Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
melekleri, münker, nekir

Münker Ve Nekir Melekleri

Eski 08-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Münker Ve Nekir Melekleri




Ölen kimseyi mezarında sorguya çeken ve gerektiğinde onu cezalandıran iki Melek Bunların, Münker ve Nekir diye isimlendirilmeleri, her ikisinin de aşinası olmadığımız garip bir sûrette olmalarındandır Nitekim Arapça'da bir kimsenin, bilmediği veya tanımadığı bir şeyi bilmediğini ifade etmek için, "nekirtü'ş-şey'e" der


Ehl-i Sünnet'e göre, Münker ve Nekir, ölen kişiye Rabbini, dinini ve peygamberini sorarlar Mü'min kişi bu sorulara cevap verir, ama kâfir veremez Bu husustaki hadisler pek çoktur Söz konusu iki melek ölünün kabrine gelir, Allah ölüyü diriltir ve melekler sorularını yöneltirler (Pezdevî, "Ehl-i Sünnet Akâidi" Çev, Şerafettin Gölcük, İstanbul 1980, 237)


Ebu Hüreyre'den; Hz Peygamber (sas) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:


"Ölü defnedildiğinde, ona gök gözlü simsiyah iki melek gelir Bunlardan birine Münker diğerine de Nekir denir Ölüye: "Bu adam (Rasûlüllah) hakkında ne diyorsun?" diye sorarlar O da hayatta iken söylemekte olduğu; "O, Allah'ın kulu ve Resûlüdür Allah'tan başka Allah olmadığına, Muhammed(sas)in O'nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ederim"sözlerini söyler Melekler; "Biz de bunu söylediğini biliyorduk zaten" derler Sonra kabri yetmiş çarpı yetmiş zira' kadar genişletilir ve aydınlatılır Sonra ona "Yat!" denir "Aileme dönüp onlara haber versem mi?" diye sorar Onlar da; "Akrabalarından en çok sevdiği kimseden başkası kendisini uyandırmayan, güveğinin uyuması gibi uyu!" derler Böylece, yatlığı yerden, Cenab-ı Allah onu tekrar diriltinceye kadar uyur


Eğer münafık ise, "İnsanların söylediklerini duyup aynısını söylerdim, bilmiyorum" der Melekler de, "Böyle söylediğini zaten biliyorduk" derler Sonra arza: "Onu sıkıştır" denir Arz onu sıkıştırır da kaburga kemikleri birbirine geçer Allah onu yattığı bu yerden tekrar diriltinceye kadar kendisine azap edilir" (Tirmizi, Cenâiz, 70)


Akâid kitaplarının hemen hemen tümünde, Münker-Nekir'den, bunların kabirde ölüye yönelttikleri sorulardan bahsedilir Kur'ân-ı Kerîm'de bu iki meleğin adından söz edilmediği gibi kabirde ölünün sorguya çekileceğine dair açık bir ifadeye de rastlanmaz Ancak bazı âyetlerin buna işaret ettiği, hattâ bazılarının tamamen kabir suali ile ilgili olduğu Ehl-i Sünnet alimlerince kabul edilmiştir Ömer Nesefi'nin "Akaid"inde: "Münker ve Nekir'in suali Kitap ve Sünnetle sabittir" denmektedir


"Allah, îman edenleri dünyada da âhirette de değişmeyen sağlam söz üzerinde sabit kılar Zâlimleri ise saptırır Allah dilediğini yapar" (İbrahim, 14/27) âyetinde geçen âhiret hayatından maksat kabir; "sabit söz''den maksat da "Kelime-i Şehadet''tir denmiştir İbn Mâce, Sünen'inde şöyle demektedir:


"Allah, iman edenleri sabit bir söz ile metanetli kılar" âyeti, kabir azabı (sorgusu) hakkında indi Ölüye kabirde; "Senin Rabbin kim?" diye sorulur O da; "Rabbim Allah'tır, Peygamberim Muhammed (sas)'dir" diye cevap verir İşte mü'min ölünün böyle cevabı; "Allah iman edenleri sâbit söz ile dünya hayatında ve ahirette metanetli kılar" meâlindeki âyetin ifadesidir (İbn Mace, Zühd, 32; Ayrıca bk Buhari, Tefsîr, Sûre, 14)


Bu hadis, kütübü sittenin hepsinde rivayet edilmiştir Bazı rivayetlerde kabirde ölüye sorulan sorular; "Rabbin kimdir, dinin nedir, peygamberin kimdir?" diye üçe çıkarılmıştır


"Onlar sabah akşam ateşe sunulurlar Kıyamet çattığı gün; Fir'avn'ın adamlarını azabın en ağırına sokun, denir" (el-Mü'min, 40/46) âyetinin de kabir suali ve kabir azabı ile ilgili olduğu tefsir kitaplarında belirtilmiştir (İbn Kesîr, "Tefsîrü'l-Kur'âni'l-Azîm", 40/46 âyetin tefsîri)


Münker ve Nekir'in kabirdeki sorularıyla ilgili pek çok hadis varid olmuştur Bu ahad haberler, lafızları itibariyle tevâtür derecesine ulaşmamışlarsa da, bu konudaki hadislerin çokluğu, konuyu manevî mütevâtir derecesine yükseltir (Haşiyetü'l-Kesteli alâ Şerhi'l-Akâid, İstanbul 1973, 133, 134)


Bu hadislerin bir kısmında ölünün sorguya çekileceğinden söz edilmekte, ancak herhangi bir melekten bahsedilmemektedir:


"Ölü mezara konulur Salih kişi kabrinde endişesiz ve korkusuz oturtulur Sonra ona; "Hangi dinde idin?"diye sorulur O; "Ben İslâm dininde idim" diye cevap verir Sonra ona; "Şu adam (Rasûlüllah, sas) kimdir?" diye sorulur O da; "Muhammed (sas), Allah'ın Rasûlüdür O, bize Allah katından apaçık âyetler getirdi; biz de O'nu doğruladık" diye cevap verir Daha sonra bu ölüye; "Sen Allah'ı gördün mü? diye sorulur O da "Hiçbir kimse Allah'ı görmeye lâyık değildir" diye cevap verir Bu soru ve cevaplardan sonra onun için ateş tarafına bir pencere açılır Ölü ona bakarak ateş alevlerinin birbirini kırıp yenmeye çalıştığını görür Sonra ona; "Allah'ın seni koruduğu ateşe bak" denir Daha sonra onun için Cennet tarafına bir pencere açılır O da bu defa Cennetin süsüne ve nimetlerine bakar Kendisine; "İşte bu yer senin makamındır" denildikten sonra; "Sen samimi iman üzerinde idin, bu sağlam iman üzerinde öldün ve inşallah iman üzerinde dirileceksin" denir" (İbn Mace, Zühd, 32)


Görüldüğü gibi yukardaki hadiste herhangi bir melekten söz edilmemekte, mücerred olarak kabir suali zikredilmektedir Başka bir hadiste ise ölüyü sorguya çekecek olanın bir melek olduğu belirtilmekte ancak isminden bahsedilmemektedir:


"Bu ümmet kabirlerinde imtihan edilecek İnsan defnedilip arkadaşları ondan ayrılınca, elinde topuzla bir melek gelerek onu oturtur ve; "Bu adam (Rasûlüllah hakkında ne dersin "? diye sorar Kişi mü'min ise; "Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed (sas)'in, Allah'ın kulu ve Rasûlü olduğuna şehadet ederim" diye cevap verir Melek de ona; "Doğru söyledin" der" (Ahmed İbn Hanbel, Müsned, III, 3, 40)


Daha önce geçen Ebu Hüreyre hadisinde iki sorgu meleğinden söz edilmekte ve birinin adının Münker, diğerinin de Nekir olduğu beyan edilmektedir


Ehl-i Sünnet'e göre Münker ve Nekir'in kabirde ölüyü sorguya çekmeleri haktır Kabrin sıkması ve azabı haktır Bu bütün kâfirler ve asi bazı mü'minler için olan bir şeydir (İmam Azam, "Fıkh-ı Ekber", trc H Basrî Çantay, Ankara 1985, s 14)


Ancak Mutezile buna muhalefet etmiştir Kabirdeki sual ve azap, ruhun cesede iade edilmesiyle mümkündür Peygamber (sas) Efendimiz, ölüyü defnettikten sonra; " Kardeşiniz için Allah'tan mağfiret dileyiniz, çünkü o, şu anda sorguya çekilmektedir" buyurmuşlardır (Ebu Davud, Cenâiz 67; es-Sâbûnî, "el-Bidâye Fi Usûli'd-Dîn ", Nşr B Topaloğlu, Dımaşk 1979 s 97)


Halid ERBOĞA


(arattım ama bulamadım daha önce açıldıysa kbkmayın)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.