Yalnız Mesajı Göster

Bolu Hakkında Bilgi

Eski 08-10-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bolu Hakkında Bilgi



Bolu Türbeleri


Aktaş Türbesi (Merkez)

Bolu Karaçayır Mahallesi, Aktaş Sokağı’nda bulunan Aktaş Türbesi’nde, Halveti Tarikatına mensup, Diyarbakırlı Hacı Efendi, Şeyh Nasrullah Efendi ve Kalaycı Şeyh Ahmet Efendi ile isimleri belli olmayan iki kişi daha gömülü bulunmaktadır Türbenin ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı bilinmemektedir

Türbe moloz taştan yapılmış olup, bir taraftan yanındaki camiye diğer taraftan da önündeki ek yapıya bitişiktir Bugün bu türbeye ek yapıdan girilmektedir Üzeri beşik tonozla örtülü olan, kare planlı türbenin duvarları dışarıdan kademeli olarak yapılmıştır Türbenin içerisi üç yöndeki pencereler ile aydınlatılmıştır İçeride bezeme olarak belirgin bir unsur bulunmamaktadır


Gölyüzü Türbesi (Merkez)

Bolu Gölyüzü Mahallesi’nde Aktaş Sokağı’ndadır Ne zaman ve kimin için yaptırıldığı bilinmemektedir

Türbe 6x6 m ölçüsünde kare planlı olup, üzeri ahşap çatı ile örtülmüştür Kenarlardaki basık ve yuvarlak kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır Mimari yönden özelliği bulunmayan türbede altı sanduka bulunmaktadır Bunlar Halveti Tarikatının kurucularından şeyh Haramani, Şeyh Tahir ve Şeyh Kamil’e aittir Diğer üç mezarın yine Halveti Tarikatına mensup kişiler olduğu sanılmaktadır Ancak bunların isimleri bilinmemektedir


Yozgat Türbesi (Kasım Dede Türbesi) (Merkez)

Bolu’ya 7-8 km uzaklıktaki Yozgat Köyü yakınında mezarlık içerisindeki bu türbenin de ne zaman yapıldığı bilinmemektedir

Küçük bir tepecik üzerinde bulunan türbe altıgen planlıdır Kaide kısmı blok kesme taşlardan yapılmış, üzeri kubbe işle örtülmüştür Girişin solunda ve onun karşısındaki iki pencere ile aydınlatılmıştır Türbenin doğu cephesindeki giriş kapısı ana duvarlardan girintili ve niş halindedir Yay kemerli kapısının üzerinde kitabesi bulunmaktadır Türbe içerisinde yatan Kasım dede’nin kim olduğu bilinmemektedir

Halk tarafından yapılan onarımlarla özelliğinden uzaklaşmıştır


Ümmi Sinan Türbesi

Bolu Dağlarının Köroğlu Tepesi’nde Tekke Köyü’nün yanında bulunan bu türbenin Fatih Sultan Mehmet’in hocalarından Ümmi Sinan için XVyüzyılda yaptırılmıştır

Altı köşeli olan türbe kesme taştan olup, üzeri ahşap bir çatı ile örtülmüştür Girişin sol tarafındaki bir pencere ile aydınlatılmıştır Son yıllarda yapılan onarımlarla özelliğinden büyük ölçüde uzaklaşmıştır


Abdullah Efendi Türbesi (Gerede)

Gerede Kabirler Mahallesi, Vezir Sokak’ta bulunan Abdullah Efendi Türbesi, Yukarı tekke Camisi’nin güneybatı köşesindedir Kare planlı olan türbenin üzeri çatı ile örtülüdür Türbenin önüne bir de ziyaret kısmı eklenmiştir Giriş kapısı üzerinde de bir kitabe bulunmaktadır Bu kitabeden cami ile birlikte 1850 yılında yapıldığı öğrenilmektedir

Kitabe:
Menbe-i feyzi ilâhi
Rehberi Rahi hüda
Ravza-i Abdullah Efendi
Mürşidi ehli sefa
(1267) tarihi tamam
Aşk ile ya hay deyüp
Etti hakka can feda


Aşağı Tekke Türbesi (Gerede)

Gerede Seviler Mahallesi, Cami Sokağı’nda bulunan Aşağı Tekke Türbesi, kitabesinden öğrenildiğine göre Şeyh Halil Efendi ve oğlu Mustafa Efendi tarafından 1844’te yaptırılmıştır

Moloz taştan sekizgen plan üzerine kurulduğu görülen türbe, gerçekte köşe dolgularının yuvarlatılmasından ötürü bu şekilde görülmektedir Türbe kare planlı olup, üzeri çatı ile örtülüdür Önüne bir de ayna tonozlu bir giriş kısmı eklenmiştir Bu bölüm girişin iki yanındaki ve yan duvarlardaki birer pencere ile aydınlatılmış olmasına karşılık, asıl türbe yapısının her duvarında birer pencere vardır Yuvarlak kemerli giriş kapısının üzerinde kitabesi bulunmaktadır

Kitabe:
Delil-i Ruh-i huda kütb-i arifin idi himen fuyuzi tuttu enamı Halil Efendinin
Teceddüt etti yüzünden tarik-i saban-i gönüller oldu begâmi Halil efendinin
Bu irtikale tarihi tamdır irfan Cinane döndü mekânı Halil efendinin (1259)

Türbe içerisinde Şeyh Halil Efendi ile 1851 yılında ölen oğlu Mesut gömülüdür


Akşemseddin Türbesi (Göynük)

Akşemseddin, Hacı Bayram’ın ölümünden sonra, Bayramî Tarikatından Ömer Sekkin’e olan kırgınlığından ötürü Beypazarı’na sonra da Göynük’e gelerek yerleşmiştir

Akşemseddin 1459’da Göynük’te ölmüş ve 1459’da türbesi yapılmıştır Türbe altıgen planlı, kesme taştan yapılmış olup, üzeri kubbe ile örtülüdür Beden duvarlarının her birisinde sivri kemerli nişler içerisinde dikdörtgen altı pencere bulunmaktadır Alt sıra pencerelerin üzerinde de ikinci sıra pencereler vardır Giriş kapısı üzerinde kitabesi bulunmamaktadır Türbe içerisinde dönemin ahşap işçiliğini yansıtan ceviz ağacından sandukası bulunmaktadır


Ömer Sekkin (Sıkkıni Dede) Türbesi (Göynük)

doğusunda bulunmaktadır Ömer Sekkin’in ne zaman öldüğü kesinlik kazanmamakla beraber, Akşemseddin’den sonra öldüğü sanılmaktadır Bu bakımdan Ömer Sekkin’in ölüm tarihi ve türbenin yapılışı ile ilgili kesin bir tarih verilememektedir Bu arada türbenin yapılışı ile ilgili bir söylenti bulunmaktadır Bu söylentiye göre; İstanbul-Bağdat kervan yolu buradan geçiyormuş Kervan reislerinden birinin gördüğü rüya üzerine de bu türbe yapılmıştır

Türbe yüksek bir platform üzerinde, meyilli bir arazide sekizgen planlı olarak yapılmıştır Kesme taştan Osmanlı türbe mimarisinin bir örneği olup, arazi meyilinden ötürü de önüne iki sütunlu bir revak yerleştirilmiştir Sekizgen planlı türbenin duvarlarına birer kenarı atlayarak birer pencere yerleştirilmiştir

Türbenin yay kemerli, sivri alınlıklı kapısı üzerinde kitabe yeri bulunuyorsa da buraya kitabe konulmamıştır Türbe içerisinde yalnızca Ömer Sekkin’in sandukası bulunmaktadır


Eskiçağa’daki Türbe (Yeniçağa)

Eskiçağa’da bulunan bu türbenin kime ait olduğu ve ne zaman yapıldığı bilinmemektedir Osmanlı türbe mimarisinde görülen tek kubbeli küçük türbe örneklerindendir Kare planlı basit bir yapıdır Ancak, iç mekanı örten kubbe yüksek bir kasnak üzerine oturtulmuştur

Alıntı Yaparak Cevapla