Yalnız Mesajı Göster

Ülkelerin Kuruluşu - Ülkelerin Tarihi ve Kültürleri

Eski 06-26-2012   #33
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkelerin Kuruluşu - Ülkelerin Tarihi ve Kültürleri



Tayvan Devleti

Tayvan'a 17 yüzyıl başlarında büyük ölçüde Çinli göçü olmuştur 1620'li yıllarda ada, Felemenklerin (Hollandalıların) kontrolü altında kalmıştır 1895'ten 1945 yılına kadar 50 yıllık bir süre Japon idaresi altına girmiştir İlk olarak Tayvan Devleti kendini Japon baskısı altında, 1 Ocak 1912'de göstermiştir Mançu Sülalesinin idaresine son verilmiş ve cumhuriyet ilan edilmiştir Bu aynı zamanda genel mahiyette olmak üzere Çin Devletinin başlangıcı sayılır Bu devletin asıl kurulma başlangıç hareketiniyse 1911 Wuçang Ayaklanması meydana getirir

Komünizmin 1949'da Çin'de rejim olarak yerleşmesi üzerine Çankayşek liderliğinde komünizme karşı olanlar birleşip, Milliyetçi Çin olarak devlet kurdular Önceleri BM'ye üye bir ülke olan Tayvan, Kızıl Çin'in 1972'de BM'ye kabul edilmesi üzerine üyelikten vazgeçti Bundan sonra iki ülke arasındaki gerginlik sürüp gitti 1978 yılında ABD, Tayvan Cumhuriyetiyle olan münasebetlerini sertleştirdi

1979'da iki ülke arasındaki savunma anlaşması iptal edildiyse de 1980'li yıllarda dolaylı ticari ilişkiler kuruldu Chiong Ching-Kuo'nun yönetimi sırasında ilk defa muhalefet partilerinin kurulmasına izin verildi 1949'dan beri devam eden sıkıyönetim 1987'de kaldırıldı 1988'de Chiong Ching-Kuo'nun ölümü üzerine yerine Lee Tenghui geçti 1989Aralık ayında ilk defa çok partili seçimler yapıldı


Tunus Devleti

Tunus, gerek Akdeniz ve Kuzey Afrika hakimiyeti ve gerekse Avrupa’nın Afrika ile olan münasebetleri bakımından büyük bir stratejik öneme sahiptir Tunus’un coğrafi konumu göçebe Berberilerden sonra, daha çok deniz yoluyla gelen çeşitli etnik toplulukların ülkeye yerleşmesinde en büyük faktör olmuştur

MÖ 1000 yılından itibaren Fenikeliler, Tunus’ta ticaret merkezleri kurmaya başladılar MÖ 5 yüzyıl sonlarında Fenikeliler Tunus’a gelip yerleştiler ve burada Kartaca Cumhuriyetini kurdular Tunus, daha sonra batıdan gelen Vandalların, 6 yüzyılda da Bizanslıların hakimiyeti altına geçti

Müslümanların Tunus’a (Afrikiyye) gelişi (647-1228): MüslümanArapların 647 yılında başlayan yayılmaları Ukbe bin Nafi’nin 670’te Kayruvan (Kariouane) şehrini kurmasıyla neticelendi Tunus (Afrikiyye), Hazret-i Muaviye zamanında 667 (H45) yılında alındı

Bizanslılar bazı önemli şehirleri ellerinde tuttular Berberi ayaklanmaları neticesinde Müslümanlar geçici olarak Afrikiyye’den uzaklaştılarsa da, Hasan bin en-Numan zamanında Berberiler, Afrikiyye’yi Müslüman Araplara bıraktılar (698) Bundan sonra Kayruvan Müslüman Afrikiyye’nin başşehri olarak kaldı Bütün Afrikiyye Müslüman oldu ve İslamiyyet her tarafa buradan yayılmaya başladı İkinci Abbasi halifesi Cafer Mensur zamanında,Abbasi hakimiyeti yaygınlaştı

Emevi ve Abbasi halifelerine bağımlı olan Afrikiyye’yi önce Ağlebiler, sonra Kayruvan’da bir Şii halifeliği kuran (910) Fatımiler yönetti Kayruvan ve Mahdiya şehirleri Fatımilerin merkezi oldu Fatımiler 972’de başşehri Kahire’ye taşıdıkları zaman Afrikiyye Berberi sülalesi Zirilerin iktidarı altına girdi Ziriler zamanında Tunus, Sicilya’daki Normanların istilasına uğradı

Zirilerin son hükümdarı Hasan bin Ali, Fas’taki Muvahhidin Devletinden yardım istedi Muvahhidin Devletinin kurucusu Abdülmümin, Normanları Tunus’tan kovarak (1159-1160), Afrikiyye’yi Tunus’ta oturan bir vali tarafından yönetilen bir eyalet haline getirdi Bundan sonra Afrikiyye, Tunus adını aldı

On altıncı yüzyılda İspanya ve Osmanlı Devletinin, Akdeniz hakimiyeti için yaptıkları savaşlar sonunda Hafriler yıkıldı 1534 yılında Barbaros Hayreddin Paşa, Tunus’u ele geçirdi AncakHafsi Hanedanından Hasan, İspanya Kralı Beşinci Şarlken’den yardım istedi ve Beşinci Şarlken başşehir Tunus’u işgal etti ve Barbaros Hayreddin PaşaCezayir’e çekilmek zorunda kaldı İspanya Kralı Hafsi Hanedanından Hasan’ı tekrar, kendisine vergi vermek şartıyla Tunus’un başına getirdi

Başşehir Tunus 1574 yılına kadar tekrar Hafsi Hanedanlığının elinde kaldı Bu arada Barbaros Hayreddin Paşa ve Turgut Reis 1556’da Gafsa’yı, 1558’de Kayrevan’ı ele geçirdiler Tunus’un doğu ve güney sahilleri Türklerin eline geçti CerbeAdası deniz üssü olarak kullanıldı Barbaros Hayreddin Paşa, İspanya’daki Endülüslü Müslümanlardan 100000 kadarını kurtararak Kuzey Arfika’ya getirdi Nihayet 1574’te Uluç Ali Reis ile Sinan Paşa, Tunus şehrini (Halkul-Vad Kalesini), ele geçirmek suretiyle bütün Tunus, Osmanlı İmparatorluğunun bir eyaleti haline geldi

Osmanlı Devleti zamanında Tunus, önceleri Yeniçerilerin desteklediği bir Dayı vasıtasıyla, daha sonra da bir Bey vasıtasıyla yönetilmeye başlandı İlk beylik sülalesi Birinci Murad Bey tarafından kurulan Muradi sülalesidir (1612-1631) 1710’dan sonra Beyler, irsi yoldan tahta çıktılar Bu arada Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya Tunus’ta ekonomik faaliyetlerde bulunmaya başladılar Fransa 1830’da Cezayir’i işgal ettikten sonra, Tunus ile daha fazla ilgilenmeye başladı

Bu sıralarda Osmanlı İmparatorluğu kendi başındaki birçok meseleler yüzünden Tunus’a daha fazla yardım edemedi 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşı da bunu önledi Tunus’ta Fransa, İngiltere ve İtalya’nın gözü ve çıkarları vardı 1878’de Kıbrıs’ı elde eden İngiltere, Fransa’nın Tunus’taki özel imtiyazlarını tanıdı Fransa, bazı Tunuslu aşiretlerin (Krumirlerin) Cezayir topraklarına yaptıkları akınları ve bazı toprak taleplerini bahane ederek 1881 yılında Tunus’a asker çıkardı

12 Mayıs 1881’de yapılan Bardo Antlaşmasıyla; Tunus Beyi, dış hükümranlığı, siyasi ve ordu işlerini bir Fransız Genel Valisine bırakıyordu Tunus’un Muher ve güney kesiminde başlayan ayaklanmalar güçlükle bastırıldı Vali Paul Cambon, yeni bey Ali bin Hüseyin’e (1882-1902) Marsa Sözleşmesini kabul ettirince (1883), Fransız himayesi resmen kurulmuş oldu

Bütün bu olanları Osmanlı İmparatorluğu protesto ederek kabul etmediğini bildirdi Resmi padişah fermanlarında Tunus Osmanlı eyaleti olarak zikredilmeye devam etti Fransız himaye rejimi Tunus’un bağımsızlığını kazanmasına kadar devam etti (1956) Tunus’taki Fransız idaresi 78 yıl sürdü

1930’larda Habib Burgiba önderliğinde Tunuslular bağımsızlık mücadelesine başladılar İkinci Dünya Savaşı esnasında Tunus bir savaş alanı oldu Harpten sonra Burgiba yeni Destur Partisini kurarak bağımsızlık mücadelesine devam etti Nihayet 1956 yılında Tunus bağımsızlığını kazandı Bağımsızlığını kazandıktan sonra Tunus Cumhuriyetini ilan eden Burgiba, ilk Tunus Cumhurbaşkanı oldu Birçok reformlar yaparak laik eğilimli bir rejim kurdu

Burgiba, 1965’te İsrail’e karşı yumuşak ve ılımlı davranılması gerektiğini savundu Fakat bu düşünceleri şiddetle tenkit edildi 1979’da Mısır’ın Arap Birliğinden çıkarılmasından sonra, Tunus eski bakanlarından Chadli Kılibi’nin de genel sekreter olmasıyla, Tunus, Arap Birliğinin karargahı oldu

Ocak 1980’de Libya’da eğitim görmüş komandoların Gafsa şehrini ele geçirmeleri, Tunus’un Fransa ve ABD’den destek istemesine sebep oldu Olayların yatışmasından sonra başbakanlığa getirilen eski Milli Eğitim Bakanı Muhammed Mzali, siyasi hayatı kısmen olsun liberalleştirdi Siyasi mahkumların çoğu serbest bırakıldı ve siyasi partiler kanuni olarak tanınmaya başlandı Bağımsızlıktan beri tek başına iktidarda olan Sosyalist Destur Partisinden başka, Komünist Partisi dahil üç siyasi partiye daha izin verildi

Ölünceye kadar Devlet Başkanı seçilen Burgiba, 1987 senesinde sağlık durumu gerekçe gösterilerek devlet başkanlığı görevinden alınarak yerine General Zeynelabidin bin Ali geçti Bu yönetim değişikliği ülkede belirli bir liberalleşme ve ekonomide köklü yeniliklerin yapılmasına sebep oldu General Zeynelabidin radikal Müslümanlara karşı büyük tedbirler aldı

Bunların desteklediği Nakda Partisinin birçok üyesini hapsettirdi Bu tutumunu hala sürdürmektedir (1994) 21 Mart 1994’te yapılan parlamento ve devlet başkanlığı seçimlerinde Zeynelabidin bin Ali ve partisi oyların %99’unu alarak devlet başkanlığına yeniden seçildi 1982 yılında Lübnan’dan çıkarılan Filistin Kurtuluş Teşkilatı mensupları ve Lideri YaserArafat Karargahını Tunus’a taşıdı Böylece Tunus, Filistin Kurtuluş Teşkilatının Karargahı oldu

Alıntı Yaparak Cevapla