Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çiçekleri, kader, ordusunun, sümeyye

Ey Sümeyye Ordusunun Kader Çiçekleri !

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ey Sümeyye Ordusunun Kader Çiçekleri !



Eyy Sümeyye ordusunun kader çiçekleri


Ölümlerden ölüm beğenenlerin ıstırabını düşündükçe rahatlayın

Siz, yetim çığlıklarınızı alın yanınıza ve öyle çıkın kendi duruşmalarınızdan

Kafeslere sığınan onların başlarıdır ancak

Hayat, sizsiniz! Yeni ufuklara açılan her kapının ardında siz varsınız:


Gözleriniz var, göz değmemiş; elleriniz, canhıraş sarılan kaderin ince ipine

Bir yanda küresel mezarlık, diğer yanda iman tercihi

Ne kadar da düşkünler mazi mezarlığına, görüyorsunuz

Elleri, ejderha eli gibi korkunç, sesleri salya salar ağız mağaralarında

Yakut damlalar çoğaltıyorsunuz her adımınızla, adımınız ilmini çekiyor kederin

Muhammed davasının dualarla büyümüş gelinlerisiniz siz ve annenizin kursağında gelecek


Evet, onlar da ölecek ve onlar da kuruyacak o rüzgarın hışmıyla

İnsanlık ufkunda dalgalanacak olan bayrak sizin emanetiniz olacak bugünden

Yalnızlığın ortasında kırık kelebekler gibi durmayın öyle

Kanlı gömlek gibi giydiğiniz acılarınızla yürüyün sokaklardan;

başınızı dik tutup ve öylece bakıp ufka

Sahi, başkalarının günahlarını ne örter ki, yeni günahlar dışında?

Öyleyse, düş yorgunu bakışlarınızı esirgemeden çıkın sabahlara

Dingin ve inatçı Yarınsız şafaklar elbette sizin değil ve elbette,

yarını büyüten dillerin güvercin ürkekliğiyle çıkmayacaksınız düşlerinizden


KANDİL TEK BAŞINA YANAR Yarının çağrılıları siz/siniz, onlar değil,

alayla kahkahalar atarken yüzünüze

Sizsiniz, dolar karşısında değer kaybetmeyen tek gerçek! Başkalarının yitik

cennetinde bağlı değil buraklarınız ve ifritlerle çağrılmıyor adınız

Diplomasız hayatlar bağışladılar size, kabul; ama dileklerin sonsuz yolculuğuna kesilen

bütün biletler size

Sizin için satılıyor bütün talih kuponları, ateşten kıyafetlerse onlara

'Kandil tek başına yanar' evet, ama ateş kışkırtıcılarının cehennemi olur yaydığı aydınlık

Titrek ışıklarla aydınlattığınız bütün sokaklardan,

başınızla selam vererek geçeceksiniz yarın hayalcileri gibi

ve öylece tepeden tırnağa iffetle, gururla


Korkmadan söyleyin yaldızlı ruhların türküsünü

Çünkü o türkü, en çok sizin dilinize yakışır ve başkalarının kalbinin

mührünü ancak sizin sesinizle açar Bilgelik yakışır bakışlarınıza ve başlarınıza


Bir kandilin terkedilmişliği de olsa yaşadığınız,

sessiz ve düşmanca kargaşaların ortasında parlıyorsunuz zöhre gibi

Ve ölümü düşündükçe tebessüm provalarına çıktığınız iman taraçalarında,

kolay ölümdür sizi bekleyen, bunu biliyorsunuz


Peki, nedir sırrınızı düşündükçe sonsuz bir ışık yaymanız kolay ölümlü olduklarını sananlara?

Biz, bükük kalan boyunlarınızı okumayı öğrendik ya, gerisi kolay

Biliyoruz, ancak başınızın üstünde çoğalırken günah kaygısı,

korkusu içinize sinmiş bir yarını istemiyorsunuz

Sizi karanlıkta kuşatan metaforu iyi tanıyın Uykuya giden kandil gibi sürecek

ve beyaz bir lale olarak doğacaksınız, yeniden


Yeniden Beyazlığı farkedeceksiniz ve yeniden farkettireceksiniz

Sıradan ışığa tutunanların gözlerini kör edecek ziyasınız siz


Onlara cehennem kabusu verirken,

bize uzak hayal ülkesinden müjdeler getirirsiniz Bırakın tehlikeli tedirginliğinizi, geride kalsın

Sizden kalan bütün izlerin üstünü örteriz biz, tıpkı örtüyü bir bayrak gibi dalgalandırdığınız yerden

cehennemini yaşayanlara inat, alevde ölmeye can atanlara inat, uçarcasına koşun yüreğinize

Dünya konukluğunuza her gün yeni bir çentik atıyorsunuz,

kabul; ama ışığa yönelmekte geç kalmadan sarılın elinizdekilere


ATEŞLE GÜL BİR OLUNCA Kendi yalnızlığınıza sorun kendinizi

Ruhunuza, kalbinize ve aklınıza

Korkmayın yalnızlığınızdan, korkunç kalabalıklığından korkanlara acıyın sadece

Başkalarına sığınak olan korkuyu gülümseyerek karşılayın


Başkalarının binlerce kişilik yalnızlığını görüp, tek kişilik ümit ordunuzu düşünerek yaşayın

Hayallerinizin çok sesli bir ışık donanması gibi etrafınızı kuşattığını hissederek rahatlayın

İdeal birliğine inanın, bizim inandığımız gibi


O birlik, bir lâlezârı andırır; rengâhenk ve bütün canlılığıyla

'Ateşle gül bir olunca' ancak, sakin ve huzurlu ışıklar gibi yayılacaksınız yarına ve

şaşkınlıkla bakacak ışık olduğunuza inanan uzaklıklar

Yalnızlığınız arttıkça ve paramparça olduğunuz sürece büyüyecek ülkünüz


Dev ağızlı ümitsizlik, gergedan derili ümitsizlik, bilinçten ayıklanmış

ümitsizlik yeniden saracak etrafınızı

Ve belki ümitsizlik çok uzakta parlayan ideal halesinin ilk hamlesi gibi görülecek


'Ve nefret ederlerken sizden, etmiyorsanız siz' ve

dayanabiliyorsanız kalmamışken

içinizde hiçbir şey, irade gücünden başka 'dayan' diyen,

ay kaybolurken gökte siz

ağlarken ancak kurtulur size salya akıtan nehirlerin

ardındaki çirkin dudaklı ağızlar


DÜŞLERİN SONSUZ KIYISI İşte öylece kurtulursunuz,

güneşte boğulan ve

acıkmış/donmuş dualardan Bu dualar ki, zaten yokturlar


Ülkenin en tenha ve ılık köşelerinde, tıpkı size benzeyenler için

yaslı yağmurların yağdığını bilin!


Sizin ruhunuza acıyan kederli gölgelerimizi titrek ayışığı altında

azaba çağırdığımızı bilin!

Küçük bir yaprak düşerken sürgün saçlarınızdan,

damlayan her terin tuzunda emeğimiz olduğunu bilin!


Kan kokusu almış birer ejderha gibi sizi yutmaya hazırlanan cehennemî

sokaklarda ruhumuza söz geçiremediğimizi bilin!


Safran renkli başörtünüzün gözlerimizi büyülediğini bilin!

Özgür kalplerinizin, tutsaklığınıza son vereceğini bilin!

Başkalarına karşı açık oyunlar oynadığımızı bilin ve kendi nefeslerimizi soluduğumuzu,

başkalarının enkazlarına bakıp

Uçarı kuşlar gibi durduğunuz cadde ve sokaklarda, her kim sizin için kem

gözle bakıyorsa benzerlerinize, sonsuz düşlerin kıyısında buluştuğunuz

meleklerle onlara kin üfleyin Sessiz kahkahalar açar iffete sarılı gözlerinizde

Dua edeceksiniz düşmanlarınıza bile:

Onları ıslah et Rabbim! Onları ıslah et Rabbim! Onları ıslah et Rabbim!

ÖRTÜN, BÜTÜN ÖRTÜLECEKLERİ

Herkesin hissesine düşmeyen bir Hesse türküsü söyleyeceksiniz coşkulu, iğreti ve alaycı:

Öldüm bütün ölümlerle ben şimdiyedek Yeniden isterim ölmek bütün ölümleri

Ağacın ölümünü ölmek tahta tahta Taş taş dağın ölümünü Toprak ölümünü kumun

Çıtırdayan yaz otlarının ölümünü yaprak yaprak Ve kanlı ve zavallı ölümünü insanoğlunun

Güleceksiniz ve kahkaha atma sırası size gelecek Siz doğarken her

zulmün ardından ve yeniden, mutlu tebessümleriniz çıldırtacak kan emici zavallıları


Titreyen ve gerilen bir yayın önünde duruyor onlar ve siz,

korkunç dalgalarına hükmediyorsunuz kötülük denen denizin

Örtün, bütün örtülecekleri örtün

'Beni örtün!' emriyle herkesi

cennete çağıran Peygamber'e uyarak örtün bütün örtülecekleri

Çünkü, ateşten bir lâleye dokunur size dokunan

Ve bakırdan bir zambağa


((alıntı))

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.