Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
osmanlı

Ah Osmanlı

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ah Osmanlı



Ah Osmanlı
Numan Gün
Osmanlı Osmanlı deyince akla hoşgörü, adalet, güven gibi güzelliklerin gelmemesi mümkün mü acaba?
Evet Tabi ki mümkün Osmanlı`da hoşgörü, adalet ve güvenden zerre kadar eser yoktu diyen ve kendi tarihini yerden yere vurmayı bir marifet sanan tarihçilerimiz var maalesef Acaba bizden başka bir milletin evladı var mıdır kendi tarihini yerden yere vurmayı seven? Hayır, yok Maalesef bizden başka böyle bir millet yok
Osmanlı, egemenliği altındaki milletlere hoşgörüyle yaklaşmadı mı? Onların haklarını rahatça kullanmalarını sağlamadı mı? Dinlerini güzel bir şekilde yaşamalarına izin verilmedi mi? Bu soruların hangisinden olumsuz bir cevap alabiliriz sizce? Durun Ben söyleyeyim Tabi ki hiçbirinden (şahsi düşüncem)
Osmanlı`ya göre yabancı Türk olmayan demek değildi Osmanlı`da yabancı ``Gayrimüslim`` demekti Peki gayrimüslimler yadırganıyor muydu? Tabi ki de hayır Osmanlı onlara da şefkatini gösteriyordu her zaman olduğu gibi Haklar, imtiyazlar tanınıyordu onlara da
Osmanlı emperyalist değildi Neden mi? Bir mesel vereyim sizlere Şu sözleri hatırlıyor musunuz? `` İstanbul`da kardinal külahı görmektense Türk sarığı görmeyi tercih ederiz `` Bu sözler Bizans İmparatoru Dragazes`e güvenmeyen Bizanslıların ağızlarından dökülüyordu Osmanlı`nın adaletinden ve iyi idaresinden bahsediyorlardı Bunları söyleyen bir BİZANSLI
İşte Osmanlı Bizanslıların Bizanslıların bile böylesine güzel sözler sarfetmesine neden olan Osmanlı
Fransız müellif Motray şu sözleriyle Osmanlı`nın 1700`lerdeki halini- o hal ki ne güzel hal- anlatıyordur umarım: `` Türk dükkanlarında hiçbir zaman tek meteliğim kaybolmamıştır Ne zaman bir şey unutsam, hiç tanımadığım dükkancılar arkamdan adam koşturmuşlar, hatta birkaç kere Beyoğlu`ndaki ikametgahıma kadar gelmişlerdir ``
Bu sözler; Osmanlı`da adam kayırma, iltimas, rüşvet, adaletsizlik, hırsızlık vs baş gösteriyordu diyenlere çok güzel yanıt değil mi sizce?
46 yıllık Kanuni Dönemi`nde İstanbul`da ortalama sadece bir cinayet vakası meydana geliyordu Koskocaman İstanbul ve yılda sadece bir cinayet vakası Günümüzle kıyaslama-
ya kalksak abes kaçmaz mı? Varın gerisini siz hesap edin

Osmanlı dinamiğini olduran birkaç unsurdan biri Ahilik Amaç kamil insan yetiştirmekti O Ahiler ki savaş sırasında kelle koltukta savaşıyor, barış zamanında ise öğretmenlik yapıyor Bu teşkilata herkes dahil olabiliyor muydu? Tabi ki hayır Ahilik Şartnamesi vardı Bu şartname kamil insan olma yolunda ilk adımları atmayı sağlıyordu İyi huylu, güzel ahlaklı ve herkes için sevgi dolu olması gerekiyordu Ahi olan kişinin Şefkatli, merhametli, adaletli, faziletli, iffetli, dürüst ve kerem sahibi olmak Bu özelliklerin hepsi bir Ahi`de vardı Olması gerekiyordu zaten Ahilerin özellikleri bunlarla da bitmiyordu tabi ki Onların özelliklerini, kişiliklerini boylu boyunca anlatmak Anlatabilmek Roman yazmaktan daha uzun ve yorucu olsa gerek
Ah Yavuz O Yavuz ki ondaki incelik kimsede yoktu belki de Mısır`ın fethinde kölelerin kulaklarında küpeleri görünce, `` Bana da küpe getirin, ben de küpe takayım Zira ben de Allah`ın kölesiyim `` diyen Yavuz İnceliğe bir bakın
Fatih Devri`ne göz attığımızda adalet timsallerini görmemek mümkün değil Zira günlerden bir gün Fatih, tartıda hile yapılıyor mu yapılmıyor mu diye dükkanları gezer İlk girdiği dükkanda birkaç şey ister Ama dükkâncı Fatih`in istediklerinin yalnız yarısını verir Fatih tam karışacakken şu sözleri işitir: `` Benim bugünlük rızkım çıktı Diğer yarısını da yan dükkândan al da o da nasiplensin `` Padişah sevinçli bir şekilde yan dükkâna girer Yine aynı şekilde birkaç şey ısmarlar Bu dükkâncı da istediklerinin yalnız bir kısmını verir Ve sonra şunları ekler: `` Bu günlük evlad-ı iyalimin(çoluk çocuğumun) nafakası çıkmıştır Kalanını yan dükkândan temin et Zira daha siftah yapamadığını söylemişti az önce `` Bu sözleri işiten Fatih`in gözleri dolar ve böyle bir halkın hükümdarı olduğu için duygulanır ve sevinir
İşte bütün bunlar neyden kaynaklanıyordu sizce? Osmanlı`daki inançtan, hoşgörüden, adaletten Dininin getirdiği güzellikleri yaşıyor ve yaşatıyordu Osmanlı Belki de CİHAN DEVLETİ oluşunun sırrı burada yatmaktaydı Kim bilir?
Osmanlı`da padişahlar diktatör değildi Ne kadar tarih kitaplarımızda `` Asarlar, keserler, kimseyi dinlemezler `` denilse de Oysa bir şeyhülislam(Zembilli Ali Cemali Efendi) Yavuz`un karşısına dikilebilmiş, `` Seni kılıcımla doğrulturum `` diyebilmiştir Bir kadı(İlk İstanbul Kadısı Sarı Hızır Çelebi), minderinin altına sakladığı demir topuzu(gürz) Fatih`e gösterip, `` Padişahlığına güvenip hükmümü dinlemeseydin billahi bu gürz ile başını ezerdim `` diyebilmiştir Bu meseller bitmez
Onlarca meselden sadece iki tanesi Evet Eğer bu anlatılanlar bir diktatörlükse Osmanlı Padişahları diktatörden başka bir şey değillerdi Diktatördü onlar Canlar feda olsun öyle diktatörlüğe
Belki geç kaldım Evet evet kesinlikle Akıllardan hiç silinmeyecek olan Çanakkale`mizi kastediyorum Çünkü inanç dendiği zaman Çanakkale gelir akla Oradaki kahramanca müdafaa gelir akıllara Tarihini kötülemeyi seven, bir marifet sanan bizler bunlara `` hurafe `` diyeceğiz belki de İnanmayacağız imanın, inancın ne kadar kuvvetli olduğuna Biz inanmasak da, `` hurafe `` desek de bunlara Seyyid Onbaşı 215 okkalık mermiyi sırtlamıştı o anki gücüyle, inancıyla Evet O anlıktı o güç Sonradan yerinden bile oynatamamıştı o mermiyi Seyyid Onbaşı Fatma Bacılar vardı orada Yavrularını bir kurbanlık koyun gibi kınalayıp cenge gönderen elleri öpülesi analar Ne uğruna kurban ediyorlardı canlarının bir parçası olan biricik yavrularını? Soruyorum Ne uğruna?
Üç dakika sonra öleceğini bile bile müdafaayı bırakmayan arslanlar hatırlıyorum Başlarında taarruzu değil ölmeyi emreden cesur kumandan Acaba onlar niçin göze alıyorlardı bütün bunları? Soruyorum cevap alamasam da Niçin?
Safiye Hüseyin Kaç kişi duydu onu? Kaç kişi tanıyor? Bilemiyorum Ama o yürekli kadın arslan parçaları için Çanakkale`deydi Onların acılarını dindirmek için Yaralarını sarmak için onların Hemşireydi safiye Hüseyin Peki, niçin katlanıyordu bu yürekli kadınımız bütün bu zorluklara? Bir sebebi olmalıydı Vardı zaten bir sebebi Vatan, millet, din sağolsundu Bu yeterdi ona
Ben birilerini tanıyorum Tanımayan yoktur umarım Hasan Tahsin vardı Gözünü kırpmadan öleceğini(şehit olacağını) bile bile ilk kurşunu atan Hasan Tahsin vardı Hayallerde İyi ki varsın Hasan Tahsin İyi ki varsın
Sütçü İmam`ımız vardı bizim Hatırlayanınız var mı? Ne uğruna şehit düştüğünü bileniniz var mı? Evet Biliyoruz Ama ne kadar? Nasıl? Kendimize ne kadar çeki düzen veriyoruz bunlar karşısında? Bu şuurla ne kadar yaşayabiliyoruz? Daha doğrusu bu şuurla yaşayabiliyor muyuz acaba?
Keşke Keşke demek istemezdim Ama tarihimizi bilmezsek, anlayamazsak tarihimizi Ve o güzel tarihimize sahip çıkmazsak, çıkamazsak İşte o zaman ardı arkası kesilmez keşkelerin Örnek alırsak o güzel tarihi işte o zaman eser kalmaz `` keşke `` den
Fatihler, Kanuniler, Yavuzlar, Abdulhamidler, Hasan Tahsinler, Sütçü İmamlar, Seyyid Onbaşılar, Fatma Bacılar, Safiye Hüseyinler Onları anlamak ve keşkeleri hayatımızdan atmak dileğiyle

Numan Gün

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.