Yalnız Mesajı Göster

Ayasofya Müzesi | Ayasofya Camisi (İstanbul)

Eski 08-04-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ayasofya Müzesi | Ayasofya Camisi (İstanbul)



Yapım Sonrası

Silahlar Müzesi'nde (Weapons Museum) Sergilenen Ayasofya'nın Çanı




Fakat yapılışından kısa bir süre sonra, 553 ve 557 depremlerinde ana kubbe ile doğu yarım kubbesinde çatlaklar belirdi 7 Mayıs 558 depreminde ise ana kubbe tümüyle çöktü ve ilk ambon, ciborium ve sunak da ezilerek yok oldu İmparator derhal restorasyon çalışmasını başlattı ve bu çalışmanın başına Milet’li İsidoros’un yeğeni genç İsidorus’u getirdi Depremden ders alınarak bu kez yeniden çökmemesi için kubbenin yapımında hafif malzeme kullanıldı ve kubbe eskisine kıyasla 625 m daha yükseğe yapıldı Restorasyon çalışması 562 yılında tamamlandı




Yüzyıllarca Konstantinopolis Ortodoksluk patriğinin merkezi olan Ayasofya aynı zamanda Bizans’ın taç giyme törenleri gibi imparatorluk törenlerine evsahipliği yapmıştır İmparator VII Konstantin “Törenler Kitabı” (De caerimoniis aulae Byzantinae) adlı kitabında Ayasofya’da yapılan imparator ve patrik tarafından düzenlenen törenleri tüm ayrıntılarıyla anlatmaktadır Ayasofya, ayrıca günahkarlar için de bir sığınma yeri olmuştur




Ayasofya’nın daha sonra uğradığı tahribatlar arasında 859 yangını, bir yarım kubbesinin düşmesine neden olan 869 depremi ve ana kubbesinde hasara yol açan 989 depremi sayılabilir 989 depreminden sonra imparator II Basil, kubbeyi Agine ve Ani’deki büyük kiliseleri inşa eden Ermeni mimar Trdat’a tamir ettirmiştir Trdat kubbenin bir kısmını ve batı kemerini onarmış ve kilise 6 yıl süren onarım çalışmasından sonra 994’te yeniden halka açılmıştır







Latin İstilası Dönemi


İlginç bir nokta, Ayasofya’nın insan eliyle tahribatı ya da yağmalanmasının bir başka dinden olanlar tarafından değil de, yine Hıristiyanlar tarafından gerçekleştirilmiş olmasıdır Dördüncü Haçlı Seferi sırasında, Venedik Cumhuriyeti'nin kör hükümdarı Dandolos komutasındaki Haçlılar İstanbul’u ele geçirip Ayasofya’yı tam anlamıyla yağmalamışlardır Bu olay Bizanslı tarihçi Niketas Choniates'in kaleminden ayrıntılı olarak öğrenilmektedir Ayasofya’dan alınanlar arasında İsa’nın mezarı, haçı, çeşitli azizlerin kemikleri ve diğer “kutsal emanetler” ve altın ve gümüşten yapılma değerli eşyaların bulunduğu ve kapılardaki altınların bile sökülmüş olduğu belirtilmektedir Latin İstilası (1204–1261) olarak anılan bu dönemde Ayasofya Roma Katolik Kilisesi’ne ait bir katedrale dönüştürülmüştü






Son Bizans Dönemi


Ayasofya 1261’de tekrar Bizanslılar’ın kontrolüne geçtiğinde harap, virane ve yıkılmaya yüz tutmuş bir durumdaydı Binanın batısındaki dört istinat unsuru muhtemelen bu dönemde yapılmıştır 1317’de imparator II Andronikos Palaiologos1344 depreminde kubbede yeni çatlaklar belirdi ve 19 Mayıs 1346’da binanın çeşitli kısımları çöktü Bu olaydan sonra kilise, 1354’te Astras ve Peralta adlı mimarların restorasyon binanın kuzey ve doğu kısımlarına da istinat unsurları ekletti çalışmasının başlamasına kadar kapalı kaldı






Alıntı Yaparak Cevapla