Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Niçin Müslüman Oldular ?

Eski 12-25-2007   #3
[KAPLAN]
Varsayılan

Cevap : Niçin Müslüman Oldular ?



MÜ’MİN ABDÜRRAZZAK SELLİAH (Sri-Lankalı = Seylanlı)

Bir zemânlar, islâmın en büyük düşmanıydım Çünki, bütün âile efrâdım, bütün tanıdıklarım bana islâmın saçma sapan, uydurma ve insanı doğru Cehenneme götürecek bir din olduğunu söylüyor ve benim müslimânlarla konuşmamı men’ ediyorlardı Ben de müslimânları gördükçe hemen kaçıyor, arkalarından onlara la’net ediyordum O zemânlar, rü’yâmda, birgün bu dîni yakından tedkîk ederek ona hayrân kalacağımı ve müslimânlığı kabûl edeceğimi görseydim, muhakkak hayra yormazdım

Niçin müslimân oldum?Buna vereceğim cevâb çok kısadır İslâmda beni kendisine çeken en büyük meziyyet, bu dînin çok sâde, tertemiz, gâyet mantıkî, herkes tarafından kolaylıkla anlaşılabilen, bunun yanında, içinde çok derin nasîhatlar ve hikmetler bulunan bir din olmasıdır İslâm dînini dahâ tedkîk etmeğe başlar başlamaz, benim üzerimde büyük bir te’sîr yapdı ve onu hemen kabûl edeceğimi anladım

Ben hıristiyan terbiyesi gördüm Elime verilen İncîlden dahâ kıymetli bir din kitâbı bulunmadığını zannediyordum Fekat Kur’ân-ı kerîmi okumağa başlayınca, bu kitâbın elimdeki İncîlden kat kat üstün olduğunu, bana İncîlin öğretmediği birçok güzel şeyleri öğretdiğini hayret ile gördüm Hıristiyan dîninde, akl-ı selîmin kabûl edemiyeceği birçok efsâne, garîb i’tikâdlar vardı Kur’ân-ı kerîm, bütün bunları red ediyor, insanlara onların anlıyacağı ve her bakımdan doğru bulacağı esâsları öğretiyordu Yavaş yavaş İncîl gözümden düşmeğe başladı Artık, iki elimle Kur’ân-ı kerîme sarılmışdım Onda okuduğum her şeyi anlıyor, beğeniyor, hayrân oluyordum Demek oluyor ki, hak din, islâm dîni idi Bunu idrâk edince, İslâmiyyeti kabûle karâr verdim ve îmân ederek huzûr ve sevgi dînine kavuşdum

İslâmiyyetde en çok beğendiğim ve beni kendisine kuvvet ile cezb eden husûs, müslimânların birbirini kardeş kabûl etmesidir Renk, ırk, meslek, milliyyet, memleket farkı olmadan, dünyâda bütün müslimânlar, birbirlerini kardeş bilirler, severler, birbirlerine iyilik etmeği, yardım etmeği mukaddes vazîfe kabûl ederler İncîlin (Komşunu kendin gibi seveceksin) kâ’idesi, ancak müslimânlarda vardır Diğer dinlerin hiçbirinde yokdur İslâmiyyetdeki kardeşlik, yalnız lafda kalan bir bağlılık değildir Dünyâdaki bütün müslimânlar, her zemân, her yerde, birbirini tanısın, tanımasın, dâimâ el ele verirler, birbirlerine yardıma koşarlar

İslâmiyyetde takdîr etdiğim ikinci bir husûs da, bu dinde hiçbir hurâfenin, anlaşılmaz bir husûsun bulunmayışıdır Müslimânlık ahkâmı, mantıkî, pratik, aklî ve moderndir İslâm dîni, tek bir hâlık [yaratıcı] tanır Rûh-ul-kuds kelimesi Kur’ân-ı kerîmde vardır Fekat bu, Allahü teâlânın kudsiyyeti veyâ Cebrâîl ismindeki melek ma’nâsına gelir Ayrı bir ilâh değildir İslâmın ahkâmı, ya’nî emr ve yasakları, son derece sâde, mantıkî ve her bakımdan, en modern yaşama tarzına uygundur Bütün dünyânın kabûl edebileceği tek hak din, İslâm dînidir

TENBÎH: Rûh-ul-kuds kelimesi, Kur’ân-ı kerîmde birkaç sûrede vardır Bulundukları yere göre, çeşidli ma’nâlara geldiği, tefsîr kitâblarında yazılıdır Kısaca, Cebrâîl ismindeki melek, Allahü teâlânın hayât verici, koruyucu sıfatları, Îsâ aleyhisselâmın rûhu, İncîl kitâbı ma’nâlarına gelmekdedir Kelimenin ma’nâsı, temiz rûh demekdir

Alıntı Yaparak Cevapla