Yalnız Mesajı Göster

KİTABIN ADI : DAMGA

Eski 02-28-2008   #18
[KAPLAN]
Varsayılan

KİTABIN ADI : DAMGA



KİTABIN ADI : DAMGA

KİTABIN YAZARI :REŞAT NURİ GÜNTEKİN
YAYIN EVİ :İNKILAP VE AKA BASIMEVİ
BASIM YILI :10BASKI-1995

KİTABIN KONUSU:Aşık olan bir delikanlının sevdiği kız uğruna hayatı boyunca hırsız damgasına vurulması ve bundan dolayı gelişen olayları anlatır
KİTABIN ÖZETİ:
İffet hep abisinden farklı olmak isterBunu ilk anlayan Mahmut Efendi İffet’I hep Muzaffer’den ayrı severİffet , Kamiyap Kalfa sayesinde haftada iki gün Paşa babasından habersiz mahalle okuluna gider,oradaki çocuklarla arkadaşlık eder Yazları ise Karamürsel’de Damlacık Çiftliğinde oturan Hatice halasında geçirirBurada geçirdiği iki ay onun için çok farklıdırÖzellikle halasının anlattığı hayaletli değirmen öyküsünden çok etkilenirBu hikayede; “birbirini çok seven Fatma ve İsmail,İsmail’inaskere gitmesiyle ayrılırlarFatma İsmail’I iki yıl bekler ama çevresi ndekiler İ smail’in Yemen’e gittiğini ve oraya gidenin yaşama ihtimalinin çok az olduğunu söyleyerek Fatma’yı Gaffar Ağa’ya verirlerA radan zaman geçtikten sonra İsmail Yemen ‘de n döner ve Fatma ‘nın evlendiğini öğrenir Yalnız ikisi de hala birbirlerini çok severBunun üzerine geceleri değirmende buluşmaya başlarlarBirgün basılmak üzereyken İsmail ,Fatma’nın namusunu kurtarmak için değirmenden kendisini soğuk sulara atar ve ceseti bile bulunamaz
İffet bu masaldan çok etkilenir ve bu masal ona seevilen kadın için kendini feda etmeği öğretir
İffet büyür,abisi hünkar yaveri olur ve sırma kordonlar takarİffet’ babası idadi mektebe verir İffet’in mektepte hürriyetçi ve meşrutiyetçi bir Celal Abisi vardırCelal’I çok seviyor ve duygularını saklamayıp açıklıkla savunduğu için saygı duyarYalnız okulda ki bir öğretmeninin ihtilal ve meşrutiyetten söz etmesi üzerine tevkif edilmesi İffet'i’ okuldan ayrılmasına neden olur
Kısa bir zaman sonra Meşrutiyet ilan edilir ve İffet’in abbası Halis Paşa görevden atılırMidilli’ye sürgün edilirİffet’te babasıyla iki buçuk yıl Midilli’de yaşar Babasının vefatından sonra İstanbul’a dönerve muallim olarak bir evde çalışırEvin sessiz ve güzel hanımı olan Vedia Hanım ile arasında bir ilişki doğarGeceleri deniz kenarında buluşurlarİffet her gece kayıkhane harabesinde Vedia’yı beklerVedia onbeş yaşında ki kız çocukları gibi ihtiyatsız davranırve bir gün yakalanma ihtimali bile akıllarına gelmez İffet Vedia’a “Damlacık”taki su değirmeninin masalını anlatırBir köy delikanlısının sevdiğini ele vermemek için yaptığı fedakarlığınıbir gün kendisinin de yapabileceğini söylerdi Bir gün yine ihtiyatsızca davranırken basılırlar ve İffet aynen değirmende ki masalda ki gibi sevdiği kadının namusunu kurtarmak için hırsız damgası yapar
Değirmendeki nasal en sonunda İffet’in başına gelirSevdiği kadın uğruna kendisi hayatı boyuncahırsız damgasına vurulurZorla haneye tecavüz ve hırsızlık suçlarından dolayı altı ay hapse mahkum olurCelal’in sayesinde iyi bir koğuşa verilir
Bir mayıs günü Vasif Efendi ile hapisten çıkarİffet dışarıda kendini iyi hissetmezNe yapacağını şaşırırBir kaç gün tanıdıklarında kaldıktan sonra ucuz bir oda kiralarHapisten çıktıktan sonra Celal ,İffet için yalnız bir arkadaş değil ,adeta bir baba olmuşturİffet’in Hatice Halası kadar çok sevdiği bir Fahriye Yengesi vardırBirgün Muzaffer’den yengesinin durumunun iyi olmadığını haber alır ve zorunlu olarak Fahriye Yengesi’ni görmeye gider,Fahriye Yenge onu çok iyi karşılar ve bir istekte bulunur:”400 bin lirasını bankaya yatırmasını ister”İffet çok şaşırırÇünkü, kendi abisinin bile kendisine güveni kalmamıştırİffet bu parayı çaldırma korkusuyla bankaya yatırırBöylelikle İffet’in kendine güveni gelmeye başlarCelal ,İffet’e iş bulurGörüşmek iççin giden İffet ilk iş görüşmesinde büyük bir ümitsizliğe kapılırKendisinden istenen gümrükten ,eşya çıkarmasıydı ”Yarın gelirim “diye mağazadan ayrılırAma bu olayın tesiri günlerce üstünden atamaz,namuslu bir iş bulmakta ki ümidi giderek azalır
Yaz bitiyorduve İffet hala iş bulamazElinde ne varsa satar ,bazı geceler aç yatardıEv kirasını ödemek için en son babasının yadigarı olan altın saati bile satar En sonunda Celal ,İffet’e Hukuk-I Milliye gazetesinde iş bulurİffet bundan çok mutlu olur ve yorulmadan çalışmaya başlarÇevresindekiler artık rahatsız olmaz çok kısa zaman sonra gazete bütün İffet ve arkadaşlarıTelgraf Gazetesi ‘nde çalışmaya başlarFakat kısa zaman sonra Telgraf gazetesinden de ayrılır,yine aç ve açıktadırCelal geçinemeyip Konya’ya giderİffet ayda bir Muzaffer abisinin gönderdiği parayla ev kirasını öder
Birgün sokakta yürürken Celal’e rastlarCelal Konya’da avukatlık görevinden ayrılıp,ticarete başlar ve İffet’e de kendi şirketinde bir iş verirBundan sonra İffet’in işi şehirler arası yolculuklarda mal taşımaktırİffet yeni yüzler ,yeni insanlar tanıdıkça hayata bağlılığı artmakta yaptığı işten memnun kalmaktadırYolda gördüğü insanlara yardım etmekte ve ihtiyaçlarını karşılarYine kötü hava şartlarında İzmir’den İstanbul’a hareket eder Tren Afyon’da hareket edemez duruma gelirDışarı çıkar ve kendisinden hasta annesi için yardım isteyen Rana ‘ya yardım ederRana masum ve çocuksu bir kızdırİffet Rana’dan çok hoşlanır,yalnıuz yediği damga yüzünden Rana’dan uzaklaşır
İffet uzun süre sonra Hocası Mahmut Efendi’yi görmeye giderMahmut Efendi’nin eşi ölmüş kendisine gelini bakarMahmut Efendi ile uzun uzun konuşurlar,eski hatıraları anarlarGece Mahmut Efendi’den ayrıldıktan sonra sokakta kavga eden bir kadın ve erkekle karşılaşırAdam kadını hırsızlıkla suçlarve polise götürmekle tehdit ederİffet ,bu kadını görünce Rana aklına gelir ve bu kadının masum olduğunu ,kendisi gibi damga yediğini düşünerek ,onu kendi himayesi altına almayı düşünürAdama para vererek kızı kurtarırYalnız kadın hiç düşündüğü gibi çıkmazBir geceyi beraber geçirdikten sonra kadın ayrılır ve İffet’in duyguları yine incinir
Muzaffer Ağabeyinden gelen telgraf İffet’in moralini yükseltirTelgrafta ev ve yatırımlar hakkında ki mahkemeyi kazandıkları yazarİffet İstanbul’a döner ve eline epeyce para geçerİstanbulda iyi bir malikane alırYanınada Mahmut Efendi öldükten sonra tek başına kalan gelini ve torununu allırEline para geçtikten sonra eski akrabaları ile tekrar görüşmeye başlar
Birgün İffet Beyoğlu’nda dolaşırken Vedia’ya rastlar Hiçbir şey olmamış gibi iki çift karşılıklı konuşurlar İffet tekrardan Vedia’ya karşı duygular hissederYalnız Vedia tekrardan İffet’le olmak istemez


KİTABIN ANAFİKRİ:Seven insanın gözünün kör olduğunu,bir anlık düşüncesiz hareketlerle kendi hayatını mahvedeceğini anlatır
KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
İFFET: O lay kahramanıdır
MUZAFFER:İffet’in abisidiruyuşuk,tembel,miskin,kibirli biriydi
MAHMUT EFENDİ:İffet ve Muzaffer’e haftada iki gün ders verirdi
HATİCE HALA:İffet’in halasıdır,elinde iki kız çocuğuyla dul kalmış ve Karamürsel’de yaşıyor
HALİS PAŞA :İffet’in babasıdır
CEMAL KERİM BEY:İffet’in çocuklarına ders verdiği mebustur
VEDİA HANIM:Cemal Kerim Bey’in ikinci hanımıdır
ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
İnsanın yaşamı boyunca başından geçen olayları çok sade ve akıcı bir şekilde anlatan yazar tasvirlerden yararlanmışKullandığı eski Osmanlıcayla hikayeye güç kazandırmıştır
YAZAR HAKKINDA BİLGİ:
Reşat Nuri GÜNTEKİN
XXyyroman,hikayeveoyunyazarlarından
Doğum/Ölüm: 25 Kasım 1889 - 7 Aralık 1956
Doğum Yeri: İstanbul
Yazı hayatına Birinci Dünya Savaşı sonlarında (1917) başlayan, ilk eseri de Eski Ahbap (uzun hikaye) 1917’ de basılan Reşat Nuri, 1918’ de tiyatro eleştiri ve araştırmaları yayımlarken bir yandan da hikayeler (Şair Dergisi, 1918/19; Nedim Dergisi, 1919; Büyük Mecmua, 1919) yazıyordu Çalıkuşu’ nun Vakit gazetesinde tefrikasıyla (1922) geniş bir ün kazandı Çok hareketli bir eser olan Çalışkuşu’ nda Anadolu, ilk idealist ve aydın kızı Feride’ ye kavuştu, geniş ölçüde romana girdi Bu roman az okumuş ve aydın, iki sınıfı da, doğal ve canlı diliyle kendine bağladı Reşat Nuri’ nin hemen bütün romanlarında dekor olarak taşra kasaba ve şehirleri çevre, tip, çeşitli problem ve görüşleriyle Anadolu atmosferi görülür Romanlarında sosyal ve hissi konuları işleyen yazar, küçük hikayelerinde bunların yanına mizahı da eklediYazdığı, çevirdiği, kitap biçimine girmiş veya dergi, gazete sayfalarında, tiyatro repertuarlarında kalmış tüm eserlerinin toplamı yüzü bulur; bunlardan 19 tanesi telif romandır, 7 tanesi hikaye kitabı Yazdığı, çevirdiği, uyarladığı, oynanmış, basılmadan kalmış oyunlarının sayısı roman ve hikaye kitaplarının sayısını da aşar Eserlerinin tam listesi için şu broşüre bakınız: Türkan Poyraz – Muazzez Albek, Reşat Nuri Güntekin (Ankara, 1957)
Hikaye kitapları: Tanrı Misafiri (1927), Sönmüş Yıldızlar (1927), Leyla ile Mecnun (1928), Olağan İşler (1930), vb
Gezi yazıları: Anadolu Notları (ilk cildi 1936; ikinci cildi 1966)
Oyunları içinde en ünlüleri Balıkesir Muhasebecisi (1953) ve Tanrıdağı Ziyafeti (1955)’ dir Bütün eserleri ölümünden sonra, eşi tarafından, bir külliyat halinde yeniden bastırıldı
Hayatı, sanatı ve eserleri üzerine bir tanıtma kitabı, Muzaffer Uyguner’indir (Varlık yay;1967) İbrahim Zeki Burdurlu’ nun Romanıyla Reşat Nuri Güntekin (İzmir Eğitim Ens Yay, 1971) kitabını Birol Emil’ in Reşat Nuri Güntekin’ in Romanlarında Şahıslar Dünyası (1984) adlı doçentlik tezi izledi

Alıntı Yaparak Cevapla