Yalnız Mesajı Göster

Önemli Antik Kentler

Eski 10-21-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Önemli Antik Kentler




Pisidia Antiokheiasi (Yalvaç): Antiokheia'nin Isparta iline bagli Yalvaç ilçesinin yaklasik 1 km kuzeyinde ve Sultan Daglari'nin güney yamaçlari boyunca uzanan verimli arazide kurulmus bir Pisidia kentidir

Antiokheia'da son yillarda Yalvaç Müze Müdürlügü tarafindan kazi çalismalari sürdürülmektedir

Antiokheia da Apollonia gibi bir Seleukos kolonisidir; fakat kesin kurulus tarihi bilinmemektedir Antiokheia, MS 3 yüzyilin hemen sonunda kurulan genisletilmis Pisidia eyaletinin metropolisi olmustur Kilise kayitlarindan anladigimiza göre, kent Bizans Devrinde de önemini korumustur

Arazinin dogal durumundan azami yararlanarak Antiokheia'da izgara sehir plâninin ustaca uygulanmasi ilgi çekicidir Antik kentin ayakta kalmis yapilari pek azdir Bunlar genellikle temel kalintilari hâlindedir Kentin iki ana meydani sehrin dogusunda ve odak merkezinde idi Bunlardan birincisi Augustus Tapinagi önündeki ayni adla anilan meydan, ikincisi bu meydanin batisinda yer alan Tiberius alanidir Bu iki meydan arasinda enlemesine yerlestirilen Propylon yer almaktadir Diger üçüncü bir meydan ise, Nymphaeumun önünde bulunmaktadir Kentin kuzeyinde, Roma Hamami-palaestra ve Nymphaeum yer alir Dogudaki tepenin yamaçlarinda Augustus Tapinagi ve alani, Propylon, Tiberus alani; onun batisinda ise sütunlu cadde yer almaktadir Sütunlu caddenin kuzeybatisinda Bouleuterion, bunun güneybatisinda ise Tiyatro bulunmaktadir Tiyatronun kuzeyinde küçük kilise vardir Sehrin batisinda Anadolu'nun en eski kiliselerinden birinin (St Paul) kalintilari günümüze kadar ulasmistir

Perge: Pamphylia’nin önde gelen sehirlerinden biri olan Perge, Antalya-Alanya yolu üzerinde, Antalya’ya 20 km uzaklikta Kestros (Aksu) Nehri’nin 4 kilometre batisinda iki tepe arasindaki genis bir ovanin üzerinde kurulmustur

Perge’de kazi ve onarim çalismalari Türk uzmanlar tarafindan 1946’dan beri sürdürülmektedir

Strabo’ya göre, sehir Truva Savasi’ndan sonra Argos’tan gelen koloniciler tarafindan kurulmustur Kent MÖ 333’te hiç direnmeden Iskender’e teslim olmus, Iskender’in ölümünden sonra, Seleucid egemenligi altina girmistir Yaklasik olarak MÖ 133’te Pergamum Kralligi Roma’ya devredildiginde Perge, tam bagimsiz olmustur Imparatorluk döneminin baslangicindan itibaren, MS 2-3 yüzyillarda sehir Pamphylia’nin en görkemli sehirlerinden biri hâline gelmistir Dördüncü yüzyilin ilk yarisinda, Büyük Konstantin (324 - 337) kralligi sirasinda, Hristiyanligin Roma Imparatorlugu’nun resmi dini olmasiyla birlikte, Perge, Hristiyanligin önemli merkezlerinden biri olmustur

Antik kente giristeki ilk yapi, Kocabelen Tepesi’nin güney eteklerine insa edilmis tiyatrodur Toplam 13000 kisilik tiyatro 42 oturma sirasindan olusur Tiyatrodan sehre giden asfalt yolun saginda eski çaglardan günümüze kalan en iyi korunmus stadyumlardan biri vardir (MS 2 yüzyil) Altinda yetmis tonozlu oda bulunan 34x334 metre ölçülerindeki bu büyük dikdörtgen yapi, kuzey ucunda at nali seklindedir ve 12000 kisilik oturma kapasitesi vardir Surlardan antik kente giriste Perge’nin en görkemli yapisi olan Helenistik giris kapisi yer alir Tarihi MÖ 3 yüzyila uzanan ve arkasinda at nali seklinde bir avlu olan iki kuleden olusan bu kapi, çagin savunma stratejisine uygun olarak tasarlanmistir 650 metrekarelik Agora, Helenistik giris kapisinin dogusunda yer alir Kuzeyden güneye sehir merkezi boyunca, restorasyon çalismalari hâlen süren 250 m uzunlugunda sütunlu bir cadde, Akropolisin yakininda bulunan Demetrios-Apollonios Zafer Takinin altindan geçerek uzanmakta ve dogudan güneye inen bir baska cadde ile kesismektedir Her iki kenarinda sütunlu portik ve dükkanlarin yer aldigi caddenin en ilgi çekici yani yolu ortadan bölen su kanallaridir Ana yol, Akropolisin ayaginda MS 2 yüzyilda insa edilen bir baska Nymphaeumda (anit çesme) son bulur Iki katli yapinin zengin cephe mimarîsi ve sayisiz heykelleri, yapiyi Perge’nin en dikkat çekici anitlarindan biri yapar

Iasos: Söke-Milas yolundan ayrilan 18 kmlik bir yolla ulasilan Kiyikislacik beldesindedir

Italyan uzmanlar tarafindan 1960 yilindan bu yana kazi ve onarim çalismalari sürdürülmektedir






Alıntı Yaparak Cevapla