|
|
Konu Araçları |
derinlerdeki, dökücü, gemi, mayın, nusrat, tarih |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Nusret, Osmanlı Donanması ve Türk Deniz Kuvvetleri'nde hizmete giren mayın dökücü gemi Asıl ismi "Nusrat" olan ama zamanla "Nusret" olarak kullanılan gemi, 1911 yılında Almanya'nın Kiel şehrinde kızağa çekildi ve 1913 yılında Osmanlı Donanması'na katıldı 1915 ilkbaharında uzun süredir Boğaz'ın girişindeki tabyaları bombalayan, keşif uçuşlarıyla ve mayın temizleme gemilerinin faaliyetiyle saldırıya geçeceği kesinleşen Müttefik Donanması artık saldırı için gün sayıyorduMüstahkem Mevkii Komutanlığı 26 mayını Karanlık Liman'a dökme kararı aldı Karanlık Liman Harekatı 17 Mart'ı 18 Mart'a bağlayan gece (zira 7-8 mart arasındakiler bulunmuştur) Nusret mayın dökücü gemisi Yüzbaşı Tophaneli Hakkı Bey (operasyon esnasında projektörlerin Nusret 'i ele vereceği esnada Türk tarafından da projektörlerin açılması ve Nusret'in o esnada görünmez hale gelmesi esnasında kalp krizinden şehit düştüZira daha önce de bir kalp krizi geçirmişti fakat bu göreve gitmek istedi) ve Müstahkem Mevkii Mayın Grup Komutanı Yüzbaşı Hafız Nazmi (Akpınar) Bey komutasında düşman gemilerinin projektörlerine aldırmadan Anadolu yakasındaki Akyarlar'a mayınlarını bıraktıGeminin çarkçı başısı ön yüzbaşı Çarkçı Ali ( Denizalp) efendidir Ertesi günlerde İngilizler deniz ve hava keşifleri yapmış ama bu mayınları bulamamışlardır Harekatın Etkileri ve Hakkında Söylenenler Nusret 'in döşediği mayınlar 18 Mart 1915'te Çanakkale harekatının kaderini değiştirmiş, ona "dünyanın en ünlü mayın gemisi" unvanını kazandırmıştı Nusret 'in mayınları 639 kişilik mürettebatıyla Bouvet, onun ardından HMS Inflexible ve Bolva[kaynak belirtilmeli] zırhlılarını sulara gömmüştü İngiliz Generali Oglander İngiliz Generali Oglander'in "Çanakkale-Gelibolu Askerî Harekâtı" (Military Operations Gallipoli, Official History of the Great War) adlı eserinin 1 cildinden: "Pek uygun başlamış olan gün bu meçhul mayın hattının olağanüstü ve ortalığı kırıp geçiren başarısı yüzünden, tam bir başarısızlıkla sona erdi Bu yirmi mayının seferin talihi üzerindeki etkisi ölçülemez" Sir Ccolyen Corbet'in, "Deniz Harekatı" adlı eserinin ikinci cildinden: "Felaketlerin hakiki sebebi keşif ve tayin olununcaya kadar çok geçmedi Gerçek şu idi ki, 8 Mart gecesinde Türkler, haberimiz olmadan Erenköy Koyu'na paralel olarak 20 mayın dökmüşler ve keşif gemilerimiz, aramaları esnasında bunlara rastlamamışlardı Türkler bu mayınları özel amaçla manevra sahamıza koymuşlar, gösterdiğimiz bütün ihtiyata rağmen baş döndürücü bir zafer kazanmışlardır" Winston Churchill Bahriye Nazırı Winston Churchill 1930'da "Revue de Paris" dergisinde olayı şöyle yorumlamıştır: "Birinci Dünya Harbi'nde bu kadar insanın ölmesine, harbin ağır masraflara mal olmasına, denizlerde onca ticaret ve savaş gemisinin batmasına başlıca neden, Türkler tarafından o gece atılan o incecik çelik halat ucunda sallanan yirmi demir kaptır" Cumhuriyet Dönemi Gemi 1962'de özel kişilerce satın alınmış, Kaptan Nusret adıyla kuru yük gemisi olarak hizmet vermiştir1990 yılında Mersin açıklarında alabora olmuştur 1999 yılında bir grup gönüllü tarafından su yüzüne çıkarılan Nusret, 2003 yılında Tarsus Belediyesi tarafından, Çanakkale Savaşları ile ilgili heykellerin de yer aldığı bir çevre düzenlemesi ile anıt haline getirilmiştir |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Nusrat'ın Künyesi Adı ye Tipi : NUSRAT - Mayın Gemisi İnşaa Tarihi ve Yeri :1911-Kiel Almanya Tonajı :365 Ton Askerî Hizmete Girişi :1913 Boyu ve Eni :40m-75m Derinliği :3,4 m Çektiği Sn :2 m Silahları :1 Adet 7,5/40 Top 2 Adet 4,7 top, 2 mk 5b Mayın Kapasitesi : 40 Adet Sürati :15 mil Terhis Târihi :1955 Gemi Komutanı :Yüzbaşı Tophaneli Hakkı Bey Mayın Grup Komutanı :Yüzbaşı Hâfiz Nazmi Bey Mürettebat Sayısı :61 kişi Mürettebat Hafız Nazmi Bey: Balkan Savaşı’ ndan sonra Çanakkale Boğazı Mayın Grup Komutanlığı’ na ve Kılavuzluğa atanmıştır Balkan Savaşı’nda bir iki düşman gemisini batırmıştır 18 Mart 1915’te kazanılan başarıda büyük pay sahibi olan Hafız Nazmi Bey binbaşılıktan emekli olmuştur Binbaşı Nazmi (Akpınar) 65 yaşında iken 5 Mayıs 1940’ da vefat etmiştir Tophaneli Hakkı: Nusrat Mayın Gemisi komutanıdır Bu görevden iki gün önce kalp krizi geçirmiştir Tüm ikazlara rağmen bu göreve katılmak istemiştir Mayınların döşenmesinden sonra, geminin düşman projektörlerine yakalanıp, görev başarısızlığa uğrayacak korkusuyla ikinci bir krizle, Çanakkale’ ye dönemeden vefat etmiştir Şahadet şerbetini içmiştir Diğer Personel: Güverte Yüzbaşısı Hüseyin, Onyüzbaşı Çarkçı Ali, İkinci Çarkçı Ahmet, Üçüncü Çarkçı Yüzbaşı Hasan, Elektrik Zabiti Mülazım Hasan, Top Zabiti Mülazım Kadri Bey ve elli dört nefer Gösterdiği Yararlılıklar :18 mart 1915'de, Çanakkale Deniz Harbinde düşman gemilerinden, İngiliz donanmasına ait IRRESISTTBLE ve OCEAN gemileriyle, Fransız donanmasına ait BOUVET zırhlı gemilerinin boğazın karanlık sularına gömülmesini sağlayan mayınları döşemiştir Makus Talihi :1955 yılında "terhis edildikten" sonra, 1962 yılında satılarak şekli değiştirildi ve çeşitli deniz nakliyat şirketlerince "kuru yük gemisi" olarak kullanıldı "Ekonomik ömrünü tamamladı" gerekçesiyle terk edildi ve 1990 yılı Nisan ayında Mersin Limanında battı 1999 yılında Gönüllü kişilerce tekrar yüzdürüldü, "müze"olarak kullanılması için düzenlenen kampanyalara kimse ilgi göstermeyince "jilet" yapılmaya mahkûm edilmişti Sonuç :2003 yılında, "Nusrat, Mersin Limanında jilet olacağı günü beklerken biz burada rahat uyuyamazdık" diyen ve kadirşinas Türk Milletinin hislerine tercüman olan Tarsus Belediyesi'nce, Tarsustaki Çanakkale Parkında Müze olarak sergilenmeye başlamıştır Şimdi huzur içinde… Seni unutacağımızı sandın güzel Nusrat? |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Nusrat İş Başında 18 Mart 1915 deniz zaferi, top ve mayın silahlarının müşterek çalışma mahsulü olup bunda mayın başrolü oynamıştır Mayınların dahice boğaza yerleştirilmesiyle, o tarihin en kuvvetli donanmasını Türk azmi ve cesareti, hayretlere bırakacak şekilde alt etmiş ve boğazı düşman gemilerine kapamıştı Flaması Dönemin Fransa başbakanı; Çanakkale için "Türkler boğazı kapamakla savaşın iki yıl uzamasına ve müttefiklerin milyonlara varan insan gücü ve yüzlerce milyarlık maddi kayba uğramasına sebep olmuşlardır" demiştir Peki o gizemli mayınları kim ne zaman oraya dökmüştür? Nusret Mayın Gemisi 3 Eylül 1914'te Çanakkale'ye gelmişti Almanya'da özel şekilde mayın dökme gemisi olarak inşa edilmiş bu tekne dar alanlarda kolayca manevra yapabiliyor ve az su çektiğinden mayın alanları üzerinde güvenle dolaşabiliyordu Ancak Osmanlı Devleti'nin mali sorunları ona boğazı mayınlayabilmesi için gerektiği miktarda mayın bulamıyordu Çanakkale boğazında zaten önceden boğazı kesecek şekilde döşenmiş mayın hatları bulunmaktaydı Ancak, düşman zırhlılarının devamlı şekilde hareketlerinin incelenmesiyle akıllara hayret verecek bir gerçekle karşılaşılmıştı 6 Mart gecesi Cevat Bey, mayın grup komutanı Hafız Nazmi Bey'e "Oğlum, diyordu Sana çok önemli bir görev veriyorum Vatanın selameti bu görevin başarıyla yerine getirilmesine bağlıdır Yarın akşam, Nusrat'le son 26 mayınını şu gördüğün karanlık limanda kıyıya paralel olarak dökeceksin Düşman hareketinizi seçer, size saldırıya kalkışırsa kıyı toplarımız önceden aldıkları talimata uygun olarak hareket edecek ve sizi himaye ateşiyle koruyacaklar Kendinizi göstermemeye çaba harcayın Allah yardımcınız olsun" Evet Bu sefer mayınların boğazı kesecek şekilde değilde kıyıya paralel olarak Karanlık Limanına dökülmesi fikri, mayın uzmanlarının ince bir çalışmayla ortaya çıkardıkları mükemmel bir fikirdi Çünkü düşman zırhlıları boğaza gurup gurup giriyor ve görevini tamamlayan grup ikmal yapmak için geriye dönerken arkadaki grupların yollarını kesmemek için boğazın en geniş yerlerinden biri olan Karanlık Liman'da manevra yapıyordu İşte mayınlar da bu manevra sahasına kıyıya paralel ancak manevra hattına dik olarak yerleştirilecekti Fakat bu işin sonu her ne kadar büyük bir zaferi getirebilecek olsa da bir o kadar zordu Nazmi Bey, ertesi gün Nusret mayın gemisi komutanlığı yapacak olan Tophaneli Yüzbaşı Hakkı'yı buldu Her iki subayda çok iyi arkadaştılar İki gün önce kalp krizi geçiren Nusret'ın genç komutanı Yüzbaşı Hakkı Bey, sağlığı için yerine bir başkasını görevlendirmeyi önceden Çanakkale müstahkem mevki komutanı Cevat Bey'in ısrarlarına rağmen, savaşın ve ülkenin sorumluluğunu omuzlarında duyarak görevi kabul etti 7 Mart'ı 8'e bağlayan gece yarısı Nusret demir alarak Çanakkale'den uzaklaştı Bütün ışıklarını söndürüp kıvılcım atmasın diye ocaklarını bastırmış, maskeli ışıklar altında rota izleyerek hedefine doğru ilerliyordu Gemi daha önce döşenen mayın hatlarından geçiyor ve Karanlık Liman'a giriyordu Deniz sakin, hava simsiyah, zifiri karanlıktı Uzaklarda dolaşan düşman devriye gemileri pırıl pırıl yanan projektörleri ile suyun yüzünü aydınlatmaktaydı Bir an, suyun yüzüne değen ışık silindirler hemen ardından denizi yalayarak, havaya kalkıp yeniden denizin yüzeyinde başka bir noktayı aydınlatıp derinlere inmekte ardından yine uzaklara gitmekteydi Daha yakınlarda devriyeye çıkmış düşman gemilerinin projektör ve ışıldakları zaman zaman Nusret'in olduğu kıyının karşısını noktalamaktaydı Son kontroller bittikten sonra ilk mayın platforma alınmış ve atış anı beklenmeye başlamıştı Heyecan son haddindeydi Vatanın selameti için gerekli olan zafer kilidi, Nusret'in elindeydi Onu mutlaka sessizce yerine bırakmalıydı Sonunda Anadolu yakasındaki Akyarlara, yeni mayın hattını hazırlanacağı noktalara geldiler Teker teker sessizce elinde kalan son 26 eski tip mayını suya bırakmaya başladı Suya düşen her mayın belli bir sıra halinde kendisini asılı tutacak ağırlığın gerdiği teller üzerinde yeralmaya başladılar Birkaç dakika sonra tüm mayınlar belirlenen rota doğrultusunda dökülmüştü Makinalar tekrar ulaşabilecekleri en yüksek devirde çok hızlı tempoda çalıştırılmıştı Şimdi en az mayınlar dökülüşü kadar tehlikeli olan geri dönüş yolculuğu başlamıştı Daha önceki dökülen mayınlar ve düşman devriye gemileri Nusret'in yolu üzerinde kol geziyordu Bir an için Nusret'in çok yakınında bir karaltı ortaya çıktı Düşman gemisi olmalıydı bu Büyük olasılıkla düşman zırhlıları geri dönmüşlerdi ve devriye görevine devam etmekteydiler Ara verdikleri projektörle taramaya yeniden başladıkları zaman Nusret'i görecekler ve herşey bitecekti Bütün personelden buz gibi terler boşanıyordu Nihayet korktukları başlarına geldi ve düşman gemisinin projektörleri yandı Karalığı yaran projektör ışığı az öteden, hızla, üzerlerine doğru, denizi tarayarak geliyordu Işık dalgası kıyıları, dalgaları taraya taraya, arada bir durarak, arada bir gerileyerek ağır ağır üzerlerine geliyordu Bu ışık silindiri ölüm kılıcına dönüşmüş, Nusret'in böğrüne saplanacaktı ki bir mucize gerçekleştiÖlüm ve ışık dalgasını içine girmelerine saniye kala, Türk kıyılarında yanan projektör bir mucize yarattı Bizim kıyıda birden bire yana projektörümüz birkaç saniye içinde, düşman projektörünü deniz üstünde yakaladı İki projektör şimdi gözgözeydiler Ortalığı sise yakın yoğun bir beyazlık kapladı Beklenmedik bu ışık kavgası Nusret'e yaşam umudunu geri verdi Şimdi karşıyaşan iki projektör, iki düşman göz birbirinden kurtulmak için olağanüstü bir savaşa başladılar Düşman projektör, kurtulmak için yoğun çaba harcıyor, bir türlü başaramıyordu Nusret, bu bazen üstünde, bazen yanında süren ışık çarpışmasının altından sessizce sıyrıldı Olanca islim üstünde, Çanakkale yönünde yolalmaya başladı Tehlike geçmiş verilen görev büyük bir başarıyla yapılmıştı Nazmi Bey büyük bir sevinçle kader arkadaşını tebrik etmek istedi Ancak Hakkı Bey cevap veremedi Nusret mayın gemisinin başkomutanının hasta kalbi bu ışık savaşındaki heyecan dayanamamış, heyecan kasırgası içinde duruvermişti Bu olaydan on gün sonra müttefik donanması saldırıya geçmişti Savaş tam istediği şekilde, kontrollü olarak devam etmekteydi ki, birden ikmal için geri dönen gemilerde büyük patlamalar meydana gelmişti Bunların nedeni, 7-8 mart gecesinde dökülmüş ve bundan sonrada gerek düşman pilotlarının fark edemediği gerekse 17-18 Mart gecesi mayın gemilerinin yaptığı mayın kontrolünde bulunamayan Nusret'in mayınlarıydı Düşmanın yüzen kaleleri birer birer batmaya başlamıştı Önce Bouve 639 kişilik mürettebatı ile denizin derinliklerine gömüldü Bu andan itibaren herşey ters gitmeye başlamıştı Bouve'in battığı yerin yakınında manevra yapmakta olan Inflexible bir mayına çarpıştığını rapor etti ve çok tehlikeli bir şekilde yan yatmaya başladı ve üç dakika sonrada Irrestible'nda yana yatmakta olduğu ve sancak tarafından mayına çarpıştığını bildiren yeşil flamanın sancak seren cundasında dalgalandığı görüldü Daha sonra da mürettebatı kurtarılan gemi boğazın sularına gömüldü Muhteşem armada üç büyük gemisini (Irrestible, Ocean, Bouve) kaybetmiş, üç tanesi de (Inflexible, Golva, Suffen) ağır yaralanmış şekilde eldeki gücün üçte biri yitirilmişti Nusret'in yapmış olduğu görev tarihi değiştirmişti Müttefik donanması 18 Mart günündeki başarısızlıklarından çok şey öğrendiler İngilizler bu yenilginin tüm faturasını son keşfini yapıp mayın yoktur raporunu veren pilota çıkardılar ve onu idam ettiler Nusret'in 7-8 Mart gecesi bir şehit vermek uğruna yaptığı iş ve Türk topçusunun başarısı, bir vatanın selametini sağlamış ve düşman donanmasının Marmara'ya bayraklarını dalgalandırarak girmesine izin vermemişti |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Yabancı Gözüyle 18 Mart İngiliz general Oglander'in, "Çanakkale-Gelibolu Askeri Harekatı" adlı eserinin birinci cildinde: "Pek uygun başlamış olan gün bu meçhul mayın hattının o olağanüstü ve ortalığı kırıp geçiren başarısı yüzünden, tam bir başarısızlıkla sona erdi Bu yirmi mayının seferin talihi üzerindeki etkisi ölçülemez" Sir Ccolyen Corbet'in, "Harekatı Bahriye" adlı eserinin ikinci cildinden: "Felaketlerin hakiki sebebi keşif ve tayin olununcaya kadar çok geçmedi Hakikat şu idi ki, 8 Mart gecesinde Türkler, haberimiz olmadan Erenköy Koyuna paralel olarak 20 mayın dökmüşler ve balıkçı gemilerimiz, aramaları esnasında bunlara rastlamamışlardı Türkler bu mayınları özel amaçla manevra sahamıza koymuşlar, gösterdiğimiz bütün ihtiyat ve sağgörüye rağmen baş döndürücü bir zafer kazanmışlardır" Bahriye Nazırı Churchill 1 Ağustos 1930 tarihli "La Revue de Paris" dergisinde şöyle der: "Nusrat Gemisinin gizlice döktüğü 20 demir kap, İngilizler tarafından başarı ile başlanmış olan Çanakkale Harekatını durduran bir takım pisikolojik karışıklıklar doğurdu Yalnız başına bu engeldir ki, Türkiye'yi bir bozgundan kurtardı ve harbi uzattı Bu yüzden mağluplar kadar muzaffer Avrupa'da sarsıldı Kendilerini Fransa, Polonya, Galiçya, Balkanlar, Filistin, Suriye ve Kuzey Italya topraklarının örttüğü 6-7 milyon insan, düşmanlarının kurşun ve gülleleri ile değil, 18 Mart sabahı Çanakkale'nin kuvvetli akıntısı altında, ağırlıklarına bağlı bulundukları tel halatları üzerinde gerili duran 20 demir kap yüzünden yok olup gitti" |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Savaşa Etkisi En ünlü mayın gemisi" unvanını kazandırmıştıNusrat'ın mayınları 639 kişilik mürettebatıyla Bouvet, onun ardından Inflexible ve Bolva zırhlılarını sulara gömmüştü İngiliz Generali Oglander'in "Çanakkale-Gelibolu Askeri Harekatı" (Military Operations Gallipoli, Official History of the Great War)adlı eserinin 1 cildinden: "Pek uygun başlamış olan gün bu meçhul mayın hattının olağanüstü ve ortalığı kırıp geçiren başarısı yüzünden, tam bir başarısızlıkla sona erdi Bu yirmi mayının seferin talihi üzerindeki etkisi ölçülemez" Sir Ccolyen Corbet'in, "Deniz Harekatı" adlı eserinin ikinci cildinden: "Felaketlerin hakiki sebebi keşif ve tayin olununcaya kadar çok geçmedi Gerçek şu idi ki, 8 Mart gecesinde Türkler, haberimiz olmadan Erenköy Koyu'na paralel olarak 20 mayın dökmüşler ve keşif gemilerimiz, aramaları esnasında bunlara rastlamamışlardı Türkler bu mayınları özel amaçla manevra sahamıza koymuşlar, gösterdiğimiz bütün ihtiyata rağmen baş döndürücü bir zafer kazanmışlardır" Bahriye Nazırı Winston Churchill 1930'da "Revue de Paris" dergisinde olayı şöyle yorumlamıştır: "Birinci Dünya Harbi'nde bu kadar insanın ölmesine, harbin ağır masraflara mal olmasına, denizlerde onca ticaret ve savaş gemisinin batmasına başlıca neden, Türkler tarafından o gece atılan o incecik çelik halat ucunda sallanan yirmi demir kaptır" |
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi) |
08-03-2012 | #6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Derinlerdeki Tarih | Nusrat (Mayın Dökücü Gemi)Nusrat'ın Tarsus'a Getirilişi Tarih: 4102002 Nusrat'ın çileli yolculuğuna Tarsus'lular son noktayı koyuyor Yapılan ihalenin ardından Koca Nusrat 3 Parçaya ayrılıp Tırlarla Tarsus'a yola çıkarılıyor Mesafe 27 km Tarsus'a varış süresi 45 saat Koca Nusrat kendisi için yapılan Çanakkale parkına konuyor 8 kişilik heyet Çanakkaledeki maketini incelemeye gidiyor ve tüm kaynakları araştırıyor Dönüşte çalışmalara başlanılıyor Koca Nusrat orjinaline en yakın haline dönüyor Esaret görmemiş Şanlı Türk Milletinin bir değeri olan Nusrat Mayın gemisini, Tarsuslular uçurumun kenarından alıyor Böylece büyük bir vefasızlık son buluyor "Şimdi Ey kahraman Gazi Nusrat, Bundan sonraki ebedi mekanın olan “Tarsus Çanakkale parkı’nda” rahat uyu Çileli yolculuğun sona erdi Tarsus ve Tarsus’lu seni sahiplendi Sana kucak açtı Seni bağrına bastı Kim bilir? Belki de seni Tarsus’a çağıran bir sebep vardı" |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|