Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük (İ Harfi)-Osmanlıca Sözlük (İ Harfi) İle İlgili Kelimeler...

Eski 09-10-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük (İ Harfi)-Osmanlıca Sözlük (İ Harfi) İle İlgili Kelimeler...



RE: Osmanlıca Sözlük (İ Harfi) İBRAHİM DESUKÎ
Büyük âlim ve mutasavvıflardan olup büyük makam sâhibi bir zâtdır Pek meşhur ve çok güzel sözleri ve mev'izaları vardır 676 tarihinde 43 yaşında Şam'da vefat etmiştir (KS)

İBRAHİM HAKKI
(KS) : Hi: 12 asırda yaşamış büyük âlim ve mutasavvıftır Hasankale'li olup en son Tillo'da yaşamıştır Marifetname isimli meşhur eseri vardır

İBRAHİM-VARİ
f İbrâhim (AS) gibi Fani, gelip geçici şeylere kalbini bağlamamak sureti ile

İBRAK
Av hayvanlarını ürkütüp korkutmak * Koyun kurban etmek * Şimşek çakmak

İBRAK
Deveyi çökertmek

İBRAM
Israrla rica etmek Usandırıncaya kadar üzerine düşmek * Usandırmak, yıldırmak * İpi sağlam bükmek * Muhkem kılmak

İBRAMAT
(İbram C) Yalvarmalar, ısrar etmeler, rica etmeler, zorlamalar

İBRANAME
Alacaklı kimse tarafından alacak ve verecek kalmadığına dair verilen kâğıt İbrâ senedi

İBRANİ
Eski Yahudi Sülâlesi veya o soydan olan

İBRAR
Yapılan yeminin doğru olduğu tasdik edilme

İBRAZ
Göstermek Meydana koymak

İBRAZ-I FAZL U HÜNER
Hüner ve fazilet gösterme

İBRE
İnce iğne gibi âlet * Saatlerde veya pusuladaki rakamlara işâret eden ince âlet * Çam gibi ağaçların yaprağı

İBRE-İ HAYYAT
Kendi işlerini bırakıp başkasının işlerini halledip düzeltmeye çalışan adam * Terzi iğnesi

İBRET
Uyanıklığa sebeb olan ders * Çok çirkin ve düşündürücü * Tuhaf, acâyip

İBRET-İ ÂLEM İÇİN
Bütün âleme ibret olsun diye Herkese ibret olsun için

İBRETAMİZ
(İbret-âmiz) f İbret öğreten Ders verici hâdise

İBRETBAHŞ
f İbret veren, ibreti iktiza eden

İBRETBİN
f İbret almış, ders almış

İBRETEN
İbret olmak üzere, intibah ve ibret vesilesi olmak için

İBRETFEŞAN
f İbret dağıtan, çok mühim ders verici hâdise

İBRETNÜMA
f İbret gösteren İbret veren

İBRETNÜMUN
f İbret olan, ders olan

İBRÎ
(İbriyye) İğne yapan veya satan kimse * İğne veya ibresi olan

İBRÎ
Yahudi, İbrani

İBRİC
Yoğurdu yayıp ayran yapmağa yarayan âlet Yayık

İBRİK
(C: Ebârik) Topraktan, tenekeden, hattâ bakırdan, gümüşten, altundan yapılan emzikli su kabı * Abdest almağa, çay, kahve vs yapmağa yarayan ayrı ayrı ve türlü türlü kaplar * İyi ve parlak kılıç

İBRİKDAR
Eskiden sarayda büyük devlet adamlarının konaklarında su döken ve leğen ibrik işlerine bakan kimse

İBRİN
Yüzü çok parlak ve güzel olan sevgili

İBRİNŞAK
Ağaçta çiçek açmak

İBRİŞİM
İpek ipliği, bükülmüş ipek * İbrişimden yapılmış

İBRİYE
Baş konağı

İBRİYY
İğne yapıcı veya satıcı

İBRİYYUN
Yahudiler, İbraniler

İBRİZ
Halis altun, saf altun

İBS
Sevinmek, ferah

İBSAL
Bir şeyi sipariş etme * Men etme

İBSAN
Bir kimsenin huyunun veya yüzünün güzel olması

İBSAR
Dikkatle bakmak, tetkik etmek

İBSAS
Sırrı açıklama * Yayma, dağıtma

İBSİ'RAR
At yarışlarında koşuşma

İBŞAR
(Büşr den) (C: İbşarât) Müjdeleme, tebşir etme, sevinçli bir haber bildirme

İBŞARAT
(İbşâr C) Müjdelemeler, tebşir etmeler, sevinç verici haber bildirmeler

İBŞAS
Bazı bitkilerin veya çiçeklerin birbirine sarılıp karışması

İBTA'
Gecikme, geciktirme * Ağır hareket

İBTAL
Battal etmek Çürütmek Hükümsüz bırakmak

Alıntı Yaparak Cevapla