Kabir Azabını Delilleri |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Kabir Azabını DelilleriALLAH yolunda öldürülmüş olanlar için "Ölü" ler demeyin, bilâkis onlar diridirler, fakat siz farkına varmazsınız " (Bakara, 154) a) Kabir azabına delâlet eden ayetter Nitekim Cenâb-ı Hak,"Dediler ki"Ya Rabbi bizi iki defa öldür*dün, iki defa da dirilttin" (Mümin, 11) buyurmuştur Ayette zikredilen iki ölüm, ancak kabirde de hayatın meydana gelmesiyle mümkün olur "Boğuldular ve bir ateşe sokuldular" (Nûh, 25) (Fâ harfi ta'kibiyye içindir) ve, "Sabah akşam ateşe tutulurlar Kıyametin koptuğu gün, (şöyle seslenilir): "Firavunun hanedanını azabın en çetinine sokunuz!" (Mümin, 46) Kabir azabının varlığı sübut kazanınca, kabirde mükâfaatın olabileceğine hükmetmek de gerekir Çünkü azab, ALLAH'ın kulun üzerindeki hakkıdır; se-/âb ise, kulun ALLAH üzerinde olan hakkıdır Buna göre azabı düşürmek, mu-kâfaatı düşürmekten daha güzeldir CenâtH Hak azabı kıyamete erteleyip, hatta bazan onu kabirde gerçekleştirdiği gibi, aynı şekilde O'nun kabirde sevabı ver*mesi daha uygun olur b) Eğer ayetin mânası, 1 ve 2 maddelerdeki gibi olursa,(BAKINIZ RAZİ TFSİRİ İLGİLİ AYETBURAYA ALMADIM) ALLAHu Teâlâ'-nın,"Fakat siz, hissedemezsintz" ifâdesinin bir anlamı kal*maz Çünkü mü'minler, şehidlerin kıyamette diriltileceklerini ve onların ALLAH'*tan olan bir nûr ve hidayet üzere ölmüş olduklarını bilmeseler bile, hitap on*laradır Böylece durumun, bizim dediğimiz gibi, ALLAH'ın onlan kabirde dirilteceği hususu bilinmiş olur c) ALLAHu Teâlâ'nın,''Ve onlar, henüz kendi*lerine yetişmemiş olanlar hakkında müjde vermek isterler" (Al-i İmrân 170) ayeti, öldükten sonra dirilme vâki olmadan ence, Berzah âleminde bir hayatın bu*lunduğuna bir delildir d) Hz Peygamber'in şu sözü: "Kabir, ya cennet bahçelerinden bir bahçedir, veya cehennem çukurlarından bir çukurdur Kabirdeki azâb ve mükâfaat hususundaki haberler, mütevâtir derecesinde gibidir Hz Peygamber (sas) namazının sonunda, azabından sana sığınırım derdi e) Cenâb-ı Hakk'ın, "onlar diridirler" sözünden maksadı, "onların diriltilecekler)" manası olsaydı, bu hususta sadece onların zikredilmesinin bir manası olmazdı Ebu Müslim, buna şu şekilde cevap vermiştir: "ALLAH Teâlâ onları özel*likle zikretmiştir, zira onların cennetteki dereceleri daha yüce, menzilleri da*ha şereflidir Çünkü Cenâb-ı Hak,"Kîm(ler) ALLAH'a ve Resulüne itaat ederse, işte onlar ALLAH'ın kendilerine inamda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salihler ile beraberdir" (Nisa, 69) buyurmuştur ALLAH onları yüceltmek için bilhassa zikretmiştir"Bil ki bu cevap zayıftır Çünkü peygamberlerin ve sıddîklerin derecesi, Cenâb-ı ALLAH onları zikretmemiş olsa da, daha büyüktür f) İnsanlar, şehidlerin kabirlerini ziyaret eder ve onlara saygı duyarlar Du da bazı bakımlardan bizim söylediklerimize delildir Ebu Müslim kendi görü*şüne tercihe sebeb olarak, Al-i İmran süresindeki, Aksine onlar Rableri katında diridirler" (Al-i İmran, 169) ayetini zikretmiş ve "Ayette be*lirtilen, "ALLAH'ın katında oluş," mekân bakımından bir oluş değil, cennette bu*lunuş manasınadır Halbuki cennetliklerin ancak kıyametin kopmasından sonra cennete girecekleri malumdur" demiştir Ona şöyle cevap veririz: "Bahsedilen, "ALLAH'ın katında otuş"un ancak cen*nette olmakla olacağını kabul etmiyor, aksine onlar kabirde veya birbaşka yerde oldukları halde, bunun derecelerinin yükseltilmesi ve ilâhi müjdelerin kendile*rine ulaştırılması manasında olduğunu söylüyoruz |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|