri irritasyon ve kuruluğa neden olabileceğinden sık kullanılmamalıdır Göbek düştükten 1 gün sonra banyo yaptırabilirsiniz Göbek düşene kadar yumuşak bir bezle bebek cildini uygun bir sabunla silin ve daha sonra durulayın Gün aşırı banyo yeterli olacaktır Ancak ağzını, çenesini ve genital bölgesini sık sık ıslak, sabunsuz, yumuşak bir bezle silmeniz gerekir Bazen anneler bebeklerini banyo ettirmekten çekinirler Banyo sırasında bebeklerinin üşüyeceğini, hasta olacağını düşünürler Bazı küçük noktalara dikkat edilirse banyo yapmaktan hiç bir zarar gelmeyecektir · Banyo esintisi olmayan, ısısı uygun olan ve değişmeyen bir ortamda yapılmalıdır · Banyo suyu sıcaklığı 37°C olmalıdır Pratik olarak bilek iç yüzeyiniz veya dirseğiniz ile su sıcaklığını kontrol edebilirsiniz Ne sıcak ne de soğuk hissetmemelisiniz · Banyosunu beslenme öncesi yaptırmak daha iyi olur Çünkü dolu bir mide ile banyo yaptırdığınız sırada onu tutayım derken karnını sıkıştırmak kusmasını kolaylaştırır · Şampuan ve sabunları bebekler için uygun olan ürünlerden seçmeye çalışmalısınız Banyo sonrasında cildi durulamak son derece önemlidir Banyo sonrası bebek yağı veya losyonlarıyla yapacağınız vücut masajı onun rahatlamasını sağlayacaktır Cildin genellikle kuru olması halinde, günde birkaç kez, özellikle banyodan sonra nemlendirici sürmek gerekebilir BEZ BÖLGESİ BAKIMI · Bez bölgesi bakımı için sık bez değişimi yapılmalı ve bölge ılık suyla yıkanarak dikkatlice pamuklu bezlerle kurutulmalıdır · Beslenme öncesi altı kirli ise veya bebek huzursuz ise bebeğinizin altını değiştirin Beslenme ile barsak hareketleri artacaktır; bu nedenle beslenme sonrasında bebeğinizin altını değiştirmeniz gerekebilir · Bezlerin çok sık değiştirilememesi durumunda, naylon kilot giydirmekten kaçınınız · Emici özelliği fazla olan kaliteli malzemeden yapılmış bezler kullanınız · Alt temizliği önden arkaya doğru yapılmalıdır |
Yenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı |
10-19-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yenidoğan Bebeklerde Cilt BakımıYenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı Napkin (Bez) dermatiti: Bez bölgesindeki döküntü pek çok nedenden kaynaklanabilir En çok rastlanan bez (napkin) dermatitidir Bez bağlamaya bağlı sürtünme ve ıslaklıkla bütünlüğü bozulan deriye, idrarın, dışkının parçalanma ürünlerinin, mikroorganizmaların, sabun ve deterjanlardaki kimyasal irritanların değişik derecelerdeki etkisi, geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı ve ishal bez dermatitinin gelişmesinde rol oynarlar En çok üçüncü haftadan sonra başlar, 7-12 aylar ise en fazla olduğu dönemlerdir Tipik bez dermatiti, temasın en fazla olduğu bölgelerde (gluteal alanlar, genital bölge, karın alt kısmı gibi) yerleşir, büklüm yerlerini etkilemez Değişik şiddetlerde olabilir Bez dermatitlerinin oluşumunda derinin ıslaklık derecesi önemli bir etkendir Nemli ve masere deri daha geçirgen, yaralanmalara ve hasara duyarlı ve daha fazla mikroorganizma ile kolonizedir Bez dermatitlerinden korunmada derinin kuru tutulması temel prensiptir · Yıkanan bezler yerine, tek kullanımlık bezlerin bağlanması, · Bunların sık özellikle dışkılama sonrasında hemen değiştirilmesi, · Bölgenin su ile temizlendikten sonra pamuklu bezlerle kurulanması · İdrar ve dışkının doğrudan temasını kısmen engelleyen bezlerin kullanımı · Günde iki defa, yıkama sonrası uygulanan %1 oranında hidrokortizonlu merhemler ve · Gerektiğinde antikandidal preparatların kullanımı ile bez dermatitleri önlenir ve tedavi edilir Bez dermatitinin bazı tipleri ile karışan klinik görünümlere neden olabilecek ciddi hastalık tabloları vardır: Çinko eksikliği, Langerhans hücreli histiyositoz, primer herpes simpleks virus enfeksiyonu ve konjenital sifiliz tabloları Tedaviye dirençli, farklı klinik görünümdeki bez dermatitlerinde mutlaka dermatoloji uzmanı bir hekime başvurmak gerekir Perianal dermatit: Doğumdan sonraki ilk sekiz gün içinde ortaya çıkar Prematürelerde ve formül mamalarla beslenenlerde sıktır Dışkının pH’sındaki yüksekliğin etkisi sorumlu tutulmaktadır Hafif vakalarda perianal bölgede 2 cm genişliğinde eritem vardır Şiddetli olduğunda daha geniş alan eritemle ödem ve erozyon eşlik eder 7-8 haftada spontan iyileşme olur Dışkılama sonrası hemen yapılan suyla temizlik ve beyaz yumuşak parafin gibi uygulamaları ile önüne geçilebilir SAÇ VE TIRNAK BAKIMI Lanugo: Prematürelerde özellikle sırt, omuzlar ve yüz lanugo denilen kıllarla kaplıdır Bu kıllar normalde doğumdan bir ay önce anne karnındayken dökülür ve yerine zamanında doğanlarda görülen daha kısa lanugo çıkar Saçlar gibi bunlarda ilk aylar içinde yerlerini vellus kıllara bırakırlar Kalıtsal bir hastalık olan konjenital hipertrikozis lanuginozadan ve hipertrikoz ile seyreden hastalıklar ayırt edilmelidir Bazı bebekler fazla saçlı olarak doğarlar Bu saçlar, tekrar yumuşak ve ince yeni saçlar çıkmadan önce ilk birkaç ay içinde dökülebilir Bebeklerin yumuşak olan saçları, daha kuvvetli, uzun ve kalın olan yetişkin saçlarından farklıdır Bazı bebekler çok az saçla doğarlar Bu saçlar giderek normal büyüme düzenine döner ve ilk bir ya da ikinci yılda dökülürler Çocuk ve küçük bebeklerin saçlarının kesilmesi gerekmez Sırtüstü yatan ve hareket eden bebeklerin başlarında saç derisinin yatak çarşaflarına sürtündüğü yerlerde saçlarda seyrelme olabilir Küçük bebeklerin çoğunun saçlarını şampuan ile yıkamaya gerek yoktur Eğer şampuan kullanılacaksa, olabildiğince az miktarda ve sıklıkta çok hafif bir şampuan kullanmak uygun olur Çocuklarda, saçlı derideki yağ bezlerinin çalışma bozukluğu sonucu oluşan kabuklu deri iltihabı oldukça yaygın olup, çoğu zamanla geçer Kabuklar, baş derisine bebe yağı ya da nemlendiriciler ile masaj yaparak çıkarılabilir Bebeklerde saç rengi oldukça çeşitlilik gösterir Bazı bebeklerin saçları doğduklarında koyudur Bu saçlar daha sonra dökülerek yerlerine açık renkli saçlar çıkar Tersi daha az yaygındır Kızıl saç, saçların normal büyüme düzenine girdikleri altı ya da dokuz aya kadar belirgin olmayabilir Ayrıca, saç rengi, bebek büyüdükçe de değişebilir Bu bağlamda, sarışın çocukların saçları genellikle sekiz yaş civarında koyulaşır Bebeğin tırnağını, ona özel bir bebek tırnak makası ile kesebilirsiniz Uzamış tırnaklarıyla bebek, yüzünü ve gözünün kornea tabakasını çizebilir Bebek tırnak makasıyla tırnağın keskin ve sivriköşeleri de ince bir törpüyle yumuşatın Bu işlemi yaparken yanınıza bir yardımcı almalısınız Bazen tırnak altındaki deri tırnağın ilk gelişimi sırasında yeterince düz olmayabilir Bu durumda tırnak deriye batar ve el ya da ayak parmağının ucunda şişlik veya kızarıklık oluşabilir Bu, tedaviye gerek kalmadan tırnak büyüdükçe zamanla geçecektir GÖBEK BAKIMI: Göbek kordonu anne karnındayken bebeğin anne arasında kan yoluyla oksijen ile karbondioksitin ve besin maddeleri ile bebeğin atık maddelerinin değişimini sağlayan çok önemli bir yapıdır Doğum sonrası artık bir işlevi kalmaz Temiz ve kuru tutulursa yaklaşık 5-10 gün içinde düşer, yeri iyileşir Bu zaman zarfında bebeğinizi her gün bebek yağları veya losyonlarıyla göbeğini koruyarak silebilirsiniz Göbeği düşesiye kadar, henüz düşmemiş göbek kordonunu bezin içine koymadan, dışarıda bırakacak şekilde bezini bağlayınız Bu şekilde mikropların bulaşmasına çok açık olan göbek kordonunun idrarla ıslanmasına ve mikrop kapmasına engel olursunuz Son çalışmalarda izopropil alkol kullanımı önerilmemektedir Göbek bağı kullanmayın Bu süre içinde bebeğinizi sünger banyosu ile temizleyebilirsiniz Göbek düştükten sonra küvet banyosu yaptırabilirsiniz Ancak ilk banyosu göbek kordonu kuruyup düştükten bir gün sonra yapılmalıdır · Bebeğinizin ateşi yükselirse, · Göbek çevresinde kırmızılık oluşursa, · Göbekte irin gözlenirse doktorunuza başvurun |
Yenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı |
10-19-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yenidoğan Bebeklerde Cilt BakımıYenidoğan Bebeklerde Cilt Bakımı GÖZ BAKIMI: Doğumu takip eden günlerde gözlerde çapaklanma, akıntı ve kızarıklık ile kendini gösteren konjonktivit (göz iltihaplanması) ile de sıkça karşılaşılır Bunun nedeni yeni doğan bebeklerde üretilen göz yaşını burun içine akıtan kanalın drenajının bazen yeterli olmamasıdır Doğum sonrası göz bakımını yaparken günlük kaynamış ılınmış su ile ıslatılmış lokmalar halinde pamuk parçalarını kullanabilirsiniz Önce ellerinizi sabunlu suyla yıkayıp temiz havlu ile kurulamayı unutmayınız Islattığınız pamuk lokması ile bebeğin gözünü pınarından başlayıp kuyruğuna kadar yumuşakça bir kerede siliniz Diğer göz için yeni bir pamuk lokması kullanınız Bu bakıma rağmen bebeğinizin gözü çapaklanıyor, sulanıyorsa doktorunuza başvurunuz KULAKLAR VE BURUN BAKIMI: Temizlik ve bakım için pamuklu çubuk ve benzeri şeyler kullanmayınız Bunlar bebeğin kulaklarını ve burnunu tahriş edebilir Bir parça kaynatılmış ılık su ile ıslatılmış pamuk veya yumuşak bir peçete ile kulakların ve burunun giriş delikleri silinebilir DİĞER Miliarya (İsilik): Derideki küçük ter bezi kanalları olan gözeneklerin sıcak ve nemli havaya ve yüksek ateşe bağlı aşırı terleme sonucu tıkanması ile oluşur Sıcak ve nemin fazla olduğu ortamlar, geçirgenliği olmayan giysiler miliarya oluşumunda önemli rol oynar Aşırı nemlendirici kullanma, sabun ve deterjanlar sorunu daha da artırabilir Tıkanıklık düzeyine göre farklı döküntüler gelişir Daha hafif olan isilik küçük ve kolayca patlayıp ince pullar oluşturan su kabarcıkları halinde görülür Daha ağır vakalarda, kaşıntılı ve su toplayan kırmızı döküntüler oluşabilir Bu döküntüler sıcakta karıncalanma veya kaşınma hissi yaratabilir En yaygın olarak alın, yanaklar, gözkapakları ve bazen de burunda oluşur Ayrıca, bel lastikleri gibi giysi malzemelerinin ter bezlerini tıkadığı yerlerde de görülebilir İlk iki hafta içinde sık görülür Sıcak havada bebeği serin tutmak önemlidir Bezler sık sık kontrol edilmeli ve ıslak olmaları halinde değiştirilmelidir Bel lastiği sıkı naylon kilotlar kullanmaktan kaçınmak gerekir Nemlendirici kullanılıyorsa, çok sık olmamak şartıyla hafif bir şekilde sürülmelidir Sıcak havalarda koyu nemlendirici kullanmaktan kaçınınız Cildi, ılık suyla yıkanmalıdır İnfeksiyon şüphesi varsa antibiyotik başlanmalıdır Kalamin veya lanolin içeren losyonlar, şeklinde zayıf etkili kortikosteroidli losyonların geçici kullanımı yararlıdır Tekrarlayabilir Yenidoğan aknesi: Yenidoğanın baş boyun bölgesinde yerleşir Anneden geçen hormonların etkisiyle ortaya çıkar Genellikle 3-6 ay içinde kendiliğinden iz bırakmadan geçer Bazı bebeklerde devam edebilir; bu durumda ilaç kullanmak gerekebileceğinden mutlaka dermatoloji uzmanına başvurmak gerekir CİLT LEKELERİ Çiller: Normal olarak doğumdan sonra oluşur Pigmentlerin ürettiği boya maddeleri ile renkleri koyulaşır Çiller, çocukluk döneminde yanaklar, ellerin üst kısımları ve dirsekle bilek arası gibi vücudun en fazla güneş gören yerlerinde normal ile aşırı güneş ışınlarına maruz kalma sonucu oluşmaktadır Çil oluşumu iyi bir güneşten korunma yöntemi ile önlenebilir Güneşli havada ince giysiler giydirme, şapka takma, çocuk arabasına gölgelik takma dışarıda gölgede durma güneşin morötesi ışınlarına (UV) karşı en iyi korunma yöntemleridir Gerekli olduğunda, koruma faktörü 15 ya da daha fazla olan koruyucu bir güneş kremi, giysilerle korunmayan yüz,ellerin üst kısmı ve ayaklara az miktarda sürülebilir Çok küçük çocuklar için, hafif bir losyon ağır bir kremden daha yararlıdır Çocuğun derisinin çok kuru olması durumunda, krem losyondan daha etkili olabilir Doğumsal benler: Yenidoğanların yaklaşık %1’inde doğumsal benler vardır Küçük ve orta büyüklükteki benler klinik fotoğraflarla izlenir, yapısındaki değişikliklere göre çıkartılabilir Yaşam boyu malign melanom riski %46-8 arasında değişmekte bunların yarısı ilk beş yaş içinde ortaya çıkmaktadır Habis dönüşüm en çok puberte öncesi dönemde gelişmektedir Dev doğumsal benler olabildiğince erken dönemde büyüklüğü ve yeri uygun olduğu durumlarda tamamen çıkartılmalıdır Hemanjiomlar (Kırmızı benler/damar benleri): Yenidoğanların %1-26’sında rastlanır, kız çocuklarda erkeklerden dört kez daha fazladır ve özellikle prematüre doğanlarda sıktır Yaklaşık yarısı doğumda vardır Diğerleri ilk ay içinde ortaya çıkar En çok baş ve boyun bölgesinde yerleşir On yaş civarında çoğunda tamamen geriler, ancak yerlerinde iz ya da renk değişikliği kalabilir Çok sayıda hemangiomun bir arada oluşu iç organ tutulumu ile giden ölüm oranı yüksek hastalıkların habercisi de olabilir Mongol lekesi: En sık görülen pigmenter değişikliktir Doğulu siyah ırka mensup olanlarda daha sık görülür Sakral bölge veya sırt alt kısım en çok yerleştiği alanlardır Mavi-siyah tonda birkaç milimetreden 10 cm veya daha büyük çaplara uzanan yapılardır Hemen hemen bütün mongol lekeleri puberte öncesi kaybolur Café-au-lait makülleri: Yuvarlak veya oval, açık kahverengi lekelerdir Çapları birkaç mmden 20mm’ye ulaşabilir Sağlıklı yenidoğanda en çok gluteal bölgede tek lezyon olarak görülür Seyrek olarak beyaz ırka mensup çocuklarda üç, diğer ırklarda beşten fazla cafe-au-lait makülü bulunur Puberte öncesi altı veya daha fazla sayıda 05 cm ve daha büyük puberte sonrası ise 15 cm veya daha büyük maküllerin varlığı tip 1 nörofibromatöz lehinedir DİKKAT! Bebeğinize bakım yapacağınız zaman ellerinizin temiz olduğundan emin olunuz İlk haftalarda karşılaşabileceğiniz döküntü veya sarılık gibi renk değişikliği şeklindeki cilt sorunlarınız olabilir Cilt değişikliklerinin ne olduğunun tanımlanmasının en iyi görülerek yapılacağını unutmayınız ve dermatoloji uzmanı ile bağlantı kurunuz Dr Zeynep Topkarcı |
|