Kadının saçı tellisi ille de ince bellisi.. |
06-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Kadının saçı tellisi ille de ince bellisi..Kadının saçı tellisi ille de ince bellisi Bu laflar tarih oldu gitti İnce belli kadın imajı Paşabahçe’nin çay bardaklarında kaldı Zamane kızları; kalın bel, iri el ve ayaklarıyla pehlivan gibi Orta yaştakiler ise enine doğru gelişme gösteriyor Baştan söyleyeyim İftira etmiyorum Benimkisi tespit Hem de koskoca Sağlık Bakanlığı’nın verileriyle desteklenen bir tespit “Erkekle kadın arasındaki bel farkı kalkıyor” Kadınlar adına yazıp çizenler bu işe kızacak şimdi “Kadın-erkek eşitliğinin” Anayasa’da yazması onlara yetmediği için sabah akşam kafamızı yemekle meşgûl olduklarından bu önemli detayı atlamışlar Atlamasalar, bana değilse bile Sağlık Bakanlığı’na bir laf yetiştireni çıkardı SONUÇ ORTADA Sağlık Bakanlığı, bilim adamlarına yol vermiş Onlar da ellerinde birer mezura, önlerine gelen kadınların bellerini ölçmeye başlamışlar Bu tür ölçümlere izin veren tabii ki “kocasına asi olmayan, iyi huylu, sessiz, mantı ve kısır seven” kadınlar Okumuşları, kümesteki tavuklara yaptığın gibi tutup tutup ölçemezsin Olmadık maraza çıkarırlar Öbür kadınların ölçüm sonuçları bilim adamlarının fikrini şaşırtmış Ortalama bir erkeğin bel kalınlığı doksan santim Kabul edilebilir ölçü de bu Kadında ise bu ölçü “Doksan-Altmış- Doksan” olarak ifade edilen güzellik formülünün orta yerindeki rakamdır Yani altmış Oysa yapılan araştırmanın sonucuna göre kadındaki yeni bel ölçüsü 80 olarak çıkıyor Başka türlü anlatayım Bu ölçümlere göre çağdaş kadının güzellik formülü “Doksan-Seksen- Doksan” oluyor Erkek beli ile kadın beli arasındaki fark ise on santime düşmüş Allah hazır mantıcılara, kısırcılara, börekçilere zeval vermesin İki vakte kadar bu fark kapanır gider *** Şimdi bel seksen santime çıktığında, göğüs nahiyesi ve halk arasında “kasnak” olarak tabir edilen kalçalar sabit kalmıyor tabii Onlar da Livaneli’nin “Alıp başımı giderim” diye başlayan şarkısının eşliğinde yürüyorlar Bu durumda ideal güzellik formülünün “Yüz on-Seksen-Yüz on” olarak yazılması icap eder Ama yazılamıyor Sorun bakalım niye? SAHANDA YUMURTA Çünkü kadın, kendini erkekle eşit tutacağım diye diye bazı organlarını körletti Özellikle çocuk doğurma vaktini kırk olarak belirleyen okumuş yazmış kadınlarda yaygın olarak görüldüğü gibi göğüsler küçülmekte Okur bunu göremiyor Çünkü Boxer gibi “erkek egemen” dergiler bu kadınların göğüslerini meydanda bırakan fotoğrafları basmıyorlar Bu tür fotoğraflar sahanda yumurta çağrışımı yaptığından, Tefal başta olmak üzere teflon üreticilerinden reklam alınamıyor Evrim Teorisi, kullanılmayan organların zaman içinde kendilerini iptal ettiklerini anlatır Tahminim bu işin vakti geldi İki, bilemedin üç kuşak sonra normal ölçülerde memesi olan kadın kalmayacak Geleceğin anneleri, bebeklerini göğüslerine sokacakları pipetle emzirecekler (Bu da benim bilimsel öngörüm Böyle kayda geçsin) *** Bir başka öngörüm de “kasnak” tabir edilen bölgenin daha da gelişeceği yolunda Göğüs, çocuk yapmadıkça kadına lazım olmayan bir organ Kendi kendini köreltmesi normal Lakin “kasnak” vazgeçilecek bir şey değil Her daim lazım Nitekim lüzumunu, zaman içinde sürekli genişleyerek kanıtlayacaktı r Blue-Jean üreten firmaların “stretch” kumaş kullanması, kendini bilmez bir modacının aklından çıkmış bir şey değildir İhtiyaçtır DELİLLERİM VAR “Pisboğaz” diye bildiklerimizden bir genç kız kilo alıp, kasnak bölgesini genişletse bile günlük hayatı bundan etkilenmiyor Nedeni mi? Kot imalatında kullanılan stretch kumaşın sürekli esnemesi Kızın, o pantolonu aldığı tarihten sonra on beş kilo daha almasına izin vermesi Bir başka delilim daha var Kadınların, genç kızların çalıştığı iş yerlerine bakın Çayı, kahveyi maşrapa gibi şeylerde içerler Bunlara kupa deniliyor Silindir bir çanak Bazısı çanağın ağzına doğru biraz genişliyor Halbuki o denek, daha önceki yıllarda çayını ince belli bardakta içerdi Acaba kupaya neden yatay geçiş yaptı? Cevabı basit Çünkü ince belli bardak, o kızın geçmişini hatırlatıyor İnce belli halini yani Şimdiki kulplu bardağa benzeyen görüntüsü ile geçmişte kalan ince belli çay bardağına benzeyen hali arasındaki fark pişikolojik rahatsızlık yaratıyor Çay bardağının ince bellisini kullanmayı reddediyor *** Şahsi pişikoloğum ve ruh sağlığı danışmanım Kemal Yıldırım’ın da altını çizdiği gibi bu durum tipik bir inkârcılık vak’ası Tıpkı bu satırları yazdığım sırada, risalemi diğer bilgisayar ekranından takip eden sekreterim Yeşim Hanım’ın yaptığı gibi ALDAN BAKALIM Yeşim Hanım meraka düştüğünden kaşla göz arasında kendi belini ölçtü ama karnını içe çekerek Nahide Teyzem’in oğlunun sekreteri İlkay Hanım’a da “belim yetmiş üç” diyerek gerçekle alâkası olmayan bir rapor verdi Pişikoloğum Kemal Yıldırım’ın teşhisi “Tipik bir kendini kandırma” veya “Özüne yönelik nitelikli dolandırma vak’ası” şeklinde *** Doğal hayat çarkını, kendi bildiği gibi işletiyor İncelemeye aldığım konular arasında “Kadınlarda hızla büyüyen el ve ayak sorunsalı” da var Ayakkabıcılar ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar Yakında bu konuyu ele alan bir risale yayınlayacağım Ama ondan önce medya dudularının kaleminden “Kadında doğal gaz boru hattına dönen bel” kalınlığı konusunda bir iki yazı okumak isterim İşin “eşitlik açısından” iyi tarafı da var Ayaklar da eşitleniyor mesela :20: :20: :20: :20: bi gün kızlardan kesin dayak yiyeceğim ama ne zaman:22: |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|