Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
batlamyus, filozofları, kimdir, kimlerdir, kopernik, rönesans

Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus



Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus
Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus

RÖNESANS FİLOZOFLARI KOPERNİK

İnsanlık eğer artık dünyanın, evrenin merkezi olduğuna ya da bir öküzün boynuzları üzerinde durduğuna inanmıyorsa, bunda en büyük pay hiç kuşkusuz, güneş sisteminin gerçek yapısını yaklaşık olarak açıklayan Copernicus (Kopernik)’tedir
1473 yılında Polonya’nın Torun kentinde zengin bir tacirin oğlu olarak doğan Kopernik, öğrenimine Krakow Üniversitesi’nde astronomi okuyarak başladı Daha sonra İtalya’ya giderek Bologna Üniversitesi’nde astronomi, Padova Üniversitesi’nde tıp ve hukuk öğrenimi gören ünlü astronom, 1503’te Ferrara Üniversitesi’nde kilise hukuk doktoru oldu 1504’te Warmie’ye yerleşti ve hayatının sonuna kadar astronomiyle uğraştı Kopernik’in yaşadığı yıllarda bilimsel ortam, Katolik kilisenin bağnazlığıyla kuşatılmıştı Bilimsel gözlem ve deneylerden çok İncil’in yazdıkları önemliydi Dünyanın evrenin merkezi olduğuna ve sabit durduğuna inanılıyordu
Kopernik, bu Ortaçağ görüşüne şiddetle karşı çıktı Güneş’in evrenin merkezi olduğuna ve dünya dahil tüm gezegenlerin onun etrafında döndüğüne inanan kimi İlkçağ Yunan filozoflarının görüşlerini inceledi Bu incelemelerini bilimsel gözlemleriyle de birleştiren Kopernik, güneş sistemini kendi adıyla anılan bir şekilde açıkladı
Kopernik sistemine göre; güneş sisteminin merkezinde güneş vardı, dünya da dahil olmak üzere tüm gezegenler belirli bir yörünge izleyerek hem güneşin hem de kendileri etrafında dönüyorlardı Üstelik yeryüzünün ekseni de hareketliydi Bugünkü çağdaş güneş sistemi bilgisini çok yaklaşık olarak açıklayan Kopernik, teorisini, “Göksel Kürelerin Dolanımı Üzerine” adlı ünlü yapıtında açıklayarak ölümsüzleştirdi Teorisinin doğruluğundan kuşku duymayan Kopernik’e yapıtının ilk nüshası 1543’te, yani ölüm döşeğinde ulaştırıldı Kopernik’in ölümünden yıllar sonra, 1610’da Galilei dürbünü icat etti ve Kopernik sisteminin doğruluğunu kanıtladı
Kopernik sistemi, felsefi açıdan yer merkezlilik tezini yıkarak evren bilimin teolojiden ayrı ve bağımsız bir bilim olmasını sağladı


Alıntı Yaparak Cevapla

Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus

Eski 09-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Rönesans Filozofları Kimlerdir? Kopernik Ve Batlamyus Kimdir? Kopernik Ve Batlamyus



Copernicus (Kopernik) (Kopernik Kimdir? - Kopernik Hakkında)(1473 - 1543) Düşünce tarihinde etkisi yönünden Copernicus devrimiyle boy ölçüşebilecek pek az dönüşüm vardır Son dörtyüz yılda tanık olduğumuz bilimsel gelişmenin astronomide yer alan bu devrimle başladığı söylenebilir

Dinsel bağnazlıkla özgür düşünce hemen her dönemde çatışma içinde olmuştur Ortaçağ düşünce geleneğini kıran ilk bilimsel atılımın astronomide ortaya çıkması bir bakıma doğaldı Birkez, astronomide hiç bir alanda olmayan bir bilgi birikimi vardı Babillilerin göksel nesnelerin devinimlerine ilişkin gözlemlerini, kuramsal düzeyde işleyen eski Yunanlıların astronomide büyük ilerleme kaydettikleri bilinmektedir

17 yüzyıla gelinceye dek egemenliğini sürdüren Ptolemy (Batlamyus) sistemi bu birikimin ürünüdür Sonra, Rönesans'la birlikte, astronomide ivedi çözüm gerektiren pratik sorunlar ağırlık kazanmıştı Bu sorunlardan biri denizde boylam hesaplanmasına ilişkindi Bu ise, öncelikle, güneşin izler göründüğü yolun doğru belirlenmesini gerektiriyordu

Çözümü aranan bir diğer sorun takvime ilişkindi M Ö 46'da oluşturulan yürürlükteki takvim yetersizdi Örneğin, o takvime göre, bir yıl 365 günden oluşuyordu (Oysa, şimdi bildiğimiz gibi yılın süresi bundan 11 dakika 14 saniye daha kısadır)

Ne var ki, bu türden nedenler, doğruluğu söz götürmez sayılan Ptolemy teorisinde köklü bir değişiklik için yeterli olamazdı Astronomlar çoğunluk kimi düzeltmelerle yer-merkezli sistemin korunabileceği inanandaydılar Nitekim, klasik dönemden beri kimi bilginlerce önerilen güneş-merkezli sistem onların gözünde saçma olmaktan ileri bir anlam taşımıyordu

Yerleşik sistem nerdeyse bağnaz bir inanca dönüşmüştü Öyle ki, ortaçağ sonlarına doğru Oresme ve daha sonra Cusalı Nicolas gibi bilginlerin yönelttikleri ciddi eleştiriler hiç bir etki uyandırmadan kalır Yeni arayışların başladığı Rönesans'ta bile sistemin sarsılması kolay olmaz

Copernicus'un daha öğrencilik yıllarında Ptolemy teorisine karşı içine düştüğü kuşku ve doyumsuzlukta kendisini önceleyen eleştiricilerin, özellikle hocası Novara'nın etkisi büyük olmuştur Bologna üniversitesinde astronomi profesörü olan Novara, kilisenin o sıra içinde olduğu görecel hoşgörüden de yararlanarak, Ptolemy sistemine sert eleştiriler yöneltmekteydi

Biraz önce de değindiğimiz gibi, Ptolemy sisteminin göksel olguları açıklamaya yönelik salt bir teori olmaktan ileri bir niteliği, dinsel ya da ideolojik bir bağışıklığı vardı Sistem ortaçağ skolastik felsefesiyle bütünleşmiş, nerdeyse resmi bir kimlik kazanmıştı Eleştirilerin, ne denli yerinde ve tutarlı olursa olsun, önemli bir etki yaratması beklenemezdi

Sistemin sarsılması Rönesans'ın getirdiği yeni anlayışı, farklı kültür ortamını bekler Rönesans sanatta parlak bir atılım olduğu kadar, sonunda din, bilim, politika ve ekonomide de geleneksel katı tutumları kıran, dünyaya yeni bir bakış açısı getiren uzun süreli bir dönüşümdür Copernicus'un şansı, üstün zekâ ve güçlü öğrenme tutkusunun yanı sıra, her alanda yeni arayışların başladığı öyle bir dönemde dünyaya gelmiş olmasıdır

Copernicus kimdi ve ne yaptı? Yalnız bilimde değil, insanlığın dünya görüşünde de büyük bir devrime yol açan çalışmasının kapsam ve niteliği neydi?

Nicolaus Copernicus Polonya'nın Torun kentinde üst-yaşam düzeyinde bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi On yaşında iken babasını yitirdi; bir bilgin-papaz olan amcasının koruyuculuğu altında büyüdü; aldığı eğitim daha çok teolojiye yönelikti Ancak, Copernicus'un ilgi alanı belli bir konuyla sınırlanamayacak kadar genişti Ülkesinde Cracow üniversitesini bitirdikten sonra İtalya'ya gider; Bologna, Padua ve Ferrara gibi dönemin seçkin üniversitelerinde astronomi, matematik, hukuk ve tıp dallarında altı yıl süren öğretim görür

Bir süre Roma'da matematik profesörlüğü yaptıktan sonra ülkesine döner, kilisede üst-düzey bir görev üstlenir Ayrıca, çeşitli devlet hizmetlerini sürdüren Copernicus bir ara ülkesini dış ilişkilerde diplomat olarak da temsil eder Ne ki, onun asıl ilgi alanı astronomi idi Aralıksız otuz yıl süren bir çalışmanın ürünü baş yapıtı Göksel Kürelerin Dönüşleri Üzerine arkadaşlarının ısrarı üzerine yayıma girer Kitabının ilk nüshası Copernicus'a yaşamının son günlerinde hasta yatağında ulaşır

Sorumuza dönelim: Copernicus devrimi nedir, niçin önemlidir?

Copernicus işe koyulduğunda ortaçağ dünya görüşüne karşı çıkma gibi bir niyeti yoktu Aldığı eğitim temelde o görüşe dayanıyordu Onun yapmak istediği çeşitli yönlerden yetersiz bulduğu Ptolemy astronomisini matematiksel olarak daha basit, kendi içinde uyumlu ve açıklama gücü daha yüksek bir sisteme dönüştürmekti

Ptolemy teorisine göre, gökyüzü yıldızların "çakılı" olduğu dönen bir küreydi; dünya bu kürenin merkezinde sabit bir konuma sahipti; çevresinde ay, güneş ve gezegenleri taşıyan iç içe bir dizi kristal küre vardı "Tanrısal bir düzen" diye imgelenen bu sistem, ayrıca insana evrenin merkezinde olma onur ve gururunu sağlamaktaydı

Ne var ki, salt bilimsel açıdan bakıldığında sistem gereksiz yere karmaşık olduktan başka tutarsızdı Sistemde birbirini tutmayan bir takım varsayımlar, ayaküstü gereksinmelere göre oluşturulan açıklamalar vardı Benzetme yerindeyse, baş, gövde, el ve ayak gibi her parçası başka bir yerden derlenmiş bir heykelin acayip görüntüsünü sergiliyordu

Copernicus astronomiyi basitleştirme ve tutarlı kılma girişiminde, kökü klasik çağa uzanan bir hipoteze başvurur (M Ö 3 yüzyılda Aristarcus adında bir bilgin, şimdi "güneş sistemi" dediğimiz sistemin merkezinde dünyanın değil, güneşin yer aldığını ileri sürmüş, ancak bağnaz çevrelerin tepkisiyle susturulmuştu)

Doğrusu, yalnız yerleşik öğretiye değil sağduyuya da ters düşen bu hipotezin bilim tarihindeki devrimsel sonucunu Copernicus'un öngördüğü kolayca söylenemez Büyük olasılıkla, Aristarcus hipotezi onun gözünde göksel sisteme geometrik uyum sağlayan bir basitleştirme aracıydı Nitekim, kitabın önsözünde önerilen yeni sistemin bilimsel doğruluğu değil, salt matematiksel geçerliği vurgulanıyordu

Gerçekten, Copernicus teorisinin, dünyanın sistemdeki yeni konumu dışında köklü bir değişiklik içerdiği kolayca söylenemez Bir kez sayılarını azaltmakla birlikte göksel kürelere ilişkin varsayımdan vazgeçilmemiştir Sonra, gezegenlerin devinimlerinde düzgün çembersel yörüngeler izlediği görüşü korunmuştur Üstelik yeni teori de gözlemsel verilerle uyum bakımından kimi güçlüklerle karşı karşıyaydı Belki de biraz da bu nedenle 16 yüzyılın sonlarına gelinceye dek teori beklenen ilgiyi görmez; Ptolemy sistemi yürürlükte kalır

Bilindiği gibi, Copernicus teorisi iki temel varsayım içermektedir: (1) Gezegenleri taşıyan göksel küreler dünyanın değil, güneşin çevresinde dönmektedir; (2) Dünya merkezde sabit değil, kendi ekseni çevresinde günlük, güneşin çevresinde yıllık dönüşler içindedir Copernicus'u bu varsayımlara en başta gözlemsel verilerin yönelttiği kuşku götürmez Bunun çarpıcı bir kanıtım şu sözlerinde bulmaktayız:

Kanımca, ileri sürdüğüm ilkeler soruna büyük bir basitlik getirmektedir Ptolemy sisteminde olduğu gibi dünyayı merkezde sabit varsayma çok sayıda küre varsayımına yol açmış, bu da sorunu içinden çıkılmaz karışıklığa sokmuştur Önerdiğim sistem ise, gereksiz ya da boş varsayımlara gitmeksizin, bir çok gözlem verisini tek nedenle açıklamaya elveren, gerçeği her yanıyla yansıtan bir sistemdir

Bu ussal yaklaşım Copernicus'un çok iyi bilinen cephesi Onun çoğu kez gözden kaçan bir başka cephesi daha var! Aşağıdaki alıntıda Copernicus'un evreni "ilkel" diyebileceğimiz büyülü bir dille betimleme yoluna gittiğini görmekteyiz:

Evrenin ortasında güneş taht kurmuştur Bu görkemli tapınakta, çevresindeki herşeyi bir anda aydınlatan "güneş" dediğimiz nur kütlesi için daha saygın bir konum düşünülebilir miydi? Güneşi evrenin Lambası, Bilge yöneticisi diye övenler olmuştur: Hermes Trismegutus'un gözünde O ışıldayan Tanrı, Sophocles'in Elektra'sı için herşeyi gören yüce varlıktır Güneş gerçekten tahtına kurulmuş Sultan gibi, çevresinde dolaşan gezegenleri çocukları gibi yönetir

Copernicus'un bu duygusal yanıyla bir tür gizemcilik olan, teologların da paylaştığı bir felsefenin (Yeni-Platonculuk) etkisinde olduğu söylenebilir Ama öylede olsa kilisenin resmi öğretiye ters düşen bir görüşü hoş karşılaması beklenemezdi Ne ki, Bruno ve Galileo'ya gelinceye dek Katolik kilisesi belirgin bir tepki göstermez Oysa protestan liderler daha baştan Copernicus'u kınama yoluna gitmişlerdi "Bu budala" diyordu Luther, "astronomi bilimini altüst etme sevdasındadır Oysa kutsal kitap arzın değil, güneşin döndüğünü bize bildirmiştir Bir yeni yetme astrologa halk kulak versin, olacak iş mi?"

Copernicus mistik eğilimlerine karşın bir astrolog değil, gerçek bir astronomdu Tarih onu 17 yüzyıl bilimsel devrimine yol açan araştırma tutkusu ve atılımcı kişiliğiyle bize tanıtmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.