Şengül Şirin
|
Cevap : Biyoloji Terimleri Sözlüğü
I
Islah: Bitki yada hayvanlarda türün iyileştirilmesi işlemi
İmplantasyon: Döllenmiş yumurtanın rahim’in (uterus) Yumuşak dokusuna gömülmesi, döl tutma
İnorganik madde: Canlılardan elde edilmeyen ve canlıların yaşadığı çevrede bulunan maddeler(karbondioksit, su, tuz vs)
İnsülin: Pankreasın ürettiği kan şekerini azaltan hormon
İnterferon: Hücrelerin virüslere karşı ürettiği özel savunma maddesi
İris: Gözün saydam tabakasının altındaki damar tabakadan oluşan renkli kısmı
İzolasyon: Ayrılma, yalıtım Biyolojide herhangi bir sebeple populasyondaki fertlerin birbirleriyle olan ilişkilerinin kesilmesi
K
Kadavra: Tıp öğreniminde üzerinde çalışmak için hazırlanmış ölü insan ya da hayvan vücudu
Kapalı Dolaşım: Kanın kalp ve damarlardan oluşan kapalı bir sistem içerisinde dolaşmasıdır
Kas tonusu: İskelet kaslarının, dinlenme durumundaki kasılı hali
Katalizör: Kimyasal tepkimeye katılmadan tepkimenin hızını artıran madde
Kazein: Sütte bulunan bir çeşit protein
Keratin: Omurgalı hayvanların derisinin, tırnak saç, boynuz gibi yapılarında bulunan, suda çözünmeyen sert protein
Klon: Genetik olarak birbirinin aynı olan canlılar
Klorofil: Fotosentaz olayında güneş enerjisini kimyasal enerjiye çeviren yeşil pigment maddesi
Kloroplast: Yeşil rekli klorofil pigmentini taşıyan plastid
Kodon: Özel bir amino asiti şifreleyen üç nukleotitten olşan mRNA üzerindeki birim
Kohezyon: Aynı cins moleküller arasındaki çekim kuvveti
Kohlea: İç kulakta salyongozda bulunan yapı
Kolesistokinin: İnce bağırsaktan salgılanan ve karaciğeri uyaran hormon
Koloni: Aralarında işbölümü yapan tek hücreli organizmaların bir araya gelerek topluluk oluşturmaları
Kolloid: Parçacık büyüklüğü 1-100 mm olan madde
Kondrin: Kıkırdak yapı hücrelerinin salgıladıkları ara madde
Kondrosit: Kıkırdak doku hücreleri
Konjugasyon: İki hücrenin geçici olarak gen alış-verişi yapmak için birleşmeleri
Konsantrasyon: birim hacimde bulunan madde miktarı
Kornea: Gözün ön tarafında sert tabakanın saydam kısmı
Kozmik: Yıldızlar arası, uzaylarla ilgili olan
Kozmik madde: Evreni meydana getiren madde
Kromotin iplik: Dinlenme halindeki ökaryot hücrenin çekirdeğinde bulunan kromozomların karmaşık hali
Kromozom: Prokaryot ve ökaryot hücrelerde üzerlerinde genleri taşıyan DNA ve nükleoproteinden oluşmuş yapı Hücrenin kendi kendini eksiksiz olarak kopylalamasına yarayan tüm bilgileri içeren ve hücre çekirdeğinde yer alan DNAlar
Kroner damarlar: Kalbi besleyen ince atardamarlar
Krossing over: Mayoz bölünmede, tetratların kromotidleri arasında karşılıklı gen alış-verişi, parça değişimi
Kilobase: 1000 nükleotidlik DNA parçalarını esas alan ölçü birimi
Klon Bankası (Genom arşivi): Bir canlının tüm genomunu temsil eden DNA parçacıklarının klonları
L
Lenf: Akyuvar içeren, kan plazmasına benzeyen renksiz sıvı
Lokus: Kromozomların üzerlerinde genlerin bulunduğu özel yerler
Lop: Beyin, karaciğer gibi organların parçaları bölümleri
Lökosit: Akyuvar, fagositoz yapan, antikor üreten, renksiz kan hücresi
Lütein: Folikül hücrelerinde meydana gelen, yumurta sarısına renk veren pigment
M
Matriks: İçinde biyolojik olayların oluştuğu cansız, sıvı ortam
Melez: Herhangi bir karakter yönünden farklı iki arı dölün çaprazlanması sonucu oluşan heterozigot döl
Mesane: Boşaltım sisteminin idrar toplanan torbası
Mezenşim: Embriyonun gastrula safhasında aktoderm ve endoderm arasında meydana gelen hücre yığını
Metabolizma: Canlı organizmanın hücreleri içinde meydana gelen ve enzimlerle kontrol edilen olayların hepsi Metabolizma ile enerji üretimi ve madde yapımı gerçekleştirilir ATP üretimi ve protein sentezi iki önemli metabolik reaksiyondur
Metagenez: Döl değişimi
Mezoderm: Embriyo gelişimi sırasında meydana gelen orta tabaka
Mezozom: Bakterinin üremesi sırasında bakteri zarından kıvrımlar yaparak meydana gelen mitokondri benzeri yapı
Mikron (m ): Milimetrenin binde biri (1m =1/1000 mm)
Mitoz: Bir hücreden aynı özellikte iki yeni hücre oluşturan hücre bölünmesi
Miyelin: Bazı nöronların aksonlarının dışını saran, uyartı iletimini hızlandıran yağlı madde(kılıf)
Miyokard: Kalp kası
Miyozin: Kas hücrelerinde kasılmayı sağlayan protein yapıdaki kalın iplikler
Modifikasyon: Çevre etkileriyle canlıların fenotiplerinde meydana gelen değişiklikler
Monohibrit: Tek karakter bakımından melez
Monomer: Büyük moleküllerin hidrolizi sonucu oluşan en küçük yapı birimi
Monoploid: (Haploid) tek (n) sayıda kromozoma sahip hücre
Mukoza: Sindirim borusu, soluk borusu gibi iç organların iç yüzeyini örten ve mukus sıvısı salgılayan ince tabaka
Mukus: Mukozada yer alanmukus hücreleri tarafından salgılanan kaygan, sümüksü koruyucu sıvı
Mutaston: Canlılarda çevre şartlarıyla meydana gelen ve kalıtsal olan DNA dizisinde ortaya çıkan ve kalıtımla aktarılabilen değişiklik
N
Nefridyum: Omurgasız hayvanlarda bulunan boşaltım organı
Nefrit: Böbreklerdeki nefronların iltihaplanması sonucu oluşan hastalık
Nefron: Omurgalı böbreğinin, idrar oluşturan yapısı ve işlev birimi
Nitrit asit: (HNO3) Niterat asidi Yüksek derecede aşındırıcı, renksiz ve dumanlı sıvı Zehirleyicidir ve şiddetli yanıklara yol açar
Nöroglia: Sinir dokuda nöronlara desteklik yapan yardımcı hücreler, ara nöronlar
Nöron: Sinir hücresi
Nötr atom: Elektron ve proton sayısı birbirine eşit olan atom
Nükleoprotein: proteinlerin nukleik asitlerle kurduğu moleküler birlik
Nükleotid: Nukleik asitlerin ( DNA, RNA) yapı birimleri
Nukleus (Çekirdek) : Hücredeki genetik malzemeyi barındıran kısım
O
Oksidasyon: (Yükseltgenme) Elektronların bir atom ya da molekülden ayrılmasını sağlayan kimyasal tepkime
Oogenez: yumurtanın meydana gelmesi olayı
Oosfer: Yumurta hücresi, dişi gamet
Organel: Hücre içinde belirli bir görevi yapmak üzere özelleşmiş ve zarla çevrili yapılar Çekirdek, mitokondri, kloroplastlar gibi
Organogenez: Embriyo tabakalarından organların meydana gelmesi
Osein: Kemik dokunun ara maddesi
Osteosit: Kemik dokuyu oluşturan kemik hücreleri
Otolit: Kulak taşı
Osmoz: Suyun yoğunluğunun çok olduğu yerden az olduğu yere doğru, yarı geçirgen zardan geçmesi
Ototrof: Kendi besinini kendi yapabilen canlılar
Ovaryum: yumurtalık, yumurtaların meydana geldiği yer
Onkogen: Bazı türleri kanserle de ilşkili olan bir gen Onkogenlerin çoğu doğrudan ya da dolaylı olarak hücrelerin büyüme hızını etkiler
Otoradyografi: Özel maddelerle boyanmış moleküllerin ya da molekül parçalarının röntgen ışınlarıyla incelenmesi
Ökaryot hücre: Zarla çevrili organelleri ve gerçek çekirdeği olan hücre
Özümleme: Canlı organizmanın, dışarıdan aldığı besin maddelerini parçalayıp yeniden kendine özgü maddelere dönüştürmesi
Özüt: Bir doku örneğinin parçalanmış hali
P
Parasempatik: Organların çalışmasına yavaşlatıcı etki yapan otonom sinir sisteminin bölümü
Partenogenez: Yumurtanın döllenme olmaksızın gelişerek yeni canlı meydana getirmesi
Patojen: Hastalık yapıcı özelliği olan mikroorganizma veya madde
Patoloji: Hastalık bilimi, hastalığın nedenlerini araştıran uzmanlık dalı
Pepsin: Mide öz suyunda bulunan ve proteinleri sindiren enzim
Pepton: Proteinlerin mide öz suyunda sindirime uğramış son hali
Periost: Kemik zarı Kemiklerin dışında bulunan, kemik dokunun beslenmesini onarılmasını sağlayan zar
Peristaltik: Sindirim sistemi gibi bazı organların çeperlerinde görülen ritmik ve kuvvetli kasılıp gevşeme hareketleri Bu ritmik kasılma dalgaları organ içindeki maddeyi hareket ettirmeye yardımcı olur
Periton: Karındaki organları saran iki katlı karın zarı
pH: Bir sıvının asit veya bazlık derecesini gösteren değer
Pigment: Hücrelere özgü renk veren madde
Pinositoz: Hücre zarından doğrudan geçemeyecek kadar büyük moleküllü sıvı maddelerin hücreye alınması
Plasenta: Çoğu memelide embriyonun besin ve gaz alış-verişini sağlayan yapı
Plazmid: Bakteri stoplazmalarında bulunan ve kromozom gibi davranan DNA’lar
Pleura: Akciğerleri saran iki katlı zar Akciğer dış zarı
Polipeptid: Protein molekülünün yapısında bulunan amino asit zincirlerinin bir parçası
Populasyon: Belirli bir bölgede yaşayan aynı türe ait bireylerin oluşturduğu topluluk
Por: Gözenek, küçük delik
Prokaryot hücre: Zarla çevrilmiş özel organelleri ve gerçek çekirdeği olmayan hücreler Bakteriler ve mavi-yeşil algleri içine alan monera alemindeki canlılar
Protein: Yapısında karbon, hidrojen, oksijen ve azot gibi elementleri bulunduran temel moleküllerdir Amino asitlerin peptid bağlarıyla birleşmesinden oluşur Belli bir sırada dizilmiş bir veya birkaç amino-asit zincirinden oluşan büyük moleküller Bu dizilişi genetik kodlamadaki nükleotidler belirler Proteinler vücudumuzdaki hücrelerin, dokuların ve organların oluşması, işlevlerini görebilmesi ve bunu uyum içinde yapmaları için gereklidir Her proteinin kendine özgü bir işlevi vardır Sözgelimi hormonlar ve enzimler adlarını duyduğumuz protein türlerinden ikisidir
Protoplazma: Hücrenin çekirdeği ile sitoplazmasına verilen ad
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|