Yalnız Mesajı Göster

Müneccimlik Ve Astronomi

Eski 04-28-2009   #1
KRDNZ
Varsayılan

Müneccimlik Ve Astronomi



Müneccimlik ve Astronomi
Müneccim, bugünkü dille astrologtur; başka deyişle kahindir Osmanlı Devleti’nde sarayda bulunan müneccimleri yöneten kişiye müneccimbaşı deniyordu Ortadoğu İslam devletleri, Mezopotamya uygarlığından İran yoluyla gelen bir geleneği sürdürerek saraylarında daima bir astrolog (müneccim) bulundururlardı Müneccimbaşılık, 15yy sonları ile 16 yy başlarında ortaya çıkmıştır Medrese mezunu olan, ilmiye sınıfı mensupları arasından seçileni müneccimbaşılar, ileri gelen devlet adamlarının kullanımı için takvim, imsakiye ve zayiçe hazırlamaya başlamışlardır Takvimler 1800 yılına dek Uluğ Bey Zici’ne göre, bu tarihten sonra da Jacques Cassini Zici ’ne göre hazırlanmıştır Başta başa geçme olmak üzere, savaş, doğum, düğün, denize gemi indirilmesi gibi konularda müneccimbaşılar ve bazen de müneccimler uğurlu saatler tesbit ederlerdi Müneccimbaşılar, ayrıca kuyruklu yıldızların geçişi, zelzele, yangın, Güneş ve Ay tutulmaları gibi çok önemli olayları ve astronomi ile ilgili olayları da takip ederek yorumları ile birlikte saraya bildirirlerdi Muvakkıthanelerin yönetimi müneccimbaşılara aitti İstanbul’da kurulan gözlemevinin (rasathanenin) yönetimi Müneccimbaşı Takiyüddin Rasıd’a (öl: 1585) verilmişti Osmanlı devletinde toplam 37 kişi müneccimbaşılık görevinde bulunmuştur Bu kurum, Osmanlı Devleti’nin sonuna dek devam etti ve 1924 yılında kaldırılarak yerine 1927’de başmuvakkıtlık makamı kuruldu Muvakkıthaneler de 1952’de kapatıldı

Özellikle İstanbul’un fetnhiden sonra yaygın olarak inşa edilen kamu binalarından olan mavakkıthaneler, hemen her şehir ve kasabada cami veya mescitlerin bahçesinde kurulmuşlardır Muvakkıthaneler, bulundukları külliyenin vakfınca yönetilmekte olup, buralarda görev yapan kişilere namaz vakitlerini saptadıkları için muvakkit denilirdi Muvakkıthanelerde vakit tayini için kullanılan başlıca aletler rubu tahtası (quadrant), usturlab, sextant, oktant, kum saati ,Güneş saati, mekanik saat, takvim ve kronometre idi Muvakkıthaneler, hem astronomi eğitimi verden, hem de basit bird gözlemevi görevini yapan kurumlardı Bazı muvakkitler, başarılı çalışmalarından dolayı müneccimbaşıyllığa kadar yükselmişlerdir Muvakkitlerin atamasını müneccimbaşı yapıyordu Vefat eden muvakkitin yerine oğlu atanır, eğer oğlu yoksa isteklilerden biri sınavla atanırdı

(Ekmeleddin İhsanoğlu, Büyük Cihad’dan Frenk Fodulluğuna s:25-26)

__________________

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?




Ey ŞaiR! Bana Yağmurdan bahsetme, yağdır
Alıntı Yaparak Cevapla