Yalnız Mesajı Göster

Cevap : A Dan Z Ye Hukuk Sözlüğü - Harf Sırasına Göre

Eski 06-02-2010   #20
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : A Dan Z Ye Hukuk Sözlüğü - Harf Sırasına Göre



T

taaddüd: birden çok

taahhütname:
Kişinin kendi ad ve hesabına, bir gerçek kişi veya tüzel kişiye karşı, sözleşmeli ya da sözleşmesiz olarak, bir işin yapılmasını veya bir şeyin teslimini üstlendiğini gösterir belge

taalluk:ilişiği olma; asılma; ilgi

taayyün:
tayin olunma; belli olma; belirme

tabiyet: kişi veya şeyleri devlete bağlayan siyasi ve hukuki bağ; vatandaşlık yurttaşlık; bağımsızlık

tacir :ticaretle uğraşan; bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimsedir

tadât :sayma; sayılma; sayım

tadil :değiştirme; değişiklik

tağyir:başkalaştırma; değiştirme; bozma tahakkuk gerçekleştirme; gerçekleşme

tahaddüs:
ortaya çıkmak

tahassul:
hasıl olma; sonuç olarak ortaya çıkma

tahavvül :değişme; dönme

tahdîdât :sınırlamalar; kısıntılar

tahfif :
hafifletme; azaltma

tahkikat:
soruşturma

tahlif: yemin

tahliye taahhütnamesi:
Kiracının, kiralananı belli bir tarihte boşaltacağına ilişkin yaptığı yazılı irade beyanı

tahliye: Boşaltma; salıverme; serbest bırakma

tahrir:
yazım

tahsin:
beğenme

tahsis:
Emrine verme; özgüleme

tahşiye: çıkıntı yapmak

takas:
Vadesi gelmiş, aynı cinsten ve karşılıklı iki alacağın birbirine sayışılması

taksim:
Ortak mülkiyette bulunan bir malın, ortaklar arasında yapılan bir sözleşmeyle veya dava açmak suretiyle bölüştürülmesi

takyit:
kısıtlama

ta'lık :
geciktirme; askıda bırakılma

tahmil:yükleme

tahrip
:harabetme; yıkma; kırma; bozma

tahrir :
yazma; yazım

tahriren:
yazılı olarak

taht :alt; aşağı

tahtani:
binanın alt kısmı

tahtani fevkani:
altlı üstlü

tahvil :değiştirme; değiştirilme; borç senedi

tahvilat:
tahviller

takaddüm: önce gelme; önde gelme

takarrür etmek:
kararlaşmak; kararlaştırmak; istikrar kazanan kararlar

takrîr :önerge; anlatma; anlatış; tapuda malını sattığını veya ipotek ettiğini söyleme

takrir etmek:sağlamlaştırmak

taksir: iradi olarak işlenen bir icra ya da ihmal eyleminden, fail tarafından istenmemiş olmalarına rağmen, kanunun cezalandırdığı sonuçların meydana gelmesi hali

takyit :
sınırlama; kayıtlama; şarta bağlama; kısıtlama

talâk: islâm hukukunda boşanma

talîmâtnâme:
yönetmelik

tapuyu misil
:tarafsız bilirkişinin belirteceği tapu; bedel; değer baha

tarik :
yol; yöntem

târik :terkeden; bırakan

tariki âmm: herkesin geçebilmesi için bırakılan yol; kamunun yararlandığı yol;

tasarruf:
Bir şeyden yararlanabilme ve o şey üzerinde fiili veya hukuki işlem yapabilme gücü

tashih:düzeltme; resmi bir kütüğün, bir hukuki işlemin düzeltilmesi

tasnif: düzen

tasrih etmek: açıklamak; belirtmek

tasvib
:doğru bulma; uygun görme; onaylama

tatbika medar imza:uygulamaya elverişli imza

tathir :
temizleme

tavassut:aracılık; ara bulma; aracı olma

tavazzuh:
aydınlanma

tavzîh :
açıklama

tavzif: görevlendirme

tazammun etmek:öngörmek; sonucu doğurmak; içine almak; kapsamak

tazminat: Maddi veya manevi zarara karşılık ödenen bedel; zarar ödencesi;hukuka aykırı olarak başkalarına verilen zararların ödetilmesi biçiminde müeyyidedir

teadül :
beraberlik; denklik; birbirine denk gelme

teahhur(teehhür):gecikme; temerrüt

teâmül :örf ve adet; öteden beri olagelen, insanlar arasında yapılagelen belli bir davranış

teati: karşılıklı gönderme

tebaa :uyruk; bir devletin hükmü altında bulunan kimseler

tebâdür:akla gelme; hatırlanma

tebârüz ettirme:belirtme; ortaya koyma

tebdil :
değişme; değiştirilme

tebeddül:değişiklik

tebellüğ :
bir tebliği alma; tebliğ edilen bir yazıyı imza ile teslim alma

tebellür :
netleşme; net olarak ortaya çıkma; aydınlanma

tebeyyün etmek: saptanmak ; ortaya çıkmak; aydınlanmak

tebligat:
Bir hukuki işlemin yetkili makamca, ilgili kişinin bilgisine sunulmak üzere, kanun ve usule uygun olarak yazı veya ilanla bildirilmesi

tecdit :yenileme; tazeleme, açıkça anlaşılacak şekilde önceki borcun, yeni bir borç kurarak ortadan kaldırılması; yenileme

tecezzî:
bölünme; doğranma

tecvîz :ceza verme; caiz görme

tedabir:tedbirler önlemler

tedarik :
sağlama; temin etme

tedavül :sürüm; elden ele gezme; dolaşma; kullanılma

tedip hakkı:
ana babalara tanınmış çocuğa öğüt vermek, ihtirada bulunmak

tebdil : değiştirmek

tebeddül : değişiklikler

tebeyyün ortaya çıkmak

tediye :ödeme;
bir borcun ödenmesi

tedricen:azar azar; yavaş yavaş; aşamalı olarak

tedvîn
:hukuku birleştirmek amacıyla,hukukun bir dalı ile ilgili yasa halinde kurallar koyma

teehhür:gecikme;
sonraya kalma

teemmül:düşünüp taşınma;
etraflıca düşünme

teessüs :
kuruluş; kurulma; yapılma; yapılanma

tefehhüm:anlamak; akıl erdirmek

teferruat :ayrıntı; bölgesel töreye (örfe) veya malikin açık isteğine göre, bir şeyin işletilmesi veya korunması veya ondan yararlanılması için sürekli olarak ona tahsis olunan ve kullanışta o şeye bağlı kılınan yada takılan veya onunla birleştirilen taşınır mallar, asıl şeyin teferruatıdır

teferruğ :satın alanın aldığı mülkün ferağ işlemini yaptırması, tapu kaydını kendi üzerine çevirme

teffiz :bkz tefvîz

tefhim:
verilmiş olan kararın veya hükmün,duruşmada hazır bulunan taraflara yargıç tarafından sözle bildirilmesi

tefrişat:döşeme araçları; bir yeri döşemek için kullanılan eşya

tefvîz :ihale; sipariş etme; havale etme; dağıtım; ısmarlama; bir taşınmazı belli bedel karşılığında üçüncü kişinin üzerinde bırakma

tehâlüf:yargıcın iki tarafa da yemin vermesi; birbirine zıt olma

tehir erteleme: ara verme

tek taraflı irade beyanı: Hukuki bir ilişkide taraflardan birinin, o ilişki bakımından hüküm ve sonuç doğurmaya yetecek şekilde iradesini açıklaması

tekabül etmek:karşılamak; karşılık olmak

tekaüd :emeklilik

tekâyüd:
birbirine hile yapma

tekeffül :birine kefil olma; kefalet verme; garanti etme

tekemmül:
tamamlanma; olgunlaşma

tekevvün etme: yaratılma; meydana gelme

telâfi: zararı karşılama; giderme; eksikliği giderme

telâhuk: birbirine katılma; yarışma; hakların yarışması

telhîs: hülasa etme; özetleme; özet

telif: yazma; uzlaştırma

telif hakları : fikir ürünü eserler üzerinde yaratıcısının sahip bulunduğu haktır

telvis etmek:
kirletmek

temadi: sürüp gitme; süregelme; devamedegelme; sürme; uzama

temellük:mülk edinme; kendine mal etme; sahip olma; sahiplenme; devralma

temerrüd:direnme; borcun ifasında gecikme, bir yükümlülüğün yerine getirilmesinde oluşan gecikme; direnme

temettü: kâr; kazanç payı; yarar

teminat: Belli bir hukuksal durumu (genellikle borcun ödenmesini) sağlamak için verilen garanti
teminat akçesi: bir sözleşmenin kurulması için taraflardan birinin diğerine vermek yükümlülüğünde bulunduğu para

temlik: devir
temlik: Bir malın veya hakkın, bir hukuki işlemle başkasına devredilmesi; mülkiyetin nakli

temyiz Kudreti: İyiyi kötüden ayırma ve makul biçimde davranışta bulunma yeteneği

tenâküz: çelişki

tenbih: uyarma; uyarı

tenezzül: inme; alçalma; düşme; kendine aykırı gelen bir işi veya durumu kabul etme

tenkis:
indirme; azaltma; eksiltme

tenmiye:
nemalandırma; artırma; işletme

tensip: uygun görme

tenvîrât: aydınlatma; ışıklandırma

tenzil:
indirtme; azaltma

terâküm:
birikme; biriktirme

tercihe şayan:
üstün tutulan; yeğlenen; tercih edilen

tereke (terike): miras bırakanın mirasçılarına geçen kalıtı; kalıt; mirasçılara kalan malvarlığı

terekküp etmek: oluşmak

teressübât :tortulanmalar; dibe çökmeler; durulmalar

terettüp etmek: düşmek; doğmak; ait olmak; sırası gelmek; gerektirmek

terhin :rehin olarak verme; emanet bırakma

terkin :silme; çizme; resmi kütük veya defterde yazılı bulunan bir konunun (şerhin) çizilmesi

termim: tamir etme; onarma; düzeltme; iyileştirme

tersîmât: resmetmeler; resmini yapmalar; çizmeler

tertip
:sıra; düzen; düzenleme

tesâhub: sahip çıkma; koruma

tescil:
Resmi kütük veya defterlere bir konunun (hakkın) yazılması, kayıt düşülmesi

tesellüm :
teslim alma

tesmiye :ad koyma; isimlendirme; belirleme

tesviye :sonuca bağlama; çözümleme; gereğini yapma; seviye; düzdüzeltme

teşevvüş: karışıklık; kargaşalık

teşmil :kapsamına alma; yayma

tevakkuf: bağlı olma; durma

tevarüs :bir kimseden miras kalma; mirasa konma; kalıtım yoluyla birinden diğerine geçme

tevdi etmek:
vermek; bırakmak; sunmak

teveccüh :
yönelme; yakınlık duyma; sevgi

tevellüt: doğum; doğma

tevessül etmek:
başvurmak; kalkışmak; girişmek

tevfik
:uydurma; uygunlaştırma

tevfikan:
uyarınca; (ona) göre

tevhid :birleştirme

tevkif: tutuklama

tevkil:
Vekil olarak tayin edilmiş kimsenin, vekillik yetkisini bir başkasına devretmesi

tevlit etmek: doğurmak

tevliyet :vakfın işlerini yönetmek

tevliyet davası: mütevellilik davası; vakfın işlerine bakma göreviyle ilgili dava

tevsî' :genişleme

tevsîk :
belgelendirme

tevzi :
dağıtma

tezâyüd: artış; çoğalma

tezkere-i sâmiyye: sadrazamlık makamından yazılan tezkere

tezyinat :süslemeler

toplu iş sözleşmesi: işçi sendikaları ile işveren veya işveren sendikaları arasında yapılan ve iş şartlarını, tarafların hak ve borçlarını düzenleyen yazılı bir anlaşmadır

trampa: Bir malın başka bir malla veya bir hakkın başka bir hakla değiştirilmesini konu alan sözleşme

tüzel Kişi: Kendisini oluşturan gerçek kişilerin üzerinde ve onlardan bağımsız bir varlığı ve belirli bir amacı bulunan

tüzük :
Bir kanunun uygulamasını göstermek veya kanunun emrettiği işleri belirtmek üzere, kanunlara aykırı olmamak şartıyla ve Danıştayın incelemesinden geçirtilerek Bakanlar Kurulu tarafından çıkartılan yazılı hukuk kurallarıdır
__________________

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla