Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
edenin, kabul, olur, olurmu, tövbe, tövbesi, yapanın, yapıp, zina

Zina Yapanın Tövbesi Kabul Olur Mu? Zina Yapıp Da Tövbe Edenin Tövbesi Kabul Olurmu?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Zina Yapanın Tövbesi Kabul Olur Mu? Zina Yapıp Da Tövbe Edenin Tövbesi Kabul Olurmu?



Zina Yapanın Tövbesi Kabul Olur mu? Zina Yapıp da Tövbe Edenin Tövbesi Kabul Olurmu?
Zina Yapanın Tövbesi Kabul Olur mu? Zina Yapıp da Tövbe Edenin Tövbesi Kabul Olurmu?
TÖVBE EDENLER
Tevbe veya tövbe; yaptığı kötülükten pişmanlık duymak, bir daha yapmamaya karar vererek, Cenâbı Allah'tan af dilemektir Yalnız günah işlemiş olanların değil, bütün mü'minlerin günahlardan arınarak kurtulmaları, ancak tövbe etmekle mümkün olur Tövbe, bir kulluk görevidir ve her zaman yapılması gerekli bir ibadet şeklidir Hucurat 49/11: " Kim ki tövbe etmez, işte böyleleri zalimdir "
ALLAH TÖVBE EDENLERİ SEVER
2/222: Allah, çok tövbe edenleri sever
9/118: Şüphesiz ki Allah TEVVÂB'tır, Tövbeleri çok kabul edicidir, RAHÎM'dir, merhameti sınırsızdır
Tövbe edenler, Cenâbı Allah'ın sevgisi ile yücelmiş mutlu benliklerdir Onlar Allahü Teâlâ'ya yönelerek her zaman çok ve pek çok tövbe ederek kulluk görevlerini yerine getirirler Cenâbı Allah'ın bir isim sıfatı da tövbeleri çok kabul eden, tövbe nasip eden, Kendisine yönelenleri karşılıksız bırakmayan anlamında TEVVÂB oluşudur Tevvâb'lık ve kuldaki " tövbe etme " ilişkisi, bir yaratılış yasası olarak her zaman devam etmektedir Kul, bilip bilmediği günahlardan dolayı Cenâbı Allah'a sığınarak tövbe edecek ve çok affedici ve merhametli olan Yüce Allah'da kulunu bağışlayacaktır
AF DİLEMEK BİR İBADET ŞEKLİDİR
24/31: Ey mü'minler, hepiniz topluca Allah'a tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz
51/18: Takva sahipleri seher vakitlerinde af dilerlerdi
Tövbe, sadece günahlardan kurtulma değil, aynı zamanda bir ibadet şeklidir Cenâbı Allah, bütün mü'minleri tövbe etmeye çağırmaktadır Allahü Teâlâ'ya sığınarak tövbe etmek, aynı zamanda imanın kuvvetlenmesini de gerçekleştirir Böylece bilip bilmediği günahlardan affa erişen mü'min, günahsız olarak bir üst mertebeye çıkarak yücelecektir Hadis de: " Tövbe eden hiç günah işlememiştir " diye buyrulması tövbenin önemini vurgulamaktadır
Kur'ân; kemale ermiş benliklerin temsilcisi takva sahiplerinin tövbe ibadetlerini gecenin son üçte biri olan seher vakitlerinde yaptıklarını belirtmektedir Tövbe, günün her vaktinde yapılırsa da seher vakti; dua, af ve merhametin kabulü bakımından çok önemli bir zaman dilimidir Peygamber Efendimiz : " Ben her gün 70 defadan çok tövbe ederim " diye buyurmakla tövbenin her zaman yapılması gereğine açıklık getirmiştir
TÖVBE İLE İMANA YÖNELİŞ
5/74: Halâ Allah'a yönelip tövbe ederek O'ndan af dilemiyorlar mı?
9/126: İman etmeyenler her sene bir veya iki defa çeşitli belâlara çarptırılarak imtihan edildiklerini görmüyorlar mı? Böyle iken yine tövbe etmiyorlar, ibret almıyorlar
7/153: Günahları işledikten sonra tövbe edip imana sarılanlara gelince, tövbe ve imandan sonra Allah çok affedici, çok merhametli olacaktır
Cenâbı Allah, birçok ayetlerle günahkarları ve yanılgı halindeki insanları tövbe etmeye çağırıyor Onlar görmüyorlarmı ki, her sene bir iki defa çeşitli belalar ile sınava tabi oluyorlar Hastalık, kaza, sıkıntı vs onları perişan ediyor Halâ tövbe etmiyor, gerçekleri göremiyorlar Ancak kalplerinde iman ışığı yanar da; " Suçluyum, kötülük yaptım, pişmanım, vazgeçiyorum " derlerse durum değişir O zaman Allah'ı çok affedici ve çok merhamet edici bulacaklardır Cenâbı Allah'a giden yolda bir köprü durumunda olan tövbe etme sırrı, imanı gönlünde hissetmenin de bir neticesidir
SEN AFFETMEYİ ESAS AL
7/199: Sen affetmeyi esas al
42/40: Kötülüğün cezası, ona denk bir kötülüktür Fakat affedip barışmayı esas alanın ödülünü bizzat Allah verir
3/134: Takva sahipleri insanların kusurlarını affederler Allah da o iyilik edenleri sever
24/22: Affetsinler, hoş görsünler Allah'ın sizi affetmesini istemez misiniz?
Kur'ân yapılan bir kötülüğe, ancak eş ve dengi bir cezayı öngörmekte, adaletin böylece işleyeceğini açıklamaktadır Kötülüklerin karşılığı olarak ceza verilirken, haddi aşarak zulüm de yapılmamalıdır Ancak, affetmeyi esas almanın ödülü ise bizzat Cenâbı Hakk tarafından verilir En sevgili kul olan takva sahipleri; kendilerine yapılan kötülükleri ve kusurları, ceza vermeye güçleri yettiği halde, hep hoş görmeyi ve affetmeyi tercih ederler Nasıl ki Allahü Teâlâ bizlerin günahlarını affediyorsa, sen de affı tercih ederek barışmayı esas al
RAHMETİMDEN ÜMİT KESMEYİN
39/53-54: De ki : Ey günah işlemekte haddi aşarak kendilerine zulmetmiş kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin Muhakkak ki Allah, bütün günahları bağışlar Çünkü O; çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir Öyle ise azap yakanıza yapışmadan Rabbinize dönüp O'na teslim olun Sonra size yardım edilmez
23/118: Şöyle yakar: Rabbim! Affet, merhamet et, Sen merhametlilerin en hayırlısısın
İslâm bilginleri bu ayeti, kulun işlemiş olduğu en büyük günahlarını bile affedebileceğinin müjdesi olarak görmüşlerdir Bu suça teşvik değil, insanların en kötü şartlarda bile Cenâbı Allah'a sığınmak sureti ile af edilebileceklerinin bir kanıtıdır Şu halde bütün günahlar, hatta şirk (Allah'a ortak koşma) bile Yüce Yaratıcı'nın sonsuz rahmetinin lütfu olarak tövbe ile affedilmektedir Nisa 4/116: " Doğrusu, Allah Kendine şirk koşulmasını asla bağışlamaz" ayetinin hüküm ihtiva etmesi, kulun af dilemediği takdirdedir Yoksa tövbe edildiği zaman Cenâbı Allah'ın affetmeyeceği hiçbir günah yoktur Ancak kul, aynı suçu bir daha tekrarlamamalıdır
TÖVBELERİ ASLA KABUL EDİLMEZ
3/90: İmanlarının arkasından inkâr yoluna sapmış, sonra da inkârlarında daha da azıtmış kimselerin tövbeleri asla kabul edilmez Onlar sapıkların ta kendileridir
İman ettikten sonra; nankörlük ederek hak ve hakikatten, İslâmiyet yolundan sapanlar ve sonra inkârlarında daha da ileri gidenler için sonsuz kurtuluşlarını sağlayacak tövbe yolu onlara tamamiyle kapatılır Çünkü onlar, ne yaptığını bilmeyen sapıklardan başkası değildir Kur'ân inkâr etmeyi adet haline getirenler için kalbin mühürlenmesi ifadesini kullanmaktadır Araf 7/101: " Allah, inkar etmeyi adet haline getirenlerin kalblerini işte böyle mühürler "
ÖLÜM DÖŞEĞİNDE TÖVBE
4/18: Devamlı kötülük yapıp da herbirine ölüm gelince: " İşte ben şimdi tövbe ettim " diyenler için tövbe yoktur Kâfir olarak ölenlere de tövbe yoktur Böylelerine Biz korkunç bir azab hazırladık

Kur'ân; kötülükleri yapıp yapıp da, ölümün acı gerçeği ile can çekişirken " İman ettim " demenin geçersiz olacağını açıklamaktadır Ancak akıl ve şuur yerinde iken ve ölüm ile karşılaşmadan daha evvel, Cenâbı Allah'a sığınması, tövbe ederek de iman etmesi ile af gerçekleşebilir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.