Yalnız Mesajı Göster

1. Dönemlerine Göre Şanlıurfa Camileri

Eski 10-14-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

1. Dönemlerine Göre Şanlıurfa Camileri




a Circis Peygamber (Peygamberler) Camii

Yeni Hal civarındaki bu camiin yerinde 5 yüz*yılda Piskopos Hiba tarafından yaptırılan "Şehit Sergius Kilisesi" bulunuyordu Daha sonraları bu kilise Aziz Sergius ve Aziz Şem'un adını aldı Surların dışında bulunması nedeniyle şehri fethe*demeyenlerin saldırılarına hedef olan bu kilise 503 ve 580 yıllarında iki kez Sâsâniler tarafından yıkıldı 8Yüzyılda Abbâsi Halifesi Cafer el-Mansur'un 11 yüzyılda da Selçuklular'ın şehri kuşatmaları sıra*sında zarar gördü Bu kilise aynı adı taşıyan Nimetullah Camii'nin yerinde bulunan Aziz Sergius Kilisesi ile karıştırılmamalıdır İkinci Aziz Sergius Kilisesi Rızvaniye Camii yerindeki Aziz Toma Kilisesi örneğine göre daha sonra inşa edil*miştir

Aziz Sergius-Aziz Şem'un Kilisesi yıkılınca ye*rine bugün cami olarak kullanılan Şehit Aziz Circis adında bir kilise inşa edildi Prof JB Segal tarafın*dan 1971 yılında Circis Peygamber Camii'nde bulu*narak Şanlıurfa Müzesi'ne getirilen Süryânice bir kitabede şunlar yazılıdır:

"Yakubi Patriği Aziz İgnatius 1869 (m 1558) yı*lında Allah'ın izniyle oraya geldi O Petrus ve Paulus'un 29 Haziran'daki büyük yortusunda bu Aziz Circis Kilisesi'nde taşın ve kutsanmış yağın it*hafıyla vaftizi yeniledi Saf kutsanmış yağın takdis merasimi esnasında bir mûcize meydana geldi Su sarnıcındaki (su) kilisenin avlusundaki vaftiz kur*nasına sıçradı Bu harika (olay) bütün insanlar ve Hıristiyanlar tarafından görüldüğünde (onlar) se*vindiler ve bağırarak Elhamdülillah dediler"

Cami hariminin doğu kesiminde yer alan paye*lerin güneyde olanında Süryânice kuzeyde ola*nında ise Arapça birer kitabe mevcuttur İkisi de aynı tarihte yazılmış olan bu kitabelerden Süryânice olanında: "Bu Şehit Aziz Circis Kilisesi 2156 Yunan yılında (m 1844) Antakya Piskoposluğu'nun Patriği Elias II Aryana adındaki Aziz İgnatius'un günlerinde ve Urfa Piskoposluğu'nda oturan Kudüslü Abraham'ın günlerinde M'nin ilgisiyle Merhum Hacı Monufar'ın oğlu Atho ve dindar Süryâni halkın katılımıyla yapılmıştır Allah onların ecirlerini adil ve sadıklarla kabul etsin amen ve amin" denilmektedir

Kuzeydeki payede yer alan Arapça kitabede ise şöyle yazılıdır: "Bu kilise zamanın sultanlarının genç sultanı İslâm dininin yardımcısı Sultan ve Hakan Abdülmecid Han'ın iradesiyle - Allah onun mülkünü sürekli etsin-; himmet sahibi Müşir-i Ekrem Salih Vechi Paşa zamanında - Allah onun dostluğunu devam ettirsin - ve Kaymakam daire*sinin vekili Bahri Paşa'nın kaymakamlığı zama*nında - Allah onun ikbalini arttırsın - ve Çerkez Hüseyin Ağa'nın memuriyetiyle- Allah onun kad*rini arttırsın - 1260 yılı Recep ayında (Temmuz 1844) tamamlanmıştır"

Harime giriş kapısı yanındaki mermer kitabede bu kilisenin Çarhoğlu Muhammed tarafından h 1385 (m 1965) yılında camiye çevrildiği yazılıdır Camiye çevirme işlemi esnasında kilisenin planı aynen muhafaza edilerek sadece kuzey cepheye 3 gözlü son cemaat yeri ve minare eklenmiştir

Yapı apsise dikey üç nefli bazilikal bir plan gös*terir Nefler sekizgen üçer paye ile birbirinden ay*rılmıştır her nef doğu batı istikametinde dörder çapraz tonozla örtülüdür Yapının batısında her biri üçer çapraz tonozla örtülü iç ve dış narthex bulu*nur Cami mekânına bitişik olan iç narthexin üze*rinde gynakaion kısmı (kadınlar mahfili) yer alır

b Fırfırlı Camii

Vali Fuat Bey Caddesi (Yeni Yol) üzerinde yer alan ve halk arasında "Fırfırlı Kilise" olarak anılan bu yapının esas adı "Oniki Havari Kilisesi" olup ki*tabesi bulunamadığından inşa tarihi bilinmemekte*dir

Yapı apsise dikey üç nefli bazilikal planlıdır Orta nef dört tromplu kubbe yan nefler dörder çapraz tonozla örtülüdür Yan neflere nazaran daha geniş tutulan orta nefin girişten itibaren üçüncü kubbesinin kasnağı 24 adet pencerelidir Yapıdaki kubbe ve tonozlar ortada bazalt taşından yapılmış mukarnas başlıklı yuvarlak sütunlara yanlarda du*vara bitişik olarak kesme taştan yapılmış yarım sü*tunlara otururlar Yarım sütunlar dış cephelerde de birer dekorasyon unsuru olarak görülür

Apsis camiye çevrilme işlemi sırasında dolduru*larak pencereye dönüştürülmüştür Apsisi ve iki yanında yer alan pastoforion hücreleri dışarıdan çıkıntı halindedir Batı cephedeki giriş kapısı içeri*den yarım kubbeli dış cepheden sivri kemerli olup pembe mermer taşından yapılmıştır Kapının üze*rinde Dabbakhâne Camii'ndeki mükebbireyi andırır biçimde üç cepheli ve üç pencereli bir balkon bulu*nur Urfa'daki diğer kiliselerde rastladığımız nart*hex ve gynakaion bölümleri bu yapıda yoktur

Yapının özellikle batı cephesindeki ve köşe kule*lerindeki muhteşem taş işçiliği dikkat çekicidir

Kilise camiye çevrilirken güneydeki pencereler*den biri mihrap haline getirilmiş ve güney duvarın ortasında bulunan yarım sütunun önüne taş minber yapılmıştır Mihrap üzerinde yer alan kitabedeki tarihten kilisenin h 1376 (1956) tarihinde camiye çevrildiği anlaşılmaktadır Kilise camiye çevrilme*den önce bir süre cezaevi olarak da kullanılmıştır

c Selahaddin Eyyûbi Camii

Vali Fuat Bey Caddesi (Yeniyol) üzerindeki bu yapının yerinde 457 yıllarında Piskopos Nona tara*fından yaptırılan aynı zamanda Adalet Sarayı ola*rak da kullanılan ve kırmızı renkteki 32 adet mer*mer sütunuyla ünlü Vaftizci Aziz Yahya Kilisesi bulunmaktaydı Restore edilerek Selahaddin Eyyûbi Camii'ne dönüştürülen bugünkü mevcut yapının adı geçen geçen kilise üzerine 18 yüzyıl başlarında inşa edildiği tahmin edilmektedir Yapı 19 yüzyıl başlarında restorasyon görmüş ve batı cephesinde değişiklikler yapılmıştır

Doğu batı istikametinde apsise dikey üç nefli bazilika plana sahip yapıdaki nefler normal Hellenistik bazikalarda olduğu gibi sütunlarla bir*birlerinden ayrılırlar Boydan boya tek beşik to*nozla örtülü nefler dışardan düz damlıdır Orta nef yan neflerden daha geniş ve yüksekçedir

Binanın batıda yer alan giriş cephesindeki yedi gözlü dış narthex kısmının tonozları yanlarda paye*lere ortada yuvarlak iki sütuna oturur Dış narthe*xin tekrarı durumunda olan için narthexin tonozları altı yuvarlak sütuna oturmaktadır İç narthexin sa*ğında ve solunda yer alan kapılar yan bahçelere açılmaktadır Her iki narthexin üzerinde gynakaion (kadınlar mahfili) kısmı yer almaktadır

Yan neflerdeki büyük pencerelerin pahlarında birbirine dolanmış yılan (ejder) kabartmaları orta apsisin yanlarında yer alan yarım sütunların başlık*larındaki haç taşıyan melek ve kuş figürleri ile (bu figürler yapının camiye dönüştürülmesi esnasında sıva ile kapatılmıştır) giriş cephesi orta kemerindeki taş süslemeler dışında yapıda başka süsleme yok*tur Pencere pahlarındaki dolanmış yılan kabartma*larının benzeri 1736 tarihli Rızvaniye Camii'nin iç kapısı yanlarında da tekrarlanmıştır

B- TÜRBELER

1 Çift Kubbe

Şanlıurfa kalesinin doğusundaki mezarlık alanda bulunan bu iki mezar anıtı halk arasında "Çift Kubbe" adıyla anılmakta ve kimler için yaptı*rıldıkları bilinmemektedir Altı ayak üzerine oturan tek kubbeli açık kümbetler tarzındaki her iki mezar anıtı şekil bakımından Şanlıurfa'daki birçok tür*beye örnek olmuştur

Bu kubbelerden dolayı mezarlık alana "Çift Kubbe Aile Mezarlığı" ismi de verilmiştir

2 Seyyid Maksud oğlu Seyyid Hacı Ali Türbesi

Harran Kapı Mezarlığı içersinde yer alan bu türbe halk arasında "Kral kızı" türbesi olarak ta*nınmakta ve bununla ilgili bir efsane anlatılmakta*dır (Bkz: Efsaneler "Kral Kızı Efsanesi" s) Kesme taş*lardan sekizgen planlı ve tek kubbeli ola*rak inşa edilmiştir Kitabesinde şöyle yazılıdır: "Bu mezar seyyidler seyyidi iyilik ve gü*zellikler ba*bası Seyyid Maksud oğlu Seyyid Hacı Ali'nindir Allah'ın rahmetine kavuştuğu Rebiülevvel 1003 (Kasım 1594) tarihinde burası bina edilmiştir"

Türbede Seyyid Ali'den başka 1876'da vefat eden Kadiri Şeyhi Hacı Mustafa Efendi iki oğlu bir kızı ve 1969'da vefat eden Şeyh Hüseyin'e ait olmak üzere toplam 6 mezar bulunmaktadır

3 Şeyh Mesud Türbesi

Şanlıurfa'daki türbelerin en eski tarihlisi olan bu yapı aslında dört eyvanlı kapalı Selçuklu medrese*leri tarzında inşa edilmiş bir medrese yapısıdır Doğudaki eyvanın alt kısmındaki odada Şeyh Mesud'un mezarı eyvan içersinde de sandukası bulunmaktadır

Yapının 100 metre kadar batısında bulunan bir sarnıcın yanındaki kaya üzerine yazılmış Arapça kitabede şunlar yazılıdır: "Bu sarnıc Nişaburlu Said Hengel'in oğlu Mesud tarafından 10 Receb 579 (m 30 Ekim 1183) tarihinde oyulmuştur Kim Allah'ı yardıma çağırırsa Allah ona ve bütün müslüman*lara yardım ve merhamet etsin"

Mimari özelliklerine dayanarak türbe ve medre*senin de aynı tarihlerde yaptırıldığını söylemek mümkündür


Alıntı Yaparak Cevapla