Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kültür-Sanat > Şiir Cenneti

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bakmaklar, ismet, özel

İsmet Özel Bakmaklar

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İsmet Özel Bakmaklar



Bakmaklar

Donyağından yapılmış sabunların

ürkütüp sindirdiği gözlerim vardı - ağır -

ağır yani çoraplı ve sürgün doğmanın

taşınmaz kıldığı

Ben şenlikçisiydim pıhtı kanın

keten helvacılardan, bileycilerden

rugan çizme giyilen çağlardan geçerdim

barutun ve susamanın güzelliğiyle

tek yatmanın akmayan yüzüyle geçerdim

Oraya, göğsüme iliklediğim hayvanı ayartmadan

direnmenin mayasını ellemeye

Gün dönerdi, benzi solardı kahkahamın

kapardım kapımı gevşeyen bir yanımla

ve hergece yatağımda bir engerek bulmanın

süregen iğrentisiyle dolardım, sesim

öylece - Kusmuk Gibi - kalırdı ağzımda

Çünkü heryerde bir göğün ufak kaldığı vardı

- akşama özgü göğsümü açardım

ey mutlu seri penceresi doğanın -

heryerde köpeksi koklaşmaların sürüp gittiği vardı

uyurken bir kadına doyar gibi kanardı ayaklarım

kanardı ve bir irin seliyle boğulurdum hersabah

Oysa babam bilirdi yaşadığını aptes alırdı çünkü

anlatacak şeyleri vardı, eğilip kalkmaları

dualar okuması, doğum sancılarıyla bırakıp gitmesi anamı

Ah, göğe uzatıyorum bir cumartesiyi

hayın bir çalgıyı kuşanıyorum göğün huysuz kuşlarıyla

GÖK! Bir kahkahaya geçirdikçe dişlerimi

bir tabut kalmıştır akşam olmaya

bir tabut beklenen bir aydınlıktır

beklenen bir ses gibi avlularda

Anam kirliserin penceresinde doğanın

uykusu ayaklanır kanı birikir saçlarına

gözlerine uyuşuk bir hınç siner artık

ölü bir erkeği almıştır yatağına

o soğuk ölüyü, o kurutulmuş anıyı

birdenbire benim ağzıma takılır herşey

giderim akşama özgü göğsümü açmaya

Ben nereye adımı yazsam

nereyi göstersem parmaklarımla

orası şapkalar yüklü bir vagondur,

nerede daralmış görsem bir adamı

akşamın güzel buğusunda eli-ayağı tutulmuş

bir çiçeğe uzanırken utandığını görsem

işte iğrentim yayılıyor derim, işte sırtlanlar soluyor ellerimde

kuşlar çoktan kapamışlar tarlalarını

O zaman bir üzünç aralığında - herkes gibi - başlar korkum

Ey irin mutluluğu!

Ey durmayıp ağrıyan kemiği usumun!

Uğunursam beni hazdan delirten hayvanın ortasında

ben koşarken derelerde birikirse çocukluğum,

piçliğim birikirse sesimin o hıncahınç boşluğunda

coşkunun en sağlam atıyla geliyorum

sövgüm büyüyor, ağartıyor günümü

TAN! Ölü bir keçiyle saçlarımı taramanın vaktidir

sarı bir bilincin ötesini ellemek istemenin

bir üzünç aralığındayız artık TAN!

savulun, çıplaklığım geliyor ardımdan

(1964)

İsmet Özel


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.