Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
amasya, gelenek, görenekleri

Amasya Gelenek Ve Görenekleri

Eski 05-29-2008   #1
suskun
Varsayılan

Amasya Gelenek Ve Görenekleri



Düğün Adetleri

Yörede evlenme yaşı yirmili yaş civarıdır Genellikle tek eşliliğin tercih edildiği yörede, akrabalarla evlendirme isteği ön plandadır Mirasın bölünmemesi amaçlandığından alınacak gelinin veya damadın aynı kültürden, tanıdık bir yerden olması da etkendir

Bir genç evlenme isteğini ailesine hissettirebilmek için, babasının ayakkabısının birisini ters çevirir, bazen de ayakkabıyı kapı eşiğine çivi ile çakar veya baba yanında iken ayakkabısını ters giyer (sağ ayakkabı sola, sol da ayakkabı sağa) Bu; ‘beni evlendirin’ anlamına gelir

Genç kızlar, evlenme isteklerini bazen davranışlarındaki canlılıkla, bazen de aile fertleriyle geçimsizlik olarak dışa vururlar

Evlenemeyen kızların kısmetlerinin bağlı olduğuna inanılır ve açılması için evliyalara gidilip dua edilir, Cuma günleri selâ vakti kilit açılır (bahtım böyle açılsın diye)

Evlenecek çağa gelmiş erkek için, düşünülen kızın evine gidilir Öncelikle kızdan su istenir, bardağın ve halıların temizliğine, evin düzenine bakılır İzlenim olumlu ve gençler de birbirini beğenmişse birkaç gün sonra dünür gidilir ve buna ‘dünür düşme’ denir

Erkek tarafının aile büyükleri, oğullarına almayı düşündükleri kız evine giderler Yapılan sohbet içerisinde en yaşlı kişi konuya girer ve ‘Allah’ın emri Peygamberin kavliyle kızınızı oğlumuza istiyoruz’, kız evi de ‘kısmetse olur’ derler Ancak, kız hemen verilmez, birkaç kez gidilir

Kız evi, kızı vermeye niyetliyse, erkek tarafını araştırıp soruşturduktan sonra, uygun görülmüşse, gelmeleri için haber gönderir

Söz Kesme

Kız evinin davetinden sonra, erkek tarafı aile büyükleri, bir araya gelerek kız evine giderler Bu toplantıda gelin ve damada ‘söz yüzükleri’ takılır Nişan, düğün tarihleri, kız evinin istekleri konuşulur ve karara bağlanır Söz kesildikten sonra, gelin ve damat adayı tarafından orada bulunanların elleri öpülür, dualar okunur Bütün işlerin tatlılıkla gitmesi için şerbet içilir veya lokum yenir

Eksik Görme

Gelin adayı, annesiyle birlikte, erkek evince, alış-verişe götürülür Takı ve eşyalar yanında, nişan kıyafeti ve düğün için gelinlik, ayrıca kız tarafının yakınlarına da hediyelik gömlek, elbiselik, çorap vs alınır Buna ‘eksik görme’ denir

Nişan

Genellikle hafta sonları kız evinde yapılır Nişana davet için, erkek evinden birisi çıkar ve davet ettiği her eve bir şeker veya davetiye verir Daveti yapan kişiye ‘okuyucu’ denir

Kız evinde, gelenlere yemekler verilir, getirilen hediyeler, sesi gür biri tarafından bağırılarak çevreye duyurulup orta bir yerde oturan gelinin başında çevrilir (töre çevrilmesi), takılar takılır

Nişanlılık süresinde, dini bayram olursa kız evine kurbanlık ve hediyeler gönderilir

Düğün

Erkek evinde, davul-zurna ekibi cuma gününden itibaren çalmaya başlar, düğün evinin belli olması için bayrak dikilir, düğün kahyası, yiğitbaşı tespit edilir Gelin ve damat adayları tarafından sağdıç (gelin ve damadın düğün boyunca her işini takip eden tecrübeli bir kişi) seçilir Gelen misafirlere yemek ikram edilir Buna danışık yedirme denir

Cumartesi günü, köyde ise geniş bir mekan, şehirde ise düğün salonunda kız ve erkek tarafları bir araya gelir Müzik eşliğinde eğlenilir, davetlilere ikramlar yapılır Düğün, gelin ve damada takı takılması ile son bulur Bütün masrafları erkek evi karşılar

Kına Gecesi

Cumartesi akşamı kız evinde kına gecesi yapılır Kızın annesi tarafından karılan kına, bir tepsi ortasına konulup etrafına mumlar dikilir Bulunulan mekanın orta kısmına oturan geline kına seti giydirildikten sonra kına türküleri ve ilahilerle gelin ağlatılır Avucuna altın konularak geline kına yakılır

Davul zurna eşliğinde damatla birlikte kız evine kına almaya gelinir Karılmış olarak hazır duran kına, etrafında mumlar, çerez, havlu, mendil konulan tepsi içerisinde damadın sağdıcına satılır Kına alındıktan sonra (köy ise kız evinden bir de tavuk alınarak) oynaya oynaya erkek evine dönülür

Damat Kınası

Damada kına yakılırken; sağdıç parmağını kınaya banarak elini yukarı kaldırır, bir iki üç diye saydıktan sonra bekar gençler kınalı parmağa ulaşmaya çalışırlar Kim önce kınayı almışsa ilk onun evleneceğine inanılır Kalan kına damadın arkadaşlarına dağıtılır (darısı bekarların başına olsun diye)

Kına gecesinde gelinin ve damadın yanında arkadaşları kalır, bu gecede gelinin ayakkabısının altına bekar kızların isimleri yazılır, kimin ismi silinirse onun evleneceğine inanılır

Gelin Alma

Pazar günü, gelin getirmek üzere gelin arabası süslenir Akraba, arkadaş, komşu, ve ahbaplara ait araçlardan oluşan konvoyla, gelin evine hareket edilir Kız evince, gelen araçlara yemeni, şifon, havlu gibi hediyelik takılır

Gelin alıcılardan, genç kızlar bahşiş almak için kapıyı açmazlar ve gelin sandığının üstüne de otururlar Düğün kahyasınca bahşişler verilir, kapılar açılıp gelinin çeyizi taşınır Gelin çeyizi yüklenirken alınan "müjde yastığı" damat evine getirilip (gelin geliyor anlamındadır) evde bekleyen kaynanaya bahşiş karşılığı verilir

Gelinin beline, erkek kardeşi kırmızı ‘kardeş kuşağı’ nı bağlar Gelin, yakınları ile vedalaştıktan sonra babası tarafından gelin alıcılara teslim edilip dualar okunur

Gelin gezdirilerek damadın evine getirilir Kaynata, bahşiş vermeden gelin arabadan inmez Gelin eve girmeden, damat yüksek bir yerden gelinin üzerine çerez ve bozuk para serper veya kaynana içinde bozuk para bulunan bir çömleği kırar (kötü huylardan kurtulsun, bolluk olsun diye) Gelin; kuzu postuna bastırılır (kuzu gibi olması için) Eline verilen yağı, kapı eşiğine sürer (yağ gibi eriyip evine ısınsın diye) Üzerine basıp geçmesi için ayağının altına demir leğen konulur (demir gibi sağlam olsun diye)

Gelin içeriye girdikten sonra, kendi çeyiz sandığının üstüne kıbleye doğru oturtulur, kucağına erkek çocuk verilir Gelin, kaynanaya, görümcelere ve orada bulunanlara şeker verir (tatlı dilli olalım diye) Çevreden gelin görmeye gelinir

Asker Uğurlama

Askere gidecek gençleri; haftalar öncesi akraba, komşu ve ahbaplar sırayla yemeğe davet eder, harçlık, giyecek gibi hediyeler verirler Gençler askere gidecekleri gün bütün yakınları tarafından davul – zurna eşliğinde halaylarla, dualarla uğurlanır

Sünnet Düğünü

Sünnet düğünleri genellikle hafta sonları yapılır Sünnet olacak çocuk hamama götürülür Sünnet elbisesi giydirilir Gelen davetlilerle birlikte araç konvoyu oluşturulur, sünnet olacak çocuğa ve arkadaşlarına çevre gezisi yaptırıldıktan sonra eve getirilerek sünneti yapılır Gelen davetliler, çocuğu ziyaret ederek hediyelerini verirler Yemekler ikram edilir, sazlı sözlü eğlenceler yapılır Ayrıca mevlit okutarak sünnet yapanlar da vardır

Yörede evlenme yaşı yirmili yaş civarıdır Genellikle tek eşliliğin tercih edildiği yörede, akrabalarla evlendirme isteği ön plandadır Mirasın bölünmemesi amaçlandığından alınacak gelinin veya damadın aynı kültürden, tanıdık bir yerden olması da etkendir

Bir genç evlenme isteğini ailesine hissettirebilmek için, babasının ayakkabısının birisini ters çevirir, bazen de ayakkabıyı kapı eşiğine çivi ile çakar veya baba yanında iken ayakkabısını ters giyer (sağ ayakkabı sola, sol da ayakkabı sağa) Bu; ‘beni evlendirin’ anlamına gelir

Genç kızlar, evlenme isteklerini bazen davranışlarındaki canlılıkla, bazen de aile fertleriyle geçimsizlik olarak dışa vururlar

Evlenemeyen kızların kısmetlerinin bağlı olduğuna inanılır ve açılması için evliyalara gidilip dua edilir, Cuma günleri selâ vakti kilit açılır (bahtım böyle açılsın diye)

Evlenecek çağa gelmiş erkek için, düşünülen kızın evine gidilir Öncelikle kızdan su istenir, bardağın ve halıların temizliğine, evin düzenine bakılır İzlenim olumlu ve gençler de birbirini beğenmişse birkaç gün sonra dünür gidilir ve buna ‘dünür düşme’ denir

Erkek tarafının aile büyükleri, oğullarına almayı düşündükleri kız evine giderler Yapılan sohbet içerisinde en yaşlı kişi konuya girer ve ‘Allah’ın emri Peygamberin kavliyle kızınızı oğlumuza istiyoruz’, kız evi de ‘kısmetse olur’ derler Ancak, kız hemen verilmez, birkaç kez gidilir

Kız evi, kızı vermeye niyetliyse, erkek tarafını araştırıp soruşturduktan sonra, uygun görülmüşse, gelmeleri için haber gönderir

Söz Kesme

Kız evinin davetinden sonra, erkek tarafı aile büyükleri, bir araya gelerek kız evine giderler Bu toplantıda gelin ve damada ‘söz yüzükleri’ takılır Nişan, düğün tarihleri, kız evinin istekleri konuşulur ve karara bağlanır Söz kesildikten sonra, gelin ve damat adayı tarafından orada bulunanların elleri öpülür, dualar okunur Bütün işlerin tatlılıkla gitmesi için şerbet içilir veya lokum yenir

Eksik Görme

Gelin adayı, annesiyle birlikte, erkek evince, alış-verişe götürülür Takı ve eşyalar yanında, nişan kıyafeti ve düğün için gelinlik, ayrıca kız tarafının yakınlarına da hediyelik gömlek, elbiselik, çorap vs alınır Buna ‘eksik görme’ denir

Nişan

Genellikle hafta sonları kız evinde yapılır Nişana davet için, erkek evinden birisi çıkar ve davet ettiği her eve bir şeker veya davetiye verir Daveti yapan kişiye ‘okuyucu’ denir

Kız evinde, gelenlere yemekler verilir, getirilen hediyeler, sesi gür biri tarafından bağırılarak çevreye duyurulup orta bir yerde oturan gelinin başında çevrilir (töre çevrilmesi), takılar takılır

Nişanlılık süresinde, dini bayram olursa kız evine kurbanlık ve hediyeler gönderilir

Düğün

Erkek evinde, davul-zurna ekibi cuma gününden itibaren çalmaya başlar, düğün evinin belli olması için bayrak dikilir, düğün kahyası, yiğitbaşı tespit edilir Gelin ve damat adayları tarafından sağdıç (gelin ve damadın düğün boyunca her işini takip eden tecrübeli bir kişi) seçilir Gelen misafirlere yemek ikram edilir Buna danışık yedirme denir

Cumartesi günü, köyde ise geniş bir mekan, şehirde ise düğün salonunda kız ve erkek tarafları bir araya gelir Müzik eşliğinde eğlenilir, davetlilere ikramlar yapılır Düğün, gelin ve damada takı takılması ile son bulur Bütün masrafları erkek evi karşılar

Kına Gecesi

Cumartesi akşamı kız evinde kına gecesi yapılır Kızın annesi tarafından karılan kına, bir tepsi ortasına konulup etrafına mumlar dikilir Bulunulan mekanın orta kısmına oturan geline kına seti giydirildikten sonra kına türküleri ve ilahilerle gelin ağlatılır Avucuna altın konularak geline kına yakılır

Davul zurna eşliğinde damatla birlikte kız evine kına almaya gelinir Karılmış olarak hazır duran kına, etrafında mumlar, çerez, havlu, mendil konulan tepsi içerisinde damadın sağdıcına satılır Kına alındıktan sonra (köy ise kız evinden bir de tavuk alınarak) oynaya oynaya erkek evine dönülür

Damat Kınası

Damada kına yakılırken; sağdıç parmağını kınaya banarak elini yukarı kaldırır, bir iki üç diye saydıktan sonra bekar gençler kınalı parmağa ulaşmaya çalışırlar Kim önce kınayı almışsa ilk onun evleneceğine inanılır Kalan kına damadın arkadaşlarına dağıtılır (darısı bekarların başına olsun diye)

Kına gecesinde gelinin ve damadın yanında arkadaşları kalır, bu gecede gelinin ayakkabısının altına bekar kızların isimleri yazılır, kimin ismi silinirse onun evleneceğine inanılır

Gelin Alma

Pazar günü, gelin getirmek üzere gelin arabası süslenir Akraba, arkadaş, komşu, ve ahbaplara ait araçlardan oluşan konvoyla, gelin evine hareket edilir Kız evince, gelen araçlara yemeni, şifon, havlu gibi hediyelik takılır

Gelin alıcılardan, genç kızlar bahşiş almak için kapıyı açmazlar ve gelin sandığının üstüne de otururlar Düğün kahyasınca bahşişler verilir, kapılar açılıp gelinin çeyizi taşınır Gelin çeyizi yüklenirken alınan "müjde yastığı" damat evine getirilip (gelin geliyor anlamındadır) evde bekleyen kaynanaya bahşiş karşılığı verilir

Gelinin beline, erkek kardeşi kırmızı ‘kardeş kuşağı’ nı bağlar Gelin, yakınları ile vedalaştıktan sonra babası tarafından gelin alıcılara teslim edilip dualar okunur

Gelin gezdirilerek damadın evine getirilir Kaynata, bahşiş vermeden gelin arabadan inmez Gelin eve girmeden, damat yüksek bir yerden gelinin üzerine çerez ve bozuk para serper veya kaynana içinde bozuk para bulunan bir çömleği kırar (kötü huylardan kurtulsun, bolluk olsun diye) Gelin; kuzu postuna bastırılır (kuzu gibi olması için) Eline verilen yağı, kapı eşiğine sürer (yağ gibi eriyip evine ısınsın diye) Üzerine basıp geçmesi için ayağının altına demir leğen konulur (demir gibi sağlam olsun diye)

Gelin içeriye girdikten sonra, kendi çeyiz sandığının üstüne kıbleye doğru oturtulur, kucağına erkek çocuk verilir Gelin, kaynanaya, görümcelere ve orada bulunanlara şeker verir (tatlı dilli olalım diye) Çevreden gelin görmeye gelinir

Asker Uğurlama

Askere gidecek gençleri; haftalar öncesi akraba, komşu ve ahbaplar sırayla yemeğe davet eder, harçlık, giyecek gibi hediyeler verirler Gençler askere gidecekleri gün bütün yakınları tarafından davul – zurna eşliğinde halaylarla, dualarla uğurlanır

Sünnet Düğünü

Sünnet düğünleri genellikle hafta sonları yapılır Sünnet olacak çocuk hamama götürülür Sünnet elbisesi giydirilir Gelen davetlilerle birlikte araç konvoyu oluşturulur, sünnet olacak çocuğa ve arkadaşlarına çevre gezisi yaptırıldıktan sonra eve getirilerek sünneti yapılır Gelen davetliler, çocuğu ziyaret ederek hediyelerini verirler Yemekler ikram edilir, sazlı sözlü eğlenceler yapılır Ayrıca mevlit okutarak sünnet yapanlar da vardır

__________________
'' Milli Benligini Yitirmis Uluslar
Başka Milletlerin Avıdır !!!! ''
Mustafa Kemal ATATÜRK

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.