Abdülhamid’İn Ağzından Ermeni Meselesi |
10-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Abdülhamid’İn Ağzından Ermeni MeselesiAbdülhamid'in ağzından çok çarpıcı Ermeni röportajı ve hükümette çalışan Ermenilerin isimleri 1893’te ABD Büyükelçisi Terrell’i kabul eden Sultan Abdülhamid, Saray’daki Ermeniler ve Ermeni meselesiyle ilgili düşüncelerini aktarmış 1897’de yayımlanan görüşme, hariçteki ‘kışkırtmayı’ yansıtıyor 1893-1896 arasında ABD Büyükelçisi olarak İstanbul’da görev yapan Alexander Watkins Terrell’e (1827-1912) ait bu yazı, Terrell’in İstanbul’da bulunduğu sırada Sultan II Abdülhamid’le yaptığı bir görüşmeyi yansıtıyor Eşiyle birlikte Yıldız Sarayı’na kabul edilen Büyükelçi Terrell, o dönemde sınırlı sayıda yabancıya nasip olan bu olayın tüm ayrıntılarını Century Magazine isimli dergiye (aylık) yazmış Sultan’a yönelttiği sorulara aldığı cevapların yanı sıra İstanbul, Yıldız Sarayı ve Sultan’a ait izlenimlerine de yer veriyor Terrell 6 sayfalık metin, derginin Kasım 1897 sayısında yayımlanmış Bahse konu dergi, ABD Kongre Kütüphanesi’nde kamuya açılmış Terrell, yazısının büyük bölümünü o günlerde Batı’da tartışılan Osmanlı Ermenilerine ayırmış II Abdülhamid ile Osmanlı devletinin meseleye yaklaşımını bizzat Sultan’ın ifadeleriyle aktarmış Görüşme 1890’larda gerçekleştiği için, Ermeni meselesinin Avrupa ve ABD’de nasıl algılandığını, dönemin diaspora Ermenileri ile onları destekleyen Hıristiyan misyonerlerin tutumlarını yansıtıyor Yani 1915’e uzanan sürecin sinyalleri değerlendiriliyor Hem de Sultan Abdülhamid’in verdiği cevaplar, örnekler üzerinden New York’ta 1880’de kurulan ve 1930’a kadar yayınını sürdüren Century Dergisi’nde ‘Sultan Abdülhamid ile Röportaj’ başlığıyla verilen yazının diğer önemli noktaları şöyle: Sebep ne olursa olsun, kesin olan bir şey var ki Sultan’ın kendisinin ve davranışlarının Amerikan basınında yer alan yansımaları genellikle yanlışlar ve suçlamalarla doludur Sultan, Osmanlı’da son zamanlarda yaşanan kargaşaların, ABD basını tarafından hiçbir zaman doğru bir şekilde verilmediğini söyledi ve kendisinin söyleyeceklerini Amerikan halkının bilmesini sağlayacağımı umduğunu belirtti Ardından şöyle devam etti: “Tatarlar ve Perslerin sürekli işgalleri altında ezilmiş olan Ermeniler çok büyük sayılarda göç etmeye başladılar ve Osmanlı idarecilerinden korunma elde ettiler Onlara nazikçe ve misafirperverane davranıldı Sürekli olarak savaş içerisinde olan hiçbir ülke, endüstriyel ve ticari bir arayışın peşine düşemez Bu yüzden ilk sultanlar hep fetihle meşgulken, tüm ticari alanlar ve üretim alanları Hıristiyanlar, başlıca da Ermeniler tarafından tekelleştirildi Dinlerine karşı da hoşgörü gösterildi, Müslümanlar Allah’a ibadet eden bütün dinlere karşı müsamahakârdır Böylece Ermeniler gelişti ve dört yüzyıl boyunca Osmanlı idaresi altında kaldılar Osmanlı İmparatorluğu’nun bankacıları, üreticileri ve müteahhitleri oldular Tarihî kiliselerinde ve manastırlarında açık bir şekilde ibadet ettiler, ihtiyaç olduğunda da yeni ibadethaneler inşa ettiler Kur’an-ı Kerim, zulmü yasaklamışken ve savaş hâlleri dışında Allah’a inananların korunmasını şart koşarken, bir Müslüman dinî sebeplerle bir Ermeni’yi nasıl öldürebilir? Sultan, Ermenilerin başına gelen felaketlerin sebebinin dinleri olmadığı hususunda bazı deliller sundu: “Babam Sultan Abdülmecid tarafından Ermeni asıllı olan Dadian’a, kraliyete ait bir barut fabrikasının kontrolü teslim edilmiş Biz çocukken babamın, beni ve kardeşimi Dadianların evine götürdüğünü ve orada iki gece uyuduğumu hatırlıyorum Babam Sultan Mecid, Dadian’ı memnun etmek için ona evinin bitişiğinde büyük bir arsa da verdi Kendi imkânlarıyla burada bir kilise inşa ettirdi ki soğuk havalarda buraya gidebilsin, ibadetini yerine getirebilsin Bir Ermeni olan Kuetzroglian, sarayın tüm giyim, mücevher, mobilya işleriyle ilgilenmek için görevlendirilmişti Bizim büyük bir gözdemiz olmuştu Boğaz’da Asya tarafında bir evi vardı ve çok zengin olmuştu Kraliyete ait darphanenin tüm sorumluluğu Agop Efendi adlı bir Ermeni’deydi Zenginlik elde etmeyi çok iyi biliyordu, kendisi de çok zengindi Bir diğer Ermeni, Gümüşgerdan, saray kadınlarının giyimlerinden sorumluydu Hâlâ burada yaşıyor ve oldukça zengin Ermeni Balyanlar, babadan oğla geçen bir gelenekle Osmanlı sultanlarına nesiller boyunca saraylar inşa ettiler Dolmabahçe, Çırağan, Beylerbeyi, Yıldız ve benzeri… Bunlardan biri de şimdi benim mimarım Ermeni Bakan Artin Paşa babamın Dadian’a verdiği Beşiktaş’taki büyük evde yaşıyor Bayındırlık işlerini idareden sorumlu bakanım Michael Efendi de bir Ermeni Bütün kamu arazilerinin ve bana ait gayrimenkullerin kontrolü onun elinde Birçok Ermeni, onun isteğiyle ve benim onayımla ofiste tutulmaktadır Size burada çalışanların isimlerinin ve aldıkları maaş miktarının listesinin verilmesini sağlayacağım” “Ermeni bir ciltçi geçtiğimiz ağustos ayında şehirde yaşanan kargaşalardan sonra Amerika’ya kaçtı Bana bir mektup yazdı, İngilizce bilmediğinden dolayı iş bulmakta zorlandığını ve geri dönmek istediğini söylüyordu Şimdi Hıristiyanlar, benim söyleyeceklerime çok zor inanıyorlar, bu adamın geri dönebilmesi için kendisine bin frank gönderilmesi talimatını verdim” Sultan, kendi hükûmeti veya halkının hiçbir Hıristiyan’ı dinî inançlarından dolayı cezalandırmadığını defalarca tekrar etti Sultan’a misyoner Cyrus Hamlin’in Aralık 1893’te Independent’te yer alan; Ermeni devrimcilerin kendi halklarına karşı şiddet uygulamaları için kışkırtmak ve Hıristiyan dünyasının sempatisini kazanmak amacıyla Türklere zulmetmek ve evlerini ateşe vermek niyetinde olduğuna dair bilgileri sundum Sultan, Yunan bölgesindeki kargaşa konusunda şöyle konuştu: “Maalesef Hıristiyan ve Müslüman tebaa arasındaki çatışmalar hakkındaki gerçek, Hıristiyan gazetelerinde hiçbir zaman yayımlanmadı Hiçbir Müslüman, eğer Allah’a inanıyorsa, dinî inancından dolayı bir adamı cezalandıramaz Hıristiyan Avrupa’sı, 1827’deki Yunan devriminde askerlerin aşırılıklarından dolayı Osmanlı İmparatorluğu’na karşı kışkırtma yaparken, bir şehirde teslim olan 27 bin savunmasız Türk’ün öldürülmesine tepki göstermiyor” Sarayda ilk akşam yemeğimde masanın başına Sultan oturdu, sağında eşim, solunda da ben vardım Osman Paşa, İsmail Paşa, Veziriazam ve diğer bakanlar da geri kalan konuklardı… Masa servisi ve dekorasyonlar, yemek odasının muhteşemliği, Hıristiyanlar dışında kimsenin içmediği şarapların mükemmelliğini hiçbir şey geçemez Her paşa, rütbesini gösteren yıldızlar ve süslemelerle kaplı şeyler giyiyordu Sultan, İzmir ve Mezopotamya eyaletlerinde, İmparatorluğa benim tarafımdan tanıtılmış, tatlı patates yetiştirilmesindeki başarısını açık bir memnuniyetle aktardı Abdülhamid’in Osmanlı Sultanı olmasının yanı sıra 106 milyon halkıyla Muhammedî dünyanın da ruhani lideri olduğu hatırlatıldı Tebaasının kendisine gösterdiği aşırı sevgi karşısında insan şaşırmıyor Her ne kadar şehzade iken Fransız eğitimi alsa da Sultan her zaman Türkçe konuşuyor… Yıldız’da bir saray kütüphanesi kurulmuştu Kütüphanenin rafları, ABD’nin ve Avrupa’nın başlıca ülkelerinin standart yazarlarının kitaplarıyla doluydu Burada ayrıca Arabistan’ın bilim, sanat ve şiirin beşiği, Avrupa’nın ise cehalet içerisinde olduğu dönemde yazılmış Arapça eserler de bulunuyordu 50 yaşını geçmiş olan Sultan, orta boylu, teni açık zeytin renginde, koyu saçlı, yüksek alınlı ve büyük koyu kahverengi gözlü birisi Yüzünde çoğunlukla üzüntülü bir ifade var Sultan’ın kendi giyimi her zaman sade Kırmızı bir fes, frak, koyu mavi pantolon, sert deriden imal edilmiş ayakkabı giyiyor Çelikten kını olan ve elinin altında tuttuğu bir kılıç kostümünü tamamlıyor Yanlız bayramlarda renkli giyiniyor Altınlarla kaplı bir tahtta, ihtişamlı giyinmiş sivil ve askerî yöneticilerin tebriklerini kabul ediyor |
Abdülhamid’İn Ağzından Ermeni Meselesi |
10-11-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Abdülhamid’İn Ağzından Ermeni Meselesi1890’larda Osmanlı Hükümeti’nde çalışan Ermenilerin listesi * Adı Görevi Maaş/Kuruş Micael Paşa Bayındır Bakanı 24 000 Artin Zeku Efendi GMenkuller B Direktörü 3 000 Hikiman Efendi Orman Müfettişi 3 000 Agop Efendi Darphaneden Sorumlu 2 000 Joseph Efendi Suriye-Şube Direktörü 2 500 Kevrok Efendi Edirne-Şube Direktörü 2 500 Leon Efendi Edirne-Çiftlik Direktörü 2 500 Kirkor Pashyan Selanik-Çiftlik Direktörü 2 500 Ussep Efendi Mimarlık Bürosu 2 500 Avedis Efendi Halep-Gayrimenkul Ofisi 2 250 Andon Efendi Komisyon Üyesi 2 000 Nikolaki Efendi Mimarlık Bürosu Direktörü 1 850 Navum Efendi Kâtip-Muhasebe Bürosu 1 500 Parsek Efendi Kâtip-Yasal İşler Bürosu 1 500 Yossef Efendi Kâtip Şefi 1 500 Hamparsum Doktor 1 500 Kiosseyan Efendi Kâtip-GMenkuller Bürosu 1 400 Carebat Efendi Muhasebeci 1 400 Abaraham Efendi Müfettiş 1 200 Sahak Efendi Kâtip-Muhasebe Bürosu 1 100 Stepan Efendi Kâtip 1 100 Mohses Arslam Kâtip 1 100 Agop Efendi Suriye-Mülkiye Sekreteri 1 000 Vahan Bey Doktor 1 000 Mıgırdıch Efendi Mülkiye Sekreteri 0 Horsak Efendi Selanik-Makine Mühendisi 750 Hazar Hamamcı 750 Shaisan Efendi Bağdat-Teknisyen 600 Carebet Yıldız Sarayı-Kutu Üreticisi 600 Siroon Efendi Kâtip 400 Dicran Efendi Musul-Kâtip 350 Mithran Saatçi 350 Mihran Efendi Ormancı 300 Hamparsum Takunya İmalatçısı 300 Sahak Kahveci 170 Artin Ahçı 230 Antranik Çöpçü 200 (*) Sultan Abdülhamid’in Terrell’e verdiği Osmanlı Hükümeti için çalışan sivil Ermenilerin listesi Liste, toplam 106 kişiden oluşu-yor O dönemde 1 gümüş kuruş, 4,5 ABD senti ediyor Maaşların aylık toplamı 110655 kuruş |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|