10-10-2012
|
#5
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ünlülerden Hazır Cevaplar Ve Nükteler
UYKU KARDEŞLİĞİ
Mevlânâ Hazretleri, talebelerinden biriyle yürürken, yol kenarında birkaç köpeğin sarmaş dolaş uyuduklarını görürler
Yanındaki talebesi:
- Güzel bir kardeşlik örneği, der Keşke insanlar da bunlardan ibret alsa
Mevlânâ, tebessüm ederek karşılık verir
- Aralarında bir kemik atıver de, gör kardeşliklerini
KALEMİN İŞİ ZOR
Ünlü gazeteci ve yazarlardan Velid Ebüzziya, İstiklâl Mahkemesi'nde yargılanıp beraat ettikten sonra, genç meslektaşlarına nasihat etmiş:
- Şu sıralarda sakın fincancı katırlarını ürkütmeyin
Yusuf Ziya Ortaç, başını sallayarak:
- Bu söylediğin imkansız üstadım, demiş Zira ortalıkta o kadar çok katır var ki!
DÜNYANIN YÜZÜ
Hastalıktan ötürü gözleri kapanmış olan bir adam, halk şairi Seyrani'ye:
- Bende dünyayı görecek göz mü kaldı? diye şikayette bulununca, söz eri Seyrani:
- Hiç üzülme dostum demiş Zaten dünyada da bakılacak surat kalmadı
ATLIYA CEVAP
Efendimiz (sav) sahabelerine bir ikram sırasında hizmette bulunurken, uzaklardan gelen bir atlı yanlarına yaklaşarak,
- Bu kavmin efendisi kim? diye sordu O'nu arıyorum
Efendimiz (sav) bu soruya, gurur olur endişesiyle "benim" diye cevap vermedi Ve o anda sahabelerine hizmet etmekte olduğundan, asırlar boyunca yankılanan ve aynı zamanda atlı adama cevap niteliği taşıyan şu sözlerle mukabele etti:
- Bir kavmin efendisi, ona hizmet edendir
SAĞLAM İŞ
Mehmed Âkif, Berlin'den döndüğünde sormuşlar:
- Berlin'de ne var ne yok üstad!
Şöyle cevap vermiş:
- Gördüğüm kadarıyla işleri dinimiz gibi sağlam; dinleri ise işlerimiz kadar çürük
MUTLULUK
Tolstoy'a "nasıl mutlu oluyorsunuz?" diye sorduklarında şu cevabı vermiş:
- Sahip olduğum şeylere sevinerek, sahip olmadıklarımı ise hiç düşünmeyerek
İMTİHANSIZ GEÇMEK YOK
Öğretmen, öğrencilerin aklını karıştırmak için:
- Çocuklar demiş Allah hepimizin cennete gitmesini istediği halde, neden bizi dünyaya göndermiş?
Çocuklardan biri, soruya karşılık vererek:
- Öğretmenim demiş Şüphesiz ki siz bizim sınıf geçmemizi istiyorsunuz O halde neden hepimize geçerli not vermeyip imtihan ediyor sunuz?
NE BAL VAR, NE DE PEKMEZ
A Geylanî Hazretlerinin üzerine hiç sinek konmazdı Onun bu haline vakıf olanlardan biri sordu
- Üzerinize sinek konduğunu hiç görmüyoruz? Sebebi nedir?
Şu cevabı verdi:
- Niçin konsun ki? Üzerimde ne dünyanın pekmezi var, ne de ahiretin balı
ALIŞVERİŞE GELDİK
İbn-i Muhayrız isimli din alimi, elbise almak için bir mağazaya girdiğinde, içerdekilerden birisi onu tanıdı ve dükkan sahibine:
- Bu zât, İbn-i Muhayrız'dır, dedi
İbn-i Muhayrız kendisine özel bir muamele yapılmaması için hemen dışarı çıkarken:
- Biz paramızla birşeyler almaya geldik, dedi Dinimizle değil
İHLASLI OLMAK
Yahya bin Muaz'a:
- Kul ne vakit ihlaslı sayılır? diye sormuşlar Cevaben şöyle buyurmuş:
- Kendisini öven insanla, tenkid eden insanı bir gördüğü vakit
SİZ DE ORTAKSINIZ
Süfyan-ı Sevrî, evinin kapısı önünde bir dostuyla sohbet ederken, önlerinden son derece süslü giyinmiş bir adam geçti Dostu bu adama hayranlıkla bakarken, Süfyan-ı Sevrî ona şöyle buyurdu:
- Eğer sizler gıpta ile bakmamış olsaydınız, bu adam böyle süslenip israfa girmezdi Hayranlığınızı ifade eden tavrınızla bu adamın 'israf' günahına siz de ortak oluyorsunuz
REHBER BÖCEK
Ebü'l-Haccac Aksurî'ye:
- Maneviyatta rehberin kim? diye sorduklarında:
- Bir böcek, dedi
Alay ediyor sandılar İzah etti:
- Dışarıda gezerken, fener direğine çıkmak isteyen küçük bir böcek gördüm Kaygan olduğu için yarı yoldan düşüyor, fakat hiç yılmıyordu Yüzlerce defa aynı hareketi tekrarladı Onu o halde bırakıp mescide gittim Çıktığımda bir de ne göreyim, direği tırmanmış, fenerin yanında duruyor O hayvan engellerden yılmama ve sebat etme konusunda rehberim oldu
BİR ÖKÜZ UĞRUNA
Oğlunun okuması için çiftliğindeki bütün inekleri satan bir köylü, onun birşey öğrenemediğini görünce:
- Ne bahtsız adammışım, diye söylenmiş Bir öküz uğruna ne inekler feda ettim
MALIN NEREDE?
Hasan el-Basrî, "Ben ölümden korkuyor ve onu sevmiyorum" diyen birine şu cevabı vermiştir:
- Malını geride bıraktığın için ölümü sevmiyorsun Eğer malını ileriye (ahirete) gönderseydin, peşinden gitmek isteyecektin
|
|
|