12-03-2010
|
#25
|
Şengül Şirin
|
Cevap : Sanat Ansiklopedisi - Sanat Sözlüğü
Zahriye: 1- Mektup veya kâğıdın arka tarafına yazılan yazı; arkasındaki şerh 2- Yazma eserlerin başlık bulunan ilk sayfasından önceki, temellük kaydı bulunan, çoğunlukla tezhipli ve bazan da boş sayfalarına zahriye adı verilir Bu sayfalarda bazan kitap başlığı, müellifi, meşkurların hükmü, bir beyit vb yazılar bulunur
Fatih, devri kitaplarında zahriye çift sayfa halindedir Kimi sayfayı tamamen kaplar, kimi de madalyon biçimindedir Genellikle ilk sayfada kitabın Sultan Mehmed bin Murad Han'ın mütalâası için yazıldığını gösteren kayıt, ikincisinde ise kitabın ve müellifin adı vardır
Zamk-ı Arabi: Ezme yaldız, varak altın ve mürekkep yapımında kullanılan kimyevî madde, Arap zamkı
Zarf: Bir şeyi kavrayan, çevreleyen Yazma eserlerde kap ve metin harici kısımlar anlamına gelir
Zemin doldurma: Bir tezhibin şekli belli olup, altınları sürülerek tahriri bitince, araları uygun renklerle boyanırsa buna zemin doldurma denir
Zencirek: Yazma kitapların sayfa kenarlarına ve levha yazılarının etrafına, iki çizgi arasında altın yaldızla yapılan zincirleme halkalar şeklindeki süsleme suya verilen ad
Zercedvel: Yazma eserlerde sayfa kenarlarına altınla çekilen çizgilere verilen ad
Zerduva cild: Kadife kaplı cild
Zerdûz: 1- Altınla iş yapan 2- Altınla yapılmış iş
Zerdûz Cild: Kitabın kabını teşkil eden mukavvanın göbek ve kenarı kesilir; buraya yerleştirilen kadife; altınla işlenerek zerdûz cild yapılırdı Buna zerdûz kap da denilmiştir
Zerdûzan: Altın işleyenler
Zerdûzî: Deri üzerine altın işlemeli cild
Zerefşan: Altın serpmek, püskürtmek; püskürtme altınla yapılan süsleme çeşidi Varak altın toz hâline getirilip jelatinli su ile karıştırılır Daha sonra fırça ile (veya elek üstünden), jelatinli su ya da yumurta akı sürülmüş kâğıda serpiştirilir Zermühre ile parlatılır Eski ve kıymetli kitaplar çoğunlukla bu tür kâğıt üzerine yazılmıştır,
Zerender-zer: Süsleme terimi Sarı altın üzerine yeşil altınla yapılan süsleme
Zerender-zer nokta: Altın zemin üzerine tekrar altınla, düzgün şekillerle yapılan nokta
Zerendûd: Altın yaldızlı Kâğıdın üzerine sıvama altın sürülmesine verilen ad Çoğu minyatürler bu altın üzerine yapılmıştır
Zerkâr: Altın işleme; sırma ile işlenmiş
Zermühre: Altın parlatmak için, akik, Süleymanî taşı, yeşim veya ağaçtan yapılan, ucu sivri ya da toparlak ve bir çubuğa bağlı âletin adı Mazgala da denilmiştir Bununla parlatılmış işlere Pesend denilmiştir
Zernişan: îrili ufaklı altın noktalarla süslenmiş kâğıtlara verilen ad Ord Prof Dr A Süheyl Ünver'in anlattığına göre kalbur üzerine altın varak konularak üzerinden kuru bir fırça geçirilir; altın, düzensiz iri parçalar hâlinde, kalburun altındaki kâğıt üzerine yayılır Bu tür altınlanan kâğıtlar çok kıymetlidir
Zernüvis: Altın yaldızla yazı yazan hattat veya müzehhib
Zerrin kalem: Altından yapılmış kalem BkKalem
Zerşikâf: Boyalı halkâr Boya ile yaldızın birlikte kullanılmasıyla yapılan süslemeler Bk Halkâr
Zervarak: Eski kâğıtlar aharlanıp mührelendikten başka bir de üzerlerine altın serpme yapılırdı Buna zervarak denir Altın serpme şöyle yapılırdı: Bir fincan içine birkaç tane nohut konur ve bu fincan içine de altın tozu dökülür Bir kâğıt üzerine zamk sürülür ve ağzına tülbend gerilmiş fincan bu kâğıt üzerinde sallanır Tülbentin deliklerinden sızan altın zerreleri kâğıt üzerine dökülerek bir tabaka teşkil eder
Zevane: Bk Lika
Zeyl: Doğu yazmalarında, bir konunun birbirini izleyen yazarlarca belirli zaman çerçevesi içinde sürdürülmesiyle meydana gelen eser
Zırnık: Sarı mürekkep
Zilbahar cild: Üzerine ezme altınla, fırça kullanılarak geometrik çizgiler çizilmiş, kesişen hatlar arasına yaldız ve noktalar konulmuş deri cildlere verilen ad Kafes de denilmiştir Süsleme, kapağın ortasını veya bütün yüzünü kaplar Bazan cild mahfazasında da aynı süsleme görülür XIX yüzyılda çok rastlanır Kelimenin zerbahar şeklinde söylenmesi gerektiğini ileri sürenler varsa da, kayttlarda hep zilbahar olarak geçmiştir
Zincirli şemse: Bk Şemse
Zîr-i meşk: (Zîr: Alt, aşağı) Eskiden yazı yazmak için kâğıdın altına konan altlığa verilen ad
Zülfe: Sülüs yazısında eliflerin ucundaki çengellere verilen ad Zülfe, Arapça «ufak saçak» demektir Elifin çengeli de saçağa benzediğinden bu adı almıştır Ayrıca tuğların yanlarındaki küçük bayrak şeklindeki kavislere de zülfe veya zülüf denilir
Zülüf: Bk Zülfe
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|