Yalnız Mesajı Göster

Tefsir Dersleri...

Eski 08-04-2012   #136
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tefsir Dersleri...




İkinci Hüküm: Şehadet Ve Rivayette Sahabllerin Adaletini Araştırmak Vaclb Midir?



Bazı alimler bu âyete dayanarak sahabllerin İçinde de adil olmayan*ların bulunduğuna hükmetmişlerdir Zira Allahu teala Velid bin Ukbe'ye «fasık» vasfını vermiştir Çünkü âyet onun hakkında nazil olmuştur Âye*tin nüzul sebebi âyetin umumi İfadesinden istisna edilemez Halbuki onun sahabl olduğunda İttifak edilmiştir Allahu taaia onun haberinin tahkik edilmesini emretmiştir O zaman şehadet ve rivayetlerinde sahabllerin de adaletini araştırmak lazımdır


Bu meselede alimlerin çok değişik görüşleri vardır Bunları özetle aşağıya alıyoruz


1- Sahabilerin hepsi adlidir Şehadet ve rivayetlerinde onların ada*letleri araştırılamaz Selef ve halef ulemanın cumhuru bu görüştedir


2- Şehadet ve rivayetlerinde sahablierin de diğer İnsanlar gibi ada*letlerini araştırmak lazımdır Ancak Hz Ebubekir ve Ömer (ra) gibi ada*letleri kesin olan sahabllerin adaletleri araştırılmaz


3- Sahabiier Hz Osman devrine kadar adildiler Ancak onun şeha-detlnden sonra onların da adaletlerinin araştırılması lazımdır


4- Sahabilerin hepsi adildir Yalnız Hz Ali'ye karşı huruç ederek savaşanlar hariç Çünkü onlar hak imama karşı çıktıkları İçin fasık olmuşlardtr Bu Mutezilenin görüşüdür


Tercih edilen ve sahih olan görüş, selef ve halef ulemanın cumhurunun görüşüdür Çünkü sahobller Resulullah (sav) İle sohbette bulun*duklarından hepsi adildirler Aflahu taala Kur'an-ı kerimde onlan sena d etmiştir Onlar hakkında «Böylece sizi vasat (orta) bfr ümmet yapmışızdır, insanlara karşı (hakikatin) şahHlert) olasınız, bu peygamber de sizin üzerinize tam bir şahit otsun diye» (Bakara: 143) ve «Siz Insanfar İçin , (İnsanlığın faydası içki gaybdan, yahut levhl mahfuzdan secBlp) çıkarttmış en hayırlı ümmetsiniz İyiliği emreder, kötülükten vazgeçirmeye çalısırsınız (Çünkü) Aİlarta İnanıyorsunuz» (Al-i İmran: 110) ve «Muhammed 1 Allah’ın resulüdür Onun maiyetinde bulunanlar da kafirlere karşı çetin, ' kendi aralarında merhometlkflrfer Onlan rüku edlctter, secde ediciler olarak görürsün Onlar Allahtan fazi ve rıza İsterler Secde izinden nişanlan yüzlerlndedir» (Fetih: 29) ve «Allah dedi (diyecek) ki: «Bu (gün) doğru söyleyenlerin soda katları kendilerine falde vereceği bir gündür Altından ırmaklar akan cennetler —ki orada ebedi ve daimî kalıcıdırlar— onların*dır Allah kendilerinden razı olmuştur, kendileri de O'ndart razı olmuslar-, dır ve işte bu en büyük kurtuluş ve saadettir» (Maide: 119) ve «Onlar Allahtan fazi ve hoşnutluk ararlar ve Allaha ve peygamberine (mallarıyla, canlarıyla) yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından (mahrum edtlerek) çıkarılmışlardır İşte bunlar sadıkların ta kendileridir» (Haşr: 8) bu-i vurulmuştur Sahabiler hakkında nazil olan daha birçok âyet vardır Bu âyetlerin hepsinde de sahabiler methedilmektedir


Sahabilerin peygamberden sonra halkın efdall olduğunu bildiren ha-' dişler de vardır Kısa olarak sahobllerin faziletlerini beyan eden bazı ha*disleri aşağıya aktarıyoruz:


1- «En hayırlı nesil benim neslimdir Sonra, ondan sonra gelenler, sonra da onlardan sonra gelenlerdir» [9]


2- «Ashabıma sövmeyin Nefsimi kudret elinde tutan Allah (cc)'a yemin ederim ki sizden biriniz Uhud Dağı kadar altın Infak etse yine de sahabilerden birinin İnfak ettiği bir avuçun sevabına nail olamaz» [10]


3- «Ashabım hakkında Allah (ccj'tan sakınınız Benden sonra on*lan hedef almayınız Her kim onları severse ben de onu severim Her kim onlara buğz ederse ben de onlara buğzederim Her kim onlara eza ederse bana eza eder Bana eza eden de Allah (cc)'a eza etmiştir» [11]


Sahabilerin diğer insanlardan efdaliyeti ve adaleti hususunda Kur'an ve sünnetten benzeri daha birçok nas varid olmuştur Sahabilerin bazı*larından bazı muhalefetler vaki olmuşsa da biz bunlardan dolayı onların fasık olduklarına hükmedemeyiz Çünkü onlar bir günah işleseler bile onu devam ettirmezlerdi Tövbe eden insandan fısk gider, adalet gelir Mese*la, Matz el-Eslemî zina işlemiş fakat arkasından Resulullah (sav)'a gelerek suçunu itiraf ederek recmedilmiştir Moız'ın defninden sonra Resulullah (sav), «Allah (cc)'a andolsun ki Maız öyle bir tevbe etti ki, yapmış ol*duğu tövbe ümmet arasında taksim edilse hepsine yeter,» buyurmuştur


Sahabiler hakkındaki, «Onlar masum değillerdir, bu sebeble günah işlemişlerdir ve adil değillerdir» görüşüne gelince, bu zayıf bir görüştür Zira şehadeti ve rivayeti reddolunan fasık, işlemiş olduğu günahı devam ettirendir Sahabiier içinde İse günahta ısrar eden yoktur


Âyetin nüzul sebebinde Fahreddin Razi'den yapılan nakilden de an*laşılacağı üzere bu âyet hasseten Velid bin Ukbe için nazil olmamıştır Bu âyet umumi olarak fasıkiar için nazil olmuş ancak nüzulü Velid bin Ukbe hadisesine raslamıştır [12]




Üçüncü Hüküm: Fasık Ve Bid'ad Ehlinin Şehadeti Kabul Edilir Mi?



Alimler, «Eğer bir fasık size bir haber getirirse onu tahkik edin» âyetine dayanarak fasıkın şehadetinin kabul edilmeyeceğinde ittifak et*mişlerdir Fasıkın şehadeti kabut edilmediği gibi rivayeti de kabul edile*mez Çünkü rivayet ResuluÜah (sav)'tan emanet ve dinin temelidir Fısk iso emaneti bozar Fasıkın Resulullah (sav)'a yalan İsnad etmesi de kuv*vetle muhtemeldir


Kurtubî şöyle der: «Fışkı tesbit edilen kimsenin haberlerdekl sözleri geçersiz olur Çünkü haber emanettir Fısk ise onun ibtalinin karinesidir» [13]


Cessas: «Âyetteki, «tahkik edin» ifadesi, fasıkın şehadetinin kabul edilmesinin yasaklandığını gösterir Çünkü şehadet bildiğini haber ver*mektir Fasıkın şehadeti kabul edilmediği gibi diğer hususlardaki haberleri de kabul edilemez Onun Resulullah (sav)'tan rivayet ettiği hadisler de makbul değildir Fosıkın şer'î bir hükmün isbatı için getirdiği haber de' kabul edilemez Hülasa, din ile ilgili herhangi bir mevzuda onun getireceği haber muteber değildir» [14]


Alimler, fastkın muemalat ve herhangi bir kişinin aleyhindeki şeha-deti haricindeki haberleri âyetin hükmünden istisna ederek kabul edile*ceğine hükmetmişlerdir Fasıkın kabul edilebilecek haberleri şunlardır:


1- Kendi nefsi aleyhinde İkrar ettiği haberler Mesela, «Falan kişi*nin bende şu kadar parası vardır» demesi gibi Çünkü burada başkası için kendisi üzerinde bir hak isnad etmiş olmaktadır Bunda da adalet şart değildir Böyle bir haber kafirlerden de kabul edilir


2- Hediye ve vekalet mevzuundaki sözleri Mesela, birisine birşey getirerek, a Bunu sana filan hediye etti» demesi gibi Bu husustaki sözü kabul edildiği gibi hediyesi de kabul edilir Ayrıca bir başkası fasıkı bir-şeyln satışına vekil ettiği zaman sözleri kabul edilir O malın ondan alın*ması caizdir


3- İçeri girme İzni istenmesi halinde söylediği sözler Mesela, birisi evine girmek için fa sıktan izin İstese, fasık da ona izin verse bu sözü kabul edilir Çünkü burada adalet şart değildir Buna benzer muemalatta, bir diğerinin aleyhindeki şehadeti haricindeki haberleri de kabul edilir


Alimler fasıkın nikahtaki velayeti hususunda görüş ayrılığına düşmüş*lerdir İmam Şafii'ye göre fasık bir kişi nikah velisi olamaz Çünkü fasık olduğundan velayet yaptığı kişiye nikahta zarar vermesi muhtemeldir


İmam Ebu Hanife (ra) İle İmam Malik {ra)'e göre ise, kendi malına velayet yaptığı için adil kişiler gibi evlenecek erkek veya kıza veli de ola*bilir Çünkü onun namusuna karşı gayreti tamdır Ehlinin namusunu korur Malını sarfederken kıymetini biliyorsa kendi ehlinden birisini evlendirmek*te de onun velisi olur


Btd'ad ehline gelince, bunlar —cebriye ve kaderiye gibi nasları kendi görüşlerine göre tevi] ettikleri için— itlkadlarından ötürü (asıktırlar Bu sebeble İmam Şafii gibi bazı usul alimleri onların hem şehadetlerini, hem de rivayetlerini reddederler


Diğer bazı alimlere göre ise btd'ad ehlinin hem şehadeti, hem de ri*vayeti makbuldür


Hanefiler ise, şehadet ile rivayeti birbirinden ayırarak, bid'ad ehlinin şehadetinin kabul edileceğine Peygamberden yaptığı rivayetin ise kabul edilemeyeceğine hükmetmişlerdir Çünkü dinde bid'ad çıkaranın kendi nevası uyması ve halkı da kendi hevası istikametinde dine davet etmesi muhtemeldir Bu yüzden onun dini mevzularda yapmış olduğu rivayetler reddedilir Herhangi birisi hakkındaki lehte veya aleyhte şehadeti ise ka*bul edilir Çünkü onun kendi görüşüne daveti nakille olabilir Bu yüzden nakledeceği rivayete itibar edilemez Fakih ve muhaddislerin cumhurunun görüşü de budur




Dördüncü Hüküm; Fasıkın Velayeti Sahih Midir?



İbnü'i-Arabt: «Şafiilere göre fasıkın imameti sahihtir Fasıkın bir par*ça mal hakkındaki şehadeti kabul edilmezken nasıl olur da ona koca bir mülk teslim edilir? Şafiilerin görüşünün dayandığı temel şudur: Halka namaz kıldıran bid'ad ehli fasık vali veya imamların yerinden uzaklaştırıl*ması ve namazın terkedilmesi mümkün olmadığına göre, dini bozuk oldu*ğu halde zaruri olarak onun arkasında namaz kılınır Hz Osman'ın dediği gibi, halkın yapacağı en güzel şey namazdır Öyleyse onlar namaz kılı*yorlarsa arkasında namaz kıl Eğer namazları usulüne uygun kılmıyorlar*sa onlardan kaçın


«Bir kısım insan takiyye yaparak onların arkasında namaz kılar, fa*kat sonra namazlarını iade ederler Bir kısım insan da namazlarını iade etmezler Bana göre namazın İade edilmesi farzdır İnsanın razı olmadığı bir imamın arkasında namaz kılmayı terketmesi uygun değildir Ancak kı*lman namazın gizlice iade edilmesi lazımdır Fasık valilerin infaz ettiklerin*den hakka uygun olanlar kabul edilir, hakka uygun olmayanlar reddedi*lir Başkalarının sözlerine aldanmayın Bu hususta çok laf ediiir, fakat hak açıktır» [15]




Beşinci Hüküm: İmama Karşı İsyan Edenlerin Öldürülmesi Farz Mıdır?



Alimlerin cumhuru, İmama karşı isyan edenlerle (bağy fırkası ile) sa*vaşmanın farz olduğuna hükmetmiştir Yalnız şu var ki, onlar önce sulha davet edilir Ara bulunmaya çalışılır Şayet sulha yanaşmaz, isyana devam ederlerse, «Eğer müminlerden iki 2umre' birbiriyle doğüşürlerse aralarını (bulup) barıştırın Eğer onlardan biri diğerine karşı hala tecavüz ediyorsa siz, o tecavüz edenle Allahın emrine dönünceye kadar savaşın» âyetine İstinaden onlarla savaşmak farzdır


İlim iddiasındaki bazı kişilere göre ise müminlerden İmama karşı is*yan edenlerle savaşmak caiz değildir Bunlar Resulullah (sav)'ın, «Mümi*ne sövmek fısk, müminle savaşmak küfürdür» [16] hadisine istinad et*mektedirler Halbuki bu hadis onların İddialarına asla bir detil olamaz Çünkü Kur'an müminlerden İmama karşı isyan eden bağy fırka ile savaş*mayı, onları öldürmeyi emreder Bu hadise dayanılarak Ailahın hüküm*lerinden biri nasıl ibtal edilebilir?


Kurtubi: «Eğer onlardan biri diğerine karşı hala tecavüz ediyorsa siz, o tecavüz edenle Allahın emrine dönünceye kadar savaşın» âyeti mümin-lerle savaşılmayacağım iddia edenlerin görüşlerinin yanlış ve fasit ol*duğuna delalet eder Eğer asi bir müminle savaşmak küfür olsaydı Allah (cc) âyette küfrü emretmiş olurdu Halbuki Allahu taala küfrü emretmek*ten münezzehtir Hz Ebubekir İslâmın herşeyinl kabul ettiği halde yalnız zekatını vermeyenlerle savaşmış ve İslâmdan yüz çevirenlere uyulmama*sını emretmiştir Fakat bunun yanında onların mallarının kafirlerin mal*ları gibi hela! olduğuna da hükmetmemiştir» [17]


Taberî: «Eğer müslümanlar arasında çıkan ihtilafa karışmamak, evin*de oturmak vacib olsaydı, hiçbir had uygulanamaz ve hiçbir batıl ortadan kaldırılamazdı Bu tavır, nifak ehlinin ve fasıkların Allah (cc)'ın horam kıl*dığı müslüman mallarına ve kadınlarına tecavüz etmelerine yolaçar Çünkü böyle bir halde müstümanlar parça parça olur, (asıklara karşı direnme güçlerini kaybederler Bu da Resulullah (sav)'ın, «Sefihlerinizi terbiye için cezalandırın» hadisine muhalif hareket etmektir» [18]


Cumhurun delilleri -


Cumhur, bağy fırka ile savaşmanın farz olduğuna birkaç delille isbat ederler Bunları özetle aşağıya alıyoruz


1- «Eğer onlardan biri diğerine karşı hala tecavüz ediyorsa siz, o tecavüz edenle Allanın emrine dönünceye kadar savaşın» âyeti


2- «Ahir zamanda Öyle bir kavim çıkar ki genç ve sefihtirler On*lar hadisleri okurlar, Kur'an-ı da güzel okurlar Fakat İmanları gırtlaklarından aşağıya geçmez Onlar okun yaydan çıktığı gibi dinden, çıkarlar Onları nerede rastlarsanız Öldürün Onları öldürmekte Allah (ccjj, katında w kıyamete kadar sevap vardır» hadisi [19]


3- «Ümmetim arasında gelecek çok ihtilaflar ve fırkalar çıkacaktır Bunlardan bir kavmin sözleri çok güzel, amelleri çok kötü olacak Onlar , okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacaklar Onlar ok tekrar yaya dönene kadar bir daha da dine dönmeyeceklerdir Onlar yaratılmışın en şerlileri*dir Onların öldürdüğüne de, onları öldürene de müjdeler olsun» Onların alametleri sorulunca da, «Başlarını tıraş etmeleridir» buyurdu [20]


4- Resulullah (sav) Ammar bin Yaser (ra) hakkında «Onu bağy fırkası öldürecektir» buyurmuştur


Bu âyet ve hadisler bağy fırka ve benzerleriyle Allahın emrine dönünceye kadar savaşmanın farz olduğuna delalet etmektedir


Cessas: «Eğer kılıçtan başka hiçbir şey onları yola getiremiyorsa, * bağy fırka ile savaşma hususunda Resulullah (sav)'ın ashabından hiçbirisi f muhalefet etmemiştir Biliniyor ki sahabe-i kiram Haricilerle savaştılar > Eğer savaşı vacib görmeselerdi evlerinde otururlardı O zaman da harici*ler onları öldürür, çocuk ve kadınlarını esir alırlardı ,


«Sahabilerin bir kısmının Hz Ali ile birlikte savaşmadıkları öne sü-' rülebllir Sa'd bin Ebİ Vakkos {ra), Usame bin Zeyd (ra) ve Abdullah bin • Ömer (ra) de bunlardandır Bunlar oturmamışlar, fakat Hz Ali'ye karşı is- s yan eden fırkayı bağy kabul etmemişler veya Hz Ali'nin ordusunun onlara yeteceğini bildikleri için savaşa katılmamışlardır Çünkü onlar Haricilerin savaşına da katılmamışlardır Halbuki Haricilerle savaşmanın farz oldu-' ğunu biliyorlardı Ancak Haricilerle savaşanların kafi sayıda olduklarını gördükleri için bilfiil savaşa katılmamışlardır Eğer Haricilerle savaşanlar kafi miktarda olmasalardı, bunlar da elbette savaşa katılırlardı» [21]


Altıncı hüküm 1 Bağy fırkanın malları ganimet mldîr, yoksa sulhtan' sonra onlara iade mi edilir?


1- İmam Muhammed (ra)'e göre bağy fırkanın malı ganimet ola-* maz Ancak onlardan geri kalan at ve silah gibi savaş malzemesi onlara* karşı kullanılabilir Fakat savaş bittikten sonra onların silah ve malları' iade edilir


2- İmam Ebu Yusuf (ra)'a göre bağy fırkanın elinde bulunan silah ve malın tamamı ganimettir Müslümanlar arasında humus hesabına göre taksim edilir


3- İmam Malik (ra)'e göre, bağy fırkanın malları ganimet, çocuk ve kadınları esir edilemez İmam Şafii de bu görüştedir


İmam Ebu Yusuf'un delili:


Bağy fırka asi oldukları İçin şer'î hududları tecavüz etmişlerdir Onla*rın malları müslümonlar arasında ganimet olarak dağıtılır,


Cumhurun delilleri:


Bağy fırkanın İmama karşı isyanı onlarla savaşı helal kılar Onların çocuklarını helal kılmaz Çünkü onlar kafir değillerdir Onlar yalnızca İma*ma karşı asi olan mümin veya İmamın taatından çıkmış fasık müminlerdir Onlarla savaşma emri de onları tekrar müminlerin safına döndürmek için*dir Yoksa kafir oldukları için değildir


Cumhurun delillerinden biri de Ibni Abbas (ra)'tan rivayet edilen şu hadistir: «Hariciler Hz Ali'ye isyan ettikleri zaman, Hz Ali onlara, «Siz anneniz olan Ayşe'ye mi sövüyorsunuz? Siz başka kadınlardan size helal olan şeylerin ondan da mı helal olmasını istiyorsunuz Şayet böyle bir-şey yaparsanız kafir olursunuz» dedi» [22]


Abdullah bin Ömer (ra) de Resulullah (sav)'tan şöyle rivayet etmiştir: «Resulullah (sav) Abdullah bin Ömer (ra)'e, «Bu ümmetten isyan edip İmama karşı çıkanların hükmünü biliyor musun?» diye sordu Abdullah bin Ömer (ra), «Allah ve Resulü daha İyi bilir» cevabını verdi Bunun üzerine Resulullah (sav), «Onların yaralılarına dokunulmaz, esirleri öldürülmez, kaçanının peşinden gidilmez, mallan da ganimet olarak taksim edilmez» buyurdu» [23]


Kurtubî: «Bize göre it İma d edilecek olan sahobe-i kiramın bağıl ere karşı tavır ve hareketleridir Onlar bağîlerle savaşlarında koçanların pe*şinden gitmemiş, yaralılara saldırmamış, esirlerini öldürmemiş, kadın ve çocuklarını köle edip satmamış, mallarını da ganimet olarak taksim etme*mişlerdir Bizim önderlerimiz de ancak ve ancak sahabe-! kıranıdır» [24]


Sahih olan cumhurun görüşüdür Çünkü bağîier kafir değildir Bu yüz*den kadın ve çocukları esir edilemez, malları taksim edilemez Eğer malla*rı ganimet sayılır, kadın ve çoculkarı köle edilip satılırsa, onlar İsyana teşvik edilmiş olunur Onları tekrar müslümanların safına döndürmek de mümkün değildir


En doğrusunu Allah (cc) bilir


Ashab-ı kiram arasında vaki olan İhtilaflar etraftnda faydalı ve mühim bir uyan:


Kurtubî: «Sahabilerden herhangi birine kafi bir hata isnad etmek caiz değildir Çünkü onlar yaptıklarının hepsinde Ictihad etmişler ve yal*nız Allah (cc)'tn rızasını taleb etmişlerdir Onlar bizim imamlarımızdır On*lar arasında cereyan eden hadiseler hakkında dilimizi tutmalı ve onları zikrettiğimizde en güzel şekilde anmalıyız Zira onlar Resuiuilah (sav)'ın sohbetinde bulunmuşlardır ve Resulullah (sav) onlara sövmeyi yasakla*mıştır


«Ailahu taala da onlara mağfiret etmiş ve «Allah dedi (diyecek) ki: «Bu (gün) doğru söyleyenlerin sadakatları kendilerine falde vereceği bir gündür Altından ırmaklar akan cennetler —ki orada ebedî ve daimi kalı*cıdırlar— onlarındır Allah kendilerinden razı olmuştur, kendileri; de ondan razı olmuşlardır ve İşte bu en büyük kurtuluş ve saadettir» (Maide; 119) âyetiyle onlardan razı olduğunu haber vermiştir


«Resulullah (sav)'tan çeşitli Isnadlarla varid olan hadise göre, «TaIha, yeryüzünde yürüyen bir şehiddir» Eğer Talha'nın katıldığı savaş İsyan olsaydı, o savaşta ölen Talha şehid olmazdı Çünkü şehadet ancak hak yolunda Hakk için ölmektir


«Resulullah (sav)'ın, «Zübeyir'in katili ateştedir» ve «Safiye'nln oğlu*nun katilini ateşle müjdeleyin» hadisleri de buna delalet eder 5u hadisler, Talha (ra) ve Zübeyir (ra)'in katıldıkları savaşta asi olmadıklarını göster*mektedir Dolayısıyla bu savaştan ötürü de günahkar olmamışlardır


«Bir alimden sahabiler tarafından akıtılan kan hususunda sorutunca, «Onlar birer ümmetti (gelip) geçti (O ümmetlerin) kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizin ve siz onların işlemiş olduklarından mesul ola*cak değilsiniz» (Bakara: 134) âyetini okuyarak cevap vermiştir» [25]



Ayetlerden Alınacak Dersler



1- Gelen haberleri, bilhassa fasıkiann haberlerini tahkik etmek va-clbtir


2- Duyulan haberlere göre hüküm verilemez Bir hüküm vermek için hükme dair haberlerin araştırılması zarurettir


3- Müminler İçin müracaat mercii Resulullah {sav}'tır Bir ehl-i iman için Resulullah (sav)'ın haberinin dışında kat'î bir hüküm vermemelidir


4- Müminler arasını düzeltmek farzdır Müminler arasında çıkacak nizaların Önlenmesi için arayı bulmak farzdır


5- Müminlerden bir fırka diğer bir fırkaya tecavüz ettiği ve bu teca*vüz sulh yoluyla önlenemediği takdirde fitneyi kılıçla önlemek farzdır


6- Müminler kardeştirler Müminleri toplayan akide ve iman bağı*dır Bu bağ nesebi bağdan daha kuvvetlidir


7- Islâmın vahdetini korumak ve zayii kimselerden zulmü defetmek için mütecaviz kimselere karşı koymak farzdır




Ayetlerdeki Teşriî Hikmetler



Islûm, haberlerde tahkiki ve her işte ihtiyatlı davranmayı emretmiştir Bu emir müminleri düşmanların hazırladıkları tuzaklardan korumak içindir Bu emre uyan müminler her işlerinde sağlam bir yol üzere bulunurlar


Çoğu kez bir fası kın getirdiği yolan bir haber fitneler çıkarmıştır Bu fitne yüzünden de çok kanlar dökülmüştür Fitnenin ateşini hilekar İnsan*lar yakmışlardır Çünkü onlar İslâm Ümmetini bozmayı, parçalamayı, fit*neye düşürmeyi düşünmüşlerdir Bu sebeble İslâm tahkiki, araştırmayı em*retmiştir Bilhassa da fasıkların haberleri araştırılmalıdır Çünkü fasıkiar dine karşı hürmet ve saygısı olmayan kimselerdir Bunların haberleri tah*kik edilirse tunların yalan haberleri yüzünden toplumun vahim neticelere düşmesi Önlenmiş olunur Çünkü yalan ve iftiralar bazan herşeyden uzak olan insanların hayatına, feci akibetlere düşmelerine malolur Nitekim Altahu taala vahiyle Resufullah (sav)'ı muttali klımasaydı, Veltd bin Ukbe hadisesinde [26] çok kötü şeyler olacaktı Haberin tahkik edilmesiyle bir*çok günahsız insanın kanı korunmuş ve müsiümanlartn birliği -bozulma*mıştır


İslâm nasıl kaynağı ve sebebi ne olursa olsun zulüm ve azgınlığa karşı mukavemet etmeyi emretmişse, birbirleriyle niza eden fırkalar ara*sını bulup düzeltmeyi de emretmiştir Eğer aralarında niza ve düşmanlık anlaşma yoluyla giderilemezse, o zaman bağy ve saldırgan fırkaya karşı en iyi hakim kılıçtır Onlarla Allanın emrine dönünceye kadar savaşmak lazımdır İslâm bu hikmetli yolu müslüman toplumu düşmanlık ve parça*lanmaktan korumak için genel bir kural olarak vazetmiştir






--------------------------------------------------------------------------------


[1] İbni Hanbel, Taberani Ayuca Mecraaü'z-Zevaid, C 7 S 109


[2] Razi, ag«j, C 7, S 589


[3] Süyûti, age, C 6 S 90


[4] Şimdi de ziyaretine gidilince ziyaret adabından olan selam ve dua çok alçak bir sesle yapılmalıdır Çünkü peygamberlerin hayatları İle mematları ara*sında bir fark yoktur Hayatlarında gösterilen saygı daha sonra da aynen gösterilmelidir (Çev)


[5] Ebussuud age C7 s581 (Razi Tefsiri kenarında)


[6] Alusi age C 26, S HS'ten özetle


[7] F Razi age, C 7 S 592


[8] Ahisi, age, C 26 S, 148'den özetle v


[9] Buhari Müslim Tirmizl, Nesai


[10] Buhari Müslim TlrmizJ, Ebu Davud


[11] Tirmizi


[12] Kurtubi age C 18, S 312


[13] Kurtubi, age C lö, S 316


[14] Cessas, age, C 3, S 398 402


[15] Ibnü'l-Arabi age, C 4 Kurtub!, age, C ıfl S 312


[16] Buhari Müslim, Tinnizi ve Nesai


[17] Kurtubi, age C 16 S- 317


[18] Kurtubi, age C 16 S 317 (Taberiden naklen)


[19] Buhari, Müslim Ebu Davud, Nesai


[20] Kütüb-i Sitte (Tinnizi hariç) Cessas, age C 3 S 400


[21] Cessas age, C 3, S 401


[22] Cessas, age C 3, S 402


[23] Kurtubl, age, C 16 S 320


[24] Kurtubi, age, C lfl, S 320


[25] Kurtubî age, C 16 S 322


[26] Bu hadise âyetlerin nüzul sebeblerinde geçmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla