Yalnız Mesajı Göster

Bedelsizliğin İspat Şekilleri

Eski 06-16-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Bedelsizliğin İspat Şekilleri



I Bedelsizliğin İspat Şekilleri

A ) İkrar :

Bedelsizlik nedeniyle açılan davalar da en basit ispat imkanı ikrardır İkrar, bir tarafın diğer tarafça iddia edilenlerin doğru olduğunu bildirmesidir[4]
Bedelsizlik iddiasında bulunan borçlunun iddia ettiği olayların karşı tarafça kabul edilmesi ikrarı oluşturur Eğer hamil üçüncü kişi ise, bile bile borçlunun zararına hareket ettiğini de kabul etmesi gerekir



İkrar mahkemede ya da mahkeme dışında yapılmış olabilir Konumuz açısından mahkeme içi ikrar önem taşımaktadır Mahkeme dışı ikrar, kesin delil niteliğinde değildir Hakim , mahkeme dışı ikrarı teyit edecek delil ve belirti varsa, buna dayanarak hüküm verebilir( HUMK236,IV) Yani mahkeme dışı ikrar bir takdiri delildir ve bununla ancak takdiri delillerle ispat edilebilen hususlar ispat edilebilir[5] Oysa ki bedelsizlik iddiasında alacaklının elinde bir senet olması sebebiyle senede karşı senetle ispat mecburiyeti karşısında mahkeme dışı ikrar yetersiz kalmaktadır Şüphesiz, mahkeme dışı ikrar, bir belge ile( mesala ikrarı içeren bir mektup) ispat edilirse, bir kesin delil hükmünde olur
Senet alacaklısı mahkemede, bedelsizliğe ilişkin iddiaların doğruluğunu kabul ederse dava davacı lehine sonuçlanır Bu tarzda bir ikrar davalı aleyhine kesin delil teşkil eder, hakim bunu üzerine delillere başvuramaz Davacının da ispat için başka delilleri sunmasına gerek yoktur



Davalı bedelsizliği kabul etmesine rağmen, sebebinin başka olduğunu iddia etmesi önem arz etmez Bedelsizliğe karşı vasıflı ikrar mantıken mümkün değildir[6] Çünkü vasıflı ikrar da karşı tarafın ileri sürdüğü vakıanın doğru olduğu bildirilir; fakat bunun hukuki niteliğinin ( vasfının) iddia edildiğinden başka olduğunu bildirilir[7] İşte bedelsizlik iddiasında da şayet karşı yan bedelsizlik vakıasını kabul edip bunun hukuki niteliğinin başka olduğunu bildirmesi ona bir şey kazandırmayacaktır

Bununla beraber bedelsizlik iddialarında bileşik ikrar mümkündür[8] Bileşik ikrarda bulunan taraf, diğer tarafın ileri sürdüğü vakıayı ikrar eder, fakat, ,ikrarına bu vakıadan çıkan hukuki sonucu hükümden düşüren ve bu ( ikrar edilen ) vakıanın doğumu ile ilgili bulunmayan başka bir vakıa (veya vakıalar ) ekler[9] Örneğin, ehliyetsizlik nedeniyle bedelsiz olduğu iddia edilen senet aleyhinde açılan menfi tespit davasında davalı, ehliyetsizliğin söz konusu olduğunu fakat davacının kanuni temsilcisinin icazet verdiğini bildirmesi mümkündür Böyle bir iddiaya bağlantılı bileşik ikrar adı verilir Bağlantılı bileşik ikrar da ispat külfeti açısından bağlantılı bileşik ikrarın bölünüp bölünemeyeceği tartışmalıdır Doktrin, çoğunluk, bağlantılı bileşik ikrarın bölünemeyeceği görüşündedir Bu durumda ispat külfeti hala davacı borçludadır yani borçlu davacı yukarıdaki örnekte kanuni temsilcinin icazet vermediğini ispat etmesi gerekir Fakat Yargıtay bağlantılı bileşik ikrarda ispat külfetinin bölüneceği görüşündedir Bu durumda borçlu, bedelsizlik olayını iddia ve ispat edecek (ikrar edildiği için ispat edilmiş sayılacak ) ve alacaklı ise temsilcinin icazet verdiğini ispat etmesi gerekecektir

Bağlantısız bileşik ikrarda mümkündür Bu şekilde ikrar da ispat külfetinin bölüneceği tartışmasız biçimde kabul edilmektedir Örneğin alacaklı bedelsizliği kabul etmekle beraber, borçludan ayrı bir sözleşmeden doğan alacağının olduğunu ve takas ettiğini ileri sürebilir Bu durumda takasa neden olan alacağın ispatlanması gerekir Bu alacağın ispat edilememesi durumunda dava ikrarda bulunan davalı aleyhine sona erer

B ) Yazılı Delil Mecburiyeti :

Bedelsiz bir senetle yapılan takibatlarda senedin ibrazı hakkın varlığı için yeterli bir delil teşkil edeceğinden alacaklının varlığını iddia ettiği hakkı, kanıtlamak için başka bir delil göstermesine gerek yoktur Zaten kambiyo senedinin düzenlenmesindeki temel amaçlardan biride budur

İbraz edilen sende karşı ileri sürülen bütün iddialar, HUMK m 290 da belirtilen senede karşı olan iddiaların yalnız senetle ispat edilmesi gerektiği kuralı doğrultusunda ancak aynı nitelikte bir yazılı belge ile ispat edilebilir Kambiyo senedinin bedelsiz olduğunu iddia eden borçlu bu iddiasını kural olarak yazılı delil ile ispatlayabilir Yazılı delilden kastedilen, senet alacaklısının kendisine ait olduğu tespit edilmiş imzasını taşıyan veya resmi bir belgedir[10] Bu nedenle asıl borç ilişkisinden veya temel alacaktan doğan bedelsizlikler şahitle ispatlanamaz

Ancak bedelsizlik asıl borç ilişkisinin hata, hile, ,ikrah ve gabin gibi iradeyi sakatlayan haller nedeniyle geçersiz olmasından dolayı ortaya çıkmışsa senet borçlusu iddiasını şahitle ispatlayabilir ( HUMK 293/5 ) Bu gibi durumların senede bağlanmasının zaten imkanı yoktur

Ayrıca yazılı delil kapsamına girmeyen hukuki fiilleri de şahitle ispatlayabilir Örneğin hamilin senedi iktisap ederken kötüniyetli olduğunu borçlu şahitle ispat edebilir
Uygulamada senetlerin üzerinde asıl borç ilişkisine ait birtakım hususların birkaç sözcükle yazıldığı görülmektedir Bu tür kayıtlar senetteki kambiyo taahhüdüne tesir etmemek şartıyla geçerlidir Bunlara “BEDEL KAYDI” denir[11] Kambiyo hukuku açısından önemli olmayan bu kayıtlar senedi düzenleyenin lehdarın senedin karşılığı olan edimi ( malen yada nakten ) aldığını belirtmeye yaramaktadır Bu nedenle keşideci ile lehdar arasındaki iç ilişki ve ispat konusunda önem kazanmaktadır Dolayısıyla şahsi defilerin ispatında kolaylık sağlamaktadır

Senet üzerine yazılan bedel kaydının özel olarak ispat gücü yoktur Buna rağmen taraflar arasında ispat hukuku açısından bağlayıcı niteliktedir Böyle bir senedin lehdarı, artık senedin kayıtsız şartsız bir borç ikrarı olduğu yolundaki mücerretlik prensibine dayanamaz[12]

Senet üzerindeki bedel kaydının ispat külfetinin belirlenmesinde önem arzetmektedir Kayıtta yazılı hususun karine olarak gerçekliği kabul edilmektedir Bu karinenin aksi ispat edilebilir İspat külfeti aksini iddia eden kimseye aittir Bu nedenle, senet üzerindeki bedel kaydı lehtar yararına “senet karinesi” oluşturmaktadır Bu şekilde düzenlenen senede karşı ileri sürülen bedelsizlik iddiasının bedel kaydına uygun olması gerekmektedir

Bedel kaydının aksinin ispat edilmesi halinde ispat vasıtası olarak ancak yazılı delil kullanılabilir Bu kayıtların aksi şahitle ispatlanamaz[13]

C ) Ticari Defterlerle İspat

Uygulamada bedelsizlik iddiasının ticari defterlerle ispatlanmak istendiği görülmektedir[14] Ticaret kanunumuz bir takım şartların gerçekleşmesi halinde tacirlerin mahkemede ispat aracı olarak ticari defterlerini kullanabileceğini belirtmiştir(TK m 82 )

Ticari defterler sahibi lehine delil olarak kullanılabileceği gibi aleyhine de kullanılabilir
Bedelsizliği iddia eden tacir bu iddiasını usulüne uygun olarak tutulmuş kendi defterlerine dayanarak ispat edebilir Örneğin tacir kendi ticari da borç miktarı karşısında verdiği açık bononun anlaşmaya aykırı şekilde fazla doldurulduğunu ispat edebilir Ancak karşı tarafın usulüne uygun tutulmuş defterinde aksi kayıtlar varsa hükme esas alınmaz
Bununla birlikte tacir karşı tarafın ticari defterlerini kendisi lehine kullanabilir Bu açıdan hasmın defteri usulüne uygun tutulmuş olabileceği gibi tutulmamış da olabilir Bu nedenle hasmın defteri her zaman kendisi aleyhine kullanılabilir ( TK m 84 )[15] örneğin senedin tanzimine neden olan asıl borç ilişkisinin ifa edildiğini, bu nedenle senedin bedelsiz kaldığı karşı tarafın defterlerindeki kayıtlardan yararlanılarak ispatlanabilir

Yargıtay’ın kökleşmiş içtihatlarına göre, senet lehdarının, bedelsizliği iddia edilen senedin kendi defterlerinde kayıtlı olmadığını bildirmesi; kambiyo senedinin bedelsiz olduğunun kabulü için yeterli olmadığı gibi, senedin defterde kayıtlı olmaması çek yada bononun bedelsiz olduğunun kabulünü gerektirmez[16]
Davacı bedelsizlik iddiasını kendi defterleri ile ispatlamış ve mahkemede hükmüne esas olarak kabul etmişse, son olarak tamamlayıcı yemin verdirilir ( TK m 83/1 )

D ) Yemin

Bedelsizliği iddia eden davacının ispat için kullanabileceği belki son imkan karşı tarafa yemin teklif etmektir İddiasını yazılı delille ispat edemeyen davacı yemin teklifinde bulunabilir

Davacı borçlunun yemin teklifinde bulunabilmesi için dava dilekçesinde bunun açıkça belirtmesi gerekir ( HUMK m 179/3 )
Kendisine yemin teklifinde bulunulan taraf ( davalı ) yemin ederse iddia edilen bedelsizliğin gerçek olmadığı ispat edilmiş olur[17] Davacı artık başka delil göstermek suretiyle iddiasını ispat edemez



Davalı alacaklı yemin teklifinden kaçınır ve yemini reddetmezse davacının iddia ettiği bedelsizliğin varlığı ispat edilmiş olur(HUMK M 347/1) Senet bedelsizlik nedeniyle iptal edilir Davalı yemin teklifinden kaçınmayıp karşı tarafa yemini reddedebilir Bu durumda davacı, (senet borçlusu) yemin ederse bedelsizlik ispat edilmiş olur Reddedilen yeminden borçlu kaçınırsa iddia ettiği bedelsizliğin gerçek olmadığı ispat edilmiş olur

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla