Yalnız Mesajı Göster

ABDULLAH ORAL - biyografi ve Şiirleri

Eski 06-24-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

ABDULLAH ORAL - biyografi ve Şiirleri




1962 yılının haziran ayında duman yürümüş Karadeniz dağlarını duldasında adı gibi şirin bir köyde dünyaya geldim
Adını çiçekten alan çiğdem köyü baharda başka güzel olur burcu burcu çiçek kokar papatyadan karanfile çiğdemden menekşeye neyi koklamak istersen öylesine güzel kokar sokaklara yayılmış çiçekler köyümde
Sularında nergis başka güzeldir Dağlarında akasyalar kestane çiçeği bal taşır arılara Yazı başka güzeldir, kışı başka güzel Gelini ayrı bir güzeldir kızları başka güzel
Her şey o kadar güzeldi ki çocukluğumun şimdi o günleri andıkça tarifi imkansız sızılar hissediyorum yüreğimde
Sonradan kopartıldı güller dalından kanatıldı dağların yüreği, barut kokularına yenik düşen kökler taşıyamadı dallara can suyunu ondandır, erken yaprak dökümü bizim dağlarda Kızıl dere varsın vura vura başını taşlara koştursun koyaklar boyu, silemez içindeki kan kokusunu güneş enginlere doğmuyor gayrı
Doğduğu yerde doymayan insanlar kendi gözyaşlarını içerek düştüler göç yollarına ve adına gurbet denildi yurtsuz sürgünlüğün, sular gibi akıp gittiler doğdukları yerden büyük şehirlere bende böyle bir sevda seline kapıldım

İlkokulla çocukluğumu da bitirdiğim köyden ayrıldım Çırak olarak bir lastik fabrikasının torna bölümünde çalışmaya başladım
Günler günleri getirdikçe zulümler büyüdü zulümler büyüdükçe içimdeki isyanı yeşertti çırak olmak kolay değildi bu şehirde Ne sahip çıkacak devlet nede arka verecek anne baba vardı
Zaten babamın o son sözleriyle perçinlenmişti köleliğim, ustaya “eti senin diyordu kemiği benim”
14 yaşında ilk sendika mücadelesine başladım 6 aylık onurlu bir direnişten sonra nihayet kazanmıştık ilk zaferimizi grev çadırında bu sürede bir çok kitle örgütleriyle tanıştım Bir demokratik kitle örgütünde dinlediğim müzikle büyülenmiştim Ruhi su söylüyordu el kapıları daha sonra bendeki ruhi su düşkünlüğü beni şiir yazmaya zorladı O gün bugündür emeğin ve emekçinin sevdasını ve isyanını yansıtmaya çalıştım dizelerimde büyük şehirler kendi içine çekiyordu beni Ünye’den sonra ilk durağım samsun oldu iki yıllık bir süreden sonra da İstanbul’a doğru çekmeye başladı içimdeki büyük şehir özlemi
12 eylül, güzel olan ne varsa her şeyi silip götürüyordu, tutuklanmalar gözaltılar derken askerlik görevim geldi düştü kapıya Askerden sonra tekrar İstanbul’a gittim o eski İstanbul yoktu artık Her şey tadını yitirmiş zehir zıkkım
1985 yılında Ankara’ya yerleştim hala Ankara da yaşamaktayım bir çok dergilerde yazım ve şiirlerim yayınlandı birçok ödüller aldım ve 7 arkadaş bir araya gelerek Halk ozanları kültür ve dayanışma topluluğu derneği kurduk hala ayın dernekte mücadeleye devam etmekteyim bir çok halk ozanları antolojisi çıkardık
Ve yüreğimizdeki isyan ve sevdalarımız adlı ilk şiir kitabından sonra 2004 haziran ayında Eylül Zamanı adlı şiir kitabını okurlarla buluşturdum ardından halk ozanları kültür ve dayanışma topluluğunun şiir serilerinde Sürgün sular adlı Üçüncü kitabım yayınlandı
Şimdi yeni çalışmam olan kitabımda şiirler ve öyküler yaşamdan kesitlerle buluşacağız

Yeni güzelliklerde Buluşmak üzere

ABDULLAH ORAL

Alıntı Yaparak Cevapla