Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Edebiyat Tarihi Nedir
a Birinci Dönem (1860-1876 arası)
1860-1876 yılları arasında tanzimat edebiyatının birinci dönem temsilcileri Şinasi, ziya paşa, Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Şemsettin Sami ve Ahmet Vefik Paşa'dır
Bu dönemde sanat toplum içindir görüşü benimsenmiştir
Bu sebeple şiirde söyleyişe değil fikre önem verilmiştir
Dilde sadeleşme fikri savunulmuş ama uygulanamamıştır
Hece vezni ve Halk edebiyatı da savunulmuş ama sözde kalmıştır
divan edebiyatına tümden karşı çıkılmış ve ağır bir dille eleştirilmiştir
Fransız edebiyatı örnek alınarak romantizmden etkilenilmiştir
roman, Tiyatro, makale gibi batıdan alınan türler ilk defa bu dönemde kullanılmıştır
Noktalama işaretleri de ilk defa bu dönemde kullanılmıştır
Kölelik ve cariyelik, romanlarda sıkça işlenmiştir
Romanlar teknik bakımdan oldukça zayıftır Yer yer olayların akışı kesilerek okuyucuya bilgiler verilmiştir, uzun uzun tasvirler yapılmış, tesadüflere sıkça yer verilmiştir
edebiyatçılar edebiyatın yanında devlet işleriyle, siyasetle de bilfiil ilgilenmişlerdir
Dönemin edebiyatçıları
Şinasi (1826-1871)
türk edebiyatında yeniliklerin öncüsüdür
1860’ta Tercüman-ı ahval’i (ilk özel gazete), 1862’de tasvir-i Efkâr’ı çıkardı
İlk makaleyi (Tercüman-ı ahval mukaddimesi), ilk piyesi (Şair Evlenmesi) o yazdı
Noktalama işaretlerini de ilk defa o kullandı
La Fontaine’den fabllar tercüme etti
Lamartin’den de manzum çevirileri vardır İlk şiir çevirilerini de o yaptı
Nesirlerinde dili sade; şiirlerine ise ağırdır
tanzimat Fermanı’nı ilân eden Mustafa Reşit Paşa için yazdığı iki kasidesi ünlüdür Bu kasidelerdeki övgüleri divan şiirindekinden daha abartılıdır
O, başarılı bir şair ve yazar olmamasına rağmen batı edebiyatından alınan yeni türlerle edebiyatımızın batılılaşmasında en çok onun emeği vardır
Eserleri:
Şair Evlenmesi (piyes; edebiyatımızdaki ilk Tiyatro eseri),
müntehabat-ı Eşar (Şiir),
divan-ı Şinasi (Şiir),
Durub-ı Emsal-i Osmaniye (ilk ata sözleri kitabı),
Tercüme-i Manzume (çeviri şiirler)
ziya paşa (1829-1880)
Doğu kültürüyle yetişmiş, sonradan batı edebiyatına yönelmiştir
Fikren yenilikçi olmasına rağmen eserlerinde eskiyi, divan şiiri geleneğini devam ettirmiş, gazel ve kasideler yazmıştır
En meşhur terkib-i bent ve terci-i bent şairimizdir
Harabat adlı bir divan şiiri antolojisi vardır Daha önce “Şiir ve İnşa”da divan şiirinin bizim şiirimiz olmadığını, asıl şiirimizin Halk şiiri olduğunu söyleyen şair, eski şiir geleneğini sürdürmüş, Harabat’ta âşık şiirini eleştirmiştir Bunun yanında sade dilden yanadır, ama kendisi ağır bir dil kullanır Bu onun içinde bulunduğu bir ikilemdir Hem eskiyi eleştirmekte hem de geleneği devam ettirmektedir
Eserleri:
Harabat: divan Şiiri antolojisi
Külliyat-ı ziya paşa/Eş’ar-ı Ziya: divan şiiri tarzındaki şiirleri (gazel, Kaside ve şarkılar)
Terkib-i Bent, Terci-i Bent: Bugün dahi dillerden düşmeyen beyitleri vardır
Zafername: hiciv türünde bir kasidedir Âlî Paşa’yı yermek için yazmıştır
Rüya: Mensur
Defter-i Âmal: Hatıraları
Namık Kemal (1840-1888)
tanzimat edebiyatının en hareketli ve heyecanlı ismidir
Vatan şairi olarak tanınır Şiirlerinden çok nesirleri ile tanınır
Edebiyatta hürriyet kavramını ilk kullanan şairdir Şiirlerinde “hürriyet, vatan, kanun, hak, adalet” kavramlarını işlemiştir Hürriyet Kasidesi, Vatan Şarkısı ve Vatan Mersiyesi bu konuları içerir
Namık Kemal de eski kültürle yetişmiş, divan şiiri eğitimi almış, gazeller, kasideler yazmıştır
Fakat o da sonradan divan edebiyatını eleştirmiştir ziya paşa’nın Harabat’ına karşı Tahrib-i Harabat’ı yazarak eskiye olan tepkisini ortaya koymuştur
Şinasi’nin kurduğu tasvir-i Efkâr’ı, Şinasi paris’e kaçınca Namık Kemal çıkarmaya başladı Daha sonra kendisi de ziya paşa ile paris’e kaçarak orada Hürriyet gazetesini çıkardı İstanbul'a döndükten sonra İbret gazetesini çıkardı
Eserlerinde romantizmin etkisi görülür
Tiyatroyu faydalı bir eğlence olarak görmüştür
Eserleri:
İntibah: İlk edebî roman
Cezmi: İlk Tarihî roman
Tahrib-i Harabat, Takip: İlk edebî Eleştiri ziya paşa’nın Harabat’ını eleştirmek için yazmıştır
Renan Müdafaanamesi: İlk Eleştiri
Vatan Yahut Silistre: oyun
Celâlettin Harzemşah: oyun
Gülnihal: oyun Onun en başarılı Tiyatro eseridir
Âkif Bey: oyun
Zavallı Çocuk: oyun
Kara Belâ: oyun
Osmanlı Tarihi, Kanije Muhasarası, İslâm Tarihi: Tarih
Ahmet Mithat Efendi (1844-1912)
edebiyat, Tarih, coğrafya, ziraat, iktisat alanlarında eserler vermiştir
edebiyat yapmak için değil, okuma zevki aşılamak ve Halkı eğitmek gayesiyle yazmıştır
En velût yazarımız odur Yazı makinesi olarak bilinir
Asıl ilgi alanları, gazetecilik, romancılık ve hikâyeciliktir
Otuz altısı roman olmak üzere iki yüze yakın eseri vardır Romanları tür bakımından çeşitlilik gösterir: macera, aşk, polisiye, Tarih
Dili sadedir, çünkü eser vermekteki amacı Halkı eğitmektir Hatta romanlarında olayın akışını keserek okuyucuya bilgiler de vermiştir
Eserleri:
Romanları: Hasan Mellâh, Hüseyin Fellâh, Felâtun Bey’le Rakım Efendi, paris’te Bir türk, Yeniçeriler
Çıkardığı gazeteler: Bedir, Devir, Tercüman-ı hakikat
Hikâyeleri: Letaif-i Rivayet
Şemsettin Sami (1850-1904)
Dil alanındaki eserleri ile tanınır
Kamus-ı türkî adlı sözlüğü edebiyat ve dil alanında en önemli eserlerdendir
Kamus-ı Arabî ve Kamus-ı Fransevî: Diğer sözcükleri
Kamusul-a’lâm: Ansiklopedik sözlük
sefiller: Hugo’dan çeviri
Robenson Cruose: çeviri roman
Ahmet Vefik Paşa (1823-1891)
Milliyetçilik ve türkçülük akımının en önemli isimlerindendir
Tiyatro uyarlamaları ve çevirileri vardır
Bursa’da bir Tiyatro yaptırmış, burada tercüme ettiği eserleri sahnelettirmiş, Halkı
tiyatroya gitme konusunda yönlendirmiştir
moliere’in hemen hemen bütün eserlerini çevirmiştir
Tarih ve dil alanında da eserleri vardır Ebulgazi Bahadır Han’ın Şecere-i türk’ünü Çağataycadan çevirmiştir
lehçe-i Osmanî: sözlük
Atalar Sözü: ata sözleri mecmuası
hikmet-i Tarih ve fezleke-i Tarih-i Osmanî adlı, tarihle ilgili eserleri de vardır
b İkinci Dönem (1876-1896 arası)
1876-1896 yılları arasında ikinci dönemin tanınmış temsilcileri Recaizade Mahmut Ekrem, Abdülhak Hamit Tarhan, Sami Paşazade Sezai ve Nabizade nazım'dır
İkinci dönem edebiyatçıların sanat anlayışları birincilerden farklıdır İkinci dönemde sanat sanat içindir anlayışıyla eserler verilmiştir Bunun sebebi bu devirde idarenin daha baskıcı davranmasıdır
Bu dönemde batı edebiyatı örnekleri daha başarılı bir şekilde ortaya konmuştur
Dönemin sanatçıları devlet işleriyle, siyasetle, toplum meseleleriyle değil sadece sanatla ilgilenmişlerdir Birinci dönem sanatçılarının toplumsal sorunlarla ilgilenmelerine karşın bu dönem sanatçıları kişisel konu ve temaları işlemişlerdir
Bu yüzden dilleri daha ağırdır
Dönemin romanlarında realizmin, şiirinde ise romantizmin etkisi vardır
|