Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük (N Harfi)-Osmanlıca Sözlük (N Harfi)İle İilgili Kelimeler...

Eski 09-10-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük (N Harfi)-Osmanlıca Sözlük (N Harfi)İle İilgili Kelimeler...



RE: Osmanlıca Sözlük (N Harfi) NA-TIRAŞ f Yontulmamış, tıraş olmamış, terbiye görmemiş Ham, kaba
NATIS Bilgili, faziletli adam
NATİH (Nâtıh) : (C: Nevâtıh) Sana karşı gelen hayvan * Şiddetli emir
NATİHA (C: Netâyıh) Başka davar tarafından boynuzlanıp öldürülmüş olan davar
NATİŞ Kuvvet ve hareket
NATM Ulaştırmak, vardırmak
NATNAT (C: Netânıt) Çok konuşan uzun boylu, akılsız kimse
NATNATA Çok söylemek, çok konuşmak * Çekmek
NATS Nadas
NATŞ şiddet Kuvvet
NATŞAN Susuz kalmış kişi
NATUH Çok süsen hayvan
NATUK (Nutk dan) Güzel ve düzgün söz söyliyen
NATUL İlaçlarla kaynatıp mâlül kişinin az az başına dökülen su
NATURA Lât Her canlının yapılış hususiyeti, bünye, yaratılış hali
NA-TUVAN (Nâtüvân) f İktidarsız, zayıf, halsiz, kudretsiz, çâresiz
NA-TUVANÎ f Güçsüzlük, zayıflık, kuvvetsizlik
NATÜRALİZM (Osm: Tabiiye) Fls: Kâinatta hâdiselerin ve varlıkların meydana gelişinde tabiat kuvvetleri dışında hiçbir sebep ve müessir kuvvet ve yaratıcı kabul etmeyen inkârcı, maddeci görüş
NATV Iraklık, uzaklık, bu'd
NAUR Kanı durmayan damar * Değirmen kanadı * Döndükçe gıcırdayan dolap
NAURE (C: Nevâir) Bostan dolabı
NAUS f Manastır, kilise
NAUS Yüksek yer
NA-ÜMİD f Ümidsiz Ümidi kırılmış
NA-ÜMİDÎ f Ümit kırıklığı, ümitsizlik, me'yusiyet
NA-ÜSTÜVAR f Dayanıksız, sağlam olmıyan * Münasebetsiz
NAV f Küçük gemi Sandal, kayık * İçi oyuk şey
NAVDÂN f Oluk
NAVE f Hamur teknesi
NAVEK f Ok
NAVEK-İ KALBÎ İçten, kalbden çekilen âh
NAVEK-ENDAZ f Okçu Ok atıcı
NAVER f (C: Naverân) Olabilir, mümkün, kabil
NAVERÂN (Naver C) Olabilir şeyler, mümkün olan şeyler
NAVERD f Savaş, harb, dövüş, ceng
NAVERDGÂH f Savaş alanı, harb sahası, muharebe meydanı
NAVERDHÂH f Savaş isteyen, muharebe arzulayan
NAVİ f Üç direkli gemi * İçi oyuk olan şey
NAVİCE f Murdar, pis, habis, mülevves
NAVUS (C: Nevâyis) Kâfirlerin ve Mecusilerin mevtalarını koydukları yer
NA'Y Ölüm haberi getirmek
NAY Ney Kamış düdük (Bak: Ney)
NA-YAB f Bulunmaz * Benzeri olmaz Nâdir Ender
NAYBAN f Ney çalan
NAY-ÇE f Küçük ney
NA'YE Birisinin öldüğünü bildiren söz * Bir adamın zünub ve kabahatini izhar ve işaa eden söz
NA-YESTE f Lâyık olmıyan
NAYİ' Susuz * Mâil, eğik
NAYÎ Uzak
NAYÎ f Ney çalan
NAYİBE (C: Nâibat-Nevâib) Musibet, belâ * Zahmet, meşakkat * Şiddet
NAYİHA Yas tutan kadın
NAYİL Atâ, bahşiş, hediye
NAYİN f Kamıştan yapılmış, sazdan yapılmış
NAYVEŞ f Ney gibi
NAYZEN f Ney çalan
NAZ f Bir şeyi beğenmeyiş, şımarıklık * Beğendirmek maksadiyle kendini ağır satmak * Celb-i muhabbet için edilen nezâket, letâfet ve zarafet * Yalvarma, rica(İşte ubudiyetin esası olan, acz ve fakr ve kusur ve naksını bilmek ve niyaz ile dergâh-ı Uluhiyete karşı secde etmeğe bedel, naz ve fahr suretinde gidenler; zerrecik kalbini arşa müsavi tutar, katre gibi makamını deniz gibi evliyanın makamatı ile iltibas eder; kendini o büyük makamata yakıştırmak ve o makamda kendini muhafaza etmek için tasannuata, tekellüfata, mânâsız hodfüruşluğa ve birçok müşkülâta düşer L)
NA'Z Münteşir olmak, yayılmak * Kıvama gelmek
NA-ZAD (Na-zade) f Doğmamış * Olmayacak
NAZAD (C: Enzâd) şeref * Üzerine herhangi bir şey konulan yüksekçe yer
NAZAFET Pâklık, temizlik
NAZAH (C: Enzâh) Havuz
NAZAİF (Nazif C) Nazifler Nazafetli, temiz kimseler
NAZAİR Nazire Nazireler Benzerler, örnekler
NAZAN f Nazlı Nazdar
NAZAR (Nazaret) Altın * Tazelik
NAZAR Göz atmak Mülahaza, düşünmek, bakmak, imrenerek bakmak, düşünce Yan bakış, kötü bakış Bir türlü kabul etmek * Gözdeğmesi * İltifat * İtibar
NAZAR-I HARAM Haram nazar Nâmahremlere bakmak (Bir genç hâfız, pek çok adamların dedikleri gibi dedi: "Bende unutkanlık hastalığı tezayüd ediyor, ne yapayım?" Dedim: Mümkün oldukça nâmahreme nazar etme Çünki rivayet var İmam-ı Şafii'nin (RA) dediği gibi: Haram nazar, nisyan verir Evet, ehl-i İslâmda, nazar-ı haram ziyadeleştikçe, hevesat-ı nefsaniye heyecana gelip, vücudunda su'-i istimalât ile israfa girer Haftada bir kaç def'a gusle mecbur olur Ondan, tıbben kuvve-i hâfızasına zaaf gelirEvet, bu asırda açık saçıklık yüzünden, hususan bu memalik-i harrede o su'-i nazardan su'-i istimalât, umumi bir unutkanlık hastalığını netice vermeğe başlıyor Herkes, cüz'î küllî o şekvadadır İşte, bu umumî hastalığın tezayüdiyle, hadis-i şerifin verdiği müthiş bir haberin te'vili ucunda görünüyor Ferman etmiş ki: "Âhirzamanda, hâfızların göğsünden Kur'an nez'ediliyor, çıkıyor, unutuluyor" Demek bu hastalık dehşetlenecek bazılarda o su'-i nazarla hıfz-ı Kur'an'a sed çekilecek; o hadisin te'vilini gösterecek $ KL)
NAZAR-I SAN'AT-PERVERANE San'atkârane bakış
NAZAR-I ŞÂRİ' İlâhi nazar
NAZAR-I ŞUHUD Şâhidlerin, şehâdet edenlerin görmesi ve tetkikleri
NAZAR-I TAKDİR Kıymet biçme bakışı, takdir bakışı
NAZARAN Nisbeten, nisbetle kıyaslıgirsin bir tarafına !!! * Bakarak, görerek
NAZAR-BÂZ f Neşe ile bakan
NAZAR-ENDAZ f Göz atmak Göz atan, bakan, nazar eden
NAZAR-FİRİB f Göz aldatan
NAZAR-GÂH f Bakılan yer Nazar edilen yer
NAZARÎ (NAZARİYE) Nazara ve düşünceye ait Yalnız görüş ve düşünce hâlinde bulunan ve tatbik edilmemiş hâlde olan bilgi
NAZARİYYÂT (Nazariye C) Görüşler Düşünceler Doğruluğu isbat edilmemiş ilmi görüşler
NAZAR-RÜBÂ f Göz çeken
NAZBALİN f Yastık
NAZBALİŞ f Yastık

Alıntı Yaparak Cevapla