06-29-2007
|
#1
|
virüs
|
Biyolojinin Tarihçesi
" Biyo " canlı veya yaşam " loji " bilim anlamına geldiğinden, biyolojinin kelime anlamı, canlı bilimi yada yaşam bilimi olarak verilebilir
Biyoloji: Canlıların yapıları, yaşayışları ve çevre ile ilişkilerini, canlılık özelliklerini araştıran fizik ve kimyanın ilkelerini de kullanarak yaşamı açıklamaya çalışan pozitif bir bilimdir Kısaca canlı doğayı inceler
* Biyoloji biliminin gerçek amacı; canlılar dünyasından insanlığa faydalı sonuçlar çıkarmaktır
Biyoloji 2 büyük alana ayrılır:
1- BOTANİK (Bitki Bilimi)
2- ZOOLOJİ (Hayvan Bilimi)
Tarihi Gelişimi
* İlk insanın çevresindeki bitki ve hayvanlardan yararlanmasıyla başlar
* Eski Mısır'da mumyalama
* Çinlilerin zararlı böcekleri yiyen karıncaları kullanması
MÖ7yy'da TALES > Yaşamın çamur içinde başladığını
MÖ6 yy'da İtalya'da ALKMAİON (ALKMEYN) > Atar, toplar damarı incelemesi
MÖ4yy'da ARİSTO > Sınıflandırmada
MS3yy'da ARİSTO, GALENOS, İBNİ SİNA > Şifalı otlar
MS17 yy'da Mikroskobun keşfi
R Hooke > Hücre keşfi
J Rey, C Linneus > Sınıflandırma, İkili adlandırma
MS19yy'da A Vaysman, E Benidin > Hücre bölünmesi ve kromozomların varlığı
MS20yy'da C Mendelin çalışmalarını ileri götüren Boveri, Morgan, Betis > Kalıtım
1997'de İskoçyalı bilim adamı Dr Wilmut > Kopyalama
Ortaçağ
Ortaçağ İslâm Dünyası'ndaki biyoloji araştırmalarını, bitkibilim ve hayvanbilim çerçevesinde değerlendirilecek olunursa, bu alanların daha çok Aristoteles ve Dioscorides gibi Yunan bilginleri tarafından derlenmiş olan bilgi birikimine dayandırılmış olduğunu söylenebilir Ancak, bu birikime Müslüman araştırmacıların yaşamış oldukları çevreden edindikleri bilgilerle kişisel gözlemleri de eklemek gerekir
Erken tarihli biyoloji yapıtları, genellikle ansiklopedik bir nitelik taşır Bunlarda, bitkilerle ve hayvanlarla ilgili yüzeysel gözlemlerin yanı sıra, hikayelere ve hadislere de yer verilmiştir İncelenen bitkiler, daha çok tıbbî bitkilerdir Hayvanlara ilişkin açıklamaların ise, özellikle at, deve ve koyun gibi gündelik yaşantıyı doğrudan doğruya etkileyen canlılar üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir
Bitkibilimle ilgilenenler genellikle doktorlardır; bunlar tedavi sırasında daha çok bitkilerden yapılan ilaçlar kullanılmaktadır Hayvan türlerinden ve onların yararlarından ve zararlarından söz eden hayvanbilim ise, Aristoteles tarafından kurulmuş ve Ortaçağ İslâm Dünyası'nda özellikle Câhiz ile Demirî'nin yapıtları sayesinde tanınmıştır
Ancak Müslüman hayvanbilimcilerin, Yunanlıların bilimsel birikiminden yeterince yararlandıklarını ve hayvanbilimi, mesela bir coğrafya veya bir tıp ölçüsünde geliştirdiklerini söylemek olanaklı değildir
İslâm ülkelerinin zengin bir hayvan örtüsü ile kaplı olduğu, Aristoteles'in Hayvanların Tarihi'nin daha 8 yüzyılın sonlarında Arapça'ya tercüme edildiği ve İslâm Hukuku'nun hayvanlara büyük bir ilgi gösterdiği hesaba katıldığında, Müslüman düşünür ve bilginlerin hayvanbilim alanındaki bilimsel kayıtsızlıklarını anlamak oldukça güçtür
Yeniçağ
Bu dönemde geliştirilen mikroskop aracılığı ile Malpighi, Leewenhook ve Swammerdan gibi bilim adamları, değişik canlı yapılar üzerinde araştırmalar yapmış ve böylece Hücre Kuramı'nın kurulmasını sağlamışlardır Ayrıca, Willis, Hooke ve Mayow yapmış oldukları çalışmalar sırasında canlı ve cansız yapıların çok küçük parçacıklardan oluştuğunu ve temel yapılarının benzer olması dolayısıyla işlevlerinin de birbirine benzemesi gerektiğini düşünmüşlerdir
Yakınçağ
Bu dönemde doğa bilimlerinden botanik ve zooloji alanlarındaki çalışmalar gelişmiş ve özellikle Darwin'in dedesi Erasmus Darwin ve Lamarck'ın yapmış olduğu araştırmalar sonucunda, yeni bitki ve hayvan türlerinin oluşumunu açıklamaya yönelik Evrim Kuramı'nın temelleri atılmıştır
Bu dönemde hücrenin yapısı ve işlevlerine ilişkin çalışmalar biyolojiyi büyük ölçüde etkilemiştir Bunun yanı sıra genetik alanında çok önemli adımlar atılmış ve özellikle son dönemde yapılan araştırmalarla klonlama yöntemine götüren yol açılmıştır Ayrıca kimyaya dayanan hormon çalışmaları, tarım alanındaki verimi arttırmış ve canlıların kökeni ve evrimiyle ilgili araştırmalar, yeni bilimsel bulgularla güç kazanmıştır
|
|
|