Gerçeği Örten Kefen

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gerçeği Örten Kefen






Gerçeği Örten Kefen
Gerçeği Örten Kefen
Rahman unutulunca böyle oluyor işte; ne oluyor oda seni unutuyor sonra bakıyorsun ki amaçlarından hayallerinden davandan ideallerinden vazgeçmişsin ya da onlardan epeyce uzaklaşmışsın Şeytan iradene hükmetmiş seni istediği gibi yönetiyor sadece vesvese vermesi yeterli oluyor İpler şeytanın ve onun askerlerinin eline geçmiş Ardından ruhsal hastalıklara müptela olmuşsun Kendi kendine diyorsun ki ah şu günahlar olmayaydı da rabbime yakın olabilseydim ya da inandığım değerlere sahip çıkabilseydim Ve günler geçtikçe dahada geriliyorsun İlerlemen gerekirken geri adımlar atıyorsun Nereye bu gidiş diyorsun ama icraat yok Demek ki onu unutmamak gerekiyor Biran bile unutulmamaya layık tek varlık olan Allahı unutmak insana neler kaybettiriyor bir görebilsek görebilsekte gerçeği örten kefeni yırtabilsek Şu günahları yok edebilsek de Allaha ulaşabilsek
Kalp kararmış onu eski haline kavuşturmak lazım Günahların etkisiyle kararan kalbimizi eski nurani berraklığına çevirmek lazım
Allahın nuru yüce ve çok berrak ve temiz bir nurdur ve insan Allahın nuruyla yaratılmıştır Yani yaradılışın başında insanoğlunun nuru o denli berrak bir ışığa sahiptir ki gözler ona bakmaya acizdir çünkü o Allahın nurudur Bir örnekle bu gerçeği biraz daha anlaşılır durumu getirmek isterim; güneş ile güneşin hemen etrafında ve en yakınında olan ışık arasında pek bir fark yoktur Yani güneşin hemen etrafında bulunan o renk ne güneşin renginden farklı bir renktir nede güneşin rengiyle aynıdır İşte Allahın nuruyla insanoğlunun nuru arasında da böyle bir bağlantı vardır Fakat insan o güzel nurunu günah işleyerek kirletmekte ve asıl renginden uzaklaştırmakta Her işlenen günah o nurun rengine kötü bir renk eklemekte
Şöyle düşünmek lazım; Allahın nuruyla yaratılan insanın ruhunu bir fener ışığına benzetelim Ve karanlık bir odada o fenerin ışığını karşıki duvara yansıtalım İlk etapta o ışığın rengi orijinal berraklığıyla karşıki duvara yansıyacaktır Sonra insan bir günah işlemiş olsun O günahın etkisi fenerin önünde karanlık bir perdeye dönüşecektir kötü ve çirkef renkli bir perde Fenerin ışığı o perdeden geçtikten sonra elbet ki kendi asıl rengiyle değilde biraz daha kötüleşmiş bir renkle karşıki duvara yansıyacaktır Sonra insan bir günah daha işlemiş olsun O günahta fenerin ışığına ilk işlenmiş günahın etkisini bırakacaktır Yani o ışığın önüne bir karanlık perde daha geçecek ve o perdede fenerin asıl ışığını ı daha kötü bir renge dönüştürecektir Ve günahlar devam ettiği müddetçe ışığın önüne karanlık perdeler geçmeye devam edecek ve fener asıl berrak renginden uzaklaşarak karşıki duvarda çirkef bir renk olarak yansıyacaktır
İşlenen günahlar Allahın nuruyla yaratılan insanın nurunu böylece asıl renginden uzaklaştırıp onu aslından koparacaktır
İşte günahlara müptela olmuşluk budur İşlenmiş her günah nurumuzun önüne karanlık bir perde olmuştur ve o karanlık perdeler de bizim nurumuzu kirletmiştir
Peki eski berraklığımıza nasıl dönmeli?
Bizi asıl nurumuza ulaştıracak etken nedir?
Bizi tekrar yaratanımıza ulaştıracak güç nedir?
Şöyle ki; ilk etapta nurumuzun önüne geçmiş karanlık perdelerden en sonda olanı ortadan kaldırmak gerek Eğer en son karanlık perde ortadan kalkarsa nurumuz asıl rengine yaklaşacaktır Ardından bir önceki karanlık perdeyi ortadan kaldırmak gerek Zira bu defa nurumuz asıl rengine biraz daha yaklaşacaktır Karanlık perdeler bir biri ardınca ortadan kalktıktan sonra ise nurumuz bizi yaratanın nuruna dönmüş olacaktır
Kararan kalpler temizliğini günahlardan arınmadıkça kazanamaz
Hatalardan ve günahlardan uzak olan müminler ile Allah arasında şöyle bir bağlantı da vardır; Allah şüphesiz ki bütün güzelliklerin sahibi ve güzelliklerin yaratıcısıdır Allahın sevdiği kullar ise Allahın güzelliklerinin tecellileridir Yani müminler Allahın güzellik tecellileridir
Mümin; gecenin karanlığında ayın ışığını olduğu gibi yansıtan bir göle benzer O göl ne kadar temiz ise ayın ışığı o derece güzel yansıyacaktır İşte mümin o göl misali yaratıcısının güzelliğini olduğu gibi dışarı yansıtır
Fakat bir bataklık değil ayın ışığını yansıtmak; ayı kendi üzerinde gözlere gösteremez bile
Acı çok acı ki günahlarla kararmış kalplere sahip olan bizler korkarım ki o bataklığa benzemekteyiz Yaratıcımızın güzelliğini yansıtamamaktayız
Yukarıda arzettiğim fener ışığı örneğindeki çözüm yolunu uygulamadığımız takdirde korkarım ki durumumuz daha vahim bir hal alacak ve unuttuğumuz takdirde unutulmaya devam edeceğiz
Rahmanı unutmamak ve rahman tarafından unutulmamak şüphesiz hepimizin arzusudur
O halde gerçeği örten kefeni yırtıp günahlarımızı ortadan kaldırıp gerçeğimize asıl nurumuza dönmeliyiz
Vesselam…
ALİ KAÇAN


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.