Halimin İlmini Bilmem Gerek |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Halimin İlmini Bilmem GerekHuriye KARNAP kaleme aldı, Geçtiğimiz Ramazan ayında yerel kanallardan birinde bir programa gözüm ilişmişti Programa davet edilen hoca, bilgisayar üzerinden sorulan çeşitli dini sorulara cevap veriyordu Manayı bozmadan aklımda kaldığınca sorulardan biri şöyleydi: “Zemzem suyunun oruç bozmadığını işittiğimden beri susadığımda zemzem içerek oruç tuttum 6 yıldır bu şekilde oruç tutuyorum Zemzem içmek oruç bozar mı, bozuyorsa bugüne kadar tuttuğum oruçlar kabul olur mu?” Bir an yanlış mı anladım diye tereddüt ettim ama hoca da aynı şekilde anlamış, tebbessümle “Öyle oruç mu olur?” diyerek kısa bir cevapla o faslı kapatmıştı Galiba bazen halis niyetlerle yerine getirmeye çalıştığımız amel ve ibadetlerimizi nasıl yapmamız gerektiğini bilmediğimiz için heba ediyoruz ve böylece sorumluluğu üzerimizden düşürdüğümüze inanarak atalarımızın veciz sözüyle “Ağlanacak halimize gülüyoruz” Ya dinle ilgili temel bilgileri ehlinden almıyoruz ya da merhum Necip Fazıl’ın şiirsel bir tatla dile getirdiği “Yandı kitap dağlarım, ne garip bir hal oldu/ Sonunda bana kalan yalnız ilmihal oldu” gerçeğini görmüyor, adı güncelle ilişkilendirilmiş dini içeriğe sahip nice kitapları okuyup artık dini bildiğimize inanıyoruz Lakin gerek günlük yaşantımızda gerekse televizyonlarda karşılaştığımız sorulardan ve uygulamalardan anlaşılıyor ki, Müslüman olarak sahip olmamız gereken temel bilgilere önem vermiyoruz, umursamıyoruz Oysa “Bilgi edinmek çok güzel bir iş Ama öğreneceğimiz bilgi öncelikle günlük yaşayışınızda ve ibadetlerinizde size lazım olan dini bilgiler olmalıdır” diyen İmam Malik’in (rha) nasihatini dikkate almak daha doğru olmaz mı? Elbette dini ilimler sahasında hepimizin alim olmak gibi bir zorunluluğu yok Derinlemesine bilgiyi işin ehline havale eder, gerektiğinde onların sözlü veya yazılı aktardıklarından öğreniriz Buna karşın İslamiyet’i din olarak kabul ettiğimiz andan itibaren bazı temel bilgileri öğrenmekle mükellefiz İtikatımızı, amelimizi etkileyecek bu sorumluluğun altından kalkmak için ise ya ilim meclislerinin müdavimi olacağız yahut bize lazım olan bilgileri doğru ve anlaşılır şekilde sunan ilmihal kitaplarını okuyacağız Ne Söyler Bu İlmihaller? “İlmin en hayırlısı, en faziletlisi ilmihaldir” buyuran İmam Serahsi’nin sözünden yola çıkarak bir ilmihal kitabını elimize alıp sayfalarını karıştırdığımızda ana ve alt başlıklar altında kısaca şunları görürüz: (Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük İslam İlmihali) İtikat (Allah’a, peygamberlere, meleklere, ahirete, kaza ve kadere iman), Taharet (temizlik, hayız, nifas halleri, farzları, sünnetleri ve edepleriyle abdest, gusül, teyemmüm), Namaz (namazın farzları, vacipleri, sünnetleri, cuma, bayram, teravih namazları, namazı bozan ve bozmayan şeyler vs), Oruç (orucun şartları, vakti, oruca ait niyetler, orucu bozan ve bozmayan şeyler vs), Zekat (zekatın farz olmasının şartları, altın ve gümüşün zekatı, kimlere zekat verilir, fitre sadakası vs), Hac (haccın farz olmasının şartları, vacipleri, sünnetleri, edepleri, umrenin yapılış şekli vs), Kurban (kurbanın cinsi, kurban kesme vakti, etleri yenen ve yenmeyen hayvanlar, akika kurbanı vs), Kerahet ve İstihsan (her Müslüman için öğrenme ve öğretmenin gerekliliği, mukaddesata hürmet ve saygı, faizin mahiyeti, aile ve akrabalık ilişkileri, yiyip içmede helal olanlar ve olmayanlar, giyilmesi ve kullanılması gerekli ve caiz olanlar vs), İslam Ahlakı (selam vermek, musafaha, davete icabet, komşuluk hakları, hasta ziyareti, güzel ve çirkin huylar vs), Peygamberler (isimleri, Kur’an’da anılan peygamberler ve Hz Muhammed (sav) ve dönemiyle ilgili bilgiler) Bu ve benzeri başlıklar altında kaleme alınan kitaplardan anlıyoruz ki, ilmihal; içinde bulunulan halin ilmidir Bir başka deyişle bir Müslümanın ihtiyaç duyabileceği inanca, ibadete, günlük yaşantıya, insanlar arası ilişkilere, ahlaka ve peygamberlerin hayatlarına dair özlü bilgileri içeren kitaplardır Şu halde ilmihal okuyan bir Müslümanın zemzem içerek oruç tutması, mekruh bir vakitte namaz kılması, komşumun hakkına girerim endişesi taşımadan balkon ve pencerelerden halı, örtü silkelemesi, hayız halinin en az ve en çok süresini önemsemeden namaz kılması, oruç tutması, taharette nelere dikkat etmesi gerektiğini bilmemesi gibi durumlar söz konusu olabilir mi? Olamaz ama sadece bilgiyi edinmekle değil, o bilgiyle amel edildiği müddetçe … Her Ortama Bir İlmihal Muhammed Bakibillah’a (ks) talebeleri sorar: “Efendim bir araya geldiğimizde ne yapmamızı tavsiye edersiniz?” Hazret şu cevabı verir: “Faydalı şeyler konuşun veya açın bir ilmihal kitabı okuyun Çünkü dinden bir mesele öğrenmek gece sabaha kadar ibadet etmekten daha sevaptır Hem dinini öğrenmek kalbi de temizler Unutmayın, herşeyin bir rızkı vardır” Talebeleri sordular: “Kalbin de mi?” Hazret “Elbette kalbin rızkı da büyük zatların sohbetini dinlemek veya onların yazdığı ilmihal kitaplarını okumaktır Yoksa kalp rızıksız kalır, hastalanır…” Bu küçük kıssadan hissemize düşeni; yakınlarımızla, arkadaşlarımızla, komşularımızla bir araya geldiğimizde dinimize dair bilgileri öğrenmeye vakit ayırmak şeklinde özetleyebiliriz Tabi ki hal hatır sormalar, derdi olanın derdini paylaşmalar yahut eğlenceler de olacak ama en azından on dakikamızı ilmihalden bir meseleye ayırmak çok meşakkatli bir durum olmasa gerek Günlük telaşlar içinde bir ilmihal kitabını bir çırpıda okuyup bitirme, üzerinde düşünme hevesini bulamayabiliriz lakin parça parça okumalarla en azından günün beş vaktinde kıldığımız namazın herşeyini kısa sürede öğrenebilir, hatamız varsa düzeltebiliriz Yine ramazan öncesi oruçla ilgili hükümleri, zekat verme sorumluluğumuz başladığı anda zekatla ilgili bilgileri, keza hac, umre gibi konuları da aynı düzenle öğrenip, sindirmek mümkün Eğer gittiğimiz bir sohbet meclisi varsa orada da güvenilir bir ilmihal kitabının bulundurulması gerekebilir Zira cemaatin içinden biri o günkü sohbet konusunun dışında durduk yere aklına takılan bir meseleyi sorabilir Sohbet eden kişi, o gün anlatacağı konuya gayet iyi bir şekilde hazırlanmış olabilir ama belki o soruyu cevaplandırabilecek kadar bilgiye sahip değildir yahut tam hatırlayamamadığı için yanlış bir şey söylerim düşüncesiyle vebale girmek istemeyebilir Böyle bir durumda en sağlıklısı orada bulundurulan ilmihal kitabını açıp, soruyla ilgili kısımları gözden geçirmektir Böylece şüpheye yer kalmaksızın ihtiyaç giderilmiş olur Hasılı yalnız da olsak bir topluluk içinde de bulunsak ilmihal bilgisi her an karşımıza çıkabiliyor Bu nedenle olsa gerek “İlmihalsiz Müslümanlık olmaz, amelsiz de ilmihal olmaz” derler |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|