ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Tarih / Coğrafya (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=656)
-   -   Tarih'in En Kısa Meydan Savaş: Mohaç (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=874576)

Prof. Dr. Sinsi 10-07-2012 12:02 AM

Tarih'in En Kısa Meydan Savaş: Mohaç
 
29 Ağustos 1526'da iki ordu Mohaç Ovasından karşılaştı ve savaşı Kanuni Sultan Süleyman komutasındaki Osmanlı ordusu 2 saat gibi kısa bir sürede kazandı. İşin ilginç yanı Osmanlı ordusunun verdiği kayıp sadece 150 şehittir. Macar ordusu ise bu savaşta bir çoğu yaralı olmak üzere 170.000 kayıp vermiştir.

SAVAŞIN GELİŞİMİ

Osmanlı ordusu, 28 Ağustos 1526'da Mohaç ovasına geldi. Başta Kanunî, veziriâzam İbrahim Paşa olmak üzere ordunun bütün kumandanlarıyla, eski ve tecrübeli askerlerinin katıldığı bir savaş meclisi toplandı ve ertesi gün yapılacak savaşın planları tartışıldı. Bu meclise eski savaşları görmüş tecrübeli ve bilgili kumandanlar da çağrılmıştı. Bu tecrübeli kumandanlardan biri olan ve düşman kuvveti hakkında bilgisi bulunan Yahyapaşaoğlu Bâli Bey, birbirlerine zincirlerle bağlı zırhlı Macar süvarilerinin çok tehlikeli olduğunu ve kitle halinde saldırının sakıncalı olacağını, düşmanın yan ve gerilerine yapılacak saldırıların daha çok yarar sağlayacağını söyledi; teklifi, padişah ve mecliste hazır bulunanlarca kabul edildi. Hazırlanan plana göre ordu batıdaki tepelerin gerisinde hazırlanacaktı. Macar zırhlı süvarisinin hücumunu kırmak için bir topçu hattının kurulmasına da karar verildi. Düşmana hücum edilmeyip onun hücum etmesi beklenecek, düşman hücum edince de kıtalar hafifçe geriye ve yanlara kaydırılacaktı. Macarlar bütün kuvvetlerini merkeze yönelttikleri ve içeri girdikleri zaman, birden kanatlarına hücum edilecek ve o zamana kadar sol kanat açığında tutulacak süvari kıtaları ile düşmanın geriside çevrilerek imha edilecekti.

Macar ordusunun planı ise şöyle idi: Savaş, Nagynyárád ve Kölked köyleri arasındakı arazide olacaktı. Sol kanat Tuna'ya dayanacak, sağ kanat ise mümkün oldugu kadar uzatılacaktı. Birinci hat bütün gücüyle Osmanlı ordusunun merkezine atılacak ve Osmanlıların birinci hattı ne pahasına olursa olsun püskürtülecekti. Bundan sonra çekilmeye mecbur bırakılan Osmanlı kuvvetlerini zırhlı süvariler takip ederek ezecek, imha edecekti.
Mohaç ovasının bir yanı bataklık (Karasu bataklığı), öteki yanı tepelikti. Kanunî, ovanın en yüksek tepesini tutmuştu. Buraya daha sonra "Türk Tepesi" veya "Hünkar Tepesi" adı verilecekti. Osmanlı ordusu, Bâli Bey'in teklifi üzerine, arka arkaya üç saf hâlinde düzene girdi. Ön safta veziriâzam İbrahim Paşa kumandasında Rumeli askeri, ikinci safta Behram Paşa kumandasında Anadolu askeri, üçüncü safta ise yeniçerilerle padişah bulunuyordu. Savaş planı gereğince, Macar saldırısı beklenecek, saldırılar Türk ordusunun merkezine yönelince, Türk kuvvetleri yanlara doğru açılarak, Macar süvarisini topların karşısında bırakacaktı.

Macar ordusu, 29 Ağustos'ta saldırıya karar verdi. Günlerden beri şiddetlenip yavaşlayarak yağan yağmur o gün bir fırtına halini almıştı. Macarlar bu havada Türkler'in savaşı başlatamayacaklarını düşündüler. Ama Bâli Bey'in keşif kollarını görünce Türk ordusunun savaş için hazır duruma geçtiğini anladılar ve hemen çatışmaya hazır duruma geçtiler. Aynı gün (29 Ağustos) Osmanlı ordusu topluca sabah namazı kıldı. Bu sırada düşman sancaklarının göründüğü haberi geldi. Bunun üzerine Kanunî kendi sancaklarını açtırdı, zırhlılarını giydi ve askere kısa, özlü bir hitapta bulundu ve dua etti. Süvariler duaya yeminleriyle karşılık verdiler. Veziriazam da kahramanlik göstereceklere büyük ödüller vaadetti ve ilk safta vurusmak üzere Rumeli askerinin basina geçti. Fakat saatler geçtigi halde çarpisma baslamiyordu. Kanunî, plan geregince önce düsmanin saldirmasini beklemekteydi. İkindi vakti Macar zırhlı süvarileri hızla ileri atıldılar, olanca güçleriyle Osmanlı birinci hattına yüklendiler ve Türk ordusunun içine girdiler. Bu andan itibaren Osmanlı planı titizlikle uygulandı: İbrahim Paşa kuvvetleri sağ ve sol kanada açılarak geriledi. Bu gerilemeyi bozgun zanneden Macar kralı II. Lajos, ikinci hattaki kuvvetlerini de hücuma geçirdi.Bu sırada semada mehter sesleri yükslemeye başlamıştı. Macar ordusu Rumeli askerinin yanlara çekilmesiyle karşılarına Anadolu askerinin çıktığını gördü. Bu hattı yarmaya basladiklari zaman ise yeniçerilerin direnişi ile karşılaşmış ve az sonra da topların menziline girmişlerdi. Yine plan gereğince Bâli ve Hüsrev beyler, akıncı birlikleriyle Macar ordusunu yandan çevirmeye başladılar. Aynı anda 300 top birden ateşlendi. Aynı zamanda sağa ve sola açılan Osmanlı piyadesi karşı hücuma geçmiş, Macar birliklerini çembere almıştı.

Macar şövalyelerinden 32'si, Osmanlı padişahını ölü veya diri ele geçirmek ve böylece zaferi kazanmak için harekete geçtiler ve Osmanlı ordusu merkezine kadar yaklastilar. Fakat Kanuni'nin bulundugu yere ancak üç tanesi ulasabildi. Kanuni bu üç sövalye ile tek başına mücadele ederek öldürdü. Bu arada kendisi de birçok darbe almıştı fakat üzerindeki zırh sayesinde hayatta kalabilmişti.

Savaşın başlamasından bir buçuk saat sonra Macar ordusu iki taraftan sarılmış durumdaydı. Kıskacı yarmaya çalıştıkları zaman başarısızlığa ugradilar ve bataklık tarafına sürüklendiler. Başkumandan Pál Tomori ve kral, Macar ordusunun yönetimini kaybetmiş durumdaydı. Osmanlı topları Macar ordusunun sağ ve sol kollarını karıştırdıktan sonra merkez birliklerini de dağıtmıştı. Bunlar takip edildi. Basta başkumandan Pál Tomori olmak üzere 25 bin Macar askeri öldürüldü. Kral II. Lajos ile birçok Macar asilzadesi ve kumandanı, Karasu bataklığında boğuldu.

Şunu da söyleyim Macar Kralığı o yıllarda Papalığın Osmanlıyı hezimete uğratabileceğini düşündüğü tek krallıktı. Ama Osmanlı bırakın hezimete uğramayı 2 saatte 150 şehitle koskoca Macar ordusunu dağıtarak onların bu hayallerini de yıkmış oldu.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.