|
|
Konu Araçları |
doğan, doğar, fıtratı, hadisinin, hz peygamberin asm her, islâm, yorumu, üzerine |
Hz. Peygamberin (Asm.), &Quot;Her Doğan, İslâm Fıtratı Üzerine Doğar,Hadisinin Yorumu |
07-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hz. Peygamberin (Asm.), &Quot;Her Doğan, İslâm Fıtratı Üzerine Doğar,Hadisinin YorumuHz Peygamberin (asm), "Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar,hadisinin yorumu Mumine Sitesi Her insanın “İslâm fıtratı üzerine yaratılması” ne demektir?Ahlâk, “hulk” kelimesinin çoğulu; huy, tabiat, mizaç, seciye gibi mânâlara geliyor İnsanın fıtratıyla, yaratılışıyla yakın alâkası varRum Sûresinde şöyle buyrulur: “O halde (Habibim) sen yüzünü bir muvahhid olarak dine yönelt Allah’ın insanları yaratmasında esas aldığı o fıtrata uygun hareket et” (Rum Sûresi, 30/30)Şems Suresi'nde de bazı mahlûkata kasem edilir, bunlardan birisi de nefistir Yedinci ve sekizince âyetlerde, “Nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene” kasem edilmektedir Bu âyet-i kerime, “her çocuğun İslâm fıtratı üzere doğduğunu” haber veren Peygamberimiz (asv)'in kelâmıyla birlikte düşünüldüğünde şöyle bir hakikat ortaya çıkar: Demek ki, insanın fıtratı iyice dikkate alınabilse, güzel ahlâkın kaynağına da inilmiş olacakİnsanın bedeni İlâhî bir sanat olduğu gibi, istidadı ve tabiatı da Hakk’ın tanzim ve takdiriyledir; o da İlâhîdirBuna göre, sözlük anlamından hareketle, güzel ahlâk denilince insanın yaratılışında mevcut olan bu kabiliyetlerin yerli yerince kullanılması akla gelir Ahlâksızlıkların tümünde bu sermayenin yanlış kullanılması söz konusudurİnsanın yaratılışında iman etme kabiliyeti vardır Zira insan basit bir masanın bile kendi kendine yapılıp çatılamayacağını bilecek güçtedir Putperestler bile kendilerini birinin yarattığını bilmişler, ama onu doğru tanıyamamışlar ve tabiatlarındaki ibadet etme ihtiyaçlarını, yanlış olarak cansız cisimlerle tatmin etmeye çalışmışlardırHiçbir insanın gıybet edilmekten hoşlanmaması, insan yaratılışının gıybeti reddetmesi demektirYalan söylemenin zorluğu, doğru söylemenin ise rahatlığı, yalanın yasak, doğrunun sevap olduğuna fıtratın şehadetidirKıskanma duygusunun insanın yaratılışına konulması da namus mefhumunun fıtrî olduğunu ders verir bizeBorç para istediğimiz bir dostumuzun, alacağını fazlasıyla geri istemesinden rahatsız olmamız, faizin haram oluşuna fıtratın şehadetidir Misâller çoğaltılabilirDemek ki, insanın yaratılışı güzel ahlâk üzeredir Ancak, insan tabiatına yerleştirilmiş bulunan bütün bu özelliklerin mecralarını bularak tekâmül etmeleri gerekiyor Bu tekâmülün esasları, İlâhî kitaplarda konulmuş ve peygamberlerce (as) insanlık âlemine tebliğ edilmiştir “Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim” hâdis-i şerifinin bir mânâsı da bu olsa gerekHz Peygamber (asm)'in, “Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar Sonra, anne-babası onu Hıristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar” (Buhârî, cenâiz 92; Ebû Dâvut, sünne 17; Tirmizî, kader 5) hadisini nasıl yorumlarsınız?Bu hadisteki temel mesaj, İslâm fıtratı üzere doğan yavruları batıl inançların, menfi ideolojilerin yahut sefahat odaklarının eline düşmekten koruma konusunda anne babaya düşen büyük görevi ve sorumluluğu ihtar etmektirHer insan yaratılış itibariyle lekesiz, tertemiz, iman ve İslâm'a en müsait bir hüviyettedir Fıtrat, yani yaratılıştaki mahiyeti itibariyle her insan lekesiz, tertemiz ve iman ve İslâm'a en müsait bir hüviyettedir; lekesiz, bembeyaz, üzerine her şey yazılabilecek bir kağıt veya üzerine hiç ses kaydedilmemiş bir bant, şekil verilmeye müsait bir macun, kalıplara dökülmeyi bekleyen maden cevheri veya eğilmeye müsait bir fidan gibiNasıl dupduru, saf ve berrak bir pınar suyu, esas kaynağı ve mahiyeti itibariyle tertemiz olup, en faydalı ve şifalı bir hâl almaya müsaittir -Ya da üzerine toz toprak saçmak suretiyle bulandırılıp başka bir mahiyete sokulabilir- Aynı şekilde yeni doğan bir çocuk da fıtrat ve kâinat kanunlarına göre hakikatleri kabule, bulanıklık ve dalaleti ise reddetmeye uygun ve müsait bir haldedir Bu sebeple, 5-15 yaş grubu çocuklara ne anlatırsanız, onlar hemen onu hafızalarına kaydedip, kalp dünyalarına iman ve İslâm adına yerleştirirler Söz gelimi, “Bir köy muhtarsız, bir iğne ustasız olmaz; öyleyse, şu koca kâinat da sahipsiz olmaz; onun sahibi Allah'tır (cc)” dediğinizde, karşınızdaki alıcı o kadar lekesiz ve bu tür mesajların öylesine frekansındadır ki, hiç parazitsiz söylediklerinizi kaydediverirTemiz ve selim fıtrat, küfür ve günahlarla kirletilip, köreltilebilirİnsan, küfür ve inkarla, kâinat çapındaki delillere gözlerini yummuş, kulaklarını tıkamış, vicdanını söndürmüş ve fıtratını köreltmiş; kendini bütün ışık kaynaklarından mahrum bırakıp, karanlıklar içine gömmüş ve haddizatında baştan temiz olan fıtratının üzerine Allah'ın (cc) sevmediği kara lekeler sürmüş olur Buna karşılık, insan iman ve amelle, aslında temiz olan fıtratını muhafaza eder ve saffetini korur O halde; İman asli, küfür ise arızi bir husustur Yaratılışta temiz olan fıtrat, sonradan kirletilir Fıtratın ilk baştaki hali korunmaz, imdadına koşulmaz ve bu yolda gerekli tedbirler alınmazsa, insanın ya Hristiyan, ya Yahudi, ya da Mecusi olması veya aklınıza gelebilecek küfür cereyanlarından birisine yem olup gitmesi mümkün ve muhtemeldirTemiz fıtrat kirletilip bozulunca, insan ikinci bir fıtrat kazanmış demektir Yumurtadan çıkan yavru kuş, uçamasa da yine “kuştur” O, yaratılıştan uçmaya elverişlidir Palazlanma döneminde koşup sıçradığını, düşe kalka uçmaya çalıştığını görür, “Bu kuş, uçacak” deriz Ancak harici bir sebep devreye girer de, kuşun uçma kabiliyetini götürürse, o zaman ne kadar kuş da olsa, uçamaz İşte küfür de böyledir; uçmaya müsait bir kuşun kanatlarını kırma, güdük bırakma ve kümeslerde bu kabiliyetlerini öldürme, önceki ilk fıtratı köreltip, ikinci bir fıtrat ile uçamayacak hale getirmedir İradenin suistimaline ve dış sebeplere binaen fıtratı köreltilen bir insan, ikinci bir fıtrat kazanmış, temiz ve selim yaratılışını kirletmiş olur Nasıl kuşun ilk haline bakıp da, kuştur bu, uçar diyorsak, aynı şekilde yeni doğan bir çocuğa da “Müslüman bu” veya “Müslüman olur bu” deriz Ne var ki, zamanla o yavrunun üzerinde ters yönden sam yelleri eser ve o da iradesini suistimalle bunların üzerine tuz biber ekerse, işte o zaman kolu kanadı kırılır ve fıtrat çekirdeği küfür toprağının karanlıklarında gömülü ve örtülü kalıp, çimlenip filiz çıkarmak ve neticede her mevsim meyve veren bir ağaç olmak için gerekli ısı, ışık ve yağmuru alamaz duruma düşer O artık karanlıklar içinde, kara bir yeni fıtrat kazanmıştır Evet, her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar; fakat, anne-baba, arkadaş, muhit, toplum ve okul gibi dış tesirlerle, bunları lehinde veya aleyhinde değerlendirecek olan irade, fıtrata müspet veya menfi yönde müdahalede bulunur Sorularla İslamiyet |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|